29.7.08

ERGENEKON İDDİANAMESİ 2301 - 2350 SAYFALAR,

yeri, Ermeni Vakfının yeri, 20 yıllığına kiraladı yani, para mara yok, kira mira hiç bir şey yok.." dediği,
Tape:316, 29.08.2007 tarihinde X Şahıs ile görüşmesinde özetle;Muhammet: "Bu şey var ya Ömer var ya" "Ömer'i de kaçıracağuk onun planını da yaptık" "Bizim Fikri Albay Planı Yaptı" "Fikri Albay haberin olsun yani, onu sonra konuşuruz, o özel Vallah diyirim" "..benim bu saatten sonra beklentim yok, ben işten ayrılmışım" "Devlet işinden çıkmışım" "...bu mekanı bi kurak, araba marabamızı da alak, sen de gel de tayinini iste" diyerek aralarında Aynur diye bir bayan ve çocuklarından bahsettikleri, devamında Muhammet: "Parayı bulacağuk, bir yıl sonra oltuya iki tane jeeple gideceuk" "Yemin ediyorum sana, var ya Kuvayı milliye derneği gel gör" dediği,
Tape:489, 03.09.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında başka bir konu ile ilgili sohbet ettikten sonra Muhammet: "E evi değiştirmedin", Selim: "Değiştim" "Yani başka ev tuttum kendime onlarla bile tutmadım onları o evde bıraktım ben tek bi yere çıktım o evi kimse bilmeyecek" "Hiç kimse bilse bilse sen bilirsin yani", Muhammet: "İyi iyi sakın sakın söyleme Yakup'a bile söyleme" dediği,
Tape:216, 05.09.2007 tarihinde X Şahıs ile görüşmesinde özetle; X ŞAHSIN M.YÜCE' ye "O tayin olayı var ya da uşağın tayini çıkarmasını istediği adam var ya" "Onu bir yerde sakın bir şey söyleme bak uyanır adam ha tamam" "... hakikaten de yani temel prensibimiz gizlilik olsun tamam kardeş", Muhammet: "Bu konular hayati konular ya bunlar önemli yani" "Sakın sakm kimseye söylemeyesin, ben sen ondan başkada kimse bilmesin" dediği,
Tape:217,10.09.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK/X Şahıs ile görüşmesinde özetle; M.YÜCE ile C.ÇALIK bir süre sohbet ettikten sonra C.ÇALIK' m telefonu yanında bulunan X ŞAHSA verdiği, X ŞAHSIN Halil'i sorduğu, Muhammet: "Halil İstanbul'da bu hafta Manisa'ya gidiyor" "Orada Sebo Hoca var ya" "Sabahattin Hoca vardı bir tane" "O Şıhtır bunlar zaten onun yerini bulduk işte bu hafta oraya gidiyor" "He Onu Kaldıracak" diyerek Sebahattin ÇAKIR' dan bahsettikleri, görüşmenin devamında "Valla iyi oldu canım o zaten o kalmıştı, birde onu buldu işte geçen hafta gidecekti AĞA bırakmadı", X ŞAHIS: "O bir tane .. vardı ya o mu" "Oraya buraya kaçıyor devamlı", Muhammet: "Hı hı o o Manisa'daymış bulduk işte AĞA buldu" demesi üzerine X ŞAHIS: "Üstü örtük konuş ha" diyerek telefonda konuşmasına dikkat etmesi için uyanda bulunduğu,
Tape:218, 15.09.2007 tarihinde SELİM AKKURT'un ile görüşmesinde özetle;M.YÜCE' nin S.AKKURT' a "İyi o Albayla da görüştüm ben az önce yine", Selim: "Ne diyor o a.. .cık", Muhammet: "A..na koyum onun da ben şu an tatildeyim diyor, komutan diyorum olursa olsun diyorum., biz her türlü varız, İndirilecek Adam Varsa İndirelim, her türlü arkanızdayım dedim" "Bu Yeni ŞAFAK gazetesinde Fehmi KORU mu ne var ya bir tane gazeteci" "O kafaya takmış, tamam dedim, o bizden dedim, sen sadece yeri ayarla dedim,., sen bizi başkasına yönlendir dedim" "Yani yapacağımız varsa yapalım bize destek olsun dedim" O Gazeteciyle dedim Sabahat TUNCEL'i biz indirelim dedim, senin için indirelim ama dedim, sende bize yap dedim", S.AKKURT' un "Gazeteci kolay ya gazeteci erkek değil mi?", Muhammet: "Erkek Fehmi KORU var ya a..na koyum" diyerek gazeteci FEHMİ KORU' nun yazdığı Yenişafak gazetesinin Fikri KARADAĞ ile çok uğraştığından bahsederek "Komutan Onu Biz İndiririz Dedim, Sabahat TUNCEL'i de indirelim dedim, zaten Sabahat TUNCEL'i İndireceğiz Dedim, ikisini de indirelim dedim, Siz gerisine karışmayın dedim, siz sadece bize yolu gösterin dedim", Selim: "Baydemir'le O Olabilir", Muhammet: "Sabahat TUNCELİ dedim, O Da Tamam Diyor, tamam da a..na koyum önce bir mekan lazım bize, para lazım dedim...", dediği,
Tape:290, 17.09.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "Dönüşte Bir Konuşalım Komutanım," ,Şu İşleri Halledelim, Ankara'dakiler İyice Coştular" "Şu DTP'liler, Bi Hanımız VâKDa, Onu Bi Görüşelim,


Onu Bi Yapalım", Mehmet Fikri: "Hiç bir şey yapmayın... yapsın o..pu çocukları, biz yapacağımızı zamanında yaptık", Muhammet: "Sebahat Tuncel'le Şu Osman Baydemir" "Neyse döndüğünüzde bi görüşelim bu konuyu komutanım", Mehmet Fikri: "...bunları aklından çıkar evladım", Muhammet: "Yok komutanım bunlar iyice coştular, bunları halledicez, bunların.. Suyu doldu" "biz kafaya koyduk halledecez yani de, bi ön bilgiyi sizden alalım sizin bilginiz olsun dedim", Mehmet Fikri: "Aklınızdan çıkarın öyle şeyleri .. katiyen düşünmeyin", Muhammet: "Neyse döndüğünüzde görüşürüz komutanım" dediği,
Tape:221, 18.09.2007 tarihinde ABOŞ isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "Ne oldu Yargıtay olayı" diye sorduğu, Aboş: "İşte avukat tuttuk bir tane bakacak bakalım ne olur kardeş ya", Muhammet: "Bizim bu şey var Kuvayı Milliye Derneği varda bizim ki sana söyledi mi onunla biz konuştukta" "Hiç olmazsa diyor kaçıralım diyor a..na koyum vallah diyorum" "Vallah diyorum Halil'i de .. ikisini bir duruma bak bizim Fikri Albay var" dediği,
Tape:227, 29.09.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "..Ben şimdi bizim Fikri Abayla görüştüm de, beni aradı, bu Ankara'da Sebahat var ya o cezaevinden çıkan Tunceli' li" , "Şimdi bi Hakim varmış, bi Avukat varmış, onlannan da beni görüştürecek", "Bi tene de biri varmış İstanbul'da , o da maddi destek sağlayacak, diyor gidin ona diyor, nasıl edek" "... Başımızı ağrıtır ama ...", Selim: "Yav başımız ağrımaz da koyum a..na da", Muhammet: "A..na koyum oğlum içeri girersek y...ğı
yeriz", Selim: "... Koyam a..na girek ne olacak, sanki böyle çok mu iyi yaşıyoruz" " Bu
adamlara yanlış yapılmaz", Muhammet: "Yanlış nasıl edek a..na koyum, ... ceza savcısı
varmış, ... ceza savcısı, birde hakim varmış, baş hakim midir nedir, diyor onlarla da
görüştürecem sizi, onlar da arkanızda, ama onların bize ne faydası olacak ki a..na koyum",
Selim' in Osman BAYDEMİR'i kastederek "O Belediye Başkanına ona yönlendirsene sen",
Muhammet'in Sebahat TUNCEL'e eylem yapabileceklerinden, Osman BAYDEMİR'e
yapamayacaklarından bahsettiği, Selim'in ise Osman BAYDEMİR' in İstanbul' a gelip gittiği
sırada eylem yapılabileceğinden bahsettiği,2-3 Milyar para bulmaya çalışması ile ilgili
konuştukları, Muhammet'in nasıl yapacaklarını düşündüğünü, konuyu Fuçi lakaplı arkadaşına
da söylemek istediğinden bahsederek "O da gelsin bayramdan sonra bi gidek o Albayın
yanma konuşak diyek bize biraz nakit ver,kendimizi hazırlıyak diyek ....", Selim: "Yav
Osman Olur, Öbürü Türk Olur", Muhammet: "A..na koyam ken diyorum bunlardan desteği
alak girağ a..na koyim yolda kendimizi ihbar edek a..na koyayım gitmeden işte giderken
yakalandılar misali" "Valla bu büyük te bilmerım artık nasıl edek a..na koyam yani sonunu
düşüneceğuk büyük bu diyor kesin yapın diye", Selim' in ise kendisine bir ay müsaade
verilmesini, Sebahattin ÇAKIR' ı kastederek önce bu işi halletmesi gerektiğinden bahsettiği,
Muhammet'in eylem sonunda işin patlayabileceğinden bahsettikten sonra "O kesin o yüzde
yüz a..na koyam Türkiye çalkalanacak onda o kesin yani sonu kesin kötü de onun artık
herşeyi göze alacağık artık kaç yıl yatarık bilmerim a..na koyam", Selim'in "Yüzümüzün
akıyla çıkarım he", Muhammet'in Sebahattin ÇAKIR eyleminin de öğrenilmesi durumunda
işinin zor olacağından bahsederek "Bir işe benzesin birde içerde bakacak bir para olsun a..na
koyduğum" "Ya bilmiyorum işte bir paranın a..na koyam da işte bizim arkamızda durur millet
işte yani kaç yılda çıkarık a..na koyayım", Selim: "Sizin arkanızda o zaman herkes durur" ,
"...hiç aklına gelmeyecek insanlar durur da", "... orada kral olsan da orası ora işte ..."
dedikten sonra ailelerini unutmaları gerektiğini, eylem sonrasında ailelerine PKK' nın zarar
verebileceğini konuştuktan sonra Muhammet : "Devlet zaten bizi si...mez de" "Ancak o
büyüklerden koruyanlardan olursa olur korur yoksa dışardan öyle devlet mevlet bizi de s..er
a..na koyam, adam diyecek devletin askeri var polisi var size mi kamış a..na koyam" "He
iyice bizi vatan haini ederler de", Selim: "He Ağca gibi oluruz ha", Muhammet: "Başka bişey
dediğin Orhan PAMUK'u diyek a..na koyam" ,, Selim'lnlsün söylememesi konusunda
uyanda bulunduğu, daha sonra DİNK cinayeti ile ilgili'1 gamete de çıkan haberlerden

bahsederek Muhammet: "Ogün'ün hesabında trilyon varmış", Muhammet: "Ya işte ben şeyden korkarım işte bu a..na koyduğum Ahmet Mehmet'leri onlardan korkarım çevre var ya", Selim: "Ya onları da PKK şey yapar yani başkası diyecek ki Ahmet'in kardeşi mi gelecek onlar hiç bir ya.. .mı yiyemez ama PKK mn adamı sonuçta onlar", Muhammet: "Ya a..na koyam bunlar DİNK İ HALLETTİLER hiçbir si..m olmadı, ne akrabaları ne çevreleri hepsi kahraman oldu çıktı a..na koyam, Biz ona diyek ki gelin biz Orhan'ı dökek", Selim: "Yo Orhan'ın da şu an hiç sesi soluğu çıkmıyor a..na koydum adam oldu biliyor musun şu an Şükrü Engin'i o Emmet" "Emmet' le Osman da işte Osman'a yanaşamazık a..na koyam", Muhammet: "Ya ona yanaşamazık Ahmet'e de yanaşamazık ki", Selim: "Ahmed'e de yanaşamazık Ahmet 40 kişiyle gezer", Muhammet: "Ya onun a..na koyayım ben onu göze aldıktan sonra ben onun her türlü a..na koyarım da ta meclisin içine girerim", Selim: "Girer Bombayla Patlatırım kendimi de onu da", Muhammet: "Onun a..na koyarım Meclisin Nizamiye De Duran Uzman Çavuş Bizim Ol... li" " .. bizim 01...1İ meclisin nizamiyesinde o bizi her türlü içeri alır da sorunsuz içeri giderim de işte sorun sonu", Selim: "Neyse siktir et bunları konuşmayak telefonda da gelirsin konuşuruz" "Kaç kontörün var" "Az yolla ha ben yarın değiştirecem 5 tane olsa yeter bana" dediği,
Tape:228, 30.09.2007 t arihinde X Bayan ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında hal hatır sorduktan sonra X BAYANIN "Şu AVEA numarasını da versen diyorum", Muhammet: "O askeri hat onu veremem tamam mı", X BAYANIN "Tabi ondan bir işler karıştırıyorsun ondan konuşuyordun herkesle de ondan vermiyorsun di mi", Muhammet: "O askeri hat onu veremiyorum ben onla askeri hatla görüşüyorum tamam mı o numarayı veremem o sadece askeri içinde kullandığımız hat" "Zamanı gelince veririm tamam şu an veremiyorum" dediği,
Tape:229/230, 30.09.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK'm telefonuna gönderdiği mesajda; "Halaoğlu Gazeteci Orhan Pamuğu Halledecez Ben Sen Halil Fucı Varmış in Toplam 2 Tnlyon Alacaz Varmışın Kurban Byrammdan Sonra Hazırol" yazdığı,
Tape:231, 02.10.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında hal hatır soruduktan sonra MUHAMAMET'in "Mesajı aldın", Coşkun: "Yok", Muhammet: "Senin telsime mesaj gönderdim" "Bir bak hele gelir" "Eyvallah tamam ona göre kararını ver ha" dediği,
Tape:232, 02.10.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK ile görüşmesinde özetle; Coşkun: "Mesaj mesaj gelmemiş da" "Ha göndersene bir daha" dediği,
02.10.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK'a gönderdiği mesajda; "Gazeteci Orhan PAMUK Var Onu Halledecez 2 Tnlyon Alacaz Hazırlıklan Yapacaz Hrant Dınkı Vuranlarlada Halil Gorusmus Sedat Peker Alaattm Çakıcı Arkamızdalar ... Emniyet Muduru Ve .. .Savcıyla da Bu Hafta Gorusecez Ben Sen Halil Fucı Hazırlıklı OP'yazdığı,
02.10.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK'm gönderdiği mesajda ; "Her Türlü Hazınm Halaoğlu Yeterkı Haber Venn" yazdığı,
Tape:233/234/235/236/237, 02.10.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK'm telefonuna
gönderdiği mesajda; "Kuvayı Milliye Demeyi Başkanı Fikri Albay Hazırlıklan
Yapıyo DTP Genel Başkanı Ahmet Turkle Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemın Söylediler Biz Onlan Kbl Etmedik Onlar Bizim Basımızı Ağırtır Pkk Sülaleyi Rahat Bırakmaz Diye Biz Olmaz Dedik Onlarda Orhan Pamuğu Dediler" şeklinde mesaj gönderdiği,
Tape:238/239/240/241/242/243,02.10.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK'a gönderdiği
mesajda ; "Allah izm ederse Orhan PAMUK'un kurban bayramından sonra ıstanbulda
konferansı varmış, gece 2 gibi toplantı çıkısı halledecez, ilk basta 2 tnlyon alacaz, ısı
bitirdikten sonra da 5 tnlyon, bir tane villa, bir tane de benzin istasyonu alacaz, bunlar
istanbul'da, ama sonuçta kesm yakalanacaz, bunu bil Hrant Drnk'i vuranlar gibi tüm Türkiye
bizim peşimizde olacak habenn olsun" yazdığı, " * :-v.

Tape:244/245/246/247, 02.10.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK'a gönderdiği mesajda ; "Öylede Yk Boylede Enazmdan Hayatımızı Kurtarırız Babalar Gibi Yatar Çıkarız Zaten Sedat Peker Yakalanınca Bizi Kendi Koğuşuna Aldıracakmıs En Buyuk Biz Olacaz Paranmda Herseymde Emyısmı Yapacaz Halaoğlu Bu Saatten Sonra Bize Bu Gider"
Tape:248, 02.10.2007 tarihinde Fevzi isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında Gül isminde bir kızdan bahsettikten sonra Fevzi: "Valla ben de gündüz çalışırım gündüz bir sürü millet var a..na koyim milletle uğraşıyorum a..na koyim milletin ya hep çoğunu işten çıkardılar gönderdiler", Muhammet: "Allah Allah ne için o evrakta bi sorun yok emi", Fevzi: "Yok Da Yeni Bi Evrak Yapirim" "Ehliyet Çıkartacam", Muhammet: "Ehliyet satın o da ehliyet değil miydi seninki ehliyet", Fevzi: "Ehliyetti de" "Tanıdığın bi insanın hoş şeynen" "Bulduk hem de böyle var ya ismini cismini böyle ana baba çoluk çoluk" "Tamam mı öyle buldum ki böyle var ya işte onu götürecem adama telefon açtım ya şimdi adam 50 milyon da verecek ...", Muhammet: "Verir onlar ya onlar sağlamdır öyle şey etmezler" "Kesilir de 10 gün de hapis cezası var mal beyanında bulunmadım diye kesinleşti" "Yani yol aramalarında falan dikkat edeyim emi" "Askeri kimliği gösteriyorum zaten öyle arama marama oldu mu askeri kimliği gösteririm normal ehliyeti göstermirim aramaya sokmiler zaten diyirim askeri personelim" dediği,
Tape:291, 07.10.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle; M.YÜCE' nin S.AKKURT' a Çarşamba günü maaş alacağından bahsettikten sonra "Telefonların niye kapalı", Selim: "Değiştim ya", Muhammet: "Hangi yeni numara aldın" "Şimdilik bunu ha", Selim: "Hım" diyerek sık sık telefon numarası değiştirdiğinden bahsettikten sonra "İşimiz var daha kaç gündür" dedikten sonra bir süre bayramı nasıl geçirecekleri ile ilgili görüştükten sonra Muhammet: "Şey dün şey gelmişti Pala Nizam'm oğlu var bitane Orhan mı Orhan değil onun kardeşi var Ayhan Ayhan O derneği çalıştırıyordu ya bitane çocuk vardı neydi Erhan Erhan" "Onun abisi var o gelmişti o gün İstanbul'a dedi şeygilin evinde kaldım bi akşam Selamigü'in evde dedi" diyerek Kutsi ile görüşüp görüşmediğini sorduktan sonra "Bende 546 var şuanda onu taktım onu kullanıyorum..." "5462073833 var ya şuan onu kullanıyorum ha", devamında ise M.YÜCE' nin birlikte olduğu bir kadından bahsettiği,
Tape:75, 08.10.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesinde özetle; Doğudan gelen şehitlerle ilgili sohbet ederek, Muhammet: " Ne yapıcaz komutamm,bunun sonu ne olucak", Mehmet Fikri: "A..na kodumun çocukları, 4 yıldızı takıp dolaşıyorlar, onlar yapsınlar ne yaparsa", Muhammet: ".. yapmamız gereken şeyleri yapalım komutanım, ... jandarmanın, emniyetin birşey yapacağı yok", Mehmet Fikri: "onlar yapar., kendine dert etme", Muhammet: "..bu böyle olmuyo, biz rahat duramıyoz artık, bazı şeyleri yapıcaz komutanım, ..bayramdan sonra size 20 tane genç gönderiyom" "..20 tane sağlam ekip". Mehmet Fikri: "Gözü kör mü devletin jandarması polisi özel harekat herşey var onlar yapar", Muhammet: " Yapamıyor işte komutanım yani bu iş bize kaldı artık" "...Neyse komutanım biz geldiğimizde görüşelim telefonda konuşmayalım da tamam" dediği,
Tape:292, 09.10.2007 tarihinde Ali isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; M.YÜCE' nin ALİ' ye hitaben "Muhammet Yüce akşam görüştük ya Muhammet uzman" "Sağol naptm var mı bi gelişme görüştün mü elemanlarla", Ali: "ABİ GELİŞME VAR" "6-7 kişi şuan tam sağlam şimdi birkaç kişi daha alcam yanıma konuşuyorum şimdi topluyorum olayın daha ne olduğunu daha söylemedim sadece üstü kapalı", Muhammet: "He Tamam sen görüş açık açık söyle deki böyle böyle" "YA ORHAN YA ORHAN PAMUK... YA DA ŞEY AHMET TÜRK VEYA OSMAN BAYDEMİR SEBAHAT TUNCEL DÖRDÜNDEN BİRİ", Ali: "Tamam seve seve Ahmet Türk'e seve seve", Muhammet: "Ahmet Türk Sebahat Tuncel bide şey Osman Baydemir ve ya Orhan Pamuk büyük bir ihtimalle.prhan Pamuk 'tur. Siz görüşün bayramdan sonra onun yanma gitceniz tamam mı.ben görüştüm tamam", Ali: "Ahmet Türk

Ahmet Türk garanti olsun yani o bizim tam nefret ettiğimiz adam", Muhammet: "Neyse bakcaz ona tamam şey yapm siz sen bi elemanlarla iyi görüş sağlam olsunlar ama ha" dediği,
Tape:293,09.10.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK ile görüşmesinde özetle; Coşkun: "Savaş var yanımda", Muhammet: "He İyi Bayramdan Sonra Hazırlan Ha" "Kesin Ha Tamam", Coşkun: "Kurban bayramını sabırsızlıkla bekliyorum yani", Muhammet: "Kesin bak daha burdan Bunun Dönüşü Yok İşi Hallettik Kesin Kararlaştırdık tamam yani kesinleşti tamam", Coşkun: "Her türlüsüne hazırım" dediği,
Tape:294, 09.10.2007 tarihinde Göktürk isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; GÖKTÜRK'ün "Senin telefonunu sikeyim sende orospu kan gibi 3-5 tane telefon var a..na koyayım" "Bi adamın 1 tane telefonu olur Oltu'dayım", Muhammet: "Ne ettin işi gücü", GÖKTÜRK'ün "Parayı Makinaya Verecem Ya", Muhammet: "Vay onun a..na koyayım ne güzel fırsat elimize düştü arkadaş bak yok para yok işte a..na koyayım nasıl olacak", GÖKTÜRK'ün "Para yok işte para bulamıyoz ki" "Bu sefer gelecek sene üzerime bi araba alacam", Muhammet: "Adam diyor gelin istediğiniz yerden alın diyor vereyim diyor Ermeni Vakıf Başkanı a..na koyayım yok para yok neyle girek a..na koyayım bilmiyorum ki", GÖKTÜRK'ün "Sen onları nerde buldun", Muhammet: "Şey Bizim Fikri Albay Tanıştırdı Onunla Beraber Gittik" "Sen biraz bize ver para orayı da biz alsak sen de bas gel İstanbul'a mı geliyorsun ne ediyorsan et" "Bak vallah gel ya gel gidek bak senide adamla tanıştırayım" "Adam Yer Verir Ya Vakıf Yeri Verir Ya vallah yer verir ya para yok a..na koyayım giremiyoruz" "Ha ha yani sen ne et et bi para bul ya orayı halledek ya a..na koyayım ne güzel fırsat düşmüş elimize bu daha geçmez böyle fırsat ele bak", GÖKTÜRK'ün "Tamam şimdi ben yüzde 900 geliyorum abi" dediği,
Tape:317,12.10.2007 tarihinde X BAYAN üe görüşmesinde özetle; Muhammet: X BAYAN' a "Geçen bi yanlış mesaj atmıştım hatırlarsanız, uzman çavuş Murat hatırladınız mı" dediği, akabinde M.YÜCE' nin göndermiş olduğu mesajlarla ilgili görüşme yaptıkları,
Tape:496, 13.10.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında hal hatır sorduktan sonra Selim: "Tamam ama 38 33 Tüyü tak tamam mı o benim verdiğim 42'liyi kullanma" "Tamam şey yap ne oldu Komutandan Bişey Çıkmıyor Mu" "deki Osman yada şey ...", Muhammet: "Tamam bakacağız" dediği,
Tape:499, 13.10.2007 tarihinde Selim AKKURT üe görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında SELAMİ isimli şahısla tutulan yeni bir evden ve Altun isimli bir bayanın kocası olduğu tahmin edilen bir şahıs hakkında konuşulduktan sonra bu şahıs hakkında Muhammet: "bu bizden de beter hadi yine biz neyse bu tam p... süzme ya", Selim: "Ya Sen Şu Vcd Yi Ne Yaptın Arkadaşım Ya" "Tamam öbürgün biz geliriz alırız o zaman" "Numaramı şu an hiç kimse bilmez son o 542 liden de arama" "Sakat Onu Kullanmıyorum Mimli diye", Muhammet: "Ha şey aradı seni GÜRKAN kim Gürkan diyor ben nereliyim TELEZKÖKLÜ müyüm mü dedi yok Telezköklü değil ya biri ben Gürkan dedi o bilir 536 lı bir numara ya", Selim: "Ha ha Göleli Gürkan" "Tamam tamam tamam o işi Gürkan o onunla benim manyak bir işim var eğer o işim olduysa ... kurtulduk" "Vallah 100 bin dolarlık bir iş getirdi o beni" "Şifreli Konuşmuşsa Odur Odur dur hele ben onu arayayım sabah oldu ya", Muhammet: "Numarası varsa ara bide şeyi aradı bu gün mesaj atmış bizim ... Torunu Var Ya Emrah Emrah" "Gardiyan Burhanın oğlu o mesaj atmış selam söylediydi bayram mesajı atmış" "Ben CDTe beraber oray götürürüm Halıfleks de var" "Onları beraber ordan alır görürüsün tamam zaten ben Cuma günü geleceğim sen o yeni evi tuttun emi" dediği,
Tape:318/319/320, 18.10.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ'a gönderdiği mesajda; "Bir Papaz öldü hnstıyan oldular. Bir Hrant öldü ermeni oldular.2 günde 15 sehıt verdik kim Türk oldu. Komutanım bize emri verm gerekeni yapalım Muhammet Yüce" yazdığı,
Tape:500, 17.10.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "...O İtalyan Baretta En Son Kaça Olur", SEL%in "9'lu mu", Muhammet:


"Sıfırı sıfır", Selim: "He o en son 1 olur ya", Muhammet: "Bir 141ü filan", Selim: "l'e bile sanmıyorum ama uğraşırım alırım herhalde"Muhammet'in "Az bi dakika al sen onu şey yap İtalyan'ı 1 öbürü de 1 tamam mı sende şey yap sen bi görüş HALİL'len", Selim: "14'ü bire vermez ya" "He 1 buçuktan yani ben bene vereceği fiyatları söylüyorum sana" dediği,
Tape:46/47/48/49/50, 21.10.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ'a gönderdiği mesajda; Muhammet YÜCE'nin "Komutanım öncelikle bizim ve yüce Türk Milletinin başı sağolsun. Yine şehit yine kanlı terör, bu işe dur demenin zamanı geldi, Ankarada'ki DTP binasına göz dağı amaçlı bomba atıldı ama gereken ders alınmadı. Komutanım arkamızda durun bu sefer Osman Bayd ve Amet Kurtu kaldıralım,bize maddi manevi desteyi verdirin bu hafta hallettireyim" yazdığı,
Tape:250, 22.10.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "...Albayından birşey çıkacağı yok onun a..na koyayım iki gündür ara ara a..na koyduğumun ..bu seferde diyo devletin askeri var polisi var boşverin, a..na koyduğumun k..atı ya" "Bizim rızkımız kesiliyor her taraftan" "Manisa., ne ettin orayı ", Selim: "Hala oğlu toparlayamıyorum ki kendimi..." "..parasız pulsuz gidilmez da oraya, en az cebinde iki milyar olacak ki..." "...Kürşat'ı arıyormuş getir evrağı, orayı arıyor ordan o evrağı al ne bileyim bir şeyler kriz miriz varmış neyse" "Yav çekirge bir sıçrar iki sıçrar a. .nam bakcaklar ..."dediği,
Tape:251, 22.10.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle; Selim: "Bu Oltunun en büyük Başkomutanı kim", Muhammet: "Oltu'nun Albay, niye?", Selim: "He ona benim adıma güzel birşey birşeyler yaz da getir ben de kendi el yazımla yazayım., bir kağıda göndereni" "... de ki işte o Çukurca mıdır Dağlıca mıdır ne .." ".... orada gönüllü olarak de gitmek istiyorum de seve seve de ölmeye öldürmeye hazırım de...", Muhammet: " O Veli KÜÇÜK'ÜN telefonunu bulamaz mısın", Selim: "Bulurum", Muhammet: "Ozan Arif inkini buldum görüşemedim de müsait değilim dedi, sonra görüşelim dedi, bir de Veli KÜÇÜK'ü bulayım bana", Selim: "Veli KÜÇÜK'ün", Muhammet: "Bu Albaydan bi s..im çıkmayacak a..na koyayım onun ben", Selim: "... onu boşver ya, bize güvenemez halaoğlu o, o yüzden biliyor musun", Muhammet: "...bana Veli KÜÇÜK lazım, onu bir bulayım", Selim: "Veli KÜÇÜK bizimkinin arkadaşı ya" "Geldi ben görmüşüm" dediği,
Tape:252/253, 23.10.2007 tarihinde Selim AKKURT'aa gönderdiği mesajda ; Muhammet: "Halaoğlu Mektubu Hallettim Tamam Cumartesi Getiririm Beraber Veli Kücük'ün Nosunu Neyaptm Son Kontorum" yazdığı,
Tape:307, 24.10.2007 tarihinde Kubilay isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; KUBİLAY' m Muhammet YÜCE'ye Komutan diye hitap ettikten sonra hal hatır sorduğu, Muhammet: "... Dün De Bizim Elemanlar bu Emek köyün gençleri bu DTP binasını mı yaktılar ne", KUBİLAY' m "Ya üzüldüm abi bak ben ocağa kızıyorum arkadaş yapmayın bunu ha bir de hakkını... hatırlatayım benim telefonlarım dinleniyor belki farkmdaysan eko yapıyor" "Yok yok da biz bir on senedir nedense bilmiyorum devlet işte bizden ne anyorsa bunu da açık... bizde bir şey yok kardaş o Halis'in olayından dolayı", Muhammet: "Bi Sedat Peker Bu Vatan İçin Canım Vermiş içeride yatan Sebahat TUNCEL meclise giriyorsa bunda da adaletsizlik vardır" "Bunun Hesabını Da Sorarız Reis Gerekiyorsa", KUBİLAY' m "Hah işte biz DTP'nin binasını taşlayacağımıza oturalım kafamızı ellerimizin başına alıp bunu düşünelim yani o orda yatıyor o milletvekili oluyor", Muhammet: "Yani bu düşündürücü bir olay benim Kuvayı Milliye Derneği'nin başkanı var benim başkanım ben de yönetimindeyim Kuvayı Milliyenin Kadıköy'de dedim komutanım yani bu böyle gitmez dedim ister benim telefonum dinlensin varsa birşey de cezamı çekerim dedim..." "32'liyi iptal ettim 42'liyi aldım reis 32 dinlemede olduğu için" "Benim ev falan burda İstanbul'a gidip geliyorum reis işte orda Kuvayı Milliye Derneğindeyim ya yönetimdeyim orda oraya gidiyoruz" dediği,
Tape:308, 27.10.2007 tarihinde Yener isimli ,şajııs ile görüşmesinde özetle;YENER' in "Sen araba var mı yanında?", Muhammet: "araba^yok abi ya ben arabaya
•V/

binemiyorum Abi Benim Aranma Var ya ben arabaya binemiyorum" "Beni o yakalandım ya" "... ikinciye binemem yani ben., alırlarsa var bir daha çıkamam ben", YENER' in "iki Tane Peugeot Partner Kaldıramaz mıyız?", Muhammet: "Nerden?", YENER' in "İstanbul'dan", Muhammet: "Yani biz mi kaldıracağız?", YENER' in "He he bir tane kaldıracaz abi lazım bana ya", Muhammet: "Abi İki Milyara Alalım Sana Bir Tane" "Ver bir milyanm peşin bir milyanm da sonra var", YENER' in "Şahini yere kaptırdım..." "arabayı alırız da satış verdik..." "adam Konya'da" "arabayı kaldırırım araba ben bugün gidek bugün alının arabayı", Muhammet: "ee ama satışı adam da ... hırsızlığa girer" "abi o şekilde araba biz alırsak onun suçu büyük" "Yani 1 yıl ile 6 yıl arası" "Eğer eskidende varsa dosyan Benim Dosya Var O Da Patlak Verecek" "Yanacak benimki 5 yıl geçmesi lazım ya" "Abi en güzeli işte sen 1,5-2 falan ayarla sana bir araba alalım..." "Bak ben sana bizim Halo var onun numarasını sana mesaj atayım" "Onla bir görüş veya beraber görüşelim nasıl diyorsan? .. .seni onlar istediğin model istediğin marka araba..." "Yusuf dayım onun kirvesidir onun oğlunun kirvesi, O Halo Da Diyarbakırlı İstanbul'un En Büyük ..." "Olmazsa İstanbul'a geldiğimde de yanma giderim, bizim Halil var Oltu'lu bir tane Halil diye biri var Oltu'nun şey köyünden .... Kevgirli o da aynı işi yapıyor onun da evrak ne istersen var onda, telefon dinlenmiyor değil mi senin de" "Benim De Dinlenmiyor Da Dinlenirse Sakıncalı Konuşmayalım", YENER' in "Evrak da bulabiliriz değil mi abi?", Muhammet: "Abi Evrak Ne İstersen Yani" "Demir'den Tut Evrak Kimliğinden Tut Ehliyetinden Tut Diplomasından Tut", YENER' in "Evraklar Basmamı Diyorum Yoksa Orjinal Mi", Muhammet: "Hakiki Hakikisi, Ne İstersen Normalde 400 Milyon Ama Sana 50 Milyona Alınz" "Yani kimlik desen ehliyet desen ama bunlan kimseye söyleme Yener abi bak" "...Şenlen de tanıştırayım bana da gerek yok istediğin zaman ara git ne lazımsa al hiç sorun değil", YENER' in "Kardaş iki tane iki tane evrak alayım bende bunlan Konya'ya gideyim Konyadan bi iki araba yem indireyim ya", Muhammet: "yem mi, tamam indir çek de verek abi çek de alınz sana", YENER' in "Çek lazım işte düzgün bir tane façalı araba oldu mu anlıyon mu façayla beraber ben o çekle ordan Müftüoğlu unlan var beni tanıyorlar çok eski tanıyorlar", Muhammet: "Benim halamın oğlu ama bana yemin edeceksin bu numarayı kimseye vermeyeceksin" ".. .benim halamın oğlu bu o şıhbızmlann dört cinayetten aranıyor" "Bu İstanbul'da bunun kimse bilmiyor yerini tamam mı?" "Onun numarasını verecem sana ben onu yann da arayacam onla irtibatı kur o sana çek senet ne istersen herşeyi sen ona söyle" "İsim falan verme buna tamam mı?" "Ama Yener Abi Bak Canını Yiyeyim Bu Numarayı Sakın Kimseye Verme" "Yani Emrah'a Bile Verme Bak Sakın Sakın .. .demir evrak araba ne istersen sen bunu ara 500 se sana 100 milyon 50 milyon sen ara ama sağlam kimseye verme kimseye de söyleme sakın sakın", sahte evraklarla ilgili konuşmalardan sonra, kendisinin İstanbulda Fikri KARADAĞ ile Kuvayı Milliye de yönetimde olduğunu, daha sonra yönetimden aynldığım, Bursaya Şubesini açacağım anlattığı, devam eden konuşmalannda, Yener'in Konyadan alacağı unun bir depoya indirilmesiyle ilgili konuştuğu, ".. .ben ordan gönderecem kamyonu bir depoya indereceksin anlıyon mu depodan da yol verecez gitsin, ondan sonra bir araba 400 çuval un 2 çuval iki araba da şey gönderecem un gönderecem anlıyon mu" "Sen bir tane büyük bir depo bulman lazım Bursa'da" "... geçilmiyor yani bu organize oluyor biliyor musun abi?", Muhammet: "...sburda da fazla çevre yok yani öyle bir yer ayarlayabileceğim bir yer yok da çeki evrağı sana güzel bir kimlik yaptmnm birinin adına o kimlik çeki olan birinin adına kimlik yaptmnm o çekide aynı kimlikle çek isimleri aynı böyle bir limitsiz bir çek de veririz sana sen onu yann bizimkiyle görüş tamam" "Sen Ona Doğu De Doğu Doğu" "Şifreli Doğu De Tamam?" "Telefon dinleniyor", YENER' in "Kapatalım o zaman", Muhammet: "Ben Bursaya geldiğimde görüşek" dediği,
Tape:254, 27.10.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle; M.YÜCE' nin telefonunun dinlendiğinden şüphe ettiğini söylediği, konuşmanın devamında, "Neyse bizim Yener.... abi var bir tane ... çok sağlam biri, o da>burada tamam mı, bir tane


£2.

2306

demiştim ya o İstanbul'a gelecek, onunla ilgilen, ona bir evrak lazım çek bir de, bir evrak lazım, kimlik tamam mı, ararsa yardımcı ol..." "Kesin tanırsın Yener diye biri o da burada işte kendi çapında bir şeyler yapmaya çalışıyor da ..." "Telsimi de yalnız isim falan söylemedim işte hiç bir şey" ".. .Konya'da bir iş var onu vuracakmış, iki kamyon yem, çek var mı şeygilde" dediği,
Tape:255/256, 27.10.2007 tarihinde X Şahsın gönderdiği mesajda "Abı Ben Simdi Doğuyla Gorustum Tamam istersen Ara Benim Turkcel Dmlenıyo Simdi Ara Şifreli Konuş" yazdığı,
Tape:257, 27.10.2007 tarihinde X Şahsa gönrediği mesajda ; M.YUCE'nin "Mesaj Yazdim Cevap Bekliyorum" yazdığı,
Tape:258, 27.10.2007 tarihinde X Şahsın gönderdiği mesajda;"3102879 DOĞU" yazdığı,
Tape:259, 27.10.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle; Muhammet:"Tukcelli tak Turkcelli" "Mesaj attı sana şimdi" "Aradı turkcellden görüş", Selim: "Şey yap Adem'in numarasını göndersene ona" dediği,
Tape:260, 27.10.2007 tarihinde X Şahsın telefonuna gönderdiği mesajda; M.YUCE'nin "5373366625" yazdığı,
Tape:261, 27.10.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle ; Selim: "Şey yapmışlar şimdi mesaj yolladım he arar şimdi", Muhammet:"Şey şey et fazla şey yapma öyle üstten al a..na koyum de ki hallederiz de ki ne gerekiyorsa de ki Muhammet söyledi ... tamamdır de ki de ki yalnız de ki İstanbul'a geldiğinde benden görüşemezsin de de ki ben sana bir yer söylerim oradan evrakları alırsın de ki" dediği,
Tape:263, 30.10.2007 tarihinde Selim AKKURT'a gönderdiği mesajda; "...sen Veli KÜÇÜK'ÜN numarasını sen sade bana bul a..na koyum o tanıdık Albaydan bir si..m çıkmayacak sen o Veli KÜÇÜK'ÜN numarasını bana bul yolla" yazdığı,
Tape:309, 31.10.2007 tarihinde Gökhan isimli şahis ile görüşmesinde özetle; Gökhan: ".. .Yener'e gidiyor diyorsun ki Yener bana diyor ben ben Oltu'ya nasıl bir kamyon götüreyim..." "Yener beni arıyor o senin adamın abi nasıl bir tane komyon Oltu'ya götürebiliriz ulan ne işi var o Yener biliyor kamyon mamyonlarla", Muhammet: "Seni Bilmiyor Yav Yav O Seni Bilmiyor Yav Senin Kamyonla İş Yaptığını Nerden Bilir O", Gökhan: "İşte anla nasıl bir kamyon sen adama ne demişsin" "...Bak Bak Senin Kendi Sabıkan Var Oğlum Bak Yaptığın İşleri Birşey Bilirsen O Senin Kendinde Kalsın", Muhammet: "...Yener'in senle ne bağlantısı var ya", Gökhan: "Oğlum yaptığın işi kimse bilmesin Yener mener, bak senin sabıkan var sen bir yakayı ele verirsin bak hep gideriz... sen şimdi Olcay'ı arıyorsun tamam Olcay güzel ondan sonra Yener'e diyeceksin ki ben böyle böyle şeyini alıyorum bunu bunu alıyorum..." ".. .Yener'le Senin Ne İşin Var Bir İşi Bilir Bir İşi 5 Kişi Bilir Mi" dediği,
Tape:565, 02.11.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK ile görüşmesinde özetle ; Muhammet: "İyi belki çıkar da kurtarak a..na koycam. Savaş Çıkarda O Kuyumcuları Muyumcuları Soyak O Adamları." "Valla banka mankalara girek belki millet savaş telaşına düşer a..na koyım yaralı ölü bizde gidek bankaları soyarık anıma koyun." "Benim derdim o. Yoksa ne S....ben Türkiye'yi a..na koyım he" dediği, Coşkun: "Bende zaten onu bekliyorum bende" dedikten sonra çeşitli konularla ilgili görüştükleri,
Tape:808, 13.11.2007 tarihinde Selim AKKURT üe görüşmesinde özetle; Aralarında bir süre konuştuktan sonra, Selim: "He iyiyim bende ne edeyim ya işler nasıl?", Muhammet: "Şey et ha iyi ben görüştüm a şimdi o senin numaranı istedi şimdi yine aradı veriyorum ha bu numarayı diyor bi onla görüşecem.", Selim:, "Şey mi", Muhammet: "Ha Fikri Karadağ.", Selimin bunun üzerine "He tamam da isim soy isim söyleme." Diyerek telefonda Mehmet Fikri KARADAĞ'm ismini söylememesini istediği, görüşmenin



^
\

devamında, Muhammet: "..Diyor onla bi görüşeyim bi iş var diyor tamam mı" diyerek Mehmet Fikri KARADAG'm Selim AKKURT ile görüşmek istediğini belirttiği,
Tape:804, 12.11.2007 tarihinde Selim AKKURT üe görüşmesinde özetle; Aralarında merhabalaştıktan sonra Muhammet: " Senin defterin bata gine numaralarını değiştin a..na koyayim hepsini arıyrim kapalı he ", Selim:, "Olur mu komutanım Avea yi çaldırdın ya.", devamında Okmeydanmda buluşmak için randevulaştıklan tespit edilmiştir.
Tape:800, 12.11.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesinde özetle; Memhmet Fikri: "Muhammet" "Oğulcum şey hattından arıyorum. Öbürü hat dinlendiği için." "Öbürü hattan arıyorum." "Şimdi şeyim ben. Ordan aradığım için, öbürü numaradan hiç arama." "Yarın bir yerde buluşalım." "Ben seni arayacağım." dediği,
Tape:801, 13.11.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesinde özetle; Mehmet Fikri: "O şeyin delikanlının telefonunu kaçtı. O bana vermişti ama ben onu biyerde kaybetmişim.", Muhammet: "Onu şey mesajlamı göndereyim" diye sorduğu, Mehmet Fikri: "Yok o telefonu hiç kullanmıyorsun." "o 24 saat dinlemede.", Muhammet: "Hangisi komutanım sizinki mi?" diye sorduğu, Mehmet Fikri: " o senin ikisi de. Ceplerin ikisi de.", Muhammet: "Anladım başka bir numara verin bana.", Mehmet Fikri: "Ee O Numarayı Şimdi Veremiyorum." "Verirsem ikisi de şuanda elimdekiler öyle." "Olursa ben sana ordan zaten mesaj çekerim. Bitane alırsam yeni hat", Muhammet: "şimdi ne var komutanım,Var mı bişey" "He şeyi, dün gazeteyi okudum gazetede şey var." "Tespihli mespihli ne oldu onlar.", Mehmet Fikri: "Onlar yalancı peygamber olmuş işte. Seçimden sonra benim zaten hiç uğradığım yok ya terk ettim.", Muhammet: "Bıraktınız mı siz orayı" diye sorduğu, Mehmet Fikri: "Terk ettim bırakmış gibi bişey artık. Yani napayım artık.", Muhammet: "Nasıl Yapalım Orayı Şimdi" diye sorduğu, Mehmet Fikri'nin de "Konuşmamız Lazım İşte, Onun İçin Hemen En Kısa Zamanda", Muhammet: "Tamam Komutanım Onu Hallederiz. Tamam var mı bi emriniz komutanım.", Mehmet Fikri: "Ben seni 10 dakika sonra ariyayım. O Çocukla Görüşmem Lazım." "...Bir kaç dakika sonra arıcam. O telefonu bana bildir. Onu yazdır bana." dediği,
Tape:802, 13.11.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesinde özetle; Mehmet Fikri: "Muhammet benim oğulcum." "Söyle canım telefon." dediği ve (545 251 66 25) numaralı telefonu aldıktan sonra "İyi bunu ben arayınca bulcam direkt.", Muhammet: "Doğrudur komutanım şuan telefon açık." "tamam komutanım. Ee beni neyse onu arar ben ondan şey yaparım.", Mehmet Fikri: "tamam yüz yüze görüşmek lazım. Telefonda olmaz.", Muhammet: "Görüşürüz o zaman en kısa zamanda tamam komutanım.", Mehmet Fikri: "Telefon olursa ben senden öğrenince onun telefonu ararsın." "Herhangi Bir Sivil Telefon Ben Sana Bildiririm." dediği,
Tape:809, 13.11.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle;Bir önceki görüşmenin hemen ardından Muhammet YÜCE'nin Mehmet Fikri KARADAĞ'I kastederek, "Aradı" diye sorduğu, Selimin olumsuz cevap vermesinin ardından, Muhammet: "Numaranı verdim ha bu numarayı arayacak. Bak bakayım hele ne diyor a..na koyayım.", Selim: "Tamam sen bişey konuşmadın mı", Muhammet YÜCE'nin ise "Yok telefonla konuşamadım da. Dedi bana o lazım dedi onla görüşmem lazım dedi Heralde Bir İş Mi Vardır nedir bilmiyorum ki. Tamam dedi o bana lazım dedi numarasmı ver dedi onla görüşecem dedi yüzyüze görüşülmesi lazım dedi nasıl edek dedi.", Selim: "Tamam giderim ben ya." Dedikten sonra Muhammet: "Ama yinede dikkat et. Bu ayrılmış ordan ha. Bırakmış orayı ha." diyerek dikkatli olması konusunda uyardığı,
Tape:814, 13.11.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle; Muhammet YÜCE' nin Selim'e Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşüp görüşmediğini sorduğu, Selim: "Yok o şeyden arar beni ankesörlüden arar o yüzden." dedikten sonra kendi numarasmmm Mehmet Fikri KARADAG'a verilip verilmediğini sorduktan sonra Muhammet: "Bi iş var dedi de konuşamadım bende/'^devammda da Mehmet Fikri

KARADAĞ'm Selim ile görüşmek istediğinden bahsettikten sonra "Diğer o şerefsizler sahte peygamber olmuş çıkmışlar diyor deki orayı ele alak deki tekrar get deki orayı deki alak deki a..na koyayım. Deki sen gerekeni yapak deki sen şeyi yap deki sen hallet bizi deki deki biz orayı alınk deki geri. Hele bak ne diyor yada başka bir iştir heraldeki tamam." dedikten sonra Selim: "Tamam" diyerek telefonu kapattığı,
Tape:803, 13.11.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesinde özetle; Mehmet Fikri: "Mamo o telefon cevap vermiyor oğlum" "545 evet 05452516625 cevap vermiyor şimdi kapalı diyor.", Muhammet: "Ben ona ulaşayım hemen komutanım bakıyım ben bi diğer numaralarını deneyim." dediği,
Tape:926, 13.11.2007 tarihinde X şahıs ile görüşmesinde özetle; Muhammet: ".. Doğukan'la (Selim AKKURT) görüşecektim", X şahsın Doğukan'm çıktığını söylediği, Muhammet: "..O yanındaki şey vardı ya onun evde kaldığı çocuk Emrah'mıydı Adem'miydi sizin orda çalışan çocuk vardiya Ağrı'lı onunla birlikte aynı evde kalıyolar", X Şahıs: "O hangisi Cüneyt'miydi", Muhammet: ".. ben Bursa'dan arıyomda, ben Murat Astsubay , Teyzesinin oğluyum" ".. .ben ulaşmaya çalışayım" dediği tespit edilmiştir.
Tape:810, 13.11.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK ile görüşmesinde özetle; Muhammet YÜCE'nin Coşkuna nerede olduğunu ve ne iş yaptığını sorduktan sonra,"Tamam şuan Halil (Selim Akkurt) görüşmeyi yapıyor. Görüşüyorlar. Toplantıdalar şuan eğer dediğim iş olursa bu akşam olacak tamam. Ya yarın ya da öbür gün gideceğiz, hazırlan.", Coşkun: "Tamam ben hazırım ya." Şeklinde cevap verdiği, Muhammet: "Vallah diyorum şuan görüşüyorlar para konusunda. Yarın öbür gün gidebiliriz a..na koyayım var var yok yok.", Coşkun'nun "Bekliyorum bekliyorum . Ben hazırım her türlü ya." dediği,
Tape:811, 13.11.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle; Aralannda bir süre birbirlerine telefondan görüşememelerinden bahsettikten sonra Muhammet: "He şey et aradı mı seni Albay" diye sorduğu, Selim: "Yok işte kapandı ondan sonra telefonum da aramadı.", Muhammet YÜCE'nin Mehmet Fikri KARADĞ'm kendisine ulaşmaya çalışıtığım belirttikten sonra "Şuan şeydeymiş Harbiye oteli nerde. Orda bekliyormuş seni." dediği, görüşmenin devamında Mehmet Fikri KARADAG'm Selimi Harbiye Oteline beklediğini ancak Selimin Mehmet Fikri KARADAĞ ile bir gün sonra görüşmek istediğinden bahsettikleri,
Tape:813, 13.11.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "Alo komutanım." "Şu an Numara Açık" "Bekliyor Sizi", Mehmet Fikri: "Peki peki. Artık şey eve geldim. Ben napıyım şimdi, artık sonra." "sonra sonra ararım." "tamam şimdi görüşme şansım yok." dediği,
Tape:837,17.11.2007 tarihinde Ali GÜRBÜZ ile görüşmesinde özetle; Aralarında selamlaştıktan sonra Muhammet: "He ben şuan müsait değilim .. ben de bi karakoldayım ya şu an bir sorun var tamam sonra görüşürüz.", Ali: "Tamam şu şey için konuşacaktım ekip iptal sadece plan yaptık ona göre biz 2-3 tane araba lazım sadece .", Muhammet: "Kardeş şu anda müsait değilim ben karakoldayım bir sorun var hadi." diyerek görüşmeyi sona erdirdiği,
Tape:838,17.11.2007 tarihinde Feyzullah isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; Yakalanan Selim AKKURT ile ilgili bir gelişmenin olup olmadığını konuştuktan sonra Feyzullah'm Adem isimli bir şahıs ile görüştüğünü ve Adem'in telefonunun dinlendiğinden bahsettiği, görüşmenin devamında Muhammet YÜCE'nin Selim AKKURT'un yakalanması ile ilgili olarak "He kırk 40 tane polis gitmiş eve a..na koyim arkadaş sanki teröristtir a..na koyim 40 tane polis Çevik kuvvetin bi eve valla öyle gitmişler ya öyle saçmalık mı olur ya. Aboşu da almışlar. Ne güzel Okmeydanmdaki eve de çıkmıştı a..na koydum Mecidiyeköyden ayrılmıştı ne güzel evi kimse bilmir oğlum ne güzel a..na koyim y...ğım ya." dediği ve Selimin ne şekilde yakalandığı konusunda fikir yürüttükleri, bu konuda Muhammet: "Bilmirim ki a..na koyim telefon dinlenmiştir başka ne şekilde öfcak bilmirim ki a..na koyim

nokta üzerine gitmişler bunlar bunların a..na koyim nokta üzerine gitmiş bunlar almışlar." dediği ve " Bilmirim Ağa nasıl yapar ağa belki devreye girer Savcı mavcıyı bilmirim artık nasıl ederler İnsaf Dayım nasıl eder artık bilmirim ben görüşemedim valla kontörüm de yok." dediği ve Göktürk isimli şahısla görüştüğünü, görüşmenin devamında Muhammet'in kendi aralarında "Doko ve Doğukan" isimlerini kullandıkları şahsın örgüt üyesi Selim AKKURT olduğunu konuştukları, görüşmenin devamında Feyzullah'm kendisi hakkında bulunan arama kararlan ile ilgili olarak teslim olmak istediğinden bahsettiği,
Tape:839, 17.11.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK ile görüşmesinde özetle; Aralarında Selim AKKURT'un emniyet güçlerince yakalanması hakkında uzun bir süre konuştuktan sonra, Muhammet: "Yapılacak birşey yok da o gitti o y..ağı yedi de ama belki az ceza alır yani ağa devreye girerse bilmirim artık ceza alır." dediği ve Selim AKKURT isimli şahsın cinayet suçundan aranmasının ve asker kaçağı olduğundan bahsettikleri;
Tape:840, 20.11.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK ile görüşmesinde özetle; Aralarında bir süre konuştuktan sonra Muhammet YUCE'nin Selim AKKURT ile ilgili olarak Mehmet Fikri KARADAĞ ve Alpaslan ( Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR) isimli şahıs ile görüştüğünü söylediği ve bu konuda gereken tüm işlemlerin yapılacağından bahsettikten sonra Muhammet YUCE'nin yakalanan örgüt üyesi Selim AKKURT'u kastederek "Sen ne diyorsun belimiz kırıldı yav onun varlığı yetiyordu anam avradım olsun." Dediği ve aynı konu hakkında bir süre daha görüştükten sonra görüşmenin sona erdiği,
Tape:827, 22.11.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ üe görüşmesinde özetle; Aralarında merhabalaştıktan sonra Mehmet Fikri: "Sen nasılsın", Muhemmet: "Allaha şükür komutanım bizim moral bozuk işte." "Bizim elamanı aldılar.", Mehmet Fikri: "Kim o" diye sorduğu, Muhammet: "Bizim elaman vardı ya İstanbul'daki. Onu aldılar ilçeden.", Mehmet Fikri:" Hee. Öylemi" demesi üzerine Muhammet:"Vallaha da billaha nasıl oldu bizde anlamadık ha.", Mehmet Fikri: "Ne bileyim ben hiç bişey nerden bileyim ben ya. Ben hiç aramadım.", Muhammet: "He görüşmediniz siz hiç?" diye sorduğu, Mehmet Fikri "Hayır ben ne arayım sen bu telefondan verdikten sonra ne arayım sen telefondan veriyorsun. Telefon bu telefondan şey verilir mi?. Senin yüzünden olmuştur. Ben seni akıllı adam zannediyorum ya. Neyse tamam. 24 saat dinleniyor bu telefon.", Muhammet:"Neyse ben bi geldiğimde görüşürüz komutanım.", Mehmet Fikri "Neyse peki hadi Ankara'da buluşuruz" diyerek görüşmeyi bitirdiği,
Tape:842, 23.11.2007 tarihinde Abdullah isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; Aralarında bir süre selamlaştıktan sonra Muhammet: "ne oldu son gelişmeler ne şimdi?" diye sorduğu, Abdullah: ".. işte elimizden ne geliyorsa hayatımızı ortaya koyup bu işi bitirecez" dediği, görüşmenin devamında yakalanan ve kendi aralarında "DOKO" diye hitap ettikleri Selim AKKURT ile ilgili olarak Muhammet: "Dün gittim ben uğramaya da görüşemedim. Bizim Oltulu bi asker var onun orda Bayrampaşa Cezaevinde Gürsoy diye biri. Bu Göleli'gilin Hersen Dede var ya onun karısının yeğeniymiş. G.E.diye. O orda asker onunla görüşür sürekli Doko İle Sürekli Görüşür Askerdir Bayrampaşa Cezaevinde durumu falan iyidir. Tanıdık varmış zaten orda. Tanıştırmışlar koğuşu falan iyi ben dün gittim kendisi ile görüşemedim de O G. ile görüştüm. Bir miktarda para bıraktım ona dedim ona verirsin dedim. Pazartesi günü bizim şu şey var Kadıköy'de Kuvayı Milliye derneği var Fikri Albay. Bu silah Bayrak üstüne yemin ettiren bi Fikri Albay vardı televizyonda. O benim eski destek komutanım onlan görüştüm. Bu .. savcısı onun çok samimim arkadaşı ." dediği, akabinde Mehmet Fikri KARADAĞ'ı kastederek "Dedi şuan birşey yapmayın dedi mahkeme sonuçlansm mahkemede dedi ben geleyim o savcmm yanma beraber gidelim işte yani yapacak.", Abdullah: "Ya biz şuanda bütün hazırlıklarımızı yapıyoruz işte elimizden işte herkes şuanda hazır yani talimat beklir. Liste misteyi yapmışık yani ne gerkirse .Ortadayız yani.", Muhammet YUCE'nin Selim AKKURT'u emniyet güçlerine ihbar eden kişinin bir hemşire olduğunudan bahsettiği ve "Ben onun adresini bulaeanvben onun zaten a..na


.2310

koyacam. Yerini merini bi öğreniyim onun ben onu bi dize getirecem onu si...em hiç şansı yok birde bunda da suç vardı bunda da suç vardı. Sen kızı dögirsin , kovalirsin o kız tabi seni ele verir. Neyse ben Pazartesi yine gidecem Reşit dayım da gelecek pazartesi o savcının yanma gideriz hele biz. Fikri Albay ben bide Reşit dayım bi gidelim hele Reşit dayım da söyledim. Tamam yapabileceği birşey varsa yapak artık tamam ben dün gittim biraz para bıraktım artık yine bakalım bir şeyler edecez." dediği ve görüşmenin sona erdiği,
Tape:951, 16.12.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "Bursa'dayım komutanım, Bursa'ya döndüm. İşte şuan arkadaşlarla beraberiz de elemanlarla...", Mehmet Fikri: "... selam söyle arkadaşlara.", Muhammet: "Sağolun komutanım onların da selamlan var." "Bir özel görüşelim komutanım." "Emirlerinize her zaman hazırız, bunu biliyorsunuz..." dediği,
Tape:977, 19.12.2007 tarihinde Kenan isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "...O sendeki araba kaç modeldi" diye sorduğu, Kenan'ın "2002", Muhammet: "Şey var. Bende bir tane doblo var. Onu nasıl alak, anahtarı falan bende İzmir plaka." "Bu sıfır hı daha iki aylık bir araba." "Normal araba ya. Abi anahtarın yedeği bende sadece. Araba normal adamın kendi arabası ya. Ona Bir Plaka Çıkar Sen. Ben geldiğim de aynı akşam alayım ben onu.", Kenan: "Ya o kolay, sana 24 saate ben ruhsatta çıkarayım.", Muhammet: "Tamam sen ruhsatla plakayı hallet. Sen bana otobüse ver ben alayım onu aynı akşam, çıkarayım ben ordan." "Araba bu renk mi? ha bu renk mi 16 GJ 843 plakalı sen bir plaka çıkar.", Kenan: "Aynen o ruhsata göre mi?" "Şimdi onları sen mesajla yaz bana gönder bir. Bir de aynı ruhsat ikizini mi yapıyoruz.", Muhammet: "Aynı ruhsat ikizini yap. Aynı ruhsattan doblo 2008 multijet 16 GJ 843 aynı plakadan ruhsattan hazırla sen. Ben hemen aynı akşam arabayı vurayım. Onu çıkarayım ordan ben.", Kenan: "Oğlum hemen alırsa, para yok a..na koyım. Bunu parasız yapmıyorlar ki avradını si...im." "Evrağı parasız yapar mı millet..." dediği,
Tape:978, 19.12.2007 tarihinde Kenan isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "16 le le Lüleburgaz in leşi 38 30 bu plakadan ruhsatlı.", Kenan: "...Şimdi bu adama veririm. Bu adam hemen çıkarır ama para yok ki nasıl edicez.", Muhammet: "...Onu hallet sen. Öbür arabada İzmir'de o plaka milakasmı vurup onu çıkaralım onu.", Kenan: "Yani bu adam için çocuk oyuncağı hemen çıkarır bugün." "Bugün çıkarırsa bile akşam veririm otobüse.", Muhammet: "Anahtarları bizde yani öbür arabanın." Dediği,
Tape:982, 03.01.2008 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "Var mı bir gelişme ne oldu? Dernek mernek tekrar dönme ihtimali." Diye sorduğu, Mehmet Fikri: "Yok ya hepsini bıraktım.", Muhammet: "Valla yeni bir oluşum kurun komutanım. Sizin olmanız gerekiyor." "Valla yeni oluşum oluşturun. Gerekiyorsa onları alalım oradan. Başa tekrar geçin komutanım. Yani bu böyle olmaz. Ne adamlar Musa İsa bu ne biçim olay ya. Böyle bir saçmalık mı olur. Valla komutanım yani bunlar resmen şey o zaman yani bunlar misyoner ya. Bunlar Amerika'nın bir şeyi bunlar.... nedir yani ben anlayamadım bunları.", Mehmet Fikri: "Yapacak bir şey yok. Canları cehenneme umurumda değil. Bu millet için üzülmeye değmez." "Hepsi köleliğe razı. A...mı s..yim hepsinin. A..na kodumu milleti. Görmüyor musun, Parayla bilmem nesini, şanını şöhretini, oyunu her şeyini satan bu o... çocukları için... S..yim anasını." "İşte Barzani en iyi arkadaşları. Baksana Barzani ne diyor AKP hükümetine arkanızı dönmeyin ey Kürtler lan ne anlaşması yaptınız." dediği, ve bir süre aynı konulardan bahsettikleri, daha sonra Muhammet: "...Komutanım biz emrinizdeyiz biliyorsunuz. Sonuna kadar. Siz yeni bir oluşum hazırlayın. Biz burda her zaman hazır tetik bekliyoruz..." "Ya komutanım onlar yapamıyo da, biz yapacaz... Kim duyarsa duysun. ...Çok güzel bir örgütümüz var. Biz gerekeni yapacağız komutanım." "Valla Çok Güzelde Bir .Eylemin Hazırlığmdayız Zaten." "İster telefonum dinlensin, ister nolursa olsun.", MehmeK,Fikri: "Yavrum sadece hapishanelerde çürümekten başka bir işe yaramıyor...", Muhammet: "Çürürsek çürürüz




konutanım.", Mehmet Fikri: "O şeyde Ankara'ya gelince Ankara'da buluşuruz gene tamam mı?", Muhammet: "Emirlerinizi bekliyorum efendim.", Mehmet Fikri: "Selam gençlere. Hadi hazır olun hazırlığınıza devam edin." dediği,
e)-Diğer şüphelilerle örgütsel irtibatları;
Şüphelinin Ergenekon Terör Örgütünün Kuvayı Milliye Derneğindeki yapılanmasının yöneticisi olan Mehmet Fikri KARADAĞ ile bağlantılı olduğu, talimatları doğrultusunda hareket ettiği, bu örgütün amaçları doğrultusunda düzenlemeyi düşündükleri provakatif eylemler için Mehmet Fikri KARADAĞ' m talimattan doğrultusunda Selim AKKURT' u örgüte sokarak örgüte adam temin ettiği, aynca bu konuda 08.10.2007 günü Mehmet Fikri KARADAĞ ile yaptığı telefon görüşmesinde Mehmet Fikri KARADAĞ' a adam ayarladığını ve 20 kişi olarak bahsettiği bu kişileri kendisinin yanma götüreceği şeklinde beyanlannm bulunduğu, Mehmet Fikri KARADAĞ' dan aldığı talimatlan örgütün diğer üyelerine ilettiği ve onlann motive olması konusunda çalışmalannm bulunduğu, Mehmet Fikri KARADAĞ' a sürekli olarak örgüte adam temin etme çalışmalarından bahsettiği, 14.06.2007 tarihli yaptığı görüşmesinde Sedat PEKER ile irtibata geçmek istediğini belirttiği, 24.06.2007 günü Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüştüğü ve 4 adam getirdiğini söylediği, Selim AKKURT' un Sebahattin ÇAKIR isimli şahsı öldürmek üzere Muhammet YÜCE' den bulunması için yardım talep ettiği, Muhammet YÜCE' nin de bunu Coşkun ÇALIK ile birlikte aramaya çalıştığı hatta, Coşkun ÇALIK' a bu konuda talimat verdiği, yaptığı görüşmelerde sürekli olarak Kuvayı Milliye derneği ve Fikri Albay' m arkasında olduğunu, devletin de bu derneğin arkasında olduğunu beyan ettiği anlaşılmaktadır.
Aynca Mehmet Fikri KARADAĞ ile Kahraman ŞAHİN' in 10.07.2007 günü yaptıklan telefon görüşmesinde, Mehmet Fikri KARADAĞ' m Dernek içerisindeki illegal yapılanmanın tetikçi ve istihbarat kanadı sorumlulanndan Kahraman ŞAHİN' e Muhammet YÜCE' den bahsettiği, Muhammet YÜCE' nin karşılanarak kendisi ile görüşülmesi ve Hüseyin GÖRÜM ile görüştürülmesi talimatını verdiği tespit edilmiştir.
Her ne kadar ifadesinde tanımadığını beyan etmiş ise de, resmi olarak Kuvayı Milliye Derneği Yönetim Kurulu yedek üyesi olan, kendi beyanına göre aynı zamanda dernek muhasebe ve saymanlığını, üye kayıt işlemlerini de yapan, dernek içerisindeki illegal yapılanmanın tetikçi ve istihbarat kanadı sorumlulanndan olarak faaliyet gösteren Kahraman ŞAHİN ile de bağlantı halinde olduğu gerek Mehmet Fikri KARADAĞ ile Kahraman ŞAHİN' in 10.07.2007 tarihinde yaptıklan telefon görüşmesinden, gerekse Erol ÖLMEZ' in her iki şahsın dernekte görüştüklerine dair vermiş olduğu beyanlarından anlaşılmaktadır.
Şüpheli Muhammet YÜCE'nin kullanmakta olduğu 05378786642 nolu GSM hattının 01.01.2000 den günümüze kadar yapmış olduğu arama-aranma, mesaj gönderme-mesaj alma kayıtlannm kolluk tarafından yapılan analizinde;
Mehmet Fikri KARADAĞ'm kullandığı 05358881514 nolu GSM hattı ile 11 kez görüştüğü,
Coşkun ÇALIK'm kullandığı 05378786623 nolu GSM hattı ile 1248 kez görüştüğünün tespit edilmiş olduğu belirtilmiştir.
f)-Diğer şüpheli ve tanık beyanları;
Coşkun ÇALIK; Muhammet YÜCE' akrabası olduğunu, Bursa ilinde özel güvenlik olarak çalıştığını, kendisi ile ortak yaptıklan hiçbir iş olmadığını, başka bir suçtan dolayı cezaevinde bulunduğunu, Orhan PAMUK ve Ahmet TÜRK' e yapmayı planladıklan eylemleri kendisine Muhammet YÜCE' nin söylediğini ve planlan Muhammet YÜCE' nin yaptığını, bu eylemler karşılığında Fikri Albay' m kendilerine 2 trilyon para-vereceğini Muhammet YÜCE' nin kendisine söylediğini, Orhan PAMUK' u vereceği bir korilerâns çıkışında öldürmeyi

planladıklarını, Muhammet YÜCE' nin bu eylemde şoför olacağını, kendisi ile Ayhan ÇELİK' in gözetleyici olacağını, tetiği Selim AKKURT' un çekeceğini, bu iş karşılığında da Fikri Albay' dan 2 trilyon para alacaklarını Muhammet YÜCE' nin kendisine söylediğini, Muhammet YÜCE' ye "Albay' da bu kadar ne geziyor" diye sorduğunda, Muhammet YÜCE' nin kendisine Fikri Albay' m bir derneği olduğunu ve bu paranın da bu dernekten geleceğini söylediğini, Muhammet YÜCE' nin öncelikle Ahmet TÜRK' ün öldürüleceğini kendisine söylediğini, ancak PKK' nm ailelerine zarar vereceği endişesi ile bu fıkirnden vazgeçtiklerini, bunu Muhammet YÜCE' nin Fikri Albay' a söylediğini ve Mehmet Fikri KARADAĞ' in da "o zaman Orhan PAMUK' u öldürün" dediğini Muhammet YÜCE' den öğrendiğini beyan etmiştir.
Ayhan ÇELİK; Muhammet YÜCE' yi tanıdığını, akrabası olduğunu, uzman çavuşluktan istifa ettiğini duyduğunu, kendisini 3-4 yıldır görmediğini, Muhammet' in ramazan bayramında kendisine, bayram için kutlama mesajı çektiğini, daha sonra birkaç defada kendisine telefon açtığını ve hal hatır sorduklarını, bunun haricinde başkaca görüşmelerinin olmadığını, şuan nerede olduğunu ve ne iş yaptığım bilmediğini beyan etmiştir.
Selim AKKURT; Muhammet YÜCE' yi tanıdığını, yakın köylüsü olduğunu, yüzyüze hiç görüşmediğini, ancak telefonla birkaç kez görüştüğünü, bu kişinin uzman çavuş olduğunu bildiğini, Ergenekon terör örgütü ile ilgili herhangi bir bilgiye sahip olmadığını, Muhammet YÜCE ile birkaç kez görüştüğünü, bu kişiyle çok sık görüşmediğini, bu nedenle Muhammet YÜCE' nin adı geçen dernekle bir ilgisi olup olmadığını bilmediğini, Muhammet YÜCE' nin Kuvayı Milliye derneğiyle ilgisinin ne şekilde olduğunu bilmediğini, bu dernek adına Muhammet YÜCE' nin para toplayıp toplamadığmı bilmediğini, Muhammet YÜCE' nin İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü' ndeki ifadesinde kendisi ile alakalı olarak bu eylem planım "Selim AKKURT ile konuştukları ancak vazgeçtikleri" şeklindeki beyanlarını kabul etmediğini, Muhammet YÜCE' nin kendisine iftira attığını, o dönemde arandığı için olayı kendisinin üzerine yıkmaya çalıştığını, Muhammet YÜCE' nin kendisi ile ilgili iki tane cinayetten arandığını muhakkak bildiğini, nasıl olsa alacağı cezayı göz önünde bulundurarak böyle bir olayı kendi üzerine yıkmayı düşünmüş olabileceğini beyan etmiştir.
Mehmet Fikri KARADAĞ; Muhammet YÜCE'nin basında çıkan haberler üzerine kendisini telefonla arayarak uzman çavuş olarak tanıttığını, kendisini ayda bir veya 15 günde bir aradığını, İstanbul'da bir cenazeye geldiğinde kendisiyle görüştüklerini, bir defa da derneğe geldiğini hatırladığını, Muhammet YÜCE'nin dernekte hiçbir resmi görevinin olmadığını, Muhammet YÜCE'nin hiçbir konuşmasını ciddiye almadığını, şahsı kendisine göre kişilik tatmini peşinde koşan birisi olarak gördüğünü, Muhammet YÜCE ile bir akrabasının cenazesine geldiğinde bir defa yüzyüze yanında bir veya iki akrabası olduğu halde görüştüğünü, Muhammet YÜCE' nin bir akrabasının olduğundan bahsettiğini, Muhammet' in bu kişinin telefon numarasını verdiğini, ancak vermiş olduğu numarayı aramış olabileceğini, ancak görüştüğünü hatırlamadığını, Muhammet' in telefon numarasını verdiği kişinin cinayetten aranan akrabası olup olmadığını bilmediğini beyan etmiştir.
Erol ÖLMEZ; Muhammet YÜCE' yi Emniyet Müdürlüğü' nde gördüğünde, daha önceden derneğe gelen ve dernekte Kahraman ŞAHİN ile görüşen kişi olarak hatırladığım beyan etmiştir.
Kahraman ŞAHİN; Muhammet YÜCE ve Selim AKKURT isimli kişileri tanımadığını beyen etmiştir.
Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR; Muhammet YÜCE'yi tanımadığını beyan etmiştir.
g)-Hukuki durumunun değerlendirilmesi;
Şüpheli Muhammet YÜCE'nin Ergenekon Terör Örgütürfön üyesi olduğu , Ergenekon Terör Örgütünün kendisine bağlı "Sivil Unsurların" kumpas? 'yğ örgütlenmesi amacı ile

hazırladığı "Lobi" adı verilen gizli-örgütsel çalışması uyarınca kurulan Ergenekon Terör Örgütüne bağlı "Lobi Yapılanmasının" kararı ve bu yapılanmanın Sivil Toplum Kuruluşları alanındaki faaliyet şekil ve esaslarını belirlemek için hazırladığı "Dinamik" adı verilen örgüt dokümanında gösterilen "Kuvayı Milliye Cephesi gibi Milli Mücadele yıllarında kurulan örgütlerin günümüzde yeniden kurulması ve faaliyete geçirilmesi uygun görülmüştür" hedefinin uygulamaya konulması amacı ile kurulan Kuvayı Milliye Derneğinde istihbarat toplama, mafya tarzı eylemler ile örgüte gelir temin etme ve provakatif terör eylemleri için adam temin etme faaliyetleri ile görevlendirildiği, bu görevi kapsamında da örgüte eleman kazandırdığı, örgüte kazandırdığı elemanların profillerinden de yararlanıp mafya tarzı faaliyetlerde bulunarak örgüte gelir temin ettiği, yine örgüte kazandırdığı elemanlar aracılığı ile örgüt amaçlan doğrultusunda istihbarat topladığı, Ergenekon Terör Örgütünün provakatif bir terör eylemi olarak Kuvayı Milliye Derneğindeki yapılanmasına havale ettiği Orhan PAMUK,Fehmi KORU,Ahmet TÜRK,Osman BAYDEMİR veya Sebahat TUNCEL'in öldürülmeleri eylemlerine ilişkin hazırlık hareketleri aşamasında yer aldığı iddia edilmektedir.
Şüpheli, 1998 yılında yaptığı askerlik görevinden sonra uzman çavuş olduğunu, Ankara Etimesgut Askeri Havaalanında göreve başladığını, 5 Yıl 6 ay aynı birimde görev yaptıktan sonra 26 Eylül 2006 tarihinde sağlık nedeniyle ayrıldığını, Bursa iline yerleştiğini, 9 ay kadar İlve isimli özel güvenlik şirketinde güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, daha sonra bu işi bıraktığını, şu anda herhangi bir işte çalışmadığını, Mehmet Fikri KARADAĞ ve Kuvayı Milliye Derneği' ni medyada yer alan yemin töreninden sonra duyduğunu, bu yemin töreni hoşuna gittiğinden Mehmet Fikri KARADAĞ ile tanışmak istediğini ve sonrasında Mehmet Fikri KARADAĞ ile tanıştığım, derneğe üye olmadığını, bu görüşmeden sonra Mehmet Fikri KARADAĞ' m kendisine bir makbuz verdiğini ve derneğe yardım toplamasını istediğini, ancak kendisinin bunu kabul etmediğini, adı geçen şahıslara silahlı eylem yapmak amacıyla kimseden talimat almadığını, ancak bunları kendisinin düşündüğünü, daha sonra da vazgeçerek bu eylemleri gerçekleştirmediğini, Ergenekon Terör Örgütüne üye olmadığını savunmuştur.
Yukanda tape şeklinde özetlendiğinden aşağıda sadece ilgili bölümleri yazılı;
24.06.2007 tarihli Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesindeki ; " 4 kişi
getirdim oraya"
02.07.2007 tarihli Coşkun ÇALIK ile görüşmesindeki ; "Ha ben Gürsel'in yazıhanesine de yazı bırakmıştım bilirsin onu da almış" , "Dedim eğer benimle işin varsa dedim ben sahildeyim, beklerim gel dedim, şey yazdım geldim büroda yoksun aynen böyle yazdım benim Kuvvayi Milliye kartım var ona"
06.07.2007 tarihli GÖKTÜRK isimli kişi ile görüşmesindeki; "Kuvayı Milliyeyi ele alacağım..."
10.07.2007 tarihli Coşkun ÇALIK ile görüşmesindeki ; "..ben Kuvayı Milliyede'yim bizim .... görüştüm" , "Valla işte ... gelsinler dedi, ben bu komple yönetimi iflas ettirecem dedi, biz böyle böyle vank dedim, tamam dedi, gelin kurulu düzen hazır dedi, başınızda ben varım dedi, devlet arkamızda gelin dedi, koşturun dedi .... gil yann gidecekler tanışacaklar..."
16.07.2007 tarihli Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesindeki; Mehmet Fikri "Ha mamo ya nerdesin evlatçım yav" "Ben dedim acaba Mamocuk ne oldu dedim gitti galiba dedim varmıştır dedim" , Muhammet: "Hee valla sağolun komutanım arayamadım da vallah mitinge de gelemedim" "He he gelecem Allah izin ederse var mı bir emriniz buradan" dediği, Mehmet Fikri: "Koçum benim beklerim"
18.07.2007 tarihli GÖKTÜRK isimli kişi ile görüşmesindeki ; "Gece 12'de yann televizyona çıkıyorum CNN TÜRK'Ü izle yann gece ordays^U'^Bizim o Albayla beraber" "...bu ay sonu da temelli gidiyorum" "Patrona Vöyledmi^it,dedi git dedi... maddi


r^>

manevi destekte sağlarım dedi..." "2-3 yeri bağladık mı zaten bağlı yerleri var a..na koyayım Albay beni yanma almış siktir et"
18.07.2007 tarihli Coşkun ÇALIK ile görüşmesindeki ; "CNN TÜRK'te gece 1 'de program var, bizim o albayla beraber çağırdılar beni", "Televizyona çıkmadık mı, ..her gün bomba momba buldular evlerde, Kuvayı Milliyeciler haberlerde hiç izlemiyor musun" "Bende oranın yönetimindeyim" "...orası resmi biliyor musun" "Orda her türlü koşturursun, en azmdan devlet arkanda...", "Her türlü şeyimiz var, Ağamız var, Halil (Selim AKKURT'u kastediyor) var, yani bizim bileğimizi büken olmaz, bende şimdi Kuvayı Milliye'ye girdim, zaten devlet arkamızda , yani Kuvayı Milliye az boz bir yer değil, bizim Fikri Albay az boz adam değil zaten",
06.08.2007 tarihli Selim AKKURT ile görüşmesindeki ; "Şey ben o Yakup'a iki tane tespih getirtir Fikri Albay istiyor"
09.08.2007 tarihli Fevzi isimli kişi ile görüşmesindeki; "Kadıköy'de bizim Kuvayı Milliye var oranın dernek başkanı var Fikri Albay benim eski destek komutanım o" , "Bakıyorum orada 500 tane işyerini bağlamış her ay 100 milyon yardım topluyor derneğe, para direk bizim Fikri Albayın eline kalıyor, şimdi benide oraya yönetime aldı, dedim komutanım böyle böyle benimde çevrem var, dedim güzel adamlarımız var, dedim her türlü dedim biz koştururuz dedim, tamam dedi Muhammet dedi,zaten ben seni bilirim dedi,gel dedi,ben sizi yönetime alacam dedi,beni yönetime aldı", "İşte güzel olacak,sen hiç canım sıkma,paranm amma koyacağız,bu sefer her şeyimiz resmi,yani sahtekarlıkla işimiz yok,Kuvayı Milliye resmi derneği,Emniyet arkasmda,Jandarma arkasında hiç bir sorunumuz yok yani"
16.08.2007 tarihli Yaşar isimli kişi ile görüşmesindeki ; " ... bundan sonra resmi yerlere ben gidecem, paralan ben toplayacam dedim yardımları" , "Listesini de alacam am.. .na koyum, kim ne hepsiyle gidip tanışacam, aydan aya yardım topluyorlar ya 500 -600 tane yer var, bir tanede bayan var onunla beraber koşturacaz artık, alta da kafe açtık mı Albay da bizimle beraber" "Hiç bir sıkıntı olmayacak, her şey resmi amma koyum kimse de karışamaz edemez ... Kuvayı Milliye de arkamızda"
18.08.2007 tarihli Selim AKKURT'a gönderdiği telefon mesajmdaki ; "...,ben Albayla yine görüştüm,iş tamam,hemen ekibi kur diyo,derneğe yardım adı altmda paraları toplasmlar diyo,bütün zenginlerin ve esnafm listesini verecek bize, o başımızda biz koşturacaz..."
25.08.2007 tarihli Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesindeki ; M.F. KARADAĞ'm "Muhammet nerdesin yavrum" "He şeye Acıbadem'e gelebilir misin " Muhammet: "Tamam komutanım oraya ordasımz dimi", M.F.KARADAG'm "Türk Telekomu geçince iki üç durak ilerde iş bankası var orda buluşalım"
28.08.2007 tarihli Selim AKKURT ile görüşmesindeki ; "Albay aradı mı seni" ".. görüşmüş oraylan" "Olumlu her halde ki, o Ermeni vakfıyla görüşmüş, şuan müsait değilim dedi, ben sonra kulübeden ararım dedi"
02.10.2007 günü Coşkun ÇALIK'a gönderdiği telefon mesajmdaki ; " Kuvayı Milliye Derneği Başkanı Fikri Albay hazırlıkları yopıyor DTP Genel Başkanı Ahmet TÜRK'le Diyarbakır Belediye Başkanı Osman BAYDEMİR'i söylediler,biz onları kabul etmedik,onlar bizim başımızı ağırtır,PKK sülaleyi rahat bırakmaz diye biz olmaz dedik, onlar da Orhan PAMUK'u dediler"
13.10.2007 tarihli Selim AKKURT ile görüşmesindeki ; Selim: "Tamam şey yap ne oldu Komutandan bir şey çıkmıyor mu " , "De ki, Osman ya da şay...", Muhammet: "Tamam bakacağız"
12.11.2007 tarihli Selim AKKURT ile görüşmesindeki ; " Muhammet: "Şey et ha iyi, ben görüştüm şimdi, o senin numaranı istedi, şimdf'ymir^adı veriyorum ha bu numarayı, diyor bi onla görüşecem", Selim:, "Şef nii" ^Muhammet: "Ha Fikri
■ * / r"' Vs H*r—^r—4-


Karadağ" Selim: "He tamam da isim soy isim söyleme." , Muhammet: "... diyor onla bir görüşeyim, bir iş var diyor tamam mı"
12.11.2007 tarihli Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesindeki M.F.KARADAG'ın "Oğulcum şey hattından arıyorum. Öbür hat dinlendiği için " "Öbür hattan arıyorum." "Şimdi şeyim ben. Ordan aradığım için, öbürü numaradan hiç arama." "Yarın bir yerde buluşalım." "Ben seni arayacağım."
13.11.2007 tarihli Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesindeki ; M. F.KARADAG'm "O şeyin delikanlının telefonunu kaçtı,o bana vermişti ama ben onu bir yerde kaybetmişim" , Muhammet: "Onu şey mesajlamı göndereyim" , M.F.KARADAG' m "Yok,o telefonu hiç kullanmıyorsun " "O 24 saat dinlemede " , Muhammet: "Hangisi komutanım sizinki mi" , M. F.KARADAG'm " O senin ikisi de._ Ceplerin ikisi de.", Muhammet: "Anladım başka bir numara verin bana" , M. F.KARADAG'm "...o numarayı şimdi veremeyorum "/'Verirsem ikisi de şu anda elimdekiler öyle" "Olursa ben sana ordan zaten mesaj çekerim. Bir tane alırsam yeni hat" , Muhammet: "Bıraktınız mı siz orayı" , M. F.KARADAG'm "Terk ettim bırakmış gibi bişey artık. Yani napayım artık." , Muhammet: "Nasıl yapalım orayı şimdi " , M. F.KARADAG'm "Konuşmamız lazım işte onun için, hemen en kısa zamanda" , Muhammet: "Tamam komutanım onu hallederiz. Tamam var mı bir emriniz komutanım." , M. F.KARADAG'm "Ben seni 10 dakika sonra ariyayım. O çocukla görüşmem lazım" "...Bir kaç dakika sonra arıcam. O telefonu bana bildir. Onu yazdır bana."
13.11.2007 tarihli Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesindeki; M.F.KARADAG'ın "Muhammet benim oğulcum." "Söyle canım telefon" dediği ve ( 545 251 66 25 - Bu telefon numarası Selim AKKURT'un kullanımındaki numaradır,Selim AKKURT da hu hususu ifadesinde teyit etmiştir ) numaralı telefonu aldıktan sonra "İyi bunu ben arayınca bulacam direkt", Muhammet: "Doğrudur komutanım şu an telefon açık." "Tamam Komutanım, beni neyse onu arar ben ondan şey yaparım" , M. F.KARADAG'm "Tamam yüz yüze görüşmek lazım. Telefonda olmaz ", Muhammet: "Görüşürüz o zaman en kısa zamanda tamam Komutanım." , M. F.KARADAG'm "Telefon olursa ben senden öğrenince onun telefonu ararsın "/'Herhangi bir sivil telefon ben sana bildiririm " ,
13.11.2007 tarihli Selim AKKURT ile görüşmesindeki ; Muhammet'in Selim'e Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşüp görüşmediğini sorduğu, Selim: "Yok o şeyden arar beni ankesörlüden arar o yüzden." dedikten sonra kendi numarasmımn Mehmet Fikri KARADAĞ'a verilip verilmediğni sorduktan sonra Muhammet: "Bir iş var dedi de, konuşamadım ben de"
13.11.2007 tarihli Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesindeki ; M.
F.KARADAG'm "Mamo o telefon cevap vermiyor oğlum" "545 evet 05452516625 cevap vermiyor şimdi kapalı diyor" , Muhammet: "Ben ona ulaşayım hemen Komutanım bakayım ben bir diğer numaralarını deneyeyim."
13.11.2007 tarihli Selim AKKURT ile görüşmesindeki ; Muhammet: "... aradımı seni Albay" Selim: "Yok işte kapandı, ondan sonra telefonum da aramadı." Muhammet'in Mehmet Fikri KARADAĞ'm kendisine ulaşmaya çalışıtığım belirttikten sonra "Şu an şeydeymiş, Harbiye Oteli nerede. Orada bekliyormuş seni."
13.11.2007 tarihli Coşkun ÇALIK ile görüşmesindeki "Tamam şu an Halil ( Selim AKKURT) görüşmeyi yapıyor. Görüşüyorlar. Toplantıdalar şu an, eğer dediğim iş olursa bu akşam olacak tamam. Ya yarın ya da öbür gün gideceğiz, hazırlan." , Coşkun:"Tamam ben hazırım ya." , Muhammet: "Vallah diyorum şu an görüşüyorlar para konusunda. Yarın öbür gün gidebiliriz, amma koyayım var var, yok yok.",Coşkun: "Bekliyorum bekliyorum. Ben hazırım her türlü ya."
22.11.2007 tarihli Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesindeki Muhammet: "Bizim
elamanı aldılar" , "... nasıl oldu bizde anlamadık ha"Mumda Selim AKKURT'un
... -■■■* •

yakalanmasından bahsedilmektedir) , M.F.KARADAG'm "Ne bileyim ben hiçbir şey, nerden bileyim ben ya. Ben hiç aramadım", Muhammet: "He görüşmediniz siz hiç", M.F.KARADAG'm "Hayır, ben ne arayım, sen bu telefondan verdikten sonra ne arayayım, sen telefondan veriyorsun. Telefon bu telefondan şey verilir mi. Senin yüzünden olmuştur. Ben seni akıllı adam zannediyorum ya. Neyse tamam. 24 saat dinleniyor bu telefon.", Muhammet: "Neyse ben bir geldiğimde görüşürüz komutanım", M.F.KARADAG'm "Neyse, peki hadi Ankara'da buluşuruz"
16.12.2007 tarihli Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesindeki ; Muhammet:
"Bursa'dayım komutanım, Bursa'ya döndüm. İşte şu an arkadaşlarla beraberiz de
elemanlarla...", M.F.KARADAG'm "... selam söyle arkadaşlara.", Muhammet: "Sağolun
komutanım onların da selamları var." "Bir özel görüşelim komutanım." "Emirlerinize her
zaman hazırız, bunu biliyorsunuz..."
03.01.2008 tarihli Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesindeki ; Muhammet: "Var
mı bir gelişme ne oldu, Dernek mernek tekrar dönme ihtimali.", "Valla yeni bir oluşum
kurun komutanım. Sizin olmanız gerekiyor." "Valla yeni oluşum oluşturun.
Gerekiyorsa onları alalım oradan. Başa tekrar geçin komutanım. Yani bu böyle
olmaz..." M.F.KARADAG'm "Yapacak bir şey yok. Canları cehenneme umurumda değil.
Bu millet için üzülmeye değmez." "Hepsi köleliğe razı. Anasını si...yim hepsinin. Am..na
kodumu milleti. Görmüyor musun. Parayla bilmem nesini, şanını şöhretini, oyunu her şeyini
satan bu o...pu çocukları için... si...yün anasını."...Muhammet: "...Komutanım biz
emrinizdeyiz biliyorsunuz. Sonuna kadar. Siz yeni bir oluşum hazırlayın. Biz burda her
zaman hazır tetik bekliyoruz..." "Ya komutanım onlar yapamıyo da, biz yapacaz...
Kim duyarsa duysun. ...Çok güzel bir örgütümüz var. Biz gerekeni yapacağız
komutanım." "Valla çok güzel de bir eylemin hazırlığındayız zaten" "İster telefonum
dinlensin, ister nolursa olsun." , M.F.KARADAG'm "Yavrum sadece hapishanelerde
çürümekten başka bir işe yaramıyor...", Muhammet: "Çürürsek çürürüz konutanım" ,
M.F.KARADAG'm "O şeyde Ankara'ya gelince Ankara'da buluşuruz gene tamam mı",
Muhammet: "Emirlerinizi bekliyorum efendim.", M.F.KARADAG'm "Selam gençlere,
hadi hazır olun hazırlığınıza devam edin"
Şeklindeki konuşmaları ve telefon görüşmeleri genelinden ; şüphelinin savunmasının aksine olarak suça eğilimini, Kuvayı Milliye Derneğinin dernek tüzüğünde gösterilen görünür yasal amacı ile ilgisi olmadığını, esasen maddi çıkar karşılığında aralarında herhangi bir husumet bulunmayan kişileri de öldürmeyi de göze alabilecek yapıda olduğunu, kendi konuşmaları içeriğinden edinilen dernekteki illegal yapılanmayı devletin bazı kuramlarının desteklediği , bu durumu kullanarak yapacağı illegal işler ile maddi çıkar elde edebileceği düşüncesi ile Kuvayı Milliye Derneği ve genel başkanı Mehmet Fikri KARADAĞ ile bağlantı kurduğu,dernekteki yapılanma hiyerarşisi içerisinde doğrudan Mehmet Fikri KARADAĞ'm emrinde hareket ettiği ve aldığı talimat gereği bu yapılanmaya adam temin ettiği, her ne kadar derneğe resmi olarak üye olmasa da derneğin illegal yapılanması içerisinde aktif şekilde rol aldığı, muhtemel olarak da kendisine provakatif terör eylemlerinde görev verilmesi düşünüldüğünden dernek ve dernekteki kişiler ile bağlantısının kurulamaması amacı ile resmi üye yapılmadığı, Mehmet Fikri KARADAĞ'm yukarıda sözü edilen provakatif terör eylemleri için kendisinden eleman temin etmesini istemesi üzerine iki ayn cinayet suçundan yakalama emri ile aranan Selim AKKURT'u Mehmet Fikri KARADAĞ ile tanıştırdığı, hiyerarşi içerisinde kendisine bağlı oldukları anlaşılan Selim AKKURT,Ayhan ÇELİK ve Coşkun ÇALIK'ı da bu eylemlere katılmaları için ikna ettiği, bu aşamadan Mehmet Fikri KARADAĞ'm Selim AKKURT ile Muhammet YÜCE aracığılı ile bağlantı kurduğu, Mehmet Fikri KARADAĞ ve Selim AKKURT'un yüz yüze de görüşerek eylemler karşılığı verilecek maddi menfaati konuştukları, sonrasında telefonlarının.dinlendiği yönündeki kuvvetli şüphesi nedeni ile Mehmet Fikri KARADAĞ'm Muhammet YÜCE ileyşp'tiğı konuşmalarda eylemlere



z:

onay vermediği anlamı çıkarılacak sözler söylediği, Muhammet YÜCE'nin ilk başta bu durumu anlamadığı ve Mehmet Fikri KARADAĞ'm eylem yaptırmaktan vazgeçtiğini düşünüp yeli KÜÇÜK ile bağlantı kurmaya çalıştığı, ancak gerçekte Mehmet Fikri KARADAĞ'm eylemlerden vazgeçmediği,bu aşamadan sonra ve olabildiğince dikkatli şekilde tekrar Selim AKKURT ile bağlantı kurduğu, en son da iki ayrı ankesörlü telefondan Selim AKKURT'un kullanımındaki cep telefonunu aradığı,ancak ulaşamadığının belirlendiği, bu aşamadan sonra planlanan eylemler için yapılan görüşme ve faaliyetlerin arttığı, hedefteki kişiler için göze alınamayacak derecede tehlikeli boyuta vardığı düşüncesi ile zaten yakalama emri ile aranan Selim AKKURT'un yakalandığı, yakalamadan sonra da Muhammet YÜCE'nin Mehmet Fikri KARADAĞ ve Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR ile bağlantı kurarak Selim AKKURT'a yardımcı olmalarını istediği,anlaşılmaktadır.
10.07.2007 tarihli Mehmet Fikri KARADAĞ ile Kahraman ŞAHİN arasında yapılan görüşmede ; M.F.KARADAĞ'm "Oğulcum şimdi Bursa'dan Muhammet (Muhammet YÜCE) diye bir çocuk geliyor" "Bizim derneğin önde gelmiş olduklarından" "Arabasıyla geliyormuş, onu alm görüşün, Hüseyin abinle de görüşsün, bende çıktım geliyorum" "Muhammet diye bir çocuk uzman çavuşmuş" şeklindeki sözleri ve telefon görüşmeleri genelinden de , Mehmet Fikri KARADAĞ'm , psikopat ve megalomanyak olduğunu düşündüğü Muhammet YÜCE'nin kendisi ile yaptığı hiçbir konuşmayı dikkate almadığı, Muhammet YÜCE'nin konuşmalardan kendine görev çıkarttığı, bazen de frenlemek için kendisi ile yanlış anlama gelebilecek şekilde konuştuğu şeklindeki beyanlarının da,savunma ve suçtan kurtulmaya yönelik olduğu anlaşılmaktadır.
Orhan PAMUK,Fehmi KORU,Ahmet TÜRK,Osman BAYDEMİR veya Sebahat TUNCEL'in öldürülmesine ilişkin eylem hazırlıklarının var olduğuna ilişkin deliller yukarıda Mehmet Fikri KARADAĞ'a ait bölümde ve genel açıklamalarda anlatıldığından aşağıda özet olarak konuya ilişkin birkaç telefon görüşmesi,bir kısım şüpheli ifadelerinin konuya ilişkin bölümleri ve fiziki takip tutanağı anlatılacaktır.
Tape:218, 15.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle;M.YÜCE' nin S.AKKURT' a "İyi o Albayla da görüştüm ben az önce yine", Selim: "Ne diyor o a.. .cık", Muhammet: "A..na koyum onun da ben şu an tatildeyim diyor, komutan diyorum olursa olsun diyorum., biz her türlü varız, İndirilecek Adam Varsa İndirelim, her türlü arkanızdayım dedim" "Bu Yeni ŞAFAK gazetesinde Fehmi KORU mu ne var ya bir tane gazeteci" "O kafaya takmış, tamam dedim, o bizden dedim, sen sadece yeri ayarla dedim,., sen bizi başkasına yönlendir dedim" "Yani yapacağımız varsa yapalım bize destek olsun dedim" O Gazeteciyle dedim Sabahat TUNCEL'i biz indirelim dedim, senin için indirelim ama dedim, sende bize yap dedim", S.AKKURT' un "Gazeteci kolay ya gazeteci erkek değil mi?", Muhammet: "Erkek Fehmi KORU var ya a..na koyum" diyerek gazeteci FEHMİ KORU' nun yazdığı Yenişafak gazetesinin Fikri KARADAĞ ile çok uğraştığından bahsederek "Komutan Onu Biz İndiririz Dedim, Sabahat TUNCEL'i de indirelim dedim, zaten Sabahat TUNCEL'i İndireceğiz Dedim, ikisini de indirelim dedim, Siz gerisine karışmayın dedim, siz sadece bize yolu gösterin dedim", Selim: "Baydemir'le O Olabilir", Muhammet: "Sabahat TUNCELİ dedim, O Da Tamam Diyor, tamam da a..na koyum önce bir mekan lazım bize, para lazım dedim...", dediği,
Tape:227, 29.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "..Ben şimdi bizim Fikri Abayla görüştüm de, beni aradı, bu Ankara'da Sebahat var ya o cezaevinden çıkan Tunceli' li" , "Şimdi bi Hakim varmış, bi Avukat varmış, onlarman da beni görüştürecek", "Bi tene de biri varmış İstanbul'da , o da maddi destek sağlayacak, diyor gidin ona diyor, nasıl edek" "... Başımızı ağrıtır ama ...", Selim: "Yav başımız ağrımaz da koyum a..na da", Muhammet: "A..-na koyum oğlum içeri girersek y...ğı
yeriz", Selim: "... Koyam a..na girek ne olacak, sanki* böyle çok.mu iyi yaşıyoruz" " Bu
adamlara yanlış yapılmaz", Muhammet: "Yanlış nasıl,..edek»a..na koyum, ... ceza savcısı

varmış, ... ceza savcısı, birde hakim varmış, baş hakim midir nedir, diyor onlarla da görüştürecem sizi, onlar da arkanızda, ama onların bize ne faydası olacak ki a..na koyum", Selim' in Osman BAYDEMİR'i kastederek "O Belediye Başkanına ona yönlendirsene sen", Muhammet'in Sebahat TUNCEL'e eylem yapabileceklerinden, Osman BAYDEMİR'e yapamayacaklarından bahsettiği, Selim'in ise Osman BAYDEMİR' in İstanbul' a gelip gittiği sırada eylem yapılabileceğinden bahsettiği,2-3 Milyar para bulmaya çalışması ile ilgili konuştukları, Muhammet'in nasıl yapacaklarını düşündüğünü, konuyu Fuçi lakaplı arkadaşına da söylemek istediğinden bahsederek "O da gelsin bayramdan sonra bi gidek o Albayın yanma konuşak diyek bize biraz nakit ver,kendimizi hazırlıyak diyek ....", Selim: "Yav Osman Olur, Öbürü Türk Olur", Muhammet: "A..na koyam ken diyorum bunlardan desteği alak girağ a..na koyim yolda kendimizi ihbar edek a..na koyayım gitmeden işte giderken yakalandılar misali" "Valla bu büyük te bilmerim artık nasıl edek a..na koyam yani sonunu düşüneceğuk büyük bu diyor kesin yapın diye", Selim' in ise kendisine bir ay müsaade verilmesini, Sebahattin ÇAKIR' ı kastederek önce bu işi halletmesi gerektiğinden bahsettiği, Muhammet'in eylem sonunda işin patlayabileceğinden bahsettikten sonra "O kesin o yüzde yüz a..na koyam Türkiye çalkalanacak onda o kesin yani sonu kesin kötü de onun artık herşeyi göze alacağık artık kaç yıl yatank bilmerim a..na koyam", Selim'in "Yüzümüzün akıyla çıkarım he", Muhammet'in Sebahattin ÇAKIR eyleminin de öğrenilmesi durumunda işinin zor olacağından bahsederek "Bir işe benzesin birde içerde bakacak bir para olsun a..na koyduğum" "Ya bilmiyorum işte bir paranın a..na koyam da işte bizim arkamızda durur millet işte yani kaç yılda çıkank a..na koyayım", Selim: "Sizin arkanızda o zaman herkes durur" , "...hiç aklına gelmeyecek insanlar durur da", "... orada kral olsan da orası ora işte ..." dedikten sonra ailelerini unutmaları gerektiğini, eylem sonrasında ailelerine PKK' nın zarar verebileceğim konuştuktan sonra Muhammet : "Devlet zaten bizi si...mez de" "Ancak o büyüklerden koruyanlardan olursa olur korur yoksa dışardan öyle devlet mevlet bizi de s..er a..na koyam, adam diyecek devletin askeri var polisi var size mi kamış a..na koyam" "He iyice bizi vatan haini ederler de", Selim: "He Ağca gibi oluruz ha", Muhammet: "Başka bişey dediğin Orhan PAMUK'u diyek a..na koyam" , Selim'in isim söylememesi konusunda uyanda bulunduğu, daha sonra DİNK cinayeti ile ilgili gazete de çıkan haberlerden bahsederek Muhammet: "Ogün'ün hesabında trilyon varmış", Muhammet: "Ya işte ben şeyden korkanm işte bu a..na koyduğum Ahmet Mehmet'leri onlardan korkanm çevre var ya", Selim: "Ya onlan da PKK şey yapar yani başkası diyecek ki Ahmet'in kardeşi mi gelecek onlar hiç bir ya.. .mı yiyemez ama PKK nın adamı sonuçta onlar", Muhammet: "Ya a..na koyam bunlar DİNK İ HALLETTİLER hiçbir si..m olmadı, ne akrabalan ne çevreleri hepsi kahraman oldu çıktı a..na koyam, Biz ona diyek ki gelin biz Orhan'ı dökek", Selim: "Yo Orhan'ın da şu an hiç sesi soluğu çıkmıyor a..na koydum adam oldu biliyor musun şu an Şükrü Engin'i o Emmet" "Emmef le Osman da işte Osman'a yanaşamazık a..na koyam", Muhammet: "Ya ona yanaşamazık Ahmet'e de yanaşamazık ki", Selim: "Ahmed'e de yanaşamazık Ahmet 40 kişiyle gezer", Muhammet: "Ya onun a..na koyayım ben onu göze aldıktan sonra ben onun her türlü a..na koyanm da ta meclisin içine girerim", Selim: "Girer Bombayla Patlatınm kendimi de onu da", Muhammet: "Onun a..na koyanm Meclisin Nizamiye De Duran Uzman Çavuş Bizim Ol... li" " .. bizim 01...1İ meclisin nizamiyesinde o bizi her türlü içeri alır da sorunsuz içeri giderim de işte sorun sonu", Selim: "Neyse siktir et bunlan konuşmayak telefonda da gelirsin konuşuruz" "Kaç kontörün var" "Az yolla ha ben yann değiştirecem 5 tane olsa yeter bana" dediği,
Tape:229/230, 30.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'ın
telefonuna gönderdiği mesajda; "Halaoğlu Gazeteci Qrhan Pamuğu Halledecez Ben Sen
Halil Fucı Varmış in Toplam 2 Tnlyon Alacaz Varmısıri Kurban Byrammdan Sonra Hazırol"
yazdığı, '•> "}

Tape:231, 02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK ile
görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında hal hatır soruduktan sonra MUHAMAMET'in "Mesajı aldın", Coşkun: "Yok", Muhammet: "Senin telsime mesaj gönderdim" "Bir bak hele gelir" "Eyvallah tamam ona göre kararını ver ha" dediği,
02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'a gönderdiği mesajda; "Gazeteci Orhan Pamuk Var Onu Halledecez 2 Trilyon Alacaz Hazırlıkları Yapacaz Hrant Dmkı Vuranlarlada Halil Gorusmus Sedat Peker Alaattm Çakıcı Arkamızdalar ... Emniyet Muduru Ve ... Savcıylada Bu Hafta Gorusecez Ben Sen Halil Fucı Hazırlıklı OF'yazdığı,
02.10.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK'm Muhammet YÜCE'ye gönderdiği mesajda ; "Her Türlü Hazırım Halaoğlu Yeterkı Haber Verm" yazdığı,
Tape:233/234/235/236/237, 02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'ın telefonuna gönderdiği mesajda; "Kuvayı Milliye Demeyi Başkanı Fikri Albay Hazırlıkları Yapıyo DTP Genel Başkanı Ahmet Turkle Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemırı Söylediler Biz Onları Kbl Etmedik Onlar Bizim Basımızı Ağırtır Pkk Sülaleyi Rahat Bırakmaz Diye Biz Olmaz Dedik Onlarda Orhan Pamuğu Dediler" şeklinde mesaj gönderdiği,
Tape:238/239/240/241/242/243, 02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'a gönderdiği mesajda ; "Allah izm ederse Orhan PAMUK'un kurban bayramından sonra ıstanbulda konferansı varmış, gece 2 gibi toplantı çıkısı halledecez, ilk basta 2 trilyon alacaz, ısı bitirdikten sonra da 5 tnlyon, bir tane villa, bir tane de benzin istasyonu alacaz, bunlar İstanbul'da, ama sonuçta kesm yakalanacaz, bunu bil Hrant Dınk'i vuranlar gibi tüm Türkiye bizim peşimizde olacak haberin olsun" yazdığı,
Tape:244/245/246/247, 02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'a gönderdiği mesajda ; "Öylede Yk Boylede Enazmdan Hayatımızı Kurtarırız Babalar Gibi Yatar Çıkarız Zaten Sedat Peker Yakalanınca Bizi Kendi Koğuşuna Aldıracakmıs En Buyuk Biz Olacaz Paranmda Herseymde Emyısmı Yapacaz Halaoğlu Bu Saatten Sonra Bize Bu Gider"
Şeklindeki telefon görüşme ve mesajlarının da , adı geçen kişilere yönelik eylem planlan ile ilgili bulunduğu anlaşılmaktadır.
13.11.2007 günlü fiziki takip tutanağında ; saat: 16.05 sıralannda Mehmet Fikri KARADAĞ ile Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in Kadıköy ilçesi Beşiktaş İDO iskelesi önünde buluştuklan, yaklaşık 10 dakika sonra Beşiktaş feribotuna bindikleri, saat: 17.15 sıralannda Halasgargazi Caddesi Unsal Çarşısı No:300/73-84 sayılı adreste bulunan Şişli 35. Noterin ofisi olarak kullandığı yazıhaneye girdikleri ve burada Mahmut KUZ ile buluştuklan, saat: 18.40 sıralannda üç şahsın da noterden ayrıldıklan, yaklaşık 5 dakika sonra Mahmut KUZ'un diğer şahıslardan aynldığı, Mehmet Fikri KARADAĞ ve Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in Mecidiyeköy istikametine yöneldikleri, Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in burada İETT otobüsüne binerek Mehmet Fikri KARADAĞ'dan aynldığı, M. Fikir KARADAĞ'm ise yaya olarak Şişli Osmanbey metro girişine yürüdüğü ve saat: 18.57 sıralannda 0212 224 14 13 numaralı ankesörlü telefon ile bir yeri aradığı, daha sonra yine saat: 19.07 sıralannda yaya olarak Şişli Harbiye - Vali konağı kavşağına gelip 0212 296 14 61 numaralı ankesörlü telefondan bir yeri aradığı ve sonrasında Harbiye ordu evine girdiği ve burada yaklaşık 30 dakika kaldıktan sonra Beşiktaş - Kadıköy iskelesine gelerek Kadıköy feribotuna bindiği, belirtilmiştir.
Mehmet Fikri KARADAĞ'm ankesörlü telefondan Selim AKKURT'un kullanımında bulunan 0545 251 66 25 numaralı cep telefonunu aradığı, ancak ulaşamadığı tespit edilmiş, Selim AKKURT belirtilen cep telefonunun kendisine ait olduğunu, ancak bu tarihte Mehmet Fikri KARADAĞ' m neden kendisine ulaşmak istediğinTb-ilmediğini söylemiş, Mehmet Fikri KARADAĞ ise Muhammet YÜCE'nin kendisine bir* âkçfeİj>ası olduğundan bahsettiğini,




kendisinin de telefon numarasını istediğini,vermiş olduğu numarayı aramış olabileceğini, ancak görüştüğünü hatırlamadığını beyan etmiştir.
Coşkun ÇALIK ise ; Muhammet YÜCE' nin kendisine Orhan PAMUK' u öldürmeyi teklif ettiğini,bu eylemi planladıklannı,eylemde tetiği Selim AKKURT' un çekeceğini, kendisi ile Ayhan ÇELİK' in gözetleyici olacağını, Muhammet YÜCE' nin de şoför olacağını, Muhammet YÜCE ile aralarındaki mesajlarda Fuci olarak geçen kişinin Ayhan ÇELİK olduğunu ve bu kişiyi Selim AKKURT' un akrabası olarak bildiğini beyan etmiştir.
Selim AKKURT, 13.11.2007 günü saat 18.57 ve 19.08 sıralarında Mehmet Fikri KARADAĞ m 0212 224 14 43 numaralı ankesörlü telefondan kendisinin kullanımında bulunan 0545 251 66 25 numaralı cep telefonuna ısrarla ulaşmak istediği ancak ulaşamadığının tespit edildiği,tüm bu eylem planlannm konuşulduğu bir dönemde Mehmet Fikri KARADAĞ' m kendisine ısrarla ulaşmak isteme sebebinin sorulması üzerinej Belirtilen cep telefonunun kendisine ait olduğunu, ancak bu tarihte Mehmet Fikri KARADAĞ' m neden kendisine ulaşmak istediğini bilmediğini, bu hususun Fikri Karadağ' a sorulmasını istediğim, Mehmet Fikri KARADAĞ ile hiç görüşmediğini, kendisini neden aradığını bilmediğini, kendisinin böyle bir eylem planının içerisinde olmadığını, bu tür eylemlerle de bir ilgisinin bulunmadığını,
Muhammet YÜCE; Selim AKKURT ile Mehmet Fikri KARADAĞ'I kendisinin tanıştırdığını, birbirlerine telefon numaralarım verdiğini,Fikri Albay'm kendisinden dört dörtlük delikanlı bir adam istediğini,kendisinin de Selim'in telefonunu verdiğini,Fikri albayın İstanbul'da bir otel söyleyerek buluşmak için çağırdığım,kendisinin gelemeyeceğini söylediğini, Selim'e de ulaşamadığını söylediğini,sonra da "sen ulaşabiliyorsan akşam yediye kadar orda olsun" dediğini, ne amaçla çağırdığını neden böyle bir adam istediğini de bilmediğini,Selim AKKURT'u İstanbul'da olduğu için tavsiye ettiğini, Selim'in Erzurum Oltu'da ağabeylerinin karıştığı bir silahlı çatışma olduğunu, bu olayda iki kişi öldüğünü, 3-4 kişinin de yaralandığını,ölü ve yaralıların hepsinin Selim AKKURT'un ailesinden olduğunu, bu olaydan bir yıl sonra karşı taraftan bir kişinin öldürüldüğünüzü olaydan Selim'in dört yakınının tutuklandığmı,Selim'in bu olaydan aranıp aranmadığını bilmediğini, Orhan PAMUK ile herhangi bir husumeti olmadığını, Orhan PAMUK'u kaldırma konusunda Selim AKKURT ile aralarında konuştuklanm,ancak herhangi bir şey yapmadıklarını, telefon görüşmelerinde geçen Halil isimli kişinin Selim AKKURT olduğunu beyan etmiştir.
"Lobi" adı verilen örgüt belgesinde "Eleman Profili" alt başlığında yazılı " ....
gereğinde her tür eleman profilinden yararlanılmasından kaçınılmamalıdır. Özellikle sistemle
barışık olmayan, aradığını bulamamış yapıdaki kişilikler seçilmelidir...." hedefine uygun
olarak, Mehmet Fikri KARADAĞ'm daha önce örgüte kazandırdığı, profili yukarıda kısaca
açıklanan Muhammet YÜCE'den söz konusu provakatif terör eylemleri için adam temin
etmesini istediği, Muhammet YÜCE'nin temin ettiği iki ayrı kasten öldürme suçundan
aranan, ayrıca işleyeceği bir cinayet için prakitle daha fazla ceza yatmayacak şüpheli Selim
AKKURT'un bu eylemler için en uygun kişi olduğunu değerlendirerek bağlantı kurmaya
çalıştığı, şüphelilerin görüşmelerinde haklarında suikast planlan yapılanlann
etnik,siyasi,yazar ve gazeteci kişilik ve kimlikleri ile uluslar arası düzeyde dahi tanınan ve dile getirdikleri bazı söylemleri nedeni ile de yandaşlan olduğu kadar halkın bir kısmının tepkisini de çeken kişiler olduğu,maddi menfaat karşılığı bu eylemlerin havale edileceği yukanda yazılı kişilerden ayn,neredeyse gönüllü olarak bu eylemleri gerçekleştirebilecek pek çok kişinin bulunduğu, kamuoyundaki bu algılama nedeni ile olası bir suikastin Ergenekon Terör Örgütünce takdim edileceği görünürdeki sebeplerinin kamuoyunca doğru olarak algılanmasına yol açacağı gibi,eylemlerin asıl amacına uygun şekilde halkın bir kısmının tepkisini sağlayacak nitelikte olduklan değerlendirilmiştir.
Kuvayı Milliye Derneğindeki yapılanmanın Orhan PAMUK,Fehmi KORU,Ahmet TÜRK, Osman BAYDEMİR veya Sebahat TUNCEL'in öldürülmesi konusunda plan


yaptığının yukarıda yazılı deliller ile sabit olduğu ve gerçekleşmesi halinde terör eylemi niteliğinde bulunacağının yukarıda genel açıklamalar bölümünde açıklandığı, Coşkun ÇALIK'm bu eylem planının var olduğunu söyleyerek eyleme katılacak olan Halil lakaplı kişinin Selim AKKURT olduğunu beyan ettiği, Muhammet YÜCE'nin ise Halil lakaplı kişinin Selim AKKURT olduğunu, bu eylemleri aralarında konuştuklarmı,kimseden talimat almadıklarını ve kendiliklerinden vazgeçtiklerini beyan ettiği, şüphelinin de aralarında bulunduğu bu eylemi icra etmesi düşünülen kişilerin Orhan PAMUK ve adı geçen diğer kişiler ile şahsi bir husumetlerinin bulunmadığı,tüm delillerin değerlendirilmesinden anlaşılacağı gibi bu eylemin provakatif bir terör eylemi olacağını bildikleri, esasen şüphelinin Coşkun ÇALIK ile yaptığı 02.11.2007 günlü telefon görüşmesinde söylediği "İyi belki çıkar da kurtarak amma koy cam. Savaş çıkar da o kuyumcuları soyak o adamları", "Vatta banka mankalara girek belki millet savaş telaşına düşer amına koyım, yaralı ölü, bizde gidek bankaları soyarık anıma koyım." "Benim derdim o. Yoksa ne sikerim ben Türkiye'yi amına koyim he " sözlerinden anlaşılacağı gibi yapmayı planladıkları eylemleri gerçekleştirmeleri halinde ülkenin nasıl bir hale geleceğini öngördükleri, maddi menfaat ve eylemden sonra korunup kollanma vaadi ile eylemi kabul ettikleri, yakalanmayı başından itibaren göze aldıkları, yakalanmamaları halinde ise bu eylemlerden dolayı ülkede çıkacak bir karışıklıktan kendi menfaatleri doğrultusunda ayrıca yararlanma düşünceleri bulunduğu, Muhammet YÜCE'nin ifadesindeki "gerçekleştirmeyi düşündüğü eylemden sonra Türkiye'nin ikiye bölüneceği ve iç savaş çıkacağını düşünerek vazgeçtiği" şeklindeki kaçamaklı beyanının bu değerlendirmeyi doğruladığı, şüphelinin de bu eylemlerde adam temin eden ve özellikle Orhan PAMUK'a düzenlenmesi planlanan eylemde adam temin etmekle birlikte eylemde kullanılacak olan aracı kullanarak suça fiile katılan olarak suça katılacağı, ancak sözü edilen eylemlerin tetikçilik görevi verilen Selim AKKURT'un yakalanması ile teşebbüs aşamasına varmadığı, her ne kadar şüphelinin silah temin ettiğine dair telefon görüşmeleri var ise de ele geçmediğinden bu suça ilişkin hazırlık hareketlerinde suç oluşturan bir eyleminin tespit edilemediği, bu hali ile şüpheliye söz konusu eylemlerden dolayı suç isnadında bulunulamayacağı, bu eylem planlarına ilişkin delillerin şüpheliye yüklenen terör örgütü üyesi olmak suçunda delil olarak kullanılabileceği,
Her ne kadar şüphelinin silah temin ettiğine, sahtecilik eylemlerine aracı olduğuna, kasten öldürme, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eylem veya eylem planlan bulunduğuna dair telefon görüşmeleri var ise de,suç isnadında bulunmaya yetecek derecede aydınlatılamadığından şüpheliye bunlardan dolayı da suç isnadında bulunulamayacağı,
Ayrıca ,şüphelinin iki ayrı kasten öldürme eylemi nedeni ile yakalama emri ile arandığını ve saklandığı yeri bildiği,kendisi ile sürekli olarak görüştüğü Selim AKKURT'u yetkili makamlara bildirmediğinin yukarıda yazılı telefon görüşmeleri ile sabit olduğu değerlendirilmiştir.
Tüm bu açıklamalar ile şüphelinin Ergenekon Terör Örgütüne üye olduğu ve yakalama emri ile aranan kişiyi yetkili makamlara bildirmediği, yönünde hakkında kamu davası açılmasını haklı kılacak derecede şüphe oluşturan delillerin bulunduğu anlaşıldığından,
Şüpheli Muhammet YÜCE'nin eylemine uyan; TCK'nun 314/2 ve 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunun 5, TCK'nun 314/3 ve 220/4. maddeleri yollaması ile TCK'nun 284/1 maddeleri uyarınca cezalandırılması talep edilmiştir.
77-ŞÜPHELİ SELİM AKKURT a)-Savcılık ifadesinde;
Şüpheli başka suçtan tutuklu olarak Erzurum Kapalı Cezaevinde yattığından talimat
yolu ile Erzurum C.başsavcılığınca alman ifadesinde ; * ~

Erzurum Oltu ilçesinde Şıhbızmlar diye bilinen bir grubun ağabeyini ve amcasının oğlunu pazar yerinde öldürdüklerini, bu olaylar üzerine İstanbul'a yerleştiğini, 2002 yılında Şıhbızm olarak bilinen kişilerden birinin öldürüldüğünü ve kendisinin de bu olaydan dolayı arandığını öğrendiğini,2007 yılma kadar İstanbul' un değişik yerlerinde ev kiralayarak kaldığını, daha sonra Okmeydanı semtinde bulunan evinde yakalandığını ve halen Erzurum E Tipi Kapalı Cezaevine bulunduğunu,
Kendisine arkadaşlarının Doğukan ismi ile hitap ettiğini,kaçak olduğu dönem içinde yaklaşık 40 a yakın cep telefonu değiştirdiğini, değişik telefon numaraları kullandığını, yakalandığında üzerinden çıkan iki adet sahte sürücü belgesinin, arkadaşları Adem POLAT ve Selami ALABAY'a ait olduğunu,iki ayrı cinayet suçundan hakkında çıkartılan adli aramaların dışında aramasının bulunmadığını,
Soruşturma kapsamındaki kişilerden;
Ayhan ÇELİK' in akrabası olduğunu, Erzurum' da memur olarak çalıştığını bildiğini, 6-7 yıldır görüşmediğini, Coşkun ÇALIK'm yakın köylüsü olduğunu, 2001 yılında köyünden ayrıldıktan sonra görüşmediğini, ne iş yaptığını bilmediğini,Muhammet YÜCE'nin de yakın köylüsü olduğunu, yüz yüze hiç görüşmediğini, ancak telefonla birkaç kez görüştüğünü, uzman çavuş olduğunu bildiğini,
Ergenekon terör örgütü ile ilgisi bulunmadığını, bu soruşturma kapsamında gözaltına alman ve tutuklanan kişileri tanımadığını, ancak televizyondan seyrettiğini,Kuvayı Milliye Derneği ile ilgisinin olmadığını, Muhammet YÜCE ile çok sık görüşmediğini, bu nedenle Muhammet YÜCE'nin adı geçen dernekle bir ilgisini,dernek adına para toplayıp toplamadığmı bilmediğini, Mehmet Fikri KARADAĞ'I tanımadığını, herhangi bir ilişkisinin bulunmadığını,
Ahmet TÜRK, Sebahat TUNCEL ve Osman BAYDEMİR' i tanıyıp tanımadığı, bu şahıslara karşı kendisinin de içinde yer aldığı bir eylem planlarının olup olmadığının sorulması üzerine; bu kişileri televizyondan tanıdığını, bu kişilere karşı herhangi bir eylem planı içerisinde bulunmadığını,
Muhammet YÜCE' nin bu eylem planını "Selim AKKURT ile konuştukları ancak vazgeçtikleri" şeklindeki beyanlarının hatırlatılarak sorulması üzerine; Muhammet YÜCE' nin kendisine iftira attığını, o dönemde arandığı için olayı kendisinin üzerine yıkmaya çalıştığını, Muhammet YÜCE' nin kendisi ile ilgili iki tane cinayetten arandığını muhakkak bildiğini, nasıl olsa alacağı cezayı göz önünde bulundurarak böyle bir olayı kendi üzerine yıkmayı düşünmüş olabileceğini, Muhammet YÜCE' nin hakkındaki iddialarını kabul etmediğini, böyle bir eylem içerisine girmediğini, bu planın içerisinde olmadığını,
Coşkun ÇALIK'm Orhan PAMUK'a yönelik suikast eylemleri planladıkları, Muhammet YÜCE nin otoyu kullanacağı, Selim AKKURT' un ateş edeceği, kendisi ve Fuçi lakaplı Ayhan çelik'in de gözcülük yapacağı, Selim AKKURT' un telefonda takibe takılmaması için "Halil" kod ismini kullandığı şeklindeki beyanlarının sorulması üzerine;Coşkun ÇALIK' in hakkındaki ifadesini kabul etmediğini, iftira attığım, hangi şartlarda ifade verdiğini bilmediğini, böyle bir eylem planı içerisinde olmadığını, kendisinin bir şey karşılığında suç işleyecek kadar karaktersiz bir insan olmadığını,
02.10.2007 günü saat:20.11/20.12 sıralarında Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'a gönderdiği "gazeteci Orhan PAMUK var onu halledecez 2 trilyon alacaz hazırlıkları yapacaz Hrant DİNK i vuranlarla da Halil görüşmüş.." şeklindeki mesajın sorulması üzerine; Arkadaş çevresinde kendisine Halil diye konuştuklarını duyduğunu, ancak kendisine Halil ismiyle hitap edilmediğini, görüşmede geçen Halil' in kendisi mi yoksa başka biri mi olduğunu bilmediğini, bu mesajı kabul etmediğini, mesajın içeriğiyle ilgili bilgisinin bulunmadığını,
13.11.2007 günü saat 18.57 ve 19.08 sıralarında Mehmet Fikri KARADAĞ m 0212 224 14 43 numaralı ankesörlü telefondan kendisinin kullanımında bulunan 0545 251 66 25

numaralı cep telefonuna ısrarla ulaşmak istediği ancak ulaşamadığının jtespit edildiği,tüm bu eylem planlarının konuşulduğu bir dönemde Mehmet Fikri KARADAĞ' m kendisine ısrarla ulaşmak isteme sebebinin sorulması üzerine; Belirtilen cep telefonunun kendisine ait olduğunu, ancak bu tarihte Mehmet Fikri KARADAĞ' m neden kendisine ulaşmak istediğini bilmediğini, bu hususun Fikri Karadağ' a sorulmasını istediğini,
Mehmet Fikri KARADAĞ ile daha önceden görüşüp görüşmedikleri, şahısla neden özelikle cep telefonu değil de ısrarla ankesörlü telefonla ^ görüşme girişimlerinde bulunduğunun sorulması üzerine;Mehmet Fikri KARADAĞ ile hiç görüşmediğim, kendisini neden aradığını bilmediğini, kendisinin böyle bir eylem planının içerisinde olmadığını, bu tür eylemlerle de bir ilgisinin bulunmadığını,
Kendisinin ismi geçen diğer şüphelileri tanımadığını, söz konusu soruşturma ile de ilgisi bulunmadığını, suçlamaları kabul etmediğini, böyle bir örgüte üye olmadığını beyan etmiştir.
b)-Teîefon görüşmeleri;
Tape:207, 14.06.2007 tarihinde MUHAMMET YÜCE ile görüşmesinde özetle;
Selim: "Hı o PEKER'in adresini bulsana bana", Muhammet: "Tamam onu ben Mesut'a derim yazar yollar", Selim: "Sen bana yaz ben ona bir mektup yazacam ben ona bir damardan girecem" dediği, görüşmenin devamında S.AKKURT'un M.YÜCE' nin telefon hattını isteyerek kendisi 0542'li yeni hat istedikten sonra "Tamam sen o hattı bana ver birde o Peker'in adresini canını yiyeyim ne et et bana bul" "Benim ona bir damardan girmem lazım ona bir mektup yollayacam ben" dediği,
Tape:469, 14.07.2007 tarihinde X Şahıs ile görüşmesinde özetle; SELİM AKKURT'un X ŞAHSA Karaoğlan diye hitap ettikten sonra X ŞAHIS: "O evi de bir 10 gün sonra değiştirin" "Hiç kimsede bilmesin bak tamam" "Burayı ihbar mihbar ederlermiş anlıyor musun şey .. şey yapıyorlarmış", Selim: "Hı tamam kime ihbar etmişler", X ŞAHIS: "O savcılığa, yine sana nanay geliyor bu işler zannediyorsun ki bu gün girerim yarın çıkarım değil mi" "Bilmiyorum yani o o evini değiştirin bir hafta on gün sonra, o üç kişiden başka da hiç kimse seninle kimseyle görüşüyorsun ki ne işin var senin kimseyle görüşeceksin kimse seninle niye görüşüyor ki a..na koyum" "Görüşmüyorsun sen biliyorsun bak içeri girdin mi çıkma şansın yok" dediği,
Tape:470, 15.07.2007 tarihinde Feyzullah YILDIZ ile görüşmesinde özetle; FEYZULLAH'm "Ya akşam sabah yine vallahi yüreğim ağzıma geldi lan" "Anam avradım olsun ya bu işleri bırakıyoruz ya her gün geliyoruz aynı uygulama beni işi bırakacam ya", Selim: "Dur hele dur yaptırırız bir evrak ne işi bırakıyorsun ya", FEYZULLAH'm "Ya akşam bak benim hiç üstümde bir şey yoktu ya hepsinin kimliğini aldılar ben ortada kaldım şimdi ne yapayım ne yapayım ne yapayım dedim abi içimdekini tutayım da yok ismimi sordu ismim dedim ki ya Feyzullah YILDIRIM dedim YILDIZ demedim Öylece geldim şimdi acaba bir şey çıkar mı orada çıkmaz mı", Selim: "Abinin adına vermeye verse neyse" "Verse neyse abinin bilgilerini", FEYZULLAH'm "Akşam akşam çok panik yaptım abi beni aramazlar dedim az daha ele veriyordum kendimi ya" "Hepsi hepsinin GBT'lerine baktı hepsinin bakıyor hemen aniden çıkıyor ne yapalım ya bir şey yap ya canını yiyeyim ya ..." dediği,
Tape:471, 16.07.2007 tarihinde Feyzullah YILDIZ ile görüşmesinde özetle; Feyzullah'm bir olaydan dolayı 6 ay hapis cezasının olduğunu, dosyasını Yargıtay'dan halletmeye çalışacağından bahsettikten sonra "İyi iyi o o mekanı bir değişin", Selim: "Bakıyoruz he bu gün baktıkta yine bulamadık ki a..na koyum", Feyzullah'm "Değişin artık kimseyle işin olmasın oğlum bak" "Sen her şeyi basite alıyorsun" "O işin yakayı ele verdin mi .. kurtaramazsın hayatın boyunca kurtaramazsın bak ona göre" dediği,
Tape:210, 23.07.2007 tarihinde MUHAMMET YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet:"Sebahattin ÇAKIR'm yerini buldum"'"..1050 VKpnutlardaymış" "tam yerini

öğreneyim, sana haber ederim, 1050 Konutlarına gelmiş, ..hangi okulda bilmiyorum ama" "Asım öğrenecek yerini" dediği,
Tape:211, 23.07.2007 tarihinde MUHAMMET YÜCE/XŞAHIS ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "O Yener var burada.. Beyzan vardı da kahvesi vardı Abdurrahman abinin dükkanının yamnda onun kardeşi burada., ona sorduk, o şimdi 1050 Konutlardan bir yerdeymiş idari kısımda artık orada oturuyor herhalde de nerede görev yapıyor bilmiyorum ya yazlığa geldi o p.. buraya yada" "Tatile tatile gelmiş o zannedersem buraya da şimdi Asım gidecek o Yener'in yamna bu gün yann gidip onun yerini öğrenecek şimdi ben haber ederim" dedikten sonra telefonu yanında bulunan X ŞAHSA verdiği, X ŞAHSIN S.AKKURT' a Sebahattin ÇAKIR' ı kastederek "Baksana ben onu benim arkadaşım var Bursa Sağlık İl Müdürlüğünde çalışıyor tamam mı ben yann onunla görüşecem" "Tamam akşam ben onun ismini cismini verecem diyecem ki yann diyecem Sağlık İl Müdürlüğünü araştır bak ki tayin olmuş mu buraya her hangi bir yerde neredeyse bunun adresi bunun adresini bana var", Selim: "Tamam camm yerim ama sıkı tut orada burada konuşmasın yani yann", X ŞAHIS: "Ya ya hayır biz zaten konuştuktan sonra bir anlamı kalmaz, önemli olan bizim için o dava işi çaktırmadan onu bulup elimize geçirmek yani", Selim: "Ama onun üstüne bir düşünde ben hemen çıkıp geleyim bu iş çok uzadı..", X ŞAHIS: "Bursa'da kaç... Bursa'daysa da anasının a.. .na da girse ben onu çekip çıkaracam" dedikten sonra kaçırmak için çalışmalar yaptıklan Sebahattin ÇAKIR hakkında elde ettikleri bilgileri kendi aralannda değerlendirdikleri,
Tape:311, 23.07.2007 tarihinde AYHAN isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; SELİM'in "Neyse Emine memine gile bişey sormada sen" "Onun evine Sen onun evin Coni gelirse Coni'ye bi göster" "Bi izlesin baksın hele geliyor mu gidiyor mu görebilir mi", AYHAN'm "He gelsin göstereyim evini" "O zaman eve giderken o adamın evinin önünden geçeyim yabancı plakalara bakayım bi", Selim: "He he ama şimdi bence o kardeşinin evindedir onun kardeşi Bursa'da ya", AYHAN'm "Bu adamın yerini bulamayız demi asıl yerini", Selim: "Kesin emin değilik daha onun orda olduğundan orda olduğundan emin olduk mu...", AYHAN'm "Nerden aldınız haberi", Selim: "Ya şimdi cenaze menaze mevzusu yok mu Cuni duymuş" "Hım ismi soy ismi geçmiş", AYHAN'm "Soy ismi neydi", SELİM'in "Çakır" "Yok yok sen araştırma deşifre edersiniz kendini Cuni araştınyor boşver sen" "Sen araştmrsan hemem öğrenirler Cuni'nin araştırması o kadar şey olmaz Cuni bizim köylü değil ya" dediği,
Tape:472, 26.07.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Selim: "Bakalım işte diyorum ya bir şeyler ayarlayabilirsem gelecem", Muhammet: "Hangi şey Boru mu yoksa", Selim: "Ya Boru var aslında da" "Diğer türlü bir şeyler lazım da orada a..na koymı oraya buraya gitmeye gelmeye" "Onu hemen bulmamız lazım ya" "Valla ben orada yapacağım bulmak başka ne senin orada yapacağın bulmak benim ki de şey yapıp gelmek yoksa ben gelip orada düzlerde gezemem yani" "Benim gelip hemen oradan hemen adrese teslim etmem lazım", Muhammet: "Hı o olacakta işte nasıl ben diyorum ki yann sen gel o Coşkun'la arattıralım o Yener a.. .na koyum yada o Emrah'ı anladın Coşkun çalışırmış o gelemiyor O Emrah'la Yener arasın biz gidelim oraya arasın onlardan onun yerini öğrensin hemen oradan çıkalım gelelim a..na koyim sen buradan görüş" "Başka yapacak bir şey yok a.. .na koyduğum öyle aramaktan da nasıl edelim bilmiyorum ki ya bulsaydık a..na koyduğum evlerini bilsek gider orada iki gün takılınz a..na koyum hiç" "a..na koyduğum imkan yok ya nasıl edelim bilmiyorum ki hı o gün takip edemedim takip etseydim şimdi o Necati'nin abisine gidecem o da beni tanıyor a..na koyum o şüphelenecek şimdi" , Selim: "Beş on kuruş atarsın ya öyle konuşturursun ya beş on kuruş atar konuşturursun", Muhammet: "Zaten Yener transporter hastası a..na koyum onda para olduğu zaman ona bir tane git al sana transporter 3 milyara verecen bir tane .. Diyecen Al Sana Bizim Bu İşi Hallet a.. .na koyum o adam tarnsporter istiyor benden yok a..na koyum işte para yok o Yener biliyordur kesin onun yerini biliyordur çünkü onlann dünürleri a...na koyum de Yener s...ne sallamaz^yam söyler yerini", Selim: "Nereli o

Yener", Muhammet: "Ya Hürkan'lı Hürkan'lı onun a..na koyum ben" diyerek Cumartesi günü yanma gelmesini istediği, Coşkun'u da alıp beraber Bilecik'e gideceklerini söyledikten sonra "şimdi bu akşam gider, iki gönü pusu atarım orayada yok imkan yok araba olsa para da önemli değil benim için ben gider onlann evini Coşkun'dan öğrenirim derim evleri nerede gider orada iki gün takılırım evlere kim giriyor kim çıkıyor bakarım giriyor mu çıkıyor mu ben onu bulurum para da yok ki a...na koyduğum nasıl edelim a..na ne araba var ne para var" "Ya bunun a.. .na koşum burada olmasa bile en azından bir nerede görev yaptığını bilsekte yeter yani", Selim: "Ondan sonra da geldim onu araştıracaz onu bulacaz", Muhammet: "Hı onun sağlıkta ismi yok mu şimdi" dediği,
Tape:473, 01.08.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Selim: "Var mı bir gelişme boş ver çıkmayı", Muhammet: "Bekleycem gece on ikiye kadar valla bekleyecem Coşkun gittide ben bekliyorim işte arabayla a.. .na koyum" "Coşkun döndü Bilecik'e", Selim: "Hı .. öğrenemedi mi", Muhammet: "Yok öğrenemedim işteYener'i bekliyorum şimdi Yener'i aradım o gelecek ona diyecem böyle böyle diyecem bul a.. .na koyum bende bekliyorum on ikiye kadar bekleyecem valla tamam" "Bu Emoş burada Feyzo'nun oğlu" "O da diyor a..na koyum o Çakırlar şeyde Orhangazi'de diyor kahve açmışlar diyor" dediği,
Tape:474, 01.08.2007 tarihinde Muhammet YÜCE/Emoş ile görüşmesinde özetle; Muhammet'in Emoş ile beraber olduğunu söyleyerek telefonu Selim AKKURT'a verdiği, Emoş'un Bursa'da olduğunu söyleyerek uzun zamandır görüşemediklerinden bahsettikten sonra Selim: "Hı şeylerden kimseler var mı oralarda", Emoş: "Şişkolardan" "Cemal ÖZDEN diye biri var şeyde Cengiz'lerden Hakan CENGİZ var işte", Selim: "Cemal ÖZDEN onlardan değil ki o başka OZDENler", Emoş: "Birde ÇAKIR'lardan var" "Hakan diyorlar da bilmiyorum ben tam olarak", SELİM'in "Hakan ÖZDEN o ya Çakır değil o ya", Emoş: "Özden mi top oynuyor şimdi" "He top oynuyor 25 Mart sporda top oynuyordu şimdi geldi Orhangazi spor'da oynayacakmış", Selim: "O Atalay olmasın", Emoş: "Ben simaen tanıyorum ismini bilmiyordum dedi ki benim ismim Hakan dedi Hakan ÇAKIR dedi", Selim: "He Onlann Bir Ara İşte Yerlerim Yurtlarım Hele" "Evlerini barklannı mekanlanm çalıştığı yerleri bir öğren de ben bir ara gelirim tamam mı" "O hocadan hiç duyum muyum hocayı soramaz mısın ona", Emoş: "Yok ya Hoca'yı ona soranmda bir Orhangazi'de sıkıştınp sormam lazım", Selim: "Neyse olmazsa ben gelirim ben sıkıştınnm", Emoş: "Yok ben sıkıştmnm da onu bir denk getirmem lazım o şimdi top oynuyor artık geldi başladı mı başlamadı mı bilmiyorum ben Orhangazi'de iki üç sefer denk geldik genelde Yalova'da kargoda çalışıyor" dedikten sonra telefonu MUHAMMET'e verdiği SELİM'in aradıklan kişinin bu şahıs olmadığım, Emoş'a telefonunu vermesini söyleyerek bir şey öğrenmesi hakkında kendisini aramasını istediği,
Tape:475, 06.08.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "Şey ben o YAKUP'a iki tane tespih getirtir FİKRİ ALBAY istiyor" "O beleş getirtirebilir mi dedi ben getirtiririm ama", Selim: "Gene veririk 30-40 gönderirik", Muhammet: "Ayıp olmaz değil mi o ...", Selim: "Getittirdiği çocuğa bi 50 milyon gönderin" "Onu ne zaman bu hafta içinde getirtirsin mi ben onu Albaya vereyim" dediği,
Tape:476, 08.08.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle;
Muhammet'in konuştuğu numaranın arkadaşının olduğunu söyledikten sonra "He şey et ben
şeyle görüştüm bizim Albayla" "Bu dernek Kadıköy'de 3 katlı anlıyorsun" "Oranın alt katını
bize ver dedim verecek vakıf yeri" "Tamam dedi sen git dedi bu hafta orayı alın dedi ben
gelecem Ben Albayla konuştum dedim oraya kafe açacağız dedi alt katı vereyim dedi tamam
dedim dedi beraber tamam mı o dedi beraber tamam mı haberin olsun ben bu hafta geliyorum",
Selim: "Tamam çok iyi Öbür işten haberin yok mu", Muhammet: "Yok o işten bi haberi yok
a..na koyayım ne yapayım daha gitmedim ne edeyim", Selim: "Ya bi araştır nasıl etmedim onu
bi araştır onun üstünde dur", Muhammet: "İyi tamam haydi görüşürüz şey et Yakup'a deki
tespihleri getirtirsin bu hafta" dediği, , ,*••"' ;-,

Tape:477,13.08.2007 tarihinde Yakup isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; Selim: "İş yerindeyik biz ya" "Tolgahan da burada", Yakup: "O sabah Kadıköy'e gidiyordu" "Zaten g..nde gönlünde çalışmak yok da", Selim: "Yok da kardaş telefonla orayı burayı arar beni deşifre eder, zaten tutmuş iş yerini, telefonuyla evi arıyor işte millete diyor biz hep beraber aynı yerde çalışıyoruz nasıl edecem bilmiyorum bizi paket edecek ..." "Hele bi daha yapsın ben dedim bi şey olur dedim senle selamın ölüm fermanını imzalarım a..na koyim" dedikten sonra Tolgahan'ın 5-6 sene infazı olduğundan bahsettikleri,
Tape:478/479/480/481, 18.08.2007 günü saat:12.50 sıralarında Muhammet YÜCE'nin gönderdiği mesajda; "Halaoğlu Göktürk Haftaya Parayı Alıyo Hemen Gelecek Zaten Ben Albayla Yine Gorustum Is Tamam Hemen Ekibi Kur Dıyo Demeye Yardım Adı Altında Paraları Toplasmlar, Dıyo Butun Zenginlerin Ve Esnafın Listesini Verecek Bize, O Basımızda Biz Kosturacz, Ben Çarşamba Oradayım" yazdığı,
Tape:482,18.08.2007 tarihinde X Şahısı ile görüşmesinde özetle; X ŞAHIS: "Valla iyidir ben senle daha önce görüşmüştüm burda araştıracaktım ya" "O o..pu çocuğu Yalova'dan gelmemiş burada ya Yalova'daymış", Selim: "O Hakan Çakır emin isin sen onun adının soyadının Hakan Çakır olduğuna" dediği,
Tape:483, 18.08.2007 tarihinde Muhammet. YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "He he tespihi ne etti o ya", Selim: "Ya tespih gelir adam ... yatıracak ta" "Şu işlere ağırlığım koyda şu işleri halledek ya", Muhammet: "Halletmemiz lazım hala oğlu yoksa böyle olmuyor bugün polis Kemal'de buradaydı" "Dedim Kemal bey dedim yani biz gireceğiz dedim bu işe iyi ve ya kötü yok dedi iyi olur dedi hiç geri çekilmeyin dedi varsa dedi öyle bir şey hiç dedi kaçırma dedi" "Dedim abi sen de gel dedim bizlen beraber sende başımızda ol dedim sağlan sollan sen gene bizi tanıştır dedim" dediği,
Tape:484, 22.08.2007 tarihinde X Şahıs ile görüşmesinde özetle; X ŞAHIS: "İyidir ya hoca vardı ya bi alo" "O o..pu çocuğu 41 plakalı bir arabayla buraya gelmiş gitmiş biliyor musun" "2-3 ay oluyormuş", Selim: "He inşallah ordadır ya" , X ŞAHIS: "Yusuf diyor geleyim yanına her işe varım anam avradım bak Kuran çarpsın diyor beraber" "Geleyim diyor a..na koyayım diyor vur desin vurak beraber vurak beraber ölek beraber yakalanak beraber kırak çünkü Yusufun da onlara düşmanlığı var ya" "Ya işi var gücü var da ya adam hep gurbetlerde çalışıyor ya buda bide bu ... boyna düşüp kalkıyor ya o da dövüşmüşler o a..na koyduğumun piçlerini", Selim: "Kardeş gerek yok beraber iş yapmaya gerek yok zaten bir kişi şey yapmış 10 kişi mi gitsin gerek yok" "Yok hepsi gitsin onlarında bizden bi kişi gitmiş yani daha fazlasına gerek yok daha fazla insanın kendisini yakmasına gerek yok", X ŞAHIS: "Diyor a..na koyucam diyor versin bana silahı ben vuracam diyor milleti Kuran çarpsın ya" "Kuran çarpsın geçen o da bu şeyler var ya bu a..na koyduğum bu Çevirmelilerden bitane polis varmış kim o tanıyor musun sen bu Özenlerde" "Erzincan'da görev yapıyor" "Bilmiyorum böyle 3-5 gün oluyor tutmuş onu dövmüş tamam mı bu" "Arabayı mı ne önüne çekmiş bu Eko var ya bizim ... tanırsın da" "İkisi beraber dövmüş bu adamda bunlara silah çekmiş ne biliyim bişeyler olmuş Yusufun üstünü başını yırtmışlar" "Yusufta diyor a..na koyucam vurucam ya adam" "Tabancayı mabancayı hep beline koymuş beynini s....ğimin salağı ya vuracam diyor onların a..na koyarım diyor gelip gidiyor aklı", Selim: "O işi bi halledek bi yeri düzeni falan değiştiririm yeri mekanı değiştireyim öyle gelsin" "Şuan buraları bilenler var ya buraları hep değiştiririm tamam" dediği,
Tape:485, 26.08.2007 tarihinde Feyzullah YILDIZ ile görüşmesinde özetle;
FEYZULLAH'm "Ya telefonu kapattım benim zaten öbür Turkcell'da kapattım" "Belli olmaz
şimdi Turkcell benim adıma ya belli olmaz a..na koyayım polis o konuda çok şeydir" "Çok
ibnedir biliyorsun" "Onun için diyorum ki olabilir yani hemen kontrol altına alabilirler", Selim:
"Tabi ya kimliklerinin birinin şeyini alırız yani sen", FEYZULLAH'm "He he geleyim de
ordan benim şeyilen öbür oğlanın kimliğiyle alayım" "B'itâneiyi hat alayım kendime tamam
öbürünü de iptal edek" dediği, «:> s/

Tape:486,27.08.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Selim AKKURT'un .... savcının kendisi ile görüşmek istediğini söyledikten sonra "Tamam komutanım orası öylede sen şu Albayı arada sıkıştır deki o ermeniyle bi görüşsün ya", Muhammet: "Ermeniyle tamam onu görüşecek ben şimdi işe gidiyorum işten arayacam da şey Zafer seni aradı mı" "O Emanet için İzmir'de ki" "Numaram verdim arayacak seni onu bi hallet onun işini ya" "Ben dedim 1 dedim 1 kağıt", Selim: "Tamam iyi yapmışsın tamam biz hallederiz" dediği,
Tape:487, 28.08.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Bir süre sohbet ettikten sonra, Muhammet: "Albay aradı mı seni" ".. görüşmüş oraylan" "Olumlu her halde ki, o Ermeni vakfıyla görüşmüş, şuan müsait değilim dedi, ben sonra kulübeden ararım dedi" dediği,
Tape:314, 28.08.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet YÜCE'nin bir konuyu söylemeyi unuttuğunu söyleyerek Adnan'ı sorduğu ve devamında " ..makine var makine, ben şimdi ayarladım, haftaya Oltu ya gönderiyorum onları.." "Sen Adnan abi ile görüş tamam" "biz mi gidek nasıl edek makine var dedim, dediler hemen gidek dediler, haftaya Cumartesi beraber gidek" , Selim AKKURT'un "...sen buraya gel konuşalım olmazsa beraber gideriz" dediği,
Tape:489, 03.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında başka bir konu ile ilgili sohbet ettikten sonra Muhammet: "E evi değiştirmedin", Selim: "Değiştim" "Yani başka ev tuttum kendime onlarla bile tutmadım onları o evde bıraktım ben tek bi yere çıktım o evi kimse bilmeyecek" "Hiç kimse bilse bilse sen bilirsin yani", Muhammet: "İyi iyi sakın sakın söyleme Yakup'a bile söyleme" dediği,
Tape:218, 15.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE üe görüşmesinde özetle; M.YÜCE' nin S.AKKURT' a "İyi o Albayla da görüştüm ben az önce yine", Selim: "Ne diyor o amcık", Muhammet: "A..na koyum onun da ben şu an tatildeyim diyor, komutan diyorum olursa olsun diyorum., biz her türlü varız, İndirilecek Adam Varsa İndirelim, her türlü arkanızdayım dedim" "Bu Yeni ŞAFAK gazetesinde Fehmi KORU mu ne var ya bir tane gazeteci" "O kafaya takmış, tamam dedim, o bizden dedim, sen sadece yeri ayarla dedim,., sen bizi başkasma yönlendir dedim" "Yani yapacağımız varsa yapalım bize destek olsun dedim" "O gazeteciyle dedim Sabahat TUNCEL'i biz indirelim dedim, senin için indirelim ama dedim, sende bize yap dedim", S.AKKURT' un "Gazeteci kolay ya gazeteci erkek değil mi", Muhammet: "Erkek Fehmi KORU var ya a..na koyum" diyerek gazeteci FEHMİ KORU' nun yazdığı Yenişafak gazetesinin Fikri KARADAĞ ile çok uğraştığından bahsederek "Komutan Onu Biz İndiririz Dedim, Sabahat TUNCEL'i de indirelim dedim, zaten Sabahat TUNCEL'i indireceğiz dedim, ikisini de indirelim dedim, Siz gerisine karışmayın dedim, siz sadece bize yolu gösterin dedim", S.AKKURT' un "Baydemir'le O Olabilir", Muhammet: "Sabahat TUNCELİ dedim, O Da Tamam Diyor, tamam da a..na koyum önce bir mekan lazım bize, para lazım dedim..." dediği, devam eden görüşmelerinde, FİKRİ KARADAĞ' m tatilde olduğunu, tatil dönüşü görüşeceklerinden bahsettikleri,
Tape:220, 17.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; M.YÜCE ile S.AKKURT Murat ağabeylerinden bahsederek, yeni kiraladıkları anlaşılan evlerinin eşyaları hakkında konuştukları, akabinde para bulamadıklarından yakındıktan sonra Muhammet: "Tamam ben yarın giderim toplarım bir şeyler ütü mütü a..na koyum veririm gariban biri var bizim ülkü ocakları başkanının mağazası var giderim oraya alırım bir şeyler derim gariban biri var ona eşya meşya toplarım derim .." dediği,
Tape:490, 21.09.2007 tarihinde Ayhan isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; Selim: "Aksilikler hep üst üste geliyor ya", AYHAN'm "Ya, ne kadar maddiyat sorunun var ki la senin, söylesene bi", Selim: "Ya reis yine nerden baksan ne bilem bir 1 milyar falan üstümde olması lazım" "Ne bileyim bir şey düşünürüm, sessizlik\yar ya sessizlik" "Sessizlikten öbüründen şöyle güzel bir şey" "Ya ne bileyim bir tane olursVböyle bir güzel güzel değil di bir

araba, çene" "Öyle yani nerden baksan yine bir 4-5 çıkar biliyor musun, 3-4" "işte o şeyleri ayarlıyorum" "Tamam ordan hemen ondan sonra gidip alacam arabayı" "Artık yani ben bilirsin üç yaşından beri araba sürüyorum artık profesyonelleştim yani" "İstanbul'da araba sürerim ben reis ya", AYHAN'm "He yeter a..na koyayım, peki oyuncakların falan nasıl iyi mi?", Selim: "Oyuncaklarım hazır işte maddiyata bakıyor" "İyi onların yerini ayarlamışım ya böyle sessiz gidiyor o araba", AYHAN'm "Bak bu derece kafaya takmıştın ama süratle yapacan etkilenmemek kararsızlığı bir kenara bırakıp tamam" "Sana bir şey diyeyim mi yapacağın direkmen hedefe kilitlenmek kardeşim bilirsin", Selim: "Bakarız reis, ondan sonra yine konuşuruz yok herhalde reis ondan sonra bırakırım ya başka araba almam yani", AYHAN'm "O zaman bu işi halledeceksin a..na koyum ha" "... işte biraz zor zor düşünelecek de birşey değil tamam mı? İyi zor .. sıkıntıya gireceği... sen öyle yollardan aştın geldin ki a..na koyim" "Sana birşey diyeyim, bu zaman böyle arabanın var ya öyle tak takman çalıştırmak daha kolay uzaktan kumandayla yani öyle" "Yani Arabanın Tekerine Sağma Soluna Böyle Normal Şey Etmekten Daha Kolay Ha Bu İşler Bilirsin", Selim: "Bu çok kolay reis sade iste yeter ki maddi şeyin olsun" "Peşinatım ver taksitlerim ödemek kolay" dediği,
Tape:491, 26.09.2007 tarihinde X Şahıs ile görüşmesinde özetle; X ŞAHIS: "Bugün buraya Efendiler gelmişte" "Bilmiyorum, Sivil Efendiler gelmiş buraya ... müdür seni soruyo neyin nesi ihbar falan olmuş herhalde Adnan seni soruyodu" dediği,
Tape:492, 26.09.2007 tarihinde Adnan isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; ADNAN'm "Ha bu hatla sen kimseyi aradın mı" "Bu arkadaşlar gelmişte" "Arabayla arabayla sağa sola gidilmiş diye soruyormuşlar bizim orda öyle bişey olmazda senin haberin var mı öyle bir şeyden", Selim: "Yok abi bana daha şimdi bizim arkadaş söyledi şoför de ben anlamadım yani ben bişey aramadım ya ben arabayla pek biyere çıkmadım yani", ADNAN'm "Yokta bir şeyetmiş biri o..spu çocuğu biri bizimle oynuyo herhalde" "İşine gücüne bak seyide sormuşlar senide sormuşlar", Selim: "He tamam şeye gidemmi ben şeye Okmeydamna gecem mi yoksa geçmeyem mi bu akşam, bi durum olur mu", ADNAN'm "Ya durum olacak bişey yok oğlum bizim... hat hattın sağlam değil senin dinliyorlar hattını adi seni" "Şeyden de o işine bak şeyden de olmazsa , Allah Allah sen şeyle görüşüyon mu hattan hattıyla" "Ulen konuşma işte oraya adamlar gelmiş dangalak", Selim: "Tamam da abi yani o ondan değildir başka bişeyden gelmiştirler başka birisi bi o..spu çocukluğu yapmış olabilir", ADNAN'm "Oğlum bizim ne işimiz var bizim her işimiz düzgün, orası işletme lan arabayla gittiniz diye soru sormuşlar şimdi Gayrettepeye gidecem öğrenirim zatende" "O şeyle görüş olmazsa neydi o çocuğun Enginin oraya gitme Enginin" "Öbür tarafa da şey yapma yani uzak dur ben sana şey ederim" dediği,
Tape:493,27.09.2007 tarihinde Adnan isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; Selim: "Beşiktaştayım abi" "Bi akrabam varda onun yanındayım", ADNAN'm "Biraz şey etme izinini kullan biraz", Selim: "Tamam abi izinim var biraz bi durum yok değil mi abi", ADNAN'm "İznini kullan izini orda biraz sıkıntı var ...işlerde" "Ya izinin zaten pazartesi bitiyormuş birazda ücretsiz izin şey et te iyice şey et sağlık sorunlarım da hallet öyle telefonunu da açık şeyet", Selim: "He Engin oraya da mı izin kullanam abi Enginin iş yerine", ADNAN'm "Engin'le ilgili yani dikkat et Engin'in şeyine de ya" "Bir de aleti de değiştir" "Yani o şeyin elektronik şeyi değiştir mutlaka bu ... şey et ki yarın görüşürüz" "Tamam mı biri şey etmiş herhalde o işlerle ilgili dangalak adam yanlış yapmış" dediği,
Tape:227, 29.09.2007 tarihinde Selim AKKURT ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "..Ben şimdi bizim Fikri Abayla görüştüm de, beni aradı, bu Ankara'da Sebahat var ya o cezaevinden çıkan Tunceli' li" , "Şimdi bi Hakim varmış, bi Avukat varmış, onlannan da beni görüştürecek", "Bi tene de biri varmış İstanbul'da , o da maddi destek sağlayacak, diyor gidin ona diyor, nasıl edek" "... Başımızı ağrıtır ama ...", Selim: "Yav başımız ağnmaz da koyum a..na da", Muhammet: "A..na kpyum oğlum içeri girersek y...ğı
yeriz", Selim: "... Koyam a..na girek ne olacak, sanki böyle-ç'dk m^iyi yaşıyoruz" " Bu
adamlara yanlış yapılmaz", Muhammet: "Yanlış nasıl--edek a..nVkoyum, ... ceza savcısı

varmış, ... ceza savcısı, birde hakim varmış, baş hakim midir nedir, diyor onlarla da görüştürecem sizi, onlar da arkanızda, ama onların bize ne faydası olacak ki a..na koyum", Selim' in Osman BAYDEMİR'i kastederek "O Belediye Başkanına ona yönlendirsene sen", Muhammet'in Sebahat TUNCEL'e eylem yapabileceklerinden, Osman BAYDEMİR'e yapamayacaklarından bahsettiği, Selim'in ise Osman BAYDEMİR' in İstanbul' a gelip gittiği sırada eylem yapılabileceğinden bahsettiği,2-3 Milyar para bulmaya çalışması ile ilgili konuştukları, Muhammet'in nasıl yapacaklarını düşündüğünü, konuyu Fuçi lakaplı arkadaşına da söylemek istediğinden bahsederek "O da gelsin bayramdan sonra bi gidek o Albayın yanma konuşak diyek bize biraz nakit ver,kendimizi hazırlıyak diyek ....", Selim: "Yav Osman Olur, Öbürü Türk Olur", Muhammet: "A..na koyam ken diyorum bunlardan desteği alak girağ a..na koyim yolda kendimizi ihbar edek a..na koyayım gitmeden işte giderken yakalandılar misali" "Valla bu büyük te bilmerim artık nasıl edek a..na koyam yani sonunu düşüneceğuk büyük bu diyor kesin yapın diye", Selim' in ise kendisine bir ay müsaade verilmesini, Sebahattin ÇAKIR' ı kastederek önce bu işi halletmesi gerektiğinden bahsettiği, Muhammet'in eylem sonunda işin patlayabileceğinden bahsettikten sonra "O kesin o yüzde yüz a..na koyam Türkiye çalkalanacak onda o kesin yani sonu kesin kötü de onun artık herşeyi göze alacağık artık kaç yıl yatank bilmerim a..na koyam", Selim'in "Yüzümüzün akıyla çıkarım he", Muhammet'in Sebahattin ÇAKIR eyleminin de öğrenilmesi durumunda işinin zor olacağından bahsederek "Bir işe benzesin birde içerde bakacak bir para olsun a..na koyduğum" "Ya bilmiyorum işte bir paranın a..na koyam da işte bizim arkamızda durur millet işte yani kaç yılda çıkarık a..na koyayım", Selim: "Sizin arkanızda o zaman herkes durur" , "...hiç aklına gelmeyecek insanlar durur da", "... orada kral olsan da orası ora işte ..." dedikten sonra ailelerini unutmaları gerektiğini, eylem sonrasında ailelerine PKK' mn zarar verebileceğini konuştuktan sonra Muhammet : "Devlet zaten bizi si...mez de" "Ancak o büyüklerden koruyanlardan olursa olur korur yoksa dışardan öyle devlet mevlet bizi de s..er a..na koyam, adam diyecek devletin askeri var polisi var size mi kamış a..na koyam" "He iyice bizi vatan haini ederler de", Selim: "He Ağca gibi oluruz ha", Muhammet: "Başka bişey dediğin Orhan PAMUK'u diyek a..na koyam" , Selim'in isim söylememesi konusunda uyarıda bulunduğu, daha sonra DİNK cinayeti ile ilgili gazete de çıkan haberlerden bahsederek Muhammet: "Ogün'ün hesabında trilyon varmış", Muhammet: "Ya işte ben şeyden korkarım işte bu a..na koyduğum Ahmet Mehmet'leri onlardan korkarım çevre var ya", Selim: "Ya onları da PKK şey yapar yani başkası diyecek ki Ahmet'in kardeşi mi gelecek onlar hiç bir ya...mı yiyemez ama PKK mn adamı sonuçta onlar", Muhammet: "Ya a..na koyam bunlar DİNK İ HALLETTİLER hiçbir si..m olmadı, ne akrabaları ne çevreleri hepsi kahraman oldu çıktı a..na koyam, Biz ona diyek ki gelin biz Orhan'ı dökek", Selim: "Yo Orhan'ın da şu an hiç sesi soluğu çıkmıyor a..na koydum adam oldu biliyor musun şu an Şükrü Engin'i o Emmet" "Emmef le Osman da işte Osman'a yanaşamazık a..na koyam", Muhammet: "Ya ona yanaşamazık Ahmet'e de yanaşamazık ki", Selim: "Ahmed'e de yanaşamazık Ahmet 40 kişiyle gezer", Muhammet: "Ya onun a..na koyayım ben onu göze aldıktan sonra ben onun her türlü a..na koyarım da ta meclisin içine girerim", Selim: "Girer Bombayla Patlatırım kendimi de onu da", Muhammet: "Onun a..na koyarım Meclisin Nizamiye De Duran Uzman Çavuş Bizim Ol... li" " .. bizim 01...İİ meclisin nizamiyesinde o bizi her türlü içeri alır da sorunsuz içeri giderim de işte sorun sonu", Selim: "Neyse siktir et bunlan konuşmayak telefonda da gelirsin konuşuruz" "Kaç kontörün var" "Az yolla ha ben yarın değiştirecem 5 tane olsa yeter bana" dediği,
Tape:494, 03.10.2007 tarihinde X Şahıs ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında Selim AKKURT Kadıköy Kozyatağmda olduğunu söyledikten sonra X ŞAHIS: "Uğra yarın uğrucan mı HASAN'a" "Uğra yarın uğra Öbür Yere Uğra Bizim Şeye Değilde ..." "Oğlum o tarafta ne dolanıyorsun" "Geç Yerine Geç", Selim: "Engin'in Orda Bişey Yok Değilmi Abi", X ŞAHIS: "Yok len yok ne olacak ki biri şey etrriîşJbizİ de" "Etrafına şey et len

adam gibi adamlarla otur bak", Selim: "Aynen abi aynen sen hiç merak etme şeyde değiştirdim abi o dediğin seyide değiştirdim şimdi bunu tekrar değiştireyim mi öbürünü", X ŞAHIS: "Numarayı mı" "Değiştir 2 hattın olur değiştir onu alırım ben senden bide bu şey de kendi çevrenden uzaktır dur lan işine zararı oluyor oğlum kendi çevrenden uzakdur" "Bak Şey Etmişler Biri Şey Etmiş Öğrenemedim İsmini de" dediğini, Selim: "Tamam abi onun ismini öğrenemez miyiz kim olduğunu" "Telefonda Gevezelik Etme İşine Bak Geç O Tarafa Geç" dediği,
04.10.2007 tarihinde Yakup ÖNAL ile görüşmesinde özetle; Bir şahsın ceza evinde ziyaretiyle ilgili görüşme yaptıkları, Yakup ÖNAL'm "..bu numara kimin", Selim AKKURT'un "Benim ama Allahm oğlunda yok senden başka Allanın oğlunda da olmasın" "... bizim şeyi deşifre etmişler kim etmişse" "İş yerini piyon etmişler ya" "Bizim işte evlen ..tek yetki varsa oda sensin", Yakup ÖNAL'm "... ben onu ya yarın ya öbürüsü gün gönderirim", Selim AKKURT'un ".. acele etme elimde tespih var hiç acelesi yok" "..Tolgahanla da konuşursan de ki, şey yapmış de bilsin değişmiş dersin ya, hiç görüşme de ki hiç görüşmirem" "Hiç kimse seninle görüştüğümü de bilmesin tamam kardeşim" dediği,
Tape:495, 06.10.2007 tarihinde Göktürk isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında Selim AKKURT kira eksiği olduğunu ve 200 milyon paraya ihtiyacı olduğunu, GÖKTÜRK isimli şahsın parayı postaneden göndereceğini söylemesi üzerine Selim: "He Benim Şeyim Adım Polat Dayıoğlu Tamam Mı", GÖKTÜRK'ün "Tamam tamam adın Polat nerenin postanesi" "Şişli adın POLAT" dediği,
Tape:291, 07.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE' ile görüşmesinde özetle; M.YÜCE' nin S.AKKURT' a Çarşamba günü maaş alacağından bahsettikten sonra "Telefonların niye kapalı", Selim: "Değiştim ya", Muhammet: "Hangi yeni numara aldın" "Şimdilik bunu ha", Selim: "Hım" diyerek sık sık telefon numarası değiştirdiğinden bahsettikten sonra "İşimiz var daha kaç gündür" dedikten sonra bir süre bayramı nasıl geçirecekleri ile ilgili görüştükten sonra Muhammet: "Şey dün şey gelmişti Pala Nizam'm oğlu var bitane Orhan mı Orhan değil onun kardeşi var Ayhan Ayhan O derneği çalıştırıyordu ya bitane çocuk vardı neydi Erhan Erhan" "Onun abisi var o gelmişti o gün İstanbul'a dedi şeygilin evinde kaldım bi akşam Selamigil'in evde dedi" diyerek Kutsi ile görüşüp görüşmediğini sorduktan sonra "Bende 546 var şuanda onu taktım onu kullanıyorum..." "5462073833 var ya şuan onu kullanıyorum ha" dediği, devamında ise M.YÜCE' nin birlikte olduğu bir kadından bahsettiği,
Tape:496, 13.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında hal hatır sorduktan sonra Selim: "Tamam ama 38 33 lüyü tak tamam mı o benim verdiğim 42'liyi kullanma" "Tamam şey yap ne oldu Komutandan Bişey Çıkmıyor Mu" "deki Osman yada şey ..." dediği, Muhammet: "Tamam bakacağız" dediği,
Tape:499, 13.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında SELAMİ isimli şahısla tutulan yeni bir evden ve Altun isimli bir bayamn kocası olduğu tahmin edilen bir şahıs hakkında konuşulduktan sonra bu şahıs hakkında Muhammet: "bu bizden de beter hadi yine biz neyse bu tam p.. süzme ya", Selim: "Ya sen şu VCD yi ne yaptın arkadaşım ya" "Tamam öbürgün biz geliriz alırız o zaman" "Numaramı şu an hiç kimse bilmez son o 542 liden de arama" "Sakat onu kullanmıyorum mimli diye", Muhammet: "Ha şey aradı seni Gürkan ,Gürkan diyor ben nereliyim Telezköklü müyüm mü dedi yok Telezköklü değil ya biri ben Gürkan dedi o bilir 536 lı bir numara ya", Selim: "Ha ha Göleli Gürkan" "Tamam tamam tamam o işi Gürkan o onunla benim manyak bir işim var eğer o işim olduysa ... kurtulduk" "Vallah 100 Bin Dolarlık bir iş getirdi o beni" "Şifreli konuşmuşsa odur odur dur hele ben onu arayayım sabah oldu ya", Muhammet: "Numarası varsa ara bide şeyi aradı bu gün mesaj atmış bizim ... Torunu var ya Emrah Emrah" "Gardiyan Burhanın oğlu o mesaj atmış selam söylediydi bayram mesajı atmış"--"Ben CD'le beraber oray

götürürüm Halıfleks de var" "Onları beraber ordan alır götürüşün tamam zaten ben Cuma günü geleceğim sen o yeni evi tuttun emi" dediği,
Tape:500, 17.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; MUHAMMET'in "Sağolasm o İtalyan Baretta En Son Kaça Olur", Selim: "91u mu", Muhammet: "Sıfırı sıfır", Selim: "He O En Son 1 Olur Ya", Muhammet: "BİR 14'LÜ FİLAN", Selim: "l'e bile sanmıyorum ama uğraşırım alırım herhalde", MUHAMMMET'in "Az bi dakika al sen onu şey yap İtalyan'ı 1 öbürü de 1 tamam mı sende şey yap sen bi görüş HALLİL'len", Selim: "14'ü bire vermez ya" "He 1 buçuktan yani ben bene vereceği fiyatları söylüyorum sana" dediği,
Tape:688, 20.10.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında birbirlerinden kontör istedikten sonra AYHAN'm "Hee Cünim ne ediyor lan", Selim: "Yav Cüni çok memnun reis senden yav" ... "Cüni de şimdi Ayhan REİS diyor başka birşey demiyor" , bir kavga olayından bahsettikten sonra , Ayhan'ın " Onu çektin mi vuracaksın a..na koyam" "Hiç olmazsa belden aşağı değil mi,yani", Selim: "Ya p...leri öne çıkartırlar ona canım sıkıldı hele bak hele aminim ne bileyim biz Biz Adam Geberttik Bu Kadar Gündeme Gelmedi neymiş Erol büğürmüş herkesin ağzında Erol böğürmüş", AYHAN'm Yener..? isimli bir şahıstan bahsettikten sonra Cüneyt..? ve Rasim..? isimli şahısların ne yaptığını sorduktan sonra "Şey diyorum çok mu yanınızdaki adamlar yani sağlam adamlar mı ne diyorsun he" "Bunlarla İcraata Çıkılır Mı ey", Selim: "He he Cuni İyi İstihbarata Çıkıyor İşte O Yönü Var" "Öbürlerinin hiç birisi bişey değil Reis" dediği,
Tape:501, 21.10.2007 tarihinde, Zafer POLAT ile görüşmesinde özetle; Bir süre çeşitli konular ve şahıslar hakkında görüştükten sonra Zafer'in "Öbür ibneler ne ediyor?" diye sorduğu, Selim: "Adem gelecekti. Heraldeki şimdi birazdan gelebilir. O da yazmış kardeş işte müjdemi isterim, şudur, budur." "....Gelecek hiç birşey yok kesin. Diyecek ki şey sigara içeceğiz müjdesi odur kesin", Zafer'in "Sen görüşür müsün Aguşla?" "Yok. O şeyden sonra ben uyuz oldum yaa işte." "Abuşlan görüştük, Abus gitti. Ertesi gün a..na koyayım o şeyler patladı mevzuatlar. Ondan sonra numaramı mumaramı değiştim hemen." "Onun telefonda kesin mimlidir yani. ...Ama İsim Vermedik Birşey Etmedik Öyle Bir Konuştuk İşte...", Zafer'in "Ya onların ki hep dinlenir da. .. .En küçük şifreyi şey yapıyor adamlar." dediği, uzun bir süre çeşitli konular hakkında görüştükten sonra Zafer'in "O ibneyede bir mektup gönderdim ben." "Kendimi adımman soyadımman yazdım çokta sikime." "Onun adres yine aynıda.", Selim: "Aynı aynı he. Gitmiş bulmuştur onu ya. D 17 miydi kaçtı koğuşu?" diye sorduğu, Zafer'in bilmediğini söymesi üzerine Selim: "...O sana cevap yazar. Bize şimdi adresi bahane eder, yazmiğirde. Sana yazar." "Onun derdi banaymış yaa. Abusta diyir sana çok kırılmış diğir. Dedim ne ettim ki kırılır bilmirim diğir.", Zafer'in "E ne edek a..na koyum. Bizde gidek. Sen, o zaman git. O dtp'nin başkanım öldür. Bende gidim ha o diyarbakır belediye başkanını. Kardaş bizde gidip yatak ne edek.", Selim: "Bizde gidek yatak. Ona mı kizir acep bilmirim ki..." dediği ve yine çevrelerindeki şahıslarla yaşadıkları problemlerle ilgili görüştükleri,
Tape:250, 22.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "... Albay'mdan birşey çıkacağı yok onun a..na koyayım iki gündür ara ara a..na koyduğumun ..bu seferde diyo devletin askeri var polisi var boşverin, a..na koyduğumun k.. .atı ya" "bizim rızkımız kesiliyor her taraftan" "Manisa.. Ne ettin orayı", Selim: "Hala oğlu toparlayamıyorum ki kendimi..." "..parasız pulsuz gidilmez da oraya, en az cebinde iki milyar olacak ki..." "...Kürşatı arıyormuş getir evraği, orayı arıyor ordan o evrağı al ne bileyim bir şeyler kriz miriz varmış neyse" "Yav çekirge bir sıçrar iki sıçrar a..na m bakcaklar ..."dediği,
Tape:251, 22.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet: " O Veli KÜÇÜK'ÜN telefonunu bulamaz mısın", Selim: "Bulurum", Muhammet: "Ozan Arifinkini buldum görüşemedim de müsait değilim dedi, sonra görüşelim dedi, bir de Veli KÜÇÜK'ü bulayım bana", Selim: "Veli KÜÇÜK'ün", Muhammet: "Bu albaydan bi s.. .im çıkmayacak a..na koyayım onun ben", Selim: "... onu böşvfer^â, bize güvenemez halaoğlu o, o

yüzden biliyor musun", Muhammet: "...bana Veli KÜÇÜK lazım, onu bir bulayım", Selim: "Veli KÜÇÜK bizimkinin arkadaşı ya" "Geldi ben görmüşüm" dediği,
Tape:252/253, 23.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE üe mesajlaşmada; Muhammet: "Halaoğlu Mektubu Hallettim Tamam Cumartesi Getiririm Beraber Veli Kücuğun Nosunu Neyaptm Son Kontorum" yazdığı,
Tape:497, 25.10.2007 tarihinde Adem isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında karşılıklı hal hatır sorduktan sonra Adem'in bir şahsı aradığından bahsettiği, Selim'in de iş değiştirdiğini, başka bir iş yerine geçtiğini anlattığı, Adem'in "Sağlam mı şimdiki yer?" "..yine dikkat et" "Müsait olayım dedim arayım onu dedim" "Kimlesin sen Selami'yle mi?", Selim: "Yok yok Hayri" "Konuşuyoruz da şu an Hayri, herşeyi değiştirdim" "Ev işim" "Mekanı evi", Adem'in "Yolların bile değişti da, şeyden haber var mı" "Mesut'tan?" "He bi ara haber al ne oldu a..na koyim", Selim: "İçerdeydi ya bakalım" "nasıl gidiyor mahkemenin seyrini", Adem'in "Bak Avea hatlar sağlam mı?" dediği,
Tape:254, 27.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; M.YÜCE' nin telefonunun dinlendiğinden şüphe ettiğini söylediği, konuşmanın devamında, "Neyse bizim Yener.... abi var bir tane ... çok sağlam biri, o da burada tamam mı, bir tane demiştim ya o İstanbul'a gelecek, onunla ilgilen, ona bir evrak lazım çek bir de, bir evrak lazım, kimlik tamam mı, ararsa yardımcı ol..." "Kesin tanırsın Yener diye biri o da burada işte kendi çapında bir şeyler yapmaya çalışıyor da ..." "Telsimi de yalnız isim falan söylemedim işte hiç bir şey" ".. .Konya'da bir iş var onu vuracakmış, iki kamyon yem, çek var mı şeygilde" dediği,
Tape:259, 27.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet:"Tukcelli tak Turkcelli" "Mesaj attı sana şimdi" "Aradı turkcellden görüş" , Selim: "Şey yap Adem'in numarasını göndersene ona" dediği,
Tape:261, 27.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Selim: "Şey yapmışlar şimdi mesaj yolladım he arar şimdi", Muhammet:"Şey şey et fazla şey yapma öyle üstten al a..na koyum de ki hallederiz de ki ne gerekiyorsa de ki Muhammet söyledi ... tamamdır de ki de ki yalnız de ki İstanbul'a geldiğinde benden görüşemezsin de de ki ben sana bir yer söylerim oradan evrakları alırsın de ki" dediği,
Tape:689/690, 28.10.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; "Kardas ihaleye girmeye, güçlü olmaya, risk almaya, artık kabuğumuzu kırmaya, ortalığı toz duman etmeye, kimsenin hayal bile edemeyeceği kadar güçlü olmaya, kendinizi hazırlaym,Yener babaya selamlar" yazdığı,
Tape:691, 28.10.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; "Reis emir ve görüşlerinize hazırız, biz zaten her zaman hazırız. Yeter ki emret, reisim o mübarek ellerinden öpüyoruz." yazdığı,
Tape:692, 28.10.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; "Hay Yener'in ben canını yiyerim onun, onu yanımda görmek istiyorum, öyle bir güce ihtiyacım var, segmus yeğenimi kesin ikna et" yazdığı,
Tape:693, 28.10.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; "Tamam reis, bu zaten hazır, biz seni bekliyoz, bu kirkolari bu aralar yıkalım mı" yazdığı,
Tape:694, 28.10.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; "Yener baba diyorsa problem yok, hemen saldınnz,ama ben Tamer'in a..na koyem, bu i..ne için değer mi bilmiyorum ki" yazdığı,
Tape:695, 28.10.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; "Reis önce paraya ihalelere saldıralım,sonra sikilecekleri sikelim,Çağn ekibinizde bende olmak istiyorum hatasını anlamış seni gerçekten seviyor." Yazdığı,
Tape:696/697, 28.10.2007 tarihinde Selim AKKURT arasındaki mesajda; "Ya tabi ki o şerefsizi bende atmadım ki zaten atamazsın da, aramıza tekrar hoş geldi, zaten onun bir derdi olsa hesapsız saldıracak yine biziz basta sen ben'''.;"...o bunu böyle bilmeli Türkiye'nin yaptığı gibi kenetlenmeliyiz görüyorsun içimizde bir taiı£-alt çeken yok" yazdığı,


Tape:698, 28.10.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; "Çağrı çok sevindi,teşekkürlerini sunuyor,ellerinden öpüp emirlerini bekliyoruz reis,biz artık çok güçlüyüz,efsane geri döndü." yazdığı,
Tape:699/700, 28.10.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; "Ona de ki değiştim demeynen kabuğa çekilmeyle riske girmeden hiçbir şey olmaz, artık yakında bir yerlere saldırmaya hazır olun Cuni'ye de haber salın ortalığa" "dehşet salacağız" yazdığı,
Tape:701, 28.10.2007 tarihinde Selim AKKURT arasındaki mesajda; "Çagrı'ya söyle küslük bitmiştir" yazdığı,
Tape:702/703, 28.10.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; "Selo'yu da bize katılmak isteyene kapımız açık" "Tamam reis buda çok sevindi, bence biz bu aralar kirkolara vuralım" yazdığı,
Tape:522, 28.10.2007 tarihinde Ayhan ile görüşmesinde özetle; Uzun bir süre çeşitli konulardan ve tanıdıkları şahıslar hakkında görüştükten sonra para kazanmak için yapacakları işlerle ilgili Selim: "Cesaret olmadığı kadar var da. Bize işte biraz ney akıllı hareket yapcağız akıllı." "Teknik arabası silahı milahı sonra reis", Ayhan'ın "Aynen aynen şerefsizim zaten bir tane taksi aldım mı falan onlan gelecem. Galo maloyu doldurup gelecem a..na koyayım.", Selim'in Ya iyi ya kötü bu normal normal hayat bize göre değil" dediği,
Tape:263, 30.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile yaptığı mesajlaşmada; Muhammet: "...sen Veli KÜÇÜK'ÜN numarasını sen sade bana bul a..na koyum o tanıdık Albaydan bir s..im çıkmayacak sen o Veli KÜÇÜK'ÜN numarasını bana bul yolla" dediği,
Tape:525,31.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Selim: "Fuçiyle görüşüyor musun deli Fuçiyle" diye sorduğu, Muhammet: "Dün akşam konuştum işte a..na koyayım. Yine bir imparatorluğu kuracam diyor, atlayacam diyor hiç şevki yok. Hepiniz geleceksiniz diyor kimse kaçmayacak diyor. Sanki a..na koyayım dövüşe gidiyoz." "...Adam a..na koyayım İstanbul'u ne zannediyor. Ne bileyim tamam var kardaş yapak da. Ne İle Yapalım Para Yok a..na koyayım. Birşey yok parasız ne edelim a..na koyayım.", Selim: "...50-100 milyar olmadan mümkün mü yav.", Muhammet: "Hiç a..na koyanı Tamam gidek aha vurak" "Hiç a..na koyayım arabası. Para yok hadi gittik birini vurduk. İçeride kim bakacak bize rezil olup kalacağız a..na koyayım" dediği, bir süre Coşkun İsimli şahıs hakkında görüştükten sonra Muhammet: "Şey Ata'yla görüşmüyor musun? Deki yol göster yav de..." "Ona de ki teyzemin oğlu var. Böyle böyle de... Sabıkası yok, birşeysi yok, Uzman Çavuşluktan ayrılma de.", Selim: "Fazla birşey talep edemiyorum. Mesela onun tır filosu var. Diyemedim ki işte benim abimin de kamyonu var da ....tır alsın da.", Muhammet: "Ağayla dün konuştum." "Dedim dayı ne var ne yok, Ne ettin diyor. Kuvayı Milliye derneğini dedim devam ediyoruz dedim, diyor sizi harcarlar diyor dikkat edin diyor seni....", Selim: "Doğru diyor yav, ORDAN Bize Birşey Çıkmaz Yav." "O da boş konuşuyor. Boşver biz bakacaz halaoğlu kendi işimize bakacaz." dediği ve bir süre izledikleri filmlerle ilgili görüştükleri, daha sonra Muhammet: "Dün akşam onu arayacaktım ya emanet için de..." "...bizim muhtarın oğlu... Benim evimin de yanında oturuyor da. O bir tane alayım diyor. 500'ünü vereyim, 500'ü diyor. Neyse öbürünü de sonra vereyim diyor...", Selim: "Yok yok öyle birşey teklif edilmez ya. Yani yardımcı olur uygun birşey ayarlar ama öyle birşey yansı peşin yansı sonra olmaz." "Olmaz olmaz ne o şey değil ki yav elbise almıyoruz ki araba almıyoruz ki." dediği,
Tape:536, 04.11.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; "İnşallah tabiki en yakmda bu esarete son vereceğiz. Emin ol ki herkesin yüreği kopuyor,Beraber bağlılığımızı duyan zaten herkes duymuş Cuni de bize hep la..." yazdığı,
Tape:538, 04.11.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; "Reis bozkurtlar puslu yağmurlu havayı severler. Biz de o kanşıklığı bekliyoruz zaten. Ortalık kanşmca ortalığın a..na koyacağız. Yeter ki bir kıvılcım .çıksın" yazdığı,

Tape:540, 04.11.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; "Olacak Reis hepsi olacak.Maddi manevi çok büyüyecek güçleneceğiz. Hayal bile edemeyeceğin kadar .Yeter ki beklenen gün gelsin. Dedim ya bir kıvılcım çıksın yeter" yazdığı,
Tape:550/551, 04.11.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; Erzurum'un Oltu ilçesindeki seçilmelerle ilgili (l.SMS) "Yakında muhtarlık seçimi var. İnşallah orda patlak verecek. Bekle ve gör. Kim gözü kara ise o işi götürür ama kanlı çatışma da olabilir, emin ol şimdiden muhtarlık senaryoları hazırlanıyor." yazdığı,
Tape:552, 04.11.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasmda ; "Sen hiç yorum yapma, o muabbetlere karışma bile. Köyü boşver,büyük düşün. Savaş çıksın neler yapacağız. Her istediğimize sahip olacağız.Savaşta güçlü olan kazanır." yazdığı,
Tape:804, 12.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Aralarında merhabalaştıktan sonra Muhammet: " Senin defterin bata gine numaralarım değiştin a..na koyayim hepsim ariyrim kapalı he?", Selim:, "Olur mu komutamm Avea yi çaldırdın ya." dediği, devamında Okmeydanmda buluşmak için randevulaştıkları tespit edilmiştir.
Tape:808, 13.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Aralarında bir süre konuştuktan sonra, Selim: "He iyiyim bende ne edeyim ya işler nasıl?", Muhammet YUCE'nin "Şey et ha iyi ben görüştüm a şimdi o senin numaranı istedi şimdi yine aradı veriyorum ha bu numarayı diyor bi onla görüşecem.", Selim:, "Şey mi", Muhammet: "Ha Fikri Karadağ." dediği, Selimin bunun üzerine "He tamam da isim soy isim söyleme." Diyerek telefonda Mehmet Fikri KARADAĞ'm ismini söylememesini istediği, görüşmenin devamında, Muhammet: "He yo. Diyor onla bi görüşeyim Bİ İŞ VAR DİYOR tamam mı" diyerek Mehmet Fikri KARADAĞ'm Selim AKKURT ile görüşmek istediğini belirttiği,
Tape:809, 13.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Bir önceki görüşmenin hemen ardından Muhammet YUCE'nin Mehmet Fikri KARADAĞ'ı kastederek, "Aradı" diye sorduğu, Selimin olumsuz cevap vermesinin ardından, Muhammet: "Numaranı verdim ha bu numarayı arayacak. Bak bakayım hele ne diyor a..na koyayım.", Selim: "Tamam sen bişey konuşmadın mı", Muhammet YUCE'nin ise "Yok telefonla konuşamadım da. Dedi bana o lazım dedi onla görüşmem lazım dedi HERALDE BİR İŞ Mİ VARDIR nedir bilmiyorum ki. Tamam dedi o bana lazım dedi numarasmı ver dedi onla görüşecem dedi yüzyüze görüşülmesi lazım dedi nasıl edek dedi.", Selim: "Tamam giderim ben ya." Dedikten sonra Muhammet: "Ama yinede dikkat et. Bu ayrılmış ordan ha. Bırakmış orayı ha." Diyerek dikkatli olması konusunda uyardığı,
Tape:810, 13.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile Coşkun ÇALIK arasındaki görüşmede özetle ; Muhammet: Coşkuna nerede olduğunu ve ne iş yaptığını sorduktan sonra,"Tamam şuan Halil (Selim Akkurt ) görüşmeyi yapıyor. Görüşüyorlar. Toplantıdalar şuan eğer dediğim iş olursa bu akşam olacak tamam. Ya yarın ya da öbür gün gideceğiz, hazırlan.", Coşkun.'un "Tamam ben hazırım ya." Şeklinde cevap verdiği, Muhammet: "Valîah diyorum şuan görüşüyorlar para konusunda. Yarın öbür gün gidebiliriz a..na koyayım var var yok yok.", Coşkun'nun "Bekliyorum bekliyorum . Ben hazırım her türlü ya." Dediği,
Tape:811, 13.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle;
Aralarında bir süre birbirlerine telefondan görüşememelerinden bahsettikten sonra Muhammet:
"He şey et aradımı seni Albay" diye sorduğu, Selim: "Yok işte kapandı ondan sonra
telefonum da aramadı.", Muhammet YUCE'nin Mehmet Fikri KARADĞ'ın kendisine
ulaşmaya çalışıtığmı belirttikten sonra "Şu an şeydeymiş Harbiye oteli nerde. Orda
bekliyormuş seni." dediği, görüşmenin devamında Mehmet Fikri KARADAĞ'm Selimi
Harbiye Oteline beklediğini ancak Selimin Mehmet Fikri .KARADAĞ ile bir gün sonra
görüşmek istediğinden bahsettikleri, '"'V.y.''

Tape:814, 13.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetie;
Muhammet YÜCE'nin Selim'e Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşüp görüşmediğini sorduğu, Selim: "Yok o şeyden arar beni ankesörlüden arar o yüzden." dedikten sonra kendi numarasının Mehmet Fikri KARADAĞ'a verilip verilmediğini sorduğu , Muhammet: "Bi iş var dedi de konuşamadım bende." dediği , devamında da Mehmet Fikri KARADAG'm Selim ile görüşmek istediğinden bahsettikten sonra "Diğer o şerefsizler sahte peygamber olmuş çıkmışlar diyor deki orayı ele alak deki tekrar get deki orayı deki alak deki a..na koyayım. Deki sen gerekeni yapak deki sen şeyi yap deki sen hallet bizi deki deki biz orayı almk deki geri. Hele bak ne diyor yada başka bir iştir heraldeki tamam." dedikten sonra Selim: "Tamam" diyerek telefonu kapattığı,
Tape:946, 16.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'ye gönderdiği mesajda ; Selim AKKURT'un " Halaoglu şuan Balikesir'deyim ne yaptin Albayla görüştün mü, kontorum yk Mesud'un numarasini msj at." Yazdığı,tespit edilmiştir
c)-Diğer şüpheli ve tanık beyanları;
Muhammet YÜCE; Selim AKKURT' un hemşerisi olduğunu, İstanbul'da Kemal ATA isimli bir fabrikatörün yanında çalıştığını, cinayetten dolayı yakalandığını Erzurum Cezaevinde olduğunu bildiğini, kendisini Erzurum'dan tanıdığını, ancak istanbul'da çalıştığını bildiği için kendisi ile burada görüştüğünü, Selim AKKURT ile Fikri Albay' m birbirini tanıdığını, kendisinin tanıştırdığını, birbirlerine telefon numaralarını verdiğini, Fikri Albay' m kendisinden dört dörtlük delikanlı bir adam istemesi üzerine, Fikri Albay' a Selim AKKURT' un telefonunu verdiğini, Fikre Albay' m İstanbul'da bir otel söyleyerek orada buluşmak için çağırdığını. Kendisinin gelemeyeceğini söylediğini, Selim AKKURT' a da ulaşamadığını söylediğini, kendisine "sen ulaşabiliyorsan akşam yediye kadar orda olsun" dediğini,
Mehmet Fikri KARADAĞ' m kendisinden dört dörtlük bir adam istediğinde ne amaçla istediğini neden böyle bir adam istediğini bilmediği için kendisini söylemediğini, Selim AKKURT' u İstanbul' da olduğu için tavsiye ettiğini, Erzurum Oltu' da Selim AKKURT ve ağabeylerinin kanştığı bir silahlı çatışmanın olduğunu, Selim AKKURT tarafından ölenlerin olduğunu, bu olaydan bir yıl sonra karşı taraftan bir kişinin öldürüldüğünü bildiğini ancak Selim AKKURT' un bu olaydan dolayı aranıp aranmadığını bilmediğini,Orhan PAMUK' u tanıdığını, herhangi bir husumetinin olmadığını, Orhan PAMUK' u kaldırma konusunda Selim AKKURT ile aralarında konuştuklarını, ancak herhangi bir şey yapmadıklannı, aralannda geçen bazı mesajlan birbirlerine şaka olsun diye gönderdiklerini, mesajlarda geçen Halil isimli kişinin gerçekte Selim AKKURT olduğunu,
Coşkun ÇALIK; Selim AKKURT ile aynı ilçeden olduklannı, işlediği suçlardan dolayı ismini çok duyduğunu, ancak Selim AKKURT' u hiç görmediğini, telefon dinlemelerinde hedef şaşırtmak amacıyla Selim AKKURT' a Halil diye hitap ettiklerini, gerçekleştirmeyi planladıklan eylemlere Selim AKKURT' un da katılacağını,
Orhan PAMUK' a silahlı saldın konusunda, Muhammet YÜCE' nin kendisine Orhan PAMUK' u öldürme teklifinde bulunduğunu, Orhan PAMUK' u yurt dışından döndüğünde kurban bayramının üçüncü günü İstanbul' da gerçekleşecek bir konferansa geldiği zaman öldürmeyi planladıklannı, bu eylemde kendisinin Ayhan ÇELİK ile birlikte gözetleyici olacağını, tetiği Selim AKKURT' un çekeceğini, Muhammet YÜCE' nin şoför olacağını,
Aynca Balıkesir'de fabrikası olan bir iş adamının öldürülmesi konusunda Muhammet YÜCE' nin kendisine teklif yaptığını, bu eylemi Selim AKKURT ve Muhammet YÜCE ile birlikte gerçekleştirmeyi planladıklannı, daha sonra vazgeçtiklerini, Muhammet YÜCE' nin kendisine bu eylemi azmettirenler ile Selim AKKURT' un görüşmeye gideceğini söylediğini, kendisinin azmettiren şahıslan tanımadığını, Selim AKKURT^ un bu kişiler ile görüşmeye gideceğini Muhammet YÜCE' den duyduğunu, bu kişinin 4e4at PEKER olup olmadığı
2336 ' _ ; ^""p r—
1J2S - : V^P-^^Ks^

konusunda bilgi sahibi olmadığını, Selim AKKURT ile hemşeri olduğunu, Sebahattin ÇAKIR isimli kişinin akrabalarının Selim AKKURT' un akrabalarını öldürdüğünü bildiğini, bu nedenle Selim AKKURT' un Sebahattin ÇAKIR' ı araştırmış olabileceğini beyan etmiştir.
Mehmet Fikri KARADAĞ; Selim AKKURT' u tanımadığını, Muhammet YÜCE ile bir akrabasının cenazesine geldiğinde bir defa yüzyüze yanında bir veya iki akrabasının olduğu halde görüştüğünü, bir defa da dernek genel merkezine geldiğinde görüştüklerini, Selim AKKURT' u kesinlikle tanımadığını, Çamlıca' da görüşmek için yanında getirdiği akrabalarından birisi olabileceğini, Selim AKKURT' u görse bile tanımayacağmı,Muhammet YÜCE' nin kendisine bir akrabasının olduğundan bahsettiğini, kendisine bu kişinin telefonunu verdiğini, bu numarayı aramış olabileceğini, ancak görüştüğünü hatırlamadığını, Muhammet YÜCE' den bu telefon numarasını aldıktan bir süre sonra Muhammet YÜCE' nin cinayetten aranan akrabasının yakalandığını söylediğini, ancak yakalanan şahsın Muhammet YÜCE' den numarasını aldığı şahıs olup olmadığını bilmediğini,
13.11.2007 günü saat 18.57 ve 19.08'de Selim AKKURT' un telefonunun iki ayrı (0 212 224 14 43 - 0 212 296 14 61) ankesörlü telefondan arandığının, daha sonra saat 19.20'de Muhammet YÜCE' nin aradığı ancak Selim AKKURT' a ulaşılamaması üzerine, aynı gün saat 19.25' te Muhammet YÜCE ile telefon görüşmesi yaptığının hatırlatılması üzerine; Aradığı kişinin Selim AKKURT olduğunu bilmediğini, şahsı Muhammet' in akrabası olarak bildiğini, akrabasının cinayet suçundan arandığını veya cinayet işlediğini kendisine söylemiş olabileceğini,bahsedilen kişinin Selim AKKURT olduğunu kesinlikle bilmediğini, Muhammet YÜCE' nin sadık ve güvenilir bir akrabası olarak bildiğini,
13.11.2007 günü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü görevlilerince yapılan fiziki takipte ısrarla ankesörlü telefon aradığı ve daha sonra bu ankesörlü telefondan bir yerleri aradığının kendisine hatırlatılarak neden ısrarlı Selim AKKURT' u ankesörlü telefondan aradığı ile ilgili olarak da herhangi bir art niyetinin olmadığını bu değerlendirmelerin telefon görüşmelerinden çıkarıldığını beyan etmiştir.
Ayhan ÇELİK; Selim AKKURT' un akrabası olduğunu, 5-6 yıl kadar önce TSE'de çalışırken gördüğünü, Selim AKKURT' un bazen kendisini telefonla aradığını, Selim AKKURT' un şuan cezaevinde bulunduğunu, Selim AKKURT' a aile içersinde Doğukan olarak hitap ettiklerini, kesinlikle Halil ismiyle hitap edenin olmadığını, Selim AKKURT' la ara sıra görüştüğünü, Coşkun ÇALIK' m kendileriyle ilgili ifadesinde iddia ettiği hususları kabul etmediğini,
Selim AKKURT ile yaptığı telefon görüşmeleri için çoğunun gır gır amaçlı görüşmeler olduğunu, aralarında şaka amaçlı bu tür görüşmeleri yaptıklarım,beyan etmiştir.
d)-Hukııki durumunun değerlendirilmesi;
Şüpheli Selim AKKURT'un Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu , Ergenekon Terör Örgütünün kendisine bağlı "Sivil Unsurların" kurulması ve örgütlenmesi amacı ile hazırladığı "Lobi" adı verilen gizli-örgütsel çalışması uyarınca kurulan Ergenekon Terör Örgütüne bağlı "Lobi Yapılanmasının" kararı ve bu yapılanmanın Sivil Toplum Kuruluşları alanındaki faaliyet şekil ve esaslarını belirlemek için hazırladığı "Dinamik" adı verilen örgüt dokümanında gösterilen "Kuvayı Milliye Cephesi gibi Milli Mücadele yıllarında kurulan örgütlerin günümüzde yeniden kurulması ve faaliyete geçirilmesi uygun görülmüştür" hedefinin uygulamaya konulması amacı ile kurulan Kuvayı Milliye Derneğinde mafya tarzı eylemler ile örgüte gelir temin etme ve provakatif terör eylemlerinde tetikçilik yapma faaliyetleri ile görevlendirildiği, Ergenekon Terör Örgütünün provakatif bir terör eylemi olarak Kuvayı Milliye Derneğindeki yapılanmasına havale ettiği Orhan PAMUK,Fehmi KORU,Ahmet TÜRK,Osman BAYDEMİR veya Sebahâr-TUNCEL'in öldürülmeleri eylemlerine ilişkin hazırlık hareketleri aşamasında yer aldığı iddfa edilmektedir.



^2— / y^-v ■****-

Şüpheli, yakınlarının Erzurum Oltu ilçesinde bir silahlı çatışmada öldürüldüğünü, bu nedenle ilçeyi terk edip İstanbul'a geldiğini, daha sonra bu silahlı çatışmanın karşı tarafından olan bir kişinin öldürülmesi olayı ile ilgili olarak kendisi hakkında yakalama emri çıkarıldığını, ancak kendisinin teslim olmayarak İstanbul ilinde kaçak olarak yaşamaya devam ettiğini,diğer şüphelilerden Muhammet YÜCE, Ayhan ÇELİK ve Coşkun ÇALIK'ı akrabası ve yakınları olmalarından dolayı tanıdığını, Mehmet Fikri KARADAĞ dahil olmak üzere diğer şüphelileri tanımadığını, Ergenekon Terör Örgütü veya Kuvayı Milliye Derneği ile ilgisi bulunmadığmı,arkadaş çevresinde kendisine Halil dendiğini duyduğunu ancak bu isim ile hitap edilmediğini,herhangi bir eylem hazırlığı içerisinde yer almadığını savunmuştur.
Orhan PAMUK,Fehmi KORU,Ahmet TÜRK,Osman BAYDEMİR veya Sebahat TUNCEL'in öldürülmesine ilişkin eylem hazırlıklarının var olduğuna ilişkin deliller yukarıda Mehmet Fikri KARADAĞ , Muhammet YÜCE ve Kuvayı Milliye Derneği kısmındaki genel açıklamalarda geniş olarak anlatıldığından aşağıda özet olarak konuya ilişkin birkaç telefon görüşmesi,Coşkun ÇALIK'm ifadesinin ilgili kısmı ve fiziki takip tutanağı anlatılacaktır.
Tape:218, 15.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle;M.YÜCE' nin S.AKKURT' a "İyi o Albayla da görüştüm ben az önce yine", Selim: "Ne diyor o a.. .cık", Muhammet: "A..na koyum onun da ben şu an tatildeyim diyor, komutan diyorum olursa olsun diyorum., biz her türlü varız, İndirilecek Adam Varsa İndirelim, her türlü arkanızdayım dedim" "Bu Yeni ŞAFAK gazetesinde Fehmi KORU mu ne var ya bir tane gazeteci" "O kafaya takmış, tamam dedim, o bizden dedim, sen sadece yeri ayarla dedim,., sen bizi başkasına yönlendir dedim" "Yani yapacağımız varsa yapalım bize destek olsun dedim" O Gazeteciyle dedim Sabahat TUNCEL'i biz indirelim dedim, senin için indirelim ama dedim, sende bize yap dedim", S.AKKURT' un "Gazeteci kolay ya gazeteci erkek değil mi?", Muhammet: "Erkek Fehmi KORU var ya a..na koyum" diyerek gazeteci FEHMİ KORU' nun yazdığı Yenişafak gazetesinin Fikri KARADAĞ ile çok uğraştığından bahsederek "Komutan Onu Biz İndiririz Dedim, Sabahat TUNCEL'i de indirelim dedim, zaten Sabahat TUNCEL'i İndireceğiz Dedim, ikisini de indirelim dedim, Siz gerisine karışmayın dedim, siz sadece bize yolu gösterin dedim", Selim: "Baydemir'le O Olabilir", Muhammet: "Sabahat TUNCELİ dedim, O Da Tamam Diyor, tamam da a..na koyum önce bir mekan lazım bize, para lazım dedim...", dediği,
Tape:227, 29.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "..Ben şimdi bizim Fikri Abayla görüştüm de, beni aradı, bu Ankara'da Sebahat var ya o cezaevinden çıkan Tunceli' li" , "Şimdi bi Hakim varmış, bi Avukat varmış, onlannan da beni görüştürecek", "Bi tene de biri varmış İstanbul'da , o da maddi destek sağlayacak, diyor gidin ona diyor, nasıl edek" "... Başımızı ağrıtır ama ...", Selim: "Yav başımız ağrımaz da koyum a..na da", Muhammet: "A..na koyum oğlum içeri girersek y...ğı
yeriz", Selim: "... Koyam a..na girek ne olacak, sanki böyle çok mu iyi yaşıyoruz" " Bu
adamlara yanlış yapılmaz", Muhammet: "Yanlış nasıl edek a..na koyum, ... ceza savcısı varmış, ... ceza savcısı, birde hakim varmış, baş hakim midir nedir, diyor onlarla da görüştürecem sizi, onlar da arkanızda, ama onların bize ne faydası olacak ki a..na koyum", Selim' in Osman BAYDEMİR'i kastederek "O Belediye Başkanına ona yönlendirsene sen", Muhammet'in Sebahat TUNCEL'e eylem yapabileceklerinden, Osman BAYDEMİR'e yapamayacaklarından bahsettiği, Selim'in ise Osman BAYDEMİR' in İstanbul' a gelip gittiği sırada eylem yapılabileceğinden bahsettiği,2-3 Milyar para bulmaya çalışması ile ilgili konuştukları, Muhammet'in nasıl yapacaklarını düşündüğünü, konuyu Fuçi lakaplı arkadaşına da söylemek istediğinden bahsederek "O da gelsin bayramdan sonra bi gidek o Albayın yanma konuşak diyek bize biraz nakit ver,kendimizi hazırlıyak diyek ....", Selim: "Yav Osman Olur, Öbürü Türk Olur", Muhammet: "A..na koyam ken diyorum bunlardan desteği alak girağ a..na koyim yolda kendimizi ihbar edek a..na.keyâyirh'gitmeden işte giderken yakalandılar misali" "Valla bu büyük te bilmenm artık nasıl edeîc'a/.na.koyam yani sonunu


338
2,'

düşüneceğuk büyük bu diyor kesin yapın diye", Selim' in ise kendisine bir ay müsaade verilmesini, Sebahattin ÇAKIR' ı kastederek önce bu işi halletmesi gerektiğinden bahsettiği, Muhammet'in eylem sonunda işin patlayabileceğinden bahsettikten sonra "O kesin o yüzde yüz a..na koyam Türkiye çalkalanacak onda o kesin yani sonu kesin kötü de onun artık herşeyi göze alacağık artık kaç yıl yatarık bilmerim a..na koyam", Selim'in "Yüzümüzün akıyla çıkarım he", Muhammet'in Sebahattin ÇAKIR eyleminin de öğrenilmesi durumunda işinin zor olacağından bahsederek "Bir işe benzesin birde içerde bakacak bir para olsun a..na koyduğum" "Ya bilmiyorum işte bir paranın a..na koyam da işte bizim arkamızda durur millet işte yani kaç yılda çıkarık a..na koyayım", Selim: "Sizin arkanızda o zaman herkes durur" , "...hiç aklına gelmeyecek insanlar durur da", "... orada kral olsan da orası ora işte ..." dedikten sonra ailelerini unutmaları gerektiğini, eylem sonrasında ailelerine PKK' nın zarar verebileceğini konuştuktan sonra Muhammet : "Devlet zaten bizi si...mez de" "Ancak o büyüklerden koruyanlardan olursa olur korur yoksa dışardan öyle devlet mevlet bizi de s..er a..na koyam, adam diyecek devletin askeri var polisi var size mi kamış a..na koyam" "He iyice bizi vatan haini ederler de", Selim: "He Ağca gibi oluruz ha", Muhammet: "Başka bişey dediğin Orhan PAMUK'u diyek a..na koyam" , Selim'in isim söylememesi konusunda uyarıda bulunduğu, daha sonra DİNK cinayeti ile ilgili gazete de çıkan haberlerden bahsederek Muhammet: "Ogün'ün hesabında trilyon varmış", Muhammet: "Ya işte ben şeyden korkarım işte bu a..na koyduğum Ahmet Mehmet'leri onlardan korkarım çevre var ya", Selim: "Ya onları da PKK şey yapar yani başkası diyecek ki Ahmet'in kardeşi mi gelecek onlar hiç bir ya.. .mı yiyemez ama PKK nın adamı sonuçta onlar", Muhammet: "Ya a..na koyam bunlar DİNK İ HALLETTİLER hiçbir si..m olmadı, ne akrabaları ne çevreleri hepsi kahraman oldu çıktı a..na koyam, Biz ona diyek ki gelin biz Orhan'ı dökek", Selim: "Yo Orhan'ın da şu an hiç sesi soluğu çıkmıyor a..na koydum adam oldu biliyor musun şu an Şükrü Engin'i o Emmet" "Emmef le Osman da işte Osman'a yanaşamazık a..na koyam", Muhammet: "Ya ona yanaşamazık Ahmet'e de yanaşamazık ki", Selim: "Ahmed'e de yanaşamazık Ahmet 40 kişiyle gezer", Muhammet: "Ya onun a..na koyayım ben onu göze aldıktan sonra ben onun her türlü a..na koyarım da ta meclisin içine girerim", Selim: "Girer Bombayla Patlatırım kendimi de onu da", Muhammet: "Onun a..na koyarım Meclisin Nizamiye De Duran Uzman Çavuş Bizim Ol... li" " .. bizim 01...H meclisin nizamiyesinde o bizi her türlü içeri alır da sorunsuz içeri giderim de işte sorun sonu", Selim: "Neyse siktir et bunları konuşmayak telefonda da gelirsin konuşuruz" "Kaç kontörün var" "Az yolla ha ben yarın değiştirecem 5 tane olsa yeter bana" dediği,
Tape:229/230, 30.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'm telefonuna gönderdiği mesajda; "Halaoğlu Gazeteci Orhan Pamuğu Halledecez Ben Sen Halil Fucı Varmış in Toplam 2 Trilyon Alacaz Varmışın Kurban Byrammdan Sonra Hazırol" yazdığı,
Tape:231, 02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında hal hatır soruduktan sonra MUHAMAMET'in "Mesajı aldın", Coşkun: "Yok", Muhammet: "Senin telsime mesaj gönderdim" "Bir bak hele gelir" "Eyvallah tamam ona göre kararını ver ha" dediği,
02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'a gönderdiği mesajda; "Gazeteci Orhan Pamuk Var Onu Halledecez 2 Trilyon Alacaz Hazırlıkları Yapacaz Hrant Dınkı Vuranlarlada Halil Gorusmus Sedat Peker Alaattm Çakıcı Arkamızdalar ... Emniyet Muduru Ve ... Savcıylada Bu Hafta Gorusecez Ben Sen Halil Fucı Hazırlıklı Of'yazdığı,
02.10.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK'm Muhammet YECE'ye gönderdiği mesajda ; "Her Türlü Hazırım Halaoğlu Yeterkı Haber Verin" yazdığı,
Tape:233/234/235/236/237, 02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'm telefonuna gönderdiği mesajda; "Kuvayı Milliye. Demeyi Başkanı Fikri Albay Hazırlıkları Yapıyo DTP Genel Başkanı Ahmet Turkje Diyarbakır Belediye Başkanı Osman

Baydemırı Söylediler Biz Onları Kbl Etmedik Onlar Bizim Basımızı Ağırtır Pkk Sülaleyi Rahat Bırakmaz Diye Biz Olmaz Dedik Onlarda Orhan Pamuğu Dediler" şeklinde mesaj gönderdiği,
Tape:238/239/240/241/242/243, 02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'a gönderdiği mesajda ; "Allah izm ederse Orhan PAMUK'un kurban bayramından sonra ıstanbulda konferansı varmış, gece 2 gibi toplantı çıkısı halledecez, ilk basta 2 tnlyon alacaz, ısı bitirdikten sonra da 5 tnlyon, bir tane villa, bir tane de benzin istasyonu alacaz, bunlar İstanbul'da, ama sonuçta kesm yakalanacaz, bunu bil Hrant Dınk'i vuranlar gibi tüm Türkiye bizim peşimizde olacak habenn olsun" yazdığı,
Tape:244/245/246/247, 02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'a gönderdiği mesajda ; "Öylede Yk Boylede Enazmdan Hayatımızı Kurtannz Babalar Gibi Yatar Cıkanz Zaten Sedat Peker Yakalanınca Bizi Kendi Koğuşuna Aldıracakmıs En Buyuk Biz Olacaz Paranmda Herseymde Emyısım Yapacaz Halaoğlu Bu Saatten Sonra Bize Bu Gider"
Şeklindeki telefon görüşme ve mesajlannın da , adı geçen kişilere yönelik eylem planlan ile ilgili bulunduğu anlaşılmaktadır.
13.11.2007 günlü fiziki takip tutanağında ; saat: 16.05 sıralannda Mehmet Fikri KARADAĞ ile Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in Kadıköy ilçesi Beşiktaş İDO iskelesi önünde buluştuklan, yaklaşık 10 dakika sonra Beşiktaş feribotuna bindikleri, saat: 17.15 sıralannda Halasgargazi Caddesi Unsal Çarşısı No:300/73-84 sayılı adreste bulunan Şişli 35. Noterin ofisi olarak kullandığı yazıhaneye girdikleri ve burada Mahmut KUZ ile buluştuklan, saat: 18.40 sıralannda üç şahsın da noterden ayrıldıklan, yaklaşık 5 dakika sonra Mahmut KUZ'un diğer şahıslardan aynldığı, Mehmet Fikri KARADAĞ ve Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in Mecidiyeköy istikametine yöneldikleri, Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in burada İETT otobüsüne binerek Mehmet Fikri KARADAĞ'dan aynldığı, M. Fikir KARADAĞ'm ise yaya olarak Şişli Osmanbey metro girişine yürüdüğü ve saat: 18.57 sıralannda 0212 224 14 13 numaralı ankesörlü telefon ile bir yeri aradığı, daha sonra yine saat: 19.07 sıralannda yaya olarak Şişli Harbiye - Vali konağı kavşağına gelip 0212 296 14 61 numaralı ankesörlü telefondan bir yeri aradığı ve sonrasında Harbiye ordu evine girdiği ve burada yaklaşık 30 dakika kaldıktan sonra Beşiktaş - Kadıköy iskelesine gelerek Kadıköy feribotuna bindiği, belirtilmiştir.
Mehmet Fikri KARADAĞ'm ankesörlü telefondan Selim AKKURT'un kullanımında bulunan 0545 251 66 25 numaralı cep telefonunu aradığı, ancak ulaşamadığı tespit edilmiş, Selim AKKURT belirtilen cep telefonunun kendisine ait olduğunu, ancak bu tarihte Mehmet Fikri KARADAĞ' m neden kendisine ulaşmak istediğini bilmediğini söylemiş, Mehmet Fikri KARADAĞ ise Muhammet YÜCE'nin kendisine bir akrabası olduğundan bahsettiğini, kendisinin de telefon numarasını istediğini,vermiş olduğu numarayı aramış olabileceğini, ancak görüştüğünü hatırlamadığını beyan etmiştir.
Coşkun ÇALIK ise ; Muhammet YÜCE' nin kendisine Orhan PAMUK' u öldürmeyi teklif ettiğini,bu eylemi planladıklannı,eylemde tetiği Selim AKKURT' un çekeceğini, kendisi ile Ayhan ÇELİK' in gözetleyici olacağını, Muhammet YÜCE' nin de şoför olacağını, Muhammet YÜCE ile aralanndaki mesajlarda Fuci olarak geçen kişinin Ayhan ÇELİK olduğunu ve bu kişiyi Selim AKKURT' un akrabası olarak bildiğini beyan etmiştir.
Selim AKKURT, 13.11.2007 günü saat 18.57 ve 19.08 sıralannda Mehmet Fikri KARADAĞ m 0212 224 14 43 numaralı ankesörlü telefondan kendisinin kullanımında bulunan 0545 251 66 25 numaralı cep telefonuna ısrarla ulaşmak istediği ancak ulaşamadığının tespit edildiği,tüm bu eylem planlannm konuşulduğu bir dönemde Mehmet Fikri KARADAĞ' m kendisine ısrarla ulaşmak isteme sebebinin" sorulması üzerine; Belirtilen cep telefonunun kendisine ait olduğunu, ancak bu tarihte Mehmet Fikri KARADAĞ' m neden kendisine ulaşmak istediğini bilmediğim, bu hususun Fikri JCaradâğ'^a sorulmasını istediğini,

Mehmet Fikri KARADAĞ ile hiç görüşmediğini, kendisini neden aradığını bilmediğini, kendisinin böyle bir eylem planının içerisinde olmadığını, bu tür eylemlerle de bir ilgisinin bulunmadığım beyan etmiştir.
Muhammet YÜCE ; Selim AKKURT ile Mehmet Fikri KARADAĞ'I kendisinin tanıştırdığını, birbirlerine telefon numaralarını verdiğini,Fikri Albay'm kendisinden dört dörtlük delikanlı bir adam istediğini,kendisinin de Selim'in telefonunu verdiğini,Fikri albayın İstanbul'da bir otel söyleyerek buluşmak için çağırdığını,kendisinin gelemeyeceğini söylediğini, Selim'e de ulaşamadığını söylediğini,sonra da "sen ulaşabiliyorsan akşam yediye kadar orda olsun" dediğini, ne amaçla çağırdığını neden böyle bir adam istediğini de bilmediğini,Selim AKKURT'u İstanbul'da olduğu için tavsiye ettiğini, Selim'in Erzurum Oltu'da ağabeylerinin karıştığı bir silahlı çatışma olduğunu, bu olayda iki kişi öldüğünü, 3-4 kişinin de yaralandığım,ölü ve yaralıların hepsinin Selim AKKURT'un ailesinden olduğunu, bu olaydan bir yıl sonra karşı taraftan bir kişinin öldürüldüğünüzü olaydan Selim'in dört yakınının tutuklandığmı,Selim'in bu olaydan aranıp aranmadığını bilmediğini, Orhan PAMUK ile herhangi bir husumeti olmadığını, Orhan PAMUK'u kaldırma konusunda Selim AKKURT ile aralarında konuştuklannı,ancak herhangi bir şey yapmadıklarını, telefon görüşmelerinde geçen Halil isimli kişinin Selim AKKURT olduğunu beyan etmiştir.
"Lobi" adı verilen örgüt belgesinde "Eleman Profili" alt başlığında yazılı " ....
gereğinde her tür eleman profilinden yararlanılmasından kaçınılmamalıdır. Özellikle sistemle
barışık olmayan, aradığını bulamamış yapıdaki kişilikler seçilmelidir...." hedefine uygun
olarak, Mehmet Fikri KARADAĞ'm daha önce örgüte kazandırdığı, profili yukarıda kısaca
açıklanan Muhammet YÜCE'den söz konusu provakatif terör eylemleri için adam temin
etmesini istediği, Muhammet YÜCE'nin temin ettiği iki ayrı kasten öldürme suçundan
aranan, ayrıca işleyeceği bir cinayet için prakitle daha fazla ceza yatmayacak şüpheli Selim
AKKURT'un bu eylemler için en uygun kişi olduğunu değerlendirerek bağlantı kurmaya
çalıştığı, şüphelilerin görüşmelerinde haklarında suikast planları yapılanların
etnik,siyasi,yazar ve gazeteci kişilik ve kimlikleri ile uluslar arası düzeyde dahi tanınan ve dile getirdikleri bazı söylemleri nedeni ile de yandaşları olduğu kadar halkın bir kısmının tepkisini de çeken kişiler olduğu,maddi menfaat karşılığı bu eylemlerin havale edileceği yukarıda yazılı kişilerden ayn,neredeyse gönüllü olarak bu eylemleri gerçekleştirebilecek pek çok kişinin bulunduğu, kamuoyundaki bu algılama nedeni ile olası bir suikastin Ergenekon Terör Örgütünce takdim edileceği görünürdeki sebeplerinin kamuoyunca doğru olarak algılanmasına yol açacağı gibi,eylemlerin asıl amacına uygun şekilde halkın bir kısmının tepkisini sağlayacak nitelikte oldukları değerlendirilmiştir.
Yukarıda geniş olarak özetlenen telefon görüşmeleri ve ifade içeriklerinden de ; Kuvayı Milliye Derneğinin tüzüğünde gösterilen görünür yasal amacı ile ilgisi olmayan, esasen maddi çıkar karşılığında aralarında herhangi bir husumet bulunmayan kişileri de öldürmeyi de göze alabilecek yapıda olduğu anlaşılan Selim AKKURT'un, kendi konuşmaları içeriğinden edinilen dernekteki illegal yapılanmayı devletin bazı kurumlarının desteklediği , bu durumu kullanarak yapacağı illegal işler ile maddi çıkar elde edebileceği düşüncesi ile Muhammet YÜCE aracılığı ile Kuvayı Milliye Derneği ve Mehmet Fikri KARADAĞ ile bağlantı kurduğu, Mehmet Fikri KARADAĞ'm yukarıda sözü edilen provakatif terör eylemleri için Muhammet YÜCE'den eleman temin etmesini istemesi üzerine bu eylemlerde tetikçilik yapmak için Mehmet Fikri KARADAĞ ile tanıştırıldığı, Mehmet Fikri KARADAĞ ve Selim AKKURT'un yüz yüze de görüşerek eylemler karşılığı verilecek maddi menfaati konuştukları, bu aşamadan sonra telefonlarının dinlendiği yönündeki kuvvetli şüphesi nedeni ile Mehmet Fikri KARADAĞ'm Muhammet YÜCE ile yaptığı konuşmalarda eylemlere onay vermediği anlamı çıkarılacak sözlerj-söylediği, Muhammet YÜCE'nin ilk başta bu durumu anlamadığı ve Mehmet Fikri KARADAĞ'm eylem yaptırmaktan vazgeçtiğini'.düşünüp Veli KÜÇÜK ile bağlantı kurmaya çalıştığı, ancak gerçekte Mehmet Fikri KARADAĞ'm eylemlerden vazgeçmediği, bu

aşamadan sonra ve olabildiğince dikkatli şekilde tekrar Selim AKKURT ile bağlantı kurduğu, en son da iki ayrı ankesörlü telefondan Selim AKKURT'un kullanımındaki cep telefonunu aradığı ancak ulaşamadığının belirlendiği, bu aşamadan sonra planlanan eylemler için yapılan görüşme ve faaliyetlerin arttığı, hedefteki kişiler için göze alınamayacak derecede tehlikeli boyuta vardığı düşüncesi ile zaten yakalama emri ile aranan Selim AKKURT'un yakalandığı, yakalamadan sonra da Muhammet YÜCE'nin Mehmet Fikri KARADAĞ ve Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR ile bağlantı kurarak Selim AKKURT'a yardımcı olmalarını istediği anlaşılmaktadır.
Yukarıda yazılı telefon görüşmeleri içeriğinden, şüpheli Muhammet YÜCE'nin Ergenekon Terör Örgütünün Kuvayı Milliye Derneğindeki illegal yapılanmasında yer aldığım bildiği, yukarıda geniş olarak özetlenen telefon görüşmeleri genelinin bu yapılanma hiyerarşisinde Muhammet YÜCE ile bağlantılı olduğunu gösterdiği anlaşılmaktadır.
Kuvayı Milliye Derneğindeki yapılanmanın Orhan PAMUK,Fehmi KORU,Ahmet TÜRK,Osman BAYDEMİR veya Sebahat TUNCEL'in öldürülmesi konusunda plan yaptığının yukarıda yazılı deliller ile sabit olduğu ve gerçekleşmesi halinde terör eylemi niteliğinde bulunacağının yukarıda açıklandığı, Coşkun ÇALIK'm bu eylem planının var olduğunu söyleyerek eyleme katılacak olan Halil lakaplı kişinin Selim AKKURT olduğunu beyan ettiği, Muhammet YÜCE'nin ise Halil lakaplı kişinin Selim AKKURT olduğunu, bu eylemleri aralarında konuştuklarmı,kimseden talimat almadıklarını ve kendiliklerinden vazgeçtiklerini beyan ettiği, şüphelinin de aralarında bulunduğu bu eylemleri icra etmesi düşünülen kişilerin Orhan PAMUK ve adı geçen diğer kişiler ile şahsi bir husumetlerinin bulunmadığı,tüm delillerin değerlendirilmesinden anlaşılacağı gibi bu eylemin provakatif bir terör eylemi olacağını bildikleri, maddi menfaat ve eylemden sonra korunup kollanma vaadi ile eylemi kabul ettikleri, yakalanmayı başından itibaren göze aldıkları, şüphelinin de bu eylemde tetikçi, tetiği çeken kişi olarak suça katılacağı anlaşılmaktadır.
Tüm bu açıklamalar ile şüphelinin Ergenekon Terör Örgütüne üye olduğu yönünde hakkında kamu davası açılmasını haklı kılacak derecede şüphe oluşturan delillerin bulunduğu anlaşıldığından,
Şüpheli Selim AKKURT'un eylemine uyan TCK'nun 314/2 ve 3713 Sayüı Terörle Mücadele Kanunun 5. maddeleri uyarınca cezalandırılması talep edilmiştir.
Her ne kadar şüphelinin silah temin ettiğine,sahte kimlik kullandığına dair telefon görüşmeleri var ise de, silah ele geçmediğinden, sahte kimlik konusunda da yakalamalı olarak arandığı yer C.savcılığmca işlem yapıldığından bu eylemlerden dolayı ayrıca suç isnadında bulunulmayacaktır.
78-ŞÜPHELİ COŞKUN ÇALIK a)-Emniyet ifadesinde;
Halen Bilecik'te bir fabrikada mermer taşı kesme işinde çalıştığını,soruşturma kapsamındaki kişilerden Mehmet Fikri KARADAG'ı Fikri Albay olarak Muhammet YÜCE' den duyduğunu, yüz yüze görüşmediklerini,Muhammet YÜCE'nin kendisine planladıkları eylemleri gerçekleştirmeleri halinde Fikri Albay'm hesaplarına para yatıracağını söylediğini, Muhammet YÜCE'nin teyzesinin oğlu olduğunu,ifadesinde anlatacağı eylemleri gerçekleştirmek üzere kendisine teklifte bulunduğunu,Selim AKKURT'u kendisi ile aynı ilçeden olması nedeniyle ismen tanıdığını, telefon dinlemelerinde hedef şaşırtmak için bu kişiye Halil olarak hitap ettiklerini,Selim AKKURT' un da planlanan eylemlere katılacağını bildiğini, Kuvayı Milliye Derneği'ne üye olmadığını ve herhangi bir faaliyetine katılmadığını,
Yazar Orhan PAMUK'a silahlı saldırı hazırlığı,yapılması ile ilgili olarak; Orhan PAMUK'u tanımadığını,televizyonda dahi görmediğini, arİcâk"- Muhammet YÜCE' nin

kendisine Orhan PAMUK'u öldürmeleri halinde Fikri Albay'ın 2 trilyon vereceğini söylediğini, Muhammet YÜCE'nin kendisine Orhan PAMUK'u Türk düşmanı bir yazar olarak anlattığmı,paraya ihtiyacı olduğu için bu teklifi önce kabul ettiğini,
Orhan PAMUK yurt dışında olduğu için kendisini kurban bayramının üçüncü günü İstanbul'da gerçekleşecek bir konferansa geldiği zaman öldürmeyi planladıklannı,bu eylemde kendisinin Selim AKKURT'un akrabası olan Ayhan ÇELİK ile birlikte gözetleyici olacağını, tetiği Selim AKKURT'un çekeceğini, Muhammet YÜCE'nin şoför olacağını,bu eylemi gerçekleştirmeleri halinde Muhammet YÜCE'nin dediğine göre Fikri Albay'ın adam başı 2 trilyon vereceğini, kendisi Muhammet YÜCE'ye Albay'da bu kadar para ne geziyor diye sorduğunda Albayın bir derneğinin olduğunu, o dernekten paranın geleceğini söylediğini, daha sonra Bilecik'te Orhan PAMUK' un yurt dışından dönmesini beklediğini, bu konuda Fikri Albay,Selim AKKURT yada Fuci lakaplı Ayhan ÇELİK ile telefon görüşmesi yapmadığını, tek irtibatının akrabası Muhammet YÜCE olduğunu, daha sonra da bu işten vazgeçtiğini,
Muhammet YÜCE' nin kendisine ilk önce DTP milletvekili Ahmet TÜRK'e suikast yapılacağını söylediğini,ancak PKK'nın ailelerine bela olabileceğini düşündüklerinden vazgeçtiklerini, bunu Fikri Albay'a Muhammet YÜCE' nin söylediğini, bunun üzerine Fikri Albay'ın da Muhammet YÜCE'ye "Orhan PAMUK'u öldürün o zaman" dediğini öğrendiğini, yine Muhammet YÜCE'nin yakalanmaları halinde Sedat PEKER ile aynı cezaevinde kalacaklarını kendisine söylediğini,
30.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE' nin gönderdiği ; "Halaoğlu gazeteci Orhan PAMUK'u halledecez, Ben,Sen Halil,Fucı,var mısm,toplam 2 trilyon alacaz, var mısın, kurban bayramından sonra hazır ol" şeklindeki mesajın sorulması üzerine; Orhan PAMUK' a suikast için Muhammet YÜCE ile yaptıkları plan ile ilgili bir mesaj olduğunu, Muhammet' in toplam 2 trilyon dediğini ancak daha sonra sadece kendisine 2 trilyon verileceğini söylediğini,mesaj metninde geçen Halil isimli kişinin Selim AKKURT, Fuci lakaplı kişinin de Ayhan ÇELİK olduğunu,
02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE' nin gönderdiği "Gazeteci Orhan PAMUK var, onu halledecez,2 trilyon alacaz,hazırlıklan yapacaz,Hrant DİNK'i vuranlarla da Halil görüşmüş, Sedat PEKER, Alaattin ÇAKICI arkamızdalar,... Emniyet Müdürü ve ...savcıyla da bu hafta görüşecez, Ben, Sen, Halil, Fucı, hazırlıklı ol" şeklindeki mesajın okunup sorulması üzerine; Orhan PAMUK' a suikast planı ile ilgili olduğunu, Sedat PEKER ve Alaattin ÇAKICI' nm kendilerine cezaevinde sahip çıkacaklarını Muhammet'in kendisine anlattığını,
12.09.2007 tarihli Muhammet YÜCE ile yaptığı görüşmedeki, Coşkun : "..planladığınız işi beklirim", Muhammet : "O olacak, sen canını sıkma, 1 ay içinde", "telefon senin dinlenir, benimkine boş ver"
02.10.2007 tarihli Muhammet YÜCE' ye gönderdiği mesajdeki , "Her türlü hazırım halaoğlu, yeter ki haber verin"
09.10.2007 tarihli Muhammet YÜCE ile yaptığı görüşmedeki , Muhammet : ".... bayramdan sonra hazırlan ha...", "....kesin ha tamam...", Coşkun : "...kurban bayramını sabırsızlıkla bekliyorum yani...", Muhammet : "....kesin bak, daha buradan bunun dönüşü
yok, işi hallettik, kesin kararlaştırdık tamam yani kesinleşti tamam...", Coşkun : " her
türlüsüne hazırım...."
Şeklindeki söz ve yazıların sorulması üzerine; başta bahse konu eylemi yapmayı kabul etmiş iken sonradan vazgeçtiğini,Selim AKKURT' un da cezaevine girmesiyle Muhammet YÜCE'nin bu eylemi yapmaktan vazgeçmiş olabileceğini,
Ahmet TÜRK ve Osman BAYDEMİR' e yönelik silahlı saldırı hazırlığı yapılması ile ilgili olarak; Ahmet TÜRK' ün DTP Milletvekili olduğunublldiğîni, Osman BAYDEMİR' i tammadığını,Muhammet YÜCE'nin daha önce Ahmet. TÜRK'Ü öldürme teklifinde

bulunduğunu, ancak PKK'nın ailelerine zarar ^ verebileceğini düşündüklerinden vazgeçtiklerini, daha sonra da Mehmet Fikri KARADAĞ'm Muhammet'e Orhan PAMUK' u öldürmeyi teklif ettiğini, Osman B AYDEMİR konusunda da aynı şeylerin geliştiğini,
02.10.2007 tarihli Muhammet YÜCE' nin gönderdiği "Kuvayı Milliye Derneği Başkanı Fikri Albay hazırlıkları yapıyor, DTP Genel Başkanı Ahmet TÜRK ile Diyarbakır Belediye Başkanı Osman BAYDEMİR'i söylediler, biz onları kabul etmedik, onlar bizim başımızı ağrıtır , PKK sülaleyi rahat bırakmaz diye biz olmaz dedik, onlar da Orhan PAMUK'u dediler" şeklindeki mesajın sorulması üzerine; Osman BAYDEMİR' in öldürülmesi konusunu hatırlayamadığını, ancak Ahmet TÜRK ile ilgili olan bölümü açıkladığım, bu konuda Muhammet YÜCE' yi azmettiren kişinin Fikri KARADAĞ olduğunu,
02.10.2007 tarihli Muhammet YÜCE'nin gönderdiği "Allah izin ederse Orhan PAMUK'un kurban bayramından sonra İstanbul'da konferansı varmış, gece 2 gibi toplantı çıkışı halledecez,ilk basta 2 trilyon alacaz,işi bitirdikten sonra da 5 trilyon, bir tane villa,bir tane de benzin istasyonu alacaz,bunlar İstanbul'da, ama sonuçta kesin yakalanacaz bunu bil, Hrant DİNK'i vuranlar gibi tüm Türkiye bizim peşimizde olacak haberin olsun" şeklindeki mesajın sorulması üzerine; Orhan PAMUK' un kurban bayramından sonra konferans çıkışında öldürüleceği, eylem gerçekleşmeden önce her birinin hesabına 2 trilyon yatıracağı, eylemden sonrada 5 trilyon , bir villa ve bir de benzinlik vereceği konusunda Fikri Albay'm Muhammet YÜCE' ye söylediklerini, Muhammet YÜCE'nin kendisine aktardığını,
02.10.2007 tarihli Muhammet YÜCE' nin gönderdiği "Öyle de yok, böyle de, en azından hayatımızı kurtarırız, babalar gibi yatar çıkarız, zaten Sedat PEKER yakalanınca bizi kendi koğuşuna aldıracakmış,en büyük biz olacaz,paranm da herşeyin de en iyisini yapacaz, halaoğlu bu saatten sonra bize bu gider" şeklindeki mesajın sorulması üzerine; Orhan PAMUK' un öldürülmesi ile ilgili olduğunu, Muhammet YÜCE' nin sürekli olarak Sedat PEKER'in kendilerini yanma alacağını söylediğini, ancak kendisinin Sedat PEKER' i tanımadığını,
10.06.2007 tarihli Muhammet YÜCE ile yaptığı görüşmenin sorulması üzerine; Balıkesir' de fabrikası olan kendisinin tanımadığı bir iş adamının kendisi, Muhammet YÜCE ve Selim AKKURT tarafından öldürülmesiyle ilgili bir görüşme olduğunu, kendilerini azmettiren kişi ya da kişileri tanımadığını, ancak Muhammet YÜCE' nin Fikri KARADAĞ ile irtibatlı olmasından Fikri KARADAĞ'm azmettirmiş olabileceğini tahmin ettiğini, Muhammet YÜCE'nin kendisine Selim AKKURT' un azmettirenlerin yanma gideceğini söylediğini, kendisinin bu kişileri tanımadığını, bu işin tamamen para için yapılacağını,
Sebahattin ÇAKIR isimli kişiye silahlı saldırı düzenlemek amacıyla takip çalışması yapılması olayı ile ilgili olarak; bu kişiyi tanımadığını, ismini Muhammet YÜCE' den duyduğunu, bu kişiyle husumetinin bulunmadığını, Muhammet YÜCE' nin kendisine Sebahattin ÇAKIR'm öğretmen olduğunu söyledyerek bu kişiyi bulup bulamayacağını sorduğunu, kendisinin de arkadaşları Koksal VURAL ve İsmail YILDIRIM'a sorduğunu, Selim AKKURT'un akrabalarının Sabahattin ÇAKIR'm akrabaları tarafından öldürdüğünü duyduğunu, bu yüzden de Selim AKKURT' un bu kişiyi öldürmek için bulmaya çalıştığını tahmin ettiğini, ancak kendisinin bu kişiyi bulamadığını, zaten aramadığını, Muhammet YÜCE ile birlikte Bursa'ya bu amaçla gitmediğini,
01.08.2007 tarihli Selim AKKURT ile Muhammet YÜCE'nin yaptığı telefon görüşmesinde geçen , Selim : "Var mı bir gelişme, boş ver çıkmayı" , Muhammet : "Bekleycem, gece on ikiye kadar valla bekleyecem, Coşkun gitti de ben bekliyorum işte arabayla... ", "Coşkun döndü Bilecik'e" , Selim : " .. öğrenemedi mi" , Muhammet : "Yok öğrenemedim işte Yener'i bekliyorum, şimdi Yener'i aradım o gelecek ona diyecem böyle böyle diyecem bul ... , bende bekliyorum on ikiye kadar bekleyecem valla tamam" şeklindeki sözlerin sorulması üzerine; kendisinin Bursa İli Gürsü ilçesinde ikamet eden kız kardeşinin yanma gittiğini, bu arada Muhammet YÜCE' nin çalıştığı fabrikanın önünde araba

ile beklediklerini, konunun bundan ibaret olduğunu, kendisinin Sebahattin ÇAKIR' ı bulmak için Muhammet ile birlikte hiçbir yerde beklemediğini beyan etmiştir.
b)-Savcılık ifadesinde;
Kolluk ifadesini tekrarladığım, Bilecik'te bir fabrikada ST operatörü olarak çalıştığını, soruşturma kapsamındaki kişilerden Muhammet YÜCE' yi akrabası olması,Selim AKKURT'u da yakın köylüsü olması nedeniyle tanıdığını, Mehmet Fikri KARADAĞ ile yüz yüze görüşmediğini, ancak Muhammet YÜCE'nin Fikri Albay diye bahsettiği için gıyabında tanıdığını, Selim AKKURT' a HALİL diye hitap ettiklerini,
Kuvayı Milliye Derneği üyesi olmadığını, Muhammet YÜCE' nin daha önce Uzman Çavuş olarak görev yaptığını, kendisine Uzman Çavuşluğu bırakacağını söyleyerek birlikte araba kiralama işi yapma teklifinde bulunduğunu, kendisinin de zor durumda olduğundan bu teklifi kabul ettiğini, ancak Muhammet YÜCE'nin Uzman Çavuşluktan ayrıldıktan sonra ekonomik olarak çok zor duruma düştüğünü, bu nedenle araba kiralama işini yapamadıklarım, yaklaşık iki yıl önce Muhammet YÜCE'nin kendisine gelerek para ile adam öldürme teklifinde bulunduğunu, tanıdığı emekli bir albayın bu konuda kendilerine yardımcı olacağını, bu kişinin bir derneği oiduğunu,bu derneğe de üye olacağını söylediğini, önceki yıl Bilecik'te iken Muhammet YÜCE'nin yanma gelerek "Balıkesir'de bir iş adamı varmış, onu öldüreceğiz, 1 trilyon para verecekler" dediğini, bu işi 4 kişi ile birlikte yapacaklarını söylediğini ancak isimlerini vermediğini, ellerinde silah olmadığını, Balıkesir'deki iş adamının ismini de bilmediğini, Muhammet YÜCE'nin bu kişiyi öldürmeleri halinde Sedat PEKER' in kendilerini yanma aldıracağını söylediğini, Muhammet'in Balıkesir'de mafya olarak bilinen Mesut ismindeki kişi ile görüşüp plan yapacağını konuştuklarını,
10.06.2007 ve 17.06.2007 tarihli Muhammet YÜCE ile yaptığı görüşmelerin de bu konuya ilişkin olduğunu, bu görüşmede geçen HALİL' in yakın köylüsü Selim AKKURT olduğunu ve kendisinin halen adam öldürmek suçundan cezaevinde yatmakta olduğunu, bu kişinin yakalanmasından sonra eylemden vazgeçtiklerini,
02.06.2007 tarihli telefon görüşmesinde, Muhammet YÜCE'nin aynı olaydan dolayı Gürsel'in yazıhanesine giderek arkasına not yazdığı Kuvayı Milliye kartını bıraktığını anlattığını, görüşmede geçen Tayeddin'in kayınbiraderi olduğunu, ailevi bir nedenden dolayı kendisine kızdığı için bu şekilde konuştuğunu,Halil olarak bahsi geçen kişinin Selim AKKURT olduğunu, Öztürk isimli kişiyi ise tanımadığını,
24.07.2007 tarihli telefon görüşmesinin, Selim AKKURT ile Sebahattin ÇAKIR ismindeki kişiler arasındaki konu ile ilgili görüşme olduğunu, Muhammat YÜCE' nin kendisine Bursa'ya gel, bu kişiyi takip edeceğiz, yerini belirleyip Selim AKKURT'a bildireceğiz dediğini, kendisinin de Bursa'ya gittiğini, Muhammet ile birlikte bir süre fabrikanın önünde muhabbet ettiklerini, daha sonra kendisinin ayrıldığını, Muhammet'in bu kişiyi takip edip etmediğini bilmediğini,
10.09.2007 tarihli telefon görüşmesinin, Sebahattin ÇAKIR ile ilgili olduğunu, görüşmede AĞA olarak bahsettikleri kişinin emekli albay Fikri KARADAĞ olduğunu, Sebahattin ÇAKIR ile Selim AKKURT arasında kan davası olduğunu bildiğini, bu konu ile ilgili olarak Selim AKKURT ile görüşmediğini, Muhammet YÜCE' nin ise Selimle görüştüğünü,
Muhammet YÜCE' nin 2007 yılı Eylül ayında kendisini 0537 878 66 23 numaralı telefonundan arayarak , Türk düşmanı olduğunu belirttiği yazar Orhan PAMUK'u Kurban Bayramının üçüncü günü İstanbul'da katılacağı konferans çıkışında öldüreceklerini, eylemde tetikçi olarak Halil Kod adlı Selim AKKURT'un, gözetlemeci olarak da Muhammet YÜCE ve sonradan ismini Ayhan ÇELİK olduğunu öğrendiği FUÇİ lakaplı kişinin bulunacağını, eylemden önce kişi başına 2 Milyon YTL, eylemden sonra daİ'Milyon YTL olacak şekilde


hesaplarına para yatacağını, ayrıca herkese birer villa ve benzinlik verileceğini,bunları ismini vermediği bir derneğin karşılayacağını söylediğini, parayı ihtiyacı olduğundan teklifi kabul ettiğini, ancak daha sonra eyleme katılmaktan vazgeçtiğini, bir hafta sonra da Bilecik'e gelen Muhammet'e vazgeçtiğini söylediğini,
Muhammet YÜCE'nin kendisine Orhan PAMUK' tan önce DTP milletvekili Ahmet TÜRK'Ü öldüreceklerini söylediğini, ancak PKK'nm ailelerine zarar vereceği düşüncesi ile bu eylemden vazgeçtiklerini, bu eylemlere ilişkin görüşmelerin olduğu dönemde Muhammet'e "Her türlü hazırım halaoğlu yeter ki haber verin" şeklinde mesaj çektiğini, ancak bu dönemde hem maddi sıkıntı içinde olduğunu hem de eşinden ayrıldığım, bu nedenle böyle bir mesaj çektiğini ve pişman olduğunu,
Herhangi bir örgüte üye olmadığını, örgüt adına da suç işlemediğini, Ali GURBUZ'ü tanımadığım, Sedat PEKER ile herhangi bir şekilde görüşmediğini beyan etmiştir.
c)-Aramalarda elde edilen deliller;
Şüphelinin evinde yapılan aramada;
- (1) adet Samsung marka CE0168 seri numaralı cep telefonu,
- (1) adet Kingmax marka hafıza kartı,
- (1) adet 0006010490S1 seri numaralı simkart, Üst aramasında;
-(1) adet 926203-023574 21 86 numaralı telsim simkart,
-(1) adet 0 506 502 06 23 2 turkcelle hazır simkart,ele geçirilmiştir.
d)-Telefon görüşmeleri;
Tape:557, 10.06.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle;
Muhammet : "Bu Balıkesir'e gidersem" "1 Trilyonluk bir iş var" "Halil'le gidecem" "Hafta içi hafta sonu 1 trilyon 500'ünü peşin alacaksınız, 500'ünü iş bittikten sonra" , Coşkun : ".. hafta sonu hafta içi biraz zor da, gine de giderim a... koyum, eğer doğruysa s... anasını", Muhammet : "..hafta içine 500 milyarını verir" "Ya 1 günlük, gidip orda 1 tanesi var, onu halledeceksiniz" "Halil gidecek, 1 trilyona anlaştı" "Bu hafta adam parayı yatıracak" "200-250 kağıtı alırsın" "Kimseye deme, Ben, Sen, Halil" "Toplam 1 Trilyon, kişi başı 250'şer milyar yeter"
Tape:558/559/560, 12.06.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin gönderdiği mesajda ; "Halaoğlu ne haber, Halil görüştü,şu an Kütahya'da yarın cezaevinde Sedat PEKERTe görüşecek, PEKER'in emrini bekliyoz, 1 ay içinde artık hem paramız, hem de arkamızda PEKER olacak"
Tape:561, 12.06.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Coşkun : "Nerdeydin ki", Muhammet: "Şeyde işte orda" dediği, Coşkun: "görüştün mü sen", Muhammet :"Mesaj attım sana" , Coşkun : "sen de beraber miydin" , Muhammet: "Yok ben gitmedim o şu an Kütahya'da, yarın görüşü var, yarın görüşsün ona göre" , Coşkun : "Ne için aramyormuşuk biliyor musun" "Kaçakçılıktan"
Tape:266, 30.06.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet : "Biz dışarıdayız.." "Çim suluyorum bitti işin" , Coşkun : "He bitti" , Muhammet: "İyi Asim'i hallettik" , bir süre Halil ve Asım isimli kişilerin arasındaki problemle ilgili görüştükleri, Coşkun : "Halil'i oralara falan getittirme bi daha" "herhangi bir şeyde hemen çağırma adamı" , Muhammet : "Tabi canım .. gelecek zaten o, gelse kesin vurur" "A.. .koyank ona gerek kalmaz ama ben de vururuk ta de yani siktir et şu an bu telefon açması da yeter boşver" , Coşkun : " haber gönderdim bugün -" "Asimle, Serkan'a" "Gürsel'e" "Dedim, ayaklarını denk alsınlar, .. Bursa'yı dar edirim onlara," haberleri olsun dedim" ,

Muhammet: "..bu hafta içi veya hafta sonu gelebilirim Bursa'ya, söyle Bursa'yı dar ederim onlara, haberleri olsun bak s.. .onları" ,
Tape:562, 02.07.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet : "Hangi iş o, alacağını aldı oradan, öbür iş te seçimi bekler, Ağa'nın şu an milletvekili adayı İsrafil dayı", "Şimdi olayı yapsa yakalanma makalanma durumu da onu etkiler diye seçimden sonrayı bekler", ".. zaten Ağa o işi almış, ona almış zaten, Sorento Jip aldı kendine" , "Bir tane de ev alıyor şimdi" , ".. bu evi ben bitirdim mi halaoğlu direk zaten oraya gidiyoruz, o Selami ile beraber evde kalıyor, Selami, Ben, Sen, O, dördümüz kalacağız" , Coşkun : "Allah 4 tabanca 4 kişi" , Muhammet: "..Durup ne edecem bunların içinde ben askeriyeden ayrılmışım benim hayatım bitmiş a.. .koyarım ben bundan sonra böyle hayatım, benim memurluk derdim yok bir şey derdim yok ev sıkıntım yok öyle değil" ve bir süre çeşitli kişiler hakkında görüştükten sonra... Muhammet: "He ben Gürsel'in yazıhanesine de yazı bırakmıştım biliyorsun onu da almış" "Bide dedim eğer benlen işin varsa dedim ben sahildeyim beklerim gel dedim, şey yazdım "Geldim büro da yoksun" , "Aynı böyle yazdım benim Kuvayı Milliye kartım var ona" "Ben geldim yoksun eğer benlen işin varsa sahilde bekliyorum" aynı böyle yazdım bıraktım, Süleyman onu bana diyor yav diyor sen taa adamın bürosuna gitmişsin böyle böyle yazı yazmışsın, dedim gittim dedim, benim çekerim yok dedim, gereğini görüşürüz dedim, madem öyleyse a... koyduğum", "Ya bir o da benim gibi güvenlik çalışıyor ya şeyde" ,"Güzelyalı'da, yani kendi bürosu mürosu yok a... koyum", "Ammanı iyi korktular yani çok güzel oldu da, Asim sopayı yiyecek Halaoğlu" , Coşkun : "Asım o ikisi de hak etti o Gürsel de o da" , Muhammet : "Bir ortalık yatışsın 5-6 ay sonra gelip onların bir gece a... koyup gideceğiz" "Yani bizden geldiğini bilmeyecekler" , Coşkun : "Şimdi geliriz oraya onların anasını s... sonra geçeriz Ankara'ya" , Muhammet: "He Ankara'ya Tayeddin'in de a... koyanz" "Onu var ya ayaklanna sıkacam onun ben böyle ayaklanna sıkacam" "Ben kendim a... koyum onu var ya , böyle ayaklanna sıkacam a... koyum o frene ki bastığı gaza bastığı... ya anasını s... onun o ayaklanm" "He hiç arkan geniş çekmezsin, Allah'ın izniyle bundan sonra a... koyum Allah'a şükür Mafyası da biziz delikanlısı da biziz a... koyank" , Coşkun : "Kim ne demişse a... koyum, çıkacam karşısına böyle böyle demişsin doğru mu, doğru, çak a... koyum ... a... koyduğumunu" , Muhammet: "Halil de şeyi kafaya takmış Ankara'da Öztürk'ü" "Özturk'ü vuracam diyor" "Bunu da listeye yazmışım diyor "
Tape:272, 04.07.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Bir süre çeşitli konularla ilgili görüştükten sonra Muhammet : "Duruma göre bakacağız ..eğer ağayı Ankara'ya bırakırsak, oradan arabayla geri oraya döneceğiz, ağa İstanbul'da kalırsa arabayı alamayız, bakacağız başka bir araba buluruz belki" "Zaten seni alacağız oradan, ağayı bırakacağız Ankara'ya"
Tape:279, 18.07.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "CNN Türk'te gece 1 'de program var, bizim o Albayla beraber çağırdılar beni" , Coşkun : "Senin o Mahkeme ne oldu" , Muhammet: "Kredi kartı, bide Kuvayı Milliye'den Mahkeme var ya" "Televizyona çıkmadık mı, ..her gün bomba momba buldular evlerde, Kuvayı Milliyeciler haberlerde hiç izlemiyor musun" "Bende oranın yönetimindeyim" "Derneği kurdu ama ağaylan da görüştük, ağa da ökeyi verdi, dedi hepiniz oraya toplanın dedi, ..Albayla da tanışacak işte seçimden sonra" "...orayı ele alın dedi, orası resmi biliyor musun" "Orda her türlü koşturursun, en azından devlet arkanda..." ve CNN Türk Kanalında katılacaklan programla ilgili olarak bir süre görüştükten sonra Muhammet : "Canını sıkma, oraya gideceğiz başka yolu yok halaoğlu, böyle olmuyor, ona buna hizmetçilik et et nereye kadar" "Her türlü şeyimiz var, ağamız var, Halil var, yani bizim bileğimizi büken olmaz, bende şimdi Kuvayı Milliye'ye girdim, zaten devlet arkamızda , yani Kuvayı Milliye az boz bi yer değil, bizim Fikri Albay az boz adam değil zaten" '*' '' -


'""1'. v^y-^^İ^Vss»

Tape:563, 20.07.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetie;
Muhammet : "Televizyona çıktık gece l'de CNN Türk'deydik işte on da çekime girdik bu günde geri geldik işte sen izlemedin", "Göktürk ... hepsi izlemişler ya gece birde yayma verdiler ya onda girdik yayma işte", "Ordan zaten karşıya geçmedim hiç ordan direk bindim feribota geri geldim ya Halil gilin oraya geçmedim bir de" , Coşkun : "Her hangi bir şey oldu mu yoksa" , Muhammet: "Yok herhangi bir şey yok ya, televizyona çıktık dedi yayma işte" "... Halil geldi ya gittiğimde" "Dükkan falan bakiyi buradan" "Şey bir mekan açiyi şimdi o parayı aldığı zaman Balıkesir'de bir tane Mesut var işte" "O da geldi burada buluştular işte" "Ya da dedi, İstanbul'da bir mekan aç dedi, ben bakamam da dedi, bu dedi zaten İstanbul'a gelecek dedi, yani benim için" "Dedi aç dedi başında bu dursun dedi a.. .koyayım, o da dedi ya buradan ya da oradan dedi bir açayım dedi" "Halil de dedi bari açtırak dedi, Coşkun'la beraber dedi siz başında durun dedi, ben duramam dedi, hani aranması var ya" "Bakak işte Reşit dün gitmiş İstanbul'a yer bakiyir işte onun arkadaşları var ya" "İşte Ağa ile dün görüştüm iyi etmişin dedi Kuvayı Milliyeye girmişsin dedi, Göktürk de gelir şimdi İstanbul'a hepsi İstanbul'a birleşir seçimden sonra ağa dedi ben size yolda gösteririm dedi..." "Ol tabi, yo onlar üye olmayacak ta ben sen, oranın yönetiminde olacağım yani orayı arkamıza alacauk" "Ağa da beğendi dedi aferin dedi iyi etmişen diyor, bizden diyor hele şükür diyor ya diyor bir tane akıllı iş yaptız...""... ben size yol yordam göstericem dedi tanıştıracağım dedi sağıyla soluna" "İstanbul'a yerleşin dedi hepiniz birikin orda dedi" "Birleşir oraya zaten Halü'len geldik mi detaylı konuşur" "Hayırlısı işte o Halil bir gitsin bu seçimden sonra Ağa da bir İzmir'deki işe seçimden sonra gittiydi işte" "Oraya gidecek seçimden sonra bir 100 bin dolar daha alacak ordan" "...en kral telefonu taşıyacağım, takım elbiseyle gezecuk bundan sonra, sen rahat ol" "Biz para peşine koşirek bundan sonra" ,
Tape:282, 24.07.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "Sen cumartesi gelebilirsin" , Coşkun : "Cumartesi günü gelebilirim herhalde" "Gündüz işte saat 5' te çıkam direk gelirim" , Muhammet :"5'te olmaz" "Gündüz gündüz onu araştıracağız akşamda Bilecik'e gideceğiz" "İyi sen bi Emrah Yener'i arayabilirsen bir ara" "Sebahattin ÇAKIR unutma tamam sağlık meslek lisesinde öğretmen"
Tape:283, 26.07.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Coşkun : "Ne ettiniz o işleri", Muhammet : " yerini bulamadık ..bi bulsak a... koyacak, endirecez aşağıya" , Coşkun : "Yok öbür işi öbür işi" , Muhammet: "Öbür işi, bu hafta gider inşallah zannedersem" , "İşte seçim bitti ya ona gidecek, İzmir'de ki işe" , "Ama bu işler öyle kolay değil, her şeyin bi projesi planı vardır" , "Adam basit işlerle uğraşmıyor ki, hemen hurra diye bir işe gidilmez" "Oğlum sonucunda cezaevi var , ölüm var, öyle her işi bir anda yapamazsın"
Tape:217, 10.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; M.YÜCE ile C.ÇALIK bir süre sohbet ettikten sonra Coşkun'un telefonu yanında bulunan X şahsa verdiği, X şahsıh Halil'i sorduğu, Muhammet : "Halil İstanbul'da bu hafta Manisa'ya gidiyor" "Orada Sebo Hoca var ya" "Sabahattin Hoca vardı bir tane" "O Şıhtır,bunlar zaten onun yerini bulduk işte bu hafta oraya gidiyor" "He onu kaldıracak" , "Valla iyi oldu canım o zaten o kalmıştı, birde onu buldu işte geçen hafta gidecekti Ağa bırakmadı" , X : "O bir tane .. vardı ya o mu" , "Oraya buraya kaçıyor devamlı" , Muhammet:"... Manisa'daymış bulduk işte Ağa buldu", X : "Üstü örtük konuş ha"
Tape:229/230, 30.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin gönderdiği mesajda; "Halaoğlu gazeteci Orhan PAMUK'u halledecez,ben,sen Halil,Fuci varmış , toplam 2 trilyon alacaz,var mısın, kurban bayramından sonra hazır ol" yazdığı,
Tape:232, 02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Coşkun'un "Mesaj mesaj gelmemiş da" "Ha göndersene bir daha" ,
02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'ye gönderdiği mesajda ; "Her türlü
hazırım halaoğlu,yeter ki haber verin" *' t^ _t»

Hiç yorum yok: