11.8.09

2. ERGENEKON İDDİANAMESİ 451 - 500 SAYFALAR

2. ERGENEKON İDDİANAMESİ 451 - 500 SAYFALAR

Soruşturma kapsamında olan şahısların medya yapılanması ile ilgili faaliyetlerine bakacak olursak;
Sanık İlhan SELÇUK’un Cumhuriyet gazetesi imtiyaz sahibi ve başyazarı olduğu,
Sanık Doğu PERİNÇEK’in Ulusal Kanal çalışmalarının yanısıra Aydınlık Dergisinde başyazarlık yaptığı,
Sanık Kemal KERİNÇSİZ’in Yeniçağ Televizyonunda program hazırlayıp sunduğu,
Sanık Ferit İLSEVER’in Ulusal Kanal yayın yönetmenliği ve Aydınlık Dergisinde yazarlık yaptığı,
Sanık Mehmet Adnan AKFIRAT’ın Ulusal Kanal yönetim kurulu üyesi olduğu,
Sanık Hikmet ÇİÇEK’in Aydınlık Dergisinde haber araştırma müdürü olduğu,
Sanık Serhan BOLLUK’un Aydınlık Dergisi genel yayın yönetmenliği yaptığı,
Sanık Hayati ÖZCAN’ın Ulusal Kanal İzmir muhabirliği yaptığı,
Sanık Güler KÖMÜCÜ’nün Akşam Gazetesinde köşe yazarlığı yaptığı,
Sanık Emin GÜRSES’in Aydınlık Dergisi ve Cumhuriyet Gazetesinde yazarlık yaptığı,
Sanık Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK’ün 2004-2007 yılları arasında “Önce Vatan” gazetesinde köşe yazarlığı yaptığı, bir dönem Ulusal Kanal’da görev yaptığı,
Sanık Hayrullah Mahmut ÖZGÜR’ün 2003 yılında Star Gazetesi Ankara temsilciliği yaptığı,
Sanık Hayrettin ERTEKİN’in Enternet grup strateji başkanlığını yaptığı ve Business Channel’da faaliyetlerde bulunduğu,
Sanık Vedat YENERER’in www.internetajans.com ve www.metyarazi.com isimli internet sitelerini kurduğu ve aynı zamanda Yeni Çağ Gazetesinde köşe yazarlığı yaptığı,
Sanık Bekir ÖZTÜRK’ün www.kuvvaimilliye.net isimli internet sitesini kurduğu ve bu sitede yazı yazdığı,
Sanık Oktay YILDIRIM’ın www.kuvvaimilliye.net isimli internet sitesinde yazı yazdığı,
Sanık İsmail YILDIZ’ın www.sesar.com.tr isimli internet sitesini kurduğu ve bu sitede yazı yazdığı,
Sanık Erkut ERSOY’un www.özelburo.com isimli internet sitesini kurduğu ve bu sitede yazı yazdığı,
Sanık Halil Behiç GÜRCİHAN’ın www.acikistihbarat.com isimli internet sitesini kurduğu ve bu sitede yazı yazdığı,
Sanık Ayşe Asuman ÖZDEMİR’in www.acikistihbarat.com isimli internet sitesinde yazı yazdığı,
Sanık Sedat PEKER’in www.öztürkler.com.tr isimli internet sitesini kurduğu tespit edilmiş, bu sanıkların medya yapılanması ile ilgili faaliyetleri önceki iddianamemizde ayrıntılı olarak anlatılmıştır.
Ergenekon Terör Örgütüne yönelik yapılan çalışmalarda haklarında işlem yapılan şüphelilere bakıldığında ise;
Şüpheli Mustafa BALBAY’ın Cumhuriyet Gazetesi Ankara temsilcisi olduğu, gazetede köşe yazarlığı yaptığı, ayrıca ART televizyonunda program sunduğu,
Şüpheli Gürbüz ÇAPAN’ın Cumhuriyet gazetesinde yazarlık yaptığı ve Cumhuriyet Tv’nin kuruluşu için çalışma yaptığı,
Şüpheli Emcet OLCAYTO’nun Ulusal Kanalda çalıştığı ve Aydınlık dergisinde yazarlık yaptığı,
Şüpheli Ahmet Tuncay ÖZKAN’ın Kanaltürk (daha sonra satılmıştır) ve Biz Tv’nin sahibi olduğu, uzun yıllardır değişik medya organlarında genel yayın yönetmenliği ve gazetecilik yaptığı,
Şüpheli Merdan YANADAĞ’ın Kanaltürk (Satılmadan önce) ve Biz Tvde program sunuculuğu yaptığı,
Şüpheli Adnan BULUT’un daha önce Kanaltürk’de müdür olarak çalıştığı,
Şüpheli Ufuk Mehmet Büyükçelebi’nin Tercüman Gazetesi genel yayın yönetmeni olduğu,
Şüpheli Sinan Aydın AYGÜN’ün Sözcü Gazetesinde yazarlık yaptığı,
Şüpheli Osman GÜRBÜZ’ün Antalyada “Ayışığı” isimli yerel gazetenin sahibi olduğu,
Şüpheli Muhammed Murat AVAR’ın Erzurumda “Milletin Sesi” isimli yerel gazetede muhabirlik yaptığı,
Şüpheli Durmuş Ali ÖZOĞLU’nun Toplumsal Dönüşüm Yayınları ve www.toplumsalhaber.com isimli internet sitesinin sahibi olduğu,
Şüpheli Neriman AYDIN’ın www.toplumsalhaber.com isimli internet sitesinde yazarlık yaptığı,
Şüpheli Hatice BAHTİYAR’ın www.toplumsalhaber.com isimli internet sitesinde yazarlık yaptığı,
Şüpheli Adil Serdar SAÇAN’ın www.kuvvaimilliye.net isimli ve www.bizkackisiyiz.com isimli internet sitelerinde yazarlık yaptığı,
Şüpheli Fatma Sibel YÜKSEK’in www.acikistihbarat.com isimli internet sitesinde yazarlık yaptığı,
Şüpheli Emin ŞİRİN’in www.haberx.com isimli internet sitesinde yazarlık yaptığı,
Şüpheli Erol MÜTERCİMLER’in Habertürk Tv’de program hazırlayıp sunduğu,
Şüpheli Selim Utku GÜMRÜKÇÜ’nün İzmir’de haftalık yayınlanan “Dönemeç” isimli derginin ortağı olduğu anlaşılmıştır.

CUMHURİYET GAZETESİNİN ELE GEÇİRİLMESİ VE REORGANİZASYON YAPILMASI FAALİYETLERİ

“Ulusal Medya 2001” isimli dokümanda, Bağımsız ulusal medya kuruluşlarının yaratılabilmesi için; yurtta ve yurt dışında faaliyet gösteren Türk iş adamları arasından seçilecek kişilerden “Medya-Finans Konseyi”nin oluşturulması gerektiği, bu kapsamda öncelikle Cumhuriyet Gazetesinin ele geçirilerek ulusal medya oluşumunun merkez üssü olmasının kararlaştırıldığı, “Cumhuriyet Gazetesi Reorganizasyon Çalışması” başlığı altında ise; Cumhuriyet Gazetesinin ele geçirilmesiyle ilgili Gürbüz ÇAPAN’la yapılan görüşmenin aynen yazıldığı, Gürbüz ÇAPAN’ın Cumhuriyet Gazetesinin “Ulusal Medyanın Merkez Üssü” olarak seçilmesini kabul ettiği ve hisselerini parasız olarak devir ettiği, yapılan çalışma sonucunda gazetenin %10’unun İlhan SELÇUK’a ait olduğu, %10’unun halka açılım hissesi olduğu, %80 ya da %90 hissenin en az %51’inin örgütün aidiyetine geçmesinin kararlaştırıldığı belirtilmiştir.
Önceki iddianamemizde, İlhan SELÇUK, Doğu PERİNÇEK, Veli KÜÇÜK, Ferit İLSEVER ve Tuncay GÜNEY’in konu ile ilgili anlatımları belirtilmiştir. Adı geçen şüphelilerin beyanlarından, gazetenin ele geçirilmesi ve reorganize edilmesi için ENKA tesislerindeki yapılan toplantının tamamen doğru olduğu anlaşılmıştır.
Öte yandan Doğu PERİNÇEK alınan ifadesinde, 1998 yılında İlhan SELÇUK, Gürbüz ÇAPAN, Ferit İLSEVER ile birlikte İstanbul’da Armada otelinde yaptıkları toplantıda ortak bir televizyon yapmayı görüştüklerini beyan etmiştir.

Konu ile ilgili olarak Şüpheli Gürbüz ÇAPAN alınan ifadesinde; “.. Hatırlamadığı bir tarihte USİAD başkanı KEMAL ÖZDEN’in Cumhuriyet gazetesi ve Cumhuriyet TV ile bir proje için konuşacaklarını, yemeğe FERİT İLSEVER’in katılacağını söyleyerek davet ettiğini, kendisini kabul ettiğini, toplantının yapıldığı ENKA tesislerine ÜMİT ÜLGEN ile birlikte gittiklerini, KEMAL ÖZDEN’in kendisini VELİ KÜÇÜK ile tanıştırdığını, bu toplantıda VELİ KÜÇÜK’ün diğer katılımcılara göre “ üst, abi ” konumunda bulunduğunu, VELİ KÜÇÜK ve diğerlerinin Cumhuriyet Gazetesinde ve Cumhuriyet Radyo ve TV’sinde ne kadar hissesi olduğunu sorduklarını, o dönem %20 olan hissesini devretmesini istediklerini, hisselerin kardeşi GÜNAY ÇAPAN’a ait olduğunu, ancak büyüğü olarak toplantıya kendisinin katıldığını, 2 Milyon Dolar verilmesi durumunda hisseleri devredeceğini söylediğini, bu teklifinin kabul edilmediğini, daha sonra oradan ayrıldığını, toplantıda her hangi bir karar alınıp alınmadığını bilmediğini,
Toplantı öncesinde Cumhuriyet gazetesinin hissesi ile ilgili durumu tam olarak bilmediğini, Cumhuriyet gazetesinin yaşatılması için Cumhuriyet vakfının kurulduğunu, gazetenin isim ve imtiyazlarının eski sahibi olan NADİ ailesi tarafından bu vakfa bağışlandığını, daha sonra Yenigün Habercilik A.Ş. nin kurulduğunu, vakıf tarafından gazetenin isim hakkının bu şirkete kiralandığını, şirketin maddi sıkıntıya düşmesi sebebiyle kendisinin avukatının tavsiyesi ile şirketin %20 hissesini 2 Milyon Dolara kardeşi GÜNAY ÇAPAN’a aldırdığını, daha sonra bu hissenin %10 unu Mehmet Emin Karamehmet’e 1 milyon Dolara devrettiklerini, 2005 yılında GÜNAY ÇAPAN’ın %10 hissesini kendisinin aldığını,
FERİT İLSEVER’in bir ara kendisine Cumhuriyet Gazetesinin ulusal medyanın merkez üssü yapılmasını kendisine anlattığını ancak kendisinin istediği paranın verilmesi durumunda hisseleri devredeceğini söylediğini, söz konusu toplantıda KEMAL ÖZDEN’ in ulusalcı iş adamlarından para bularak hisselerine almak istediğini, ancak bunun gerçekleşmediğini, bu toplantıda VELİ KÜÇÜK’ün kendisinin milliyetçi ulusalcı olduğunu anlattığını, DOĞU PERİNÇEK’in kendisine beraber televizyon kurmayı teklif ettiğini, kendisini İLHAN SELÇUK’a yönlendirdiğini, ele geçen örgütsel dokümanlardan “Ulusal Medya 2001” başlıklı belgenin içeriğinin gerçek dışı olduğunu,
DOĞU PERİNÇEK ile ARMADA otelde toplantı yapmadığını, ancak ortak televizyon kurmak için İLHAN SELÇUK ve DOĞU PERİNÇEK ile bir toplantı yaptıklarını, kendisinin televizyon için makine ve teçhizat aldığını, daha sonra frekans alınamadığı için projenin iptal edildiğini, eski olan teçhizatların bir kısmının çürüdüğünü, bir kısmını bir televizyon kuruluşuna verdiğini, USİAD üyesi iş adamları ile Çırağan Sarayında yapılan gizli toplantılardan haberinin olmadığını, kendisinin bir kez ENKA tesislerinde yapılan toplantıya katıldığını” beyan etmiştir.

Şüphelilerden ele geçirilen dijital verilerin incelemesinde; şüpheliler Levent ERSÖZ ve Hasan Atilla UĞUR’un değişik kişilerle yaptıkları görüşmeleri kaydettikleri ve daha sonra çözümlerini yapıp bazılarının ses dosyaları ile birlikte sakladıkları görülmüştür.
Bu kapsamda ele geçirilen delillerden, 16 Aralık 2003 tarihinde şüpheli Levent ERSÖZ ile Ahmet Tuncay ÖZKAN arasında yapılan görüşme çözümünde özetle; Tuncay ÖZKAN’ın, Show TV ismindeki televizyondaki işinden çıkartılması ile ilgili patronu Mehmet Emin KARAMEHMET hakkındaki şikayetlerini dile getirdiği, yeniden işe alınması için Mehmet Emin KARAMEHMET’e baskı yapılmasının faydalı olacağını, kendisinin yeniden Show televizyonuna geri dönmesinin çok önemli olduğunu söylediği, bu çerçevede “Mehmet Emin’i biraz daha sıkıştırarak oynanırsa bu geri adım atmak zorunda kalacaktır, geri adım attığında da bunun canına okumak lazım” dediği, Levent ERSÖZ’ün de Jandarma Genel Komutanı Şener ERUYGUR’un KARAMEHMET’le görüştüğünü, fakat KARAMEHMET’in Tuncay ÖZKAN’ın kendisinin ayrılmak istediğini söylediğini ifade ettiği, Tuncay ÖZKAN’ın da bunun yalan olduğunu söylediği,
Görüşmenin devamında Tuncay ÖZKAN’ın iki yıl önce Genelkurmay Adli Müşavirliğinden Erdal ŞENEL paşanın kendisini aradığını ve yanına çağırdığını, kendisinin de gittiğini, Tanju GÜVEN ve Erdal ŞENEL ile bir görüşme yaptıklarını, bu görüşmede kendisinden DOĞAN grubu ile ilgili bir tahlil yapmasını istediklerini, kendisinin de “ulusal açıdan Doğan grubunun tahlilini yapacak olursam Doğan grubu Türkiye’ye zararlıdır, mutlaka alternatifinin oluşturulması gerekir” dediğini, bunun üzerine kendisine “sana bir teklif gelecek, sen bu teklifi kabul et” dendiğini, kendisinin bu teklifin kimlerden geleceğini, Türkiye’de öyle bir grup olmadığını, fakat böyle bir teklif gelse memnuniyetle kabul edeceğini, Türkiye’de alternatif bir medya yaratılmasını, o medyanın ulusal duruşunun güçlendirilmesini memnuniyetle destekleyeceğini söylediğini ve bir hafta sonra da KARAMEHMET grubunu kastederek gruptan teklif geldiğini, bu durumdan kendisinin çok rahatsız olduğunu, bunların battığını, fakat “git bat diyorsanız batayım” dediğini, bunun üzerine kendisine “bu ulusal bir görevdir, bu grup batmaz, sen merak etme” dendiğini, kendisinin de gruba girdiğini, girince diğer komutanlarla görüşme fırsatı olduğunu ve herkesin “ulusal bir gruptur, desteklenecektir” mesajı verdiğini, bu mesajı alınca ilk günden itibaren ulusal bir duruş ortaya koyduğunu ve ona uygun olarak ta SHOW televizyonu ve Akşam gazetesini boşalttığını ve bir çizgi yarattığını, grubun bir çizgisi oluştuğunu, aynı zamanda Türkiye’de medyada olmaz denilen bir şey yaptığını ve Akşam Gazetesinin tirajını 120.000 den 210.000 e çıkarttığını, Akşam Gazetesinin lümpen bir gazete iken AB grubunda çok etkili bir gazete haline geldiğini, Show TV’yi dördüncü sıradan birinci sıraya çıkarttığını, reklam gelirlerini artırdığını beyan etmiştir.
Görüşmenin ilerleyen bölümlerinde; Ali Müfit GÜRTUNA ve bu kişiye ait televizyon kanalı hakkında konuşmaya başladıkları, Tuncay ÖZKAN’ın Ali Müfit GÜRTUNA’nın öneminden bahsettiği ve bu kişiye ait televizyonu yerel seçimler öncesinde almak istediğini söylediği, bu çerçevede Tuncay ÖZKAN’ın “Ali Müfit’i sıkıştırmak gerekiyor. Yine ben sizden yardım isteyeceğim” dediği,
Görüşmenin devamında medyanın öneminden ve medyadaki ulusal duruşu kontrol altına almaktan bahsettikleri, bu çerçevede Tuncay ÖZKAN’ın “MEDYA ÇOK ÖNEMLİ, medya içerisinde benim ve benim arkadaşlarım bu düşüncede, ortak düşündüğümüze inandığımız bu düşüncelerin bu duyguların bulunmasında büyük fayda var, bunun için ben diyorum ki biz operasyonu mutlulukla sonuçlandıralım. Ne olmalı, Mehmet Emin’in kafası bu işe aymalı ve aydınlanmalı ve geriye gitmemelerini değerlendiririz.” “ikincisi de yedek bir sistem olarak bu Ali Müfit GÜRTUNA’nın elindeki sistemi almalıyız ve olayı organize etmeliyiz. Ben, onunla ilgili olarak Ali Müfit beye yapılacak psikolojik bir baskının çok yararlı olacağına inanıyorum. Orada bu TV kanalı, bugüne kadar Türkiye’de ve dünyada hiç kimsenin yapamadığını yapabilir… Yerel seçim öncesinde Show TV de Mehmet Emin’in yaptıramadığı her şeyi yapma olanağı var. Bütün görüşlerini orada seslendirme olanağı alır ve yarın bir gün çok ileri bir hamle alır” dediği, Levent ERSÖZ’ün de “İKTİDARA VURULACAK DARBE İÇİN BU ÇOK ÖNEMLİ” dediği,
Görüşmenin ilerleyen bölümlerinde; yeniden medyanın öneminden bahsettikleri ve Tuncay ÖZKAN’ın bu çerçevede “Türkiye’yi inşa edebilmek için bir tek koşul var, TÜRK MEDYASINI AYNI ZAMANDA KONTROL EDEBİLMEK…, Dünyanın neresinde psikolojik istihbarat yapmayan devlet var, bu ne demek, MGK’nın tutanağı gizli. Bunu sana veren, bu bilgiyi yaymak için sana veriyor” dediği, (Tuncay ÖZKAN’ın Küçükçekmecedeki deposunda yapılan aramalarda çok sayıda MGK toplantı tutanakları ele geçirilmiştir.)
Bilahare, Tuncay ÖZKAN’ın “İstanbul TV konusunda mutlaka Ali Müfit GÜRTUNA’ya baskı yapıp, bunu devredip çıkması konusunu sağlamalıyız. Ama bununla birlikte mutlaka Akşam’da geri adım atmak zorunda. Çünkü onu bugüne taşıyan Türk Silahlı Kuvvetleridir. Bugün ayakta kalmasını Türk Silahlı Kuvvetlerine ve bana borçludur, yaptığı her şey çok büyük hata olur ve kendisine döner.” dediği anlaşılmıştır.

17 Aralık 2003 günü Mehmet Emin KARAMEHMET ile Levent ERSÖZ ve Hasan Atilla UĞUR arasında yapılan görüşme çözümünde özetle;
Öncelikli olarak Mehmet Emin KARAMEHMET’in ticari konuları ve ekonomik sıkıntıları ile ilgili konuşma yaptıkları, görüşmenin ortalarına doğru Levent ERSÖZ’ün “Komutanımızın size selamı var, kendisi yurt dışında, kendisi ile görüşmemiz esnasında şunları size iletmemizi istedi. “Tuncay beyle İlgili bunu Mehmet beyden beklemezdim” dedi. Kendisi çok üzüldüler. 1,2 yıllık sıkıntıları paylaşmış, sizlere yardımcı olmuş bir insan. Bazı çevrelerden, bazı kişilerden size bir takım şeyler gelmiştir, geldiğini de biliyoruz. Sonuçta bu bir vefadır, ama bütün bunlara rağmen karşılıklı olarak iyi niyetin göstergesidir BU SÖYLEDİĞİM KONU YERİNE GELSİN, Mehmet bey beni hiçe saydı, bu konuyu kendisine aktar, umarım bu konunun telafisini yapar dedi.” dediği, Karamehmet’in de “Ben bu konuyu size şöyle anlatayım. Tuncay beyin bizimle bir kontratı var. Bizimle değil de ayrı bir şirketle, Tuncay beye çok baskılar geldi. Ben öyle baskılara şey yapacak değilim. Başbakan bizim televizyona hiç gelmedi. Çok söyledik ama olmadı, beyanat vermiyor. Buna rağmen biz Tuncay beye bir şey yapmadık. Borçlarımız var, kısıtlamaya gitmemiz lazım. Onun maliyeti vergiler dahil 9 milyon dolar, bu televizyona geliyor. Bundan önce 7 milyon dolardı. Arkadaşlarla konuşurken bunları biraz indiremez misiniz demişler, o da ben ayrılıyorum demiş. Ben yoktum. Cuma günü geldim Türkiye'ye. Ben arkadaşlarla bir konuşayım dedim, sonra siz telefon açtınız, konuştum Biz anlaştık ayrılıyoruz, ücretini kesmedik, program için ücreti devam ediyor. Yerine kimseyi almadık, ondan sonra ne Başbakan ne Bakanlardan teklif gelmedi, yine söylüyorum yerine de hiç kimse alınmadı.” dediği, bunun üzerine Levent ERSÖZ’ün “Size nasıl geldi bilmiyorum, program da ücretsiz çalışırım demiş.” Dediği, Karamehmet’in de “Onu da bizim arkadaşlar kabul etmediler.” dediği, bunun üzerine Levent ERSÖZ’ün de “Komutanımız söyledi, telafisi olabilir diye. Kendisinin söylemesine rağmen hiçe saydınız. Konu tamamıyla özel, burada kalacağına inandığımız için.” “Siz bir kez daha düşünün, gerekirse o vatandaşı bir kez daha çağırın nedir bu diye. Kendisini sever veya sevmezsiniz.” dediği, Karamehmet’in de “Kendisiyle hiçbir şeyim yok. Kendisi ben ayrılayım dedi, kendisine sorabilirsiniz” dediği, Levent ERSÖZ’ün “Ben kendisinin ayrılma gibi bir düşüncesi olmadığını öğrendim.” dediği, Karamehmet’in de “Ama ayrıldıktan sonra demiştir. Ayrıldı, aradan ne kadar geçti, organizasyon yaptılar. Ondan sonra ben bu söylediğinizi de söyledim, ücretsiz çalışırım demiş idareye. Ama kontratı boyunca her türlü mahrumiyetini ödüyoruz yani.” dediği, Levent ERSÖZ’ün “Onun mahrumiyetinden ziyade SHOW TV GİBİ BİR BASIN YAYIN KURULUŞUNUN BU ÇİZGİSİNİN DEVAM ETTİRİLMESİ SON DERECE ÖNEMLİ.” dediği, Karamehmet’in “Orada bir endişeniz olmasın.” “Komutanım hassasiyeti biliyoruz ama, sorun, kendisine biz en ufak bir şey söylememişizdir.” dediği,
Görüşmenin devamında, Hasan Atilla UĞUR’un söze girerek “Ama Mehmet bey… Komutanımız hakikaten kırılmış, hassas bir insan, tekrar çağırıpta Tuncay Bey ile konuşursanız kendisini de mutlu edersiniz.” dediği, bir süre daha konuştuktan sonra Hasan Atilla UĞUR’un da çok kritik bir dönemden geçildiğini, bu nedenle Show TV ve Akşam Gazetesinin önemli olduğunu, bu nedenle bazı baskılar altında kalmaması gerektiğini söylediği ve görüşmenin sonlarına doğru “Ankara'da temasta olabileceğimiz, güvendiğiniz bir kimse var mı?” dediği, Karamehmet’in de Akşam Gazetesinden Serdar Ç…’nun, Show TV’den de Bülent E…’in isimlerini ve telefon numaralarını verdiği anlaşılmıştır.
Konu ile ilgili Mehmet Emin KARAMEHMET’in alınan ifadesinde: “..belirtilen tarihlerde Jandarma Genel Komutanlığına çağırıldığını, orada kendisi ile Levent ERSÖZ ve Hasan Atilla UĞUR’un görüştüğünü, bu görüşmede Tuncay ÖZKAN’ın yeniden işe alınmasını söylediklerini ve görüşmede geçen konuların konuşulduğunu…” beyan etmiştir.

23 Aralık 2003 tarihinde Mustafa BALBAY ile Levent ERSÖZ ve Hasan Atilla UĞUR arasında yapılan görüşme çözümü özetinde;
Görüşme içerisinde genel olarak örgütün MEDYA YAPILANMASI ile ilgili konuşmalar yaptıkları, bu çerçevede özellikle Cumhuriyet Gazetesinin tirajının artırılması ile ilgili konuştukları, bunların yanı sıra diğer MEDYA ORGANLARININ KONTROL ALTINA ALINMASINI KONUŞTUKLARI, bu çerçevede Levent ERSÖZ’ün “medya sahipleri ile görüşme yapmak lazım” dediği, Mustafa BALBAY’ın da “BELLİ DÜRTMELER ORALARIN YÖNETİMİNDEKİ İNSANLARLA” dediği, devamında Mustafa BALBAY’ın “şu alternatif medya nasıl yaratılır, belki uzun sürede buna bakmak lazım, şimdi iki üç tane bir tane kanal değişik bir şey söylerse bunları etkiliyor” “Uzan’ın genel üzerindeki etkisi yüzde 3, genel pay içinde hükümet hazmedemiyor, çünkü ulaşıyor” dediği, Levent ERSÖZ’ün de “Uzan’ın savaşı bırakmaması lazım, bıraktı hata yaptı, kurtulacağını falan zannetti” dediği,
Görüşmenin ilerleyen bölümlerinde Levent ERSÖZ’ün “siz tirajınızı artırmak açısından bizim askeri birliklerdeki askeri personele yönelik böyle bir şeyi nasıl uygun görürsünüz” dediği, bunun üzerine Hasan Atilla UĞUR’un “yeterli olur mu ki acaba? Açsak?” dediği, Levent ERSÖZ’ün de “daha iyi, yani hem gazeteyi güçlendirmek ondan etkilenen bir çok insan şimdi evde gazete okuyor, sonuç olarak sadece subay astsubay değil, askerde okur, en azından Silahlı Kuvvetlerin kapısını biraz daha aralıyor” dediği, Hasan Atilla UĞUR’un da “çok doğru komutanım, erler eskisi gibi cahil değil, sekiz aylık var, asteğmen var. Bunu söylemek lazım Genelkurmay Başkanımıza” dediği, Levent ERSÖZ’ün de “ben kantinde herkese satarsam bu gazeteyi mükemmel olacak, sonuç itibariyle günde 1.000 gazete satabilirim” dediği, bunun üzerine Mustafa BALBAY’ın söz alarak “biz mesela üniversitelerde 250.000 TL ye gazete satıyoruz. Kışlaya da 250.000 yaparız” “kimi yerlerde önyargı olabilir, kimi yerlerde sokmuyorlar bile. Mesela GATA da 250.000 den satabiliriz” dediği, Levent ERSÖZ’ün de bu konuyu Jandarma Genel Komutanı Şener ERUYGUR’u kastederek komutanla konuşacaklarını, hatta komutanın Mustafa BALBAY’ı çağıracağını söylediği,
Görüşmenin ilerleyen bölümlerinde Mustafa BALBAY’ın Cumhuriyet Gazetesi ve kendileriyle ilgili özeleştiri yaparak “şu an yönetim olarak da nispeten hatalarımız da olsa, yani gazete 1950 döneminde Demokrat partiden iki yıl etkileniyor, hatta Nazım Hikmet’e hain diyor. Özeleştiri yapıyorum. Sizinle açıkça paylaşmamın sakıncası yok. Bazı yöneticilerimizin 1989-1993 arası diyelim Güneydoğu ve PKK lılardan etkilendiler. Çok kavga edildi o dönem bizim gazetede. Şimdi gazete yönetimi KUVAYI MİLLİYECİ” dediği,

5 Ocak 2004 tarihinde Mustafa BALBAY ile Levent ERSÖZ ve Hasan ATİLLA UĞUR arasında yapılan görüşme çözümünde özetle;
Görüşmenin ilerleyen bölümlerinde, Levent ERSÖZ’ün bir önceki görüşmede konuştukları Cumhuriyet Gazetesinin askeri birliklerde satılması ile ilgili Jandarma Genel Komutanı Şener ERUYGUR’u kastederek komutanla görüştüklerini söylediği, bu çerçevede “komutanla görüştük biz, bizim eğitim birliklerimiz, okullarımız, bölge komutanlıkları ve karargahlarına bir talimat vereceğiz. Toplu birliklerimiz olan yerler, tugay seviyesinde olan birliklerimize sizin temsilcileriniz gidip biz Cumhuriyet Gazetesini 400 değil 200.000 liradan vermek istiyoruz, formalite gereği gerekirse bir yazı olarak ortaya konulacak. Birlik komutanları bu konuda emir verecekler ve gazeteler alınacak. Bu uygulamayı başlatalım dedi komutanımız. Ondan sonra Kara Kuvvetlerine, Deniz ve Havaya komutanım teklif edecek, biz böyle bir uygulama başlattık, burayı götürüyoruz sizde bu konuya destek verin diye, diğerlerine de Cumhuriyet Gazetesinin girmesini sağlayacağız. Bunu sağlarken birlik komutanlarına biz bir de şunu soracağız, siz Cumhuriyet’e kapıyı açarken diğerlerine de hissettirmeden hafif hafif kısın. Adam orada Cumhuriyet’i görecek. bakacak ki Hürriyet yok Milliyet yok, neyse alacak. Yani çift taraflı olarak yönlendireceğiz” dediği, Mustafa BALBAY’ın da “biz de fiyatı 250.000 e indireceğiz” dediği, Levent ERSÖZ’ün de “yarından itibaren biz birlik komutanlarına talimat veririz” dediği, Mustafa BALBAY’ın da “şimdi biz üniversitelere bu şekilde yapıyoruz, bir damga ile indirimli gazete olduğunu belirtiyoruz, yani 250.000 e satıldığını belirtiyoruz. Ötekilerle karışmasın diye. Bizde normal olarak üniversitelere, gençliğe uyguladığımız bu yöntemi size asker gençliğinede önermiş oluyoruz” dediği, Levent ERSÖZ’ün de hangi üniversitelere verdiklerini sorduğu, Mustafa BALBAY’ın da “ODTÜ, Dil Tarih coğrafya fakültesi, orası fena değil, Gazi’ye giremedik, orada değişik bir havada biliyorsunuz ve Ankara Üniversitesi” dediği, Levent ERSÖZ’ün “Bursa Uludağ yok mu” dediği, Mustafa BALBAY’ın da “İstanbul da 4-5 yerde var, galiba Bursa’ya da geçtik” dediği, Levent ERSÖZ’ün de “biz tanıdığımız rektörler vasıtası ile diğerlerine de bu konuyu anlatırız. Dolayısıyla onlarda da böyle bir hareketlenme sağlarız. kimse kırmaz yani, bu konu itibari ile onu da sağlarız. Önce bizde bu uygulamaya geçelim, arkasından diğer kuvvetlerde geçecektir” dediği,
Görüşmenin devamında, Levent ERSÖZ’ün “Bu hafta Turgay CİNER ile irtibat kuracağız, onunla bir konuşacağız. Aydın DOĞAN ile de görüşme ihtimali de olabilir bakarsınız. Bu vatandaş enterasan atamalar yapmış, kendi kızlarını icra kurulu başkanlıklarına getirmiş. Herhalde fiilen el koyma stratejisi mi güdüyor napıyor” dediği, Mustafa BALBAY’ın da “Fikret Beyle konuştum bu konuda, sağlığında mirasını devrediyor diyor” dediği, görüşmenin sonlarına doğru Mustafa BALBAY’ın Amerikan büyükelçisiyle yaptığı görüşmeler hakkında bilgi verdiği anlaşılmıştır.

26 Aralık 2003 tarihinde Akşam gazetesinin Ankara Temsilcisi Nuray BAŞARAN ile Levent ERSÖZ arasında geçen görüşmenin özetinde;
Levent ERSÖZ’ün Medyada vaziyetlerin nasıl olduğunu sorması üzerine Neriman AYDIN’ın en büyük değişimi medya grup başkanları ile kendilerinin yaşandığını, Tuncay ÖZKAN’ın 1.5 yıl önce geldiğini, kişisel olarak Tuncay ÖZKAN ile anlaşamadığı konusu üzerine bir süre konuştuktan sonra Tuncay ÖZKAN’ın bir dönem devlette Mesut YILMAZ ile birlikte çete oluşturduklarını, devletin sivil kanadında onlarında bir çete olduğunu, söylediği, Bir süre Hürriyet gazetesi üzerine konuştuktan sonra Nuray BAŞARAN’ın Cumhuriyet Gazetesinin bir zaman maddi açıdan zor durumda olduğunu, Pamukbank olayında çok zor durumda olmalarına rağmen Cumhuriyet Gazetesine mali kaynak sağladıklarını, Cumhuriyet Gazetesinin % 40 hissesini aldıklarını, Türkcell’in, Yapı Kredinin ve grup şirketlerin reklamlarını Cumhuriyet Gazetesine kaydırdıklarını, bunu yapmalarındaki amacın Cumhuriyet gazetesini yaşatmak olduğunu söylediği daha sonra Levent ERSÖZ’ün özel bir ricasının olduğunu söylediği devamında Ergün POYRAZ’a grubun bir katkısının olduğunu, onu kestiklerini, sıkıntılarını bildiğini, Tuncay’a %50 indirelim dediklerini, onu bu rakama çekerek bu ödemeyi devam ettirmelerini, bunun özel bir ricası olduğunu, bu konuyu sağlarlarsa gerçekten çok iyi olacağını, Ergün POYRAZ’ın sürekli dik duran bir arkadaşları olduğunu, mücadelelerini bildiklerini, bu konuda yardım istediğini söylemesi üzerine Neriman AYDIN’ın Tabi olur peki dediği, Levent ERSÖZ’ün de bu işe oldu gözü ile baktığını, Ankara temsilcisi Nuray hanım’ın bu işlerin hepsini başaracağını düşündüğünü söylediği ve bir süre Nuray BAŞARAN’ın gazetecilik geçmişi üzerine konuştukları tespit edilmiştir.

Şüpheli Birol BAŞARAN’dan ele geçirilen, “TABAN2.DOC” isimli word belgesinin içinde; BİR BAŞKA SONBAHAR başlıklı 3 sayfalık yazıda, “İstediğimiz gazetenin tirajında 200-300 binlik iniş çıkışlar yapabilir ve basında bunu bir koz olarak kullanabiliriz, ….Asıl hedefimiz altta örgütlenip bu baskı ve denetleme mekanizmalarını kurabilmek olmalıdır. “Şu anda sayı olarak çok azız. Elimizdeki tek kaynak ise aklımızdır. Bunu çok iyi kullanıp sayımızı çoğaltmamız lazımdır. Bunun ilk şartı da Taylan’ın önerdiği şekilde komiteleşip iş bölümü yapmaktır. Medyayı ne yapıp edip kullanmamız şarttır. Bunun için geliştirilecek bir stratejide üzerinde parti kimliği olmayan ama kamuoyunda saygı gören ve bilinen isimleri yanımıza çekmektir.” Yazdığı ,
Ayrıca “TO DO 21–25 Kasım 2005.doc” isimli MS word dosyası incelendiğinde; belgenin tamamının 4 sayfadan ibaret olduğu Söz konusu belgede “Non- Business” başlığı altında, “Cumhuriyet strateji CD – Sertaç, Cumhuriyete abone ( ayda 500 milyon ), Usiad da e-ticaret, Jeopolitik para ödeme” şeklinde maddeler halinde notların olduğu görülmüştür.

Şüpheli Ahmet Tuncay ÖZKAN’dan ele geçirilen, 71 sayısı ile numaralandırılmış şeffaf dosya içersinde, 1 ve 2. sayfalarda, “Değerli Komutanım, aşağıdaki adlar Kanaltürk ile ilişkilerinde reklam vermekte nazlı davranan oysa başka mecralarda çokça para harcayan adlar” yazdığı ve hemen altında da alt alta, “Ferit ŞAHENK-Doğuş Grubu, Erdoğan DEMİRÖREN-DEMİRÖREN, Selçuk YAŞAR-Yaşar Holding, Coşkun ULUSOY-Oyak, Hüsnü ÖZYEĞİN-Finansbank, Güler SABANCI-Sabancı Holding” yazdığı bu isimlerin karşısına da telefon numaralarının yazılı olduğu,
Devamında “Komutanım bir de pazarda mafya usulü para dağıtanlar var, bunlar bir telefonla bize piyasanın bakışını değiştirebilirler, bunlarda” yazdığı ve hemen altında da alta alta,
“Osman USLU-ALL Medya, Kaan BÜLBÜLOĞLU-LOTUS, Banun ERKIRAN-MEDİACOM, Banu TEKİN-MEDİAEDGE, Oğuz YAVUZ-OMD, Jefi MEDİNA-MEDİNA/TURGUL DDB, Yavuz ÖZÇELİK-Universal MCCANN, Şevki KIROĞLU-Medya Hizmetleri, Mete SOĞUKSU-Zenith Medya, Yiğit ŞARDAN-Zenith Medya” yazdığı, bu isimlerin karşısında da telefon numaralarının yazılı olduğu, bu listenin hemen altında not olarak “Bunlarla ilgili olarak mutlaka her biriyle bir dakikalık konuşma bile yeter” ibarelerinin yazılı olduğu tespit edilmiştir.

Şüpheli Ufuk Mehmet BÜYÜKÇELEBİ’ nin EXPER marka bilgisayarında yapılan inceleme sonucunda; “archive1.pst” isimli dosyanın içeriğinde; A.C. aydin.candabak@tercuman.com.tr isimli e-posta adresinden mehmet.aydin@tercuman.com.tr isimli e-posta adresine gönderilmiş mesajda, “From: Bekir Öztürk Biz Türkiye nin içinde bulunduğu durumdan vazife çıkardık ve özel sebeplerle Genel Merkezi Mersinde olan Kuvva-i Milliye Derneğini Kurduk. Derneğimizin nisan ayından bu yana yayın yapan bir internet sitesi olmasına rağmen ( www.kuvvaimilliye.net ) tüzel kişiliğimiz bir ay önce oluştu. …Bu bakımdan "Heyeti Temsiliye" yi 28 Aralıkta Mersin de Topluyoruz sloganı ile tüm yurttan bu organizemize katılım sağlamaya çalışıyoruz.Tabi ki işin diğer bir boyutu Büyük ATATÜRK' ün kurduğu Büyük Türkiye Cumhuriyeti' nin üniter yapısının bekçileri olan, başta siz değerli büyüğümüz olmak üzere, gazeteniz yazarlarını ve ulaşabileceğimiz kendilerinin "Milliyetçi", "Ulusalcı", "Vatansever"," Türkçü" olarak tanımlayanları aramızda görmeyi arzu ediyoruz.
Sizden ricam öncelikle sizin katılımınız, ve gazetenizin tamamı bir birinden değerli yazarlarının katılımı için ricacı olmanızdır. Birde amaçladığımız "Heyeti Temsiliye" yi toplamamız konusunda gazetenizden duyuru konusunda yardımcı olursanız Büyük TÜRK MİLLETİ'ne eşsiz bir hizmet vermiş olursunuz. Ne Mutlu TÜRKÜM diyeneBekir ÖZTÜRK Kuvva-i Milliye Derneği Genel Sekreteri” yazdığı anlaşılmıştır.

Şüpheli Ufuk Mehmet BÜYÜKÇELEBİ’ nin EXPER marka bilgisayarında yapılan incelemede, “Spam Anlayamadım Tercümanı.msg” isimli bir E-posta dosyası içeriğinde;k. s. drkemalsahin@yahoo.com.tr isimli e-posta adresinden aydin.candabak@tercuman.com.tr isimli e-posta adresine gönderilmiş bir mesaj da ise; K. Ş.’in “Sayın Candabak” ile başlayan yazısında N.K.Z.in bir yazısı hakkında yorumlarda bulunduğu ve yazıyı ekte gönderdiğinden bahsettiği, N.K. Z.’e ait olduğu bahsedilen “IŞIĞA DOĞRU Direnişçiler... Güç Birliğine!..” başlıklı yazıda; Kuvâ-ı Milliye başlığı altında; VAKIFLARIMIZ var... Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı... Hoca Ahmet Yesevi Vakfı... Ahmet Yesevi Vakfı...Nihayet işte tek başına bir ordu gibi Mustafa Özbek ve TÜRK METAL... ART millet vicdanının sesi oldu. Kanal B, Kanal TÜRK cephemizde... Yarı kamu kuruluşlarında direnişçiler az değil... İşte Sinan Aygün... TÜRK-İŞ ve sendikalarımız var... şeklinde ifadelerin yer aldığı anlaşılmıştır.

Şüpheli Merdan YANARDAĞ’ın Kadıköy ilçesi Kozyatağı Mahallesi Sıtmapınarı Sokak. Demircioğlu Apt.No.2/8 sayılı adresinden ele geçirilen, (61) sayfadan oluşan dökümanlar içerisinde;
9. ve 10. sayfada bulunan Aydınlıkın Yeniden doğumu bir aydınlık macerası ile başlayıp, içerisinde tarih olarak tutulan notların bulunduğu, notların içerisinde bir radyo kurulmasından bahsedildiği, Kaptanın (Ferit İLSEVER’in) makamına girdiklerini ve Kaptan’ın “arslan gazete de çıkarmak istiyoruz. Bir proje hazırlasana” dediğini, dokümanın devamında 17 Şubat 1993 tarihli kısımda ise dergi’de (ikibine doğru) ilk geniş katılımlı toplantı, Kimler yokki:Semih BALCIOĞLU, Kaptan, Rafet BALLI, Fethi NACİ, Seyit NEZİR, Ahmet AKA, Tunca, Fusun İKİKARDEŞ, Adnan AKFIRAT, Serhan BOLLUK isimlerinin yer aldığı, ayrıca çıkarılacak gazete ile ilgili yayın politikalarının anlatıldığı, dokümanın son kısmında 17 Mart 1993 Çarşamba tarihli kısımda Doğu, gazetenin “sınıfın organı” olması gerektiğini vurguluyor. ibaresi ile bittiği görülmüştür.

ŞÜPHELİ MUSTAFA ALİ BALBAY’IN GÜNLÜKLERİNDEKİ NOTLAR:
Ergenekon terör örgütü şüphelisi Mustafa Ali BALBAY’dan el konulan Casper marka dizüstü bilgisayarının yapılan incelemesi sonucu bazı günlük görüşmelerini, toplantılarını ve olaylara dair görüşlerini notlar halinde kaydettiği görülmüştür. Bu notlardan medya yapılanmasına ilişkin olanlarından bir kısmı aşağıda belirtilmiştir.

“TIMUR2.TXT” isimli dosya içerisinde; diğer konuların yanı sıra, “Medya” başlığı altında, “Şimdi iki güç ayakta kaldı. Silahlı Kuvvetler ve medya. Medyanın da işlevini yerine getirmesi için ulusal çıkarları iyi bilmesi gerekiyor. Biz bazan Milli Güvenlik Akademisinden Türkiye'nin ulusal çıkarlarıyla ilgili seminerler verelim diyoruz. Ama beklediğimiz gazeteler gelmiyor. Buna çok üzülüyoruz. Akit, zaman hemen kimi göndereceklerini söylüyorlar. Ama bir Hürriyet, Cumhuriyet, Milliyet eleman göndermiyor
- Kimi gazeteci arkadaşlar öyle haberler yapıyorlar ki, tam PKK kampanyası. Bu kadar olmaz. Bir de çok bilgisizler. Bu konuda ne yapmalı düşünüyoruz.
- Hasan TAHSİN bilgi merkezinin daha işlevsel olacağını düşünmüştük. Tam olmuyor. nedense yararlanan pek olmadı..
- Şu anda cezaevlerindeki 5 bin PKK'lı mahkum arasında bir anket yaptık. Onlara sizce PKK'nın en büyük gücü nedir diye sorduk. Yüzde 80 birinci sırada propaganda gücü çıktı. Silahlı güç ikinci sırada. Bu çok önemli” şeklinde ifadelerin yer aldığı görülmüştür.

“03KKKKK.TXT” isimli dosya içersinde, diğer konuların yanı sıra, “Cumhuriyet ve Medy” başlığı altında,
“Biz sizi çok iyi biliyoruz. Yıllardır çizginizden hiç ödün vermediniz, diğerlerinden ayrı yere koyuyoruz, Sizin maddi olarak güçlükle ayakta durduğunuzu biliyoruz, Sizi boğmak istiyorlar. (bunu üç kez yineledi), Buraya öteki medya mensuplarını çağırırken patronlarını da çağırdık. Patronlarına onların gözü önünde, siz üst düzeydeki elemanlarınızın maaşını Türkiye gerçeklerine uygun yere indirmedikçe işlevinizi yerinize getiremezsiniz' dedim. Onların maaşı 20-25 bin dolar. Bunu söyledim, rakam az bile dediler. Neden böyle oluyor, bir kişi ayda o kadar parayı gördü mü, onu kaybetmemek için ne gerekiyorsa yapar
Medya birinci güç, bu artık böyle. Biz de bu arkadaşlarla bir sağlıklı temas yolu arıyoruz. Bu yaptığımız toplantıların amacı bu. Birbirimizi daha iyi, yakından tanıyalım, Eskiden Doğan Grubuyla Bilgin Grubu vardı... Arada kapışırdı... Şimdi Uzanlar girdi, Karamemet girdi... İş vahşi ormanda mücadeleye döndü.” Yazdığı görülmüştür.
“25.TXT” isimli dosya içersinde; “12 Eylül Perşembe günü Ankara'da Çalgan restoran'daki akşam yemeğine katılan kişiler” başlığı altında, Erdal ŞENEL, Engin AYDIN, Mustafa BALBAY ve diğer katılımcıların isimlerinin yazdığı devamında da “Yemekte Tümgeneral ŞENEL'İN Turgay CİNER'LE ve Cumhuriyet-Ciner ilişkisiyle ilgili söyledikleri” başlığı altında,
“Cumhuriyet'in o ilişkisi iyi oldu, Bu bağlantıyla Cumhuriyet'in önü açılabilir, Ben Ciner'i bir ölçüde... Hatta iyi tanıyorum... O yurtsever bir işadamı. Bu ülkeye inanan biri, Sağdan soldan bir şeyler diyen olacaktır. İtibar etmeyin, Dağıtım tekelinin kırılması da iyi oldu. Dilerim onu başarırsınız. Zor iş ama, sonunu getirin.” yazdığı görülmüştür.

“GUN1201.TXT” isimli dosya içersinde; ““30 Aralık 200” başlığı altında, KKK ile görüşme 12.45'te başlayabildi. İlhan SELÇUK'la.” Yazdığı devamında, diğer konuların yanı sıra “Medya: bunu ben her toplantıda dile getiriyorum. Gerekirse, biz medya kuralım diyorum. Sadece Cumhuriyet'le olmaz bu. Aydın DOĞAN geldi buraya oturdu. Gazetene para verip almam bunu bil. Hürriyeti bu hale getirdiniz dedim. O da onlar özgür falan diyor. Aydın DOĞAN bana Tuncay'ın transferinin nasıl olduğunu anlattı. Her şey dönmüş. Ciner başka bir insan. Ben onun Suriye’de fabrika kurmasına yardımcı oldum..” yazdığı,
Devamında “Saat 16.00 Jandarma Genel Komutanı Şener ERUYGUR'la makamında görüşme... 75 Dakika” başlığı altında, diğer konuların yanı sıra “Medya: çok yakınıyor. Nasıl böyle oldu diyor. Anadolu Basıhnıyla ayrıca ilgilenne kararı aldı... Öteki gazetkelerden olumlu olanlarla görüşmek istiyor” yazdığı görülmüştür.

“GUN1201.TXT” isimli dosya içersinde; “28.1.0” başlığı altında, “Cumhurbaşkanı ile görüşme... 15.35-16.55 arası. Randevu 15.40'ta idi. gelir gelmez hemen aldılar.” Yazdığı devamında diğer konuların yanı sıra, “MEDYA: İlhan abi anlattı. Cukurova, Ciner... Çok dikkatli olun. Sözleşme yaparsınız ama, öyle bir inceliği olur ki, kritik bir anda işin içinden çıkamazsınız. Buna dikkat edin. Ben ne hukuki anlaşmalar gördüm. Çok sağlam gibi duruyor ama, bakıyorsunuz iş içinden çıkılmaz hale gelmiş” yazdığı görülmüştür.

“GUN1201.TXT” isimli dosya içersinde; “29.1.0 sal” başlığı altında, “Sabih KANADOĞLU ile görüşme.” Yazdığı devamında diğer konuların yanı sıra “Medya: cumhuriyetin kendisini koruması lazım. İlhan bey, söyledikleriniz yaptıklarınız geçmişinizle biraz ters gibi ama, cumhuriyet için şart anlaşılan.. Aman dikkat edin ben bu medya patronlarının hiçbirine güvenmiyorum.” Yazdığı görülmüştür.

“ILSEL.TXT” isimli dosya içersinde; “Mustafa BALBAY’ın İlhan SELÇUK’la yaptığı görüşmeyi yazdığı, bu kapsamda,
“İS, 14 Eylül Pazar arkşamı Ankaraya geldi. O gün taşınmıştım. Felaket bir taşınma oldu. En kötüsü. Saat 20'de daha taşınma bitmemişti, Akşam Kent Otele gittim. Başbaşa görüştük. yüzündeki şiş gitmiş, dedi. İçkiyi azalttığımı söyledim. Sevindi.
- Diyelim ki ben bir gün bir karının üzerinde çöküp kaldım, öldüm. O gün ne olacak. Karar verin. O gün gazetede herkes bir tarafa gidecektir. Kimi, Koç'a Sabancı'ya gidecektir. Kimi, Çapan'a zaten gazete içinde adamları var. Benim yaşardıklarım, tecrümem, en güvenilir olarak Turgay'ı gösteriyor. Hiç beni aldatmadı. Ne dedimse yaptı. Gözü kara, dediğini yapıyor. Bana Sabah'ın blançolarını gösterdi hep karda.
Reklam işini de halledceğiz. Biraz zaman istiyor, o kadar sen, İbrahim, Alev, alın götürün, Çukurovayı biraz isteksiz buluyorum. Onların eli kolu bağlı gibi duruyor. bakalım Ben askerlerin biraz daha az konuşmasından yanayım. (ben uzun uzun 23 Mayıs sürecini anlattım. Hürriyet işi kaşıdı dedim... Ben olsam o haberi koydurmazdım... Ben bu işleri zamanında Nadiye danışmadan yapmadım. Hep onun izni olunca yaptım) sanki bana, sen benden habersiz haber yaptın der gibiydi..”

“MEDY.TXT” isimli metin belgesi incelendiğinde dosya içersinde; “Orta vadede şu sorunun yanıtını aramak gerekiyor alternatif bir medya yaratılabilir mi belli grupların bir araya gelmesini sağlayarak, tek tek kişilerin hükümet karşısında hedef olmasını engelleyip bir girişim düşünülebilir” yazdığı görülmüştür.

“GUNOC1.TXT” isimli dosya içersinde; “16.3.04 sal” başlığı altında, “Çölaşanla konuştuk... Tuncay ÖZKAN aramış, abi ben İstanbul TV yi alıyorum. Orada sizin üçlüyü aynen yapalım demiş. O da dur bakalım her şey belli olsun demiş. Özkök onu aramış önce emir subayı sonra kendisi. Üzüldüm demiş” yazdığı görülmüştür.

“GUNMAR05.TXT” isimli dosya içersinde; “İS'in 21-25 Mart Ankara ziyareti.” Başlığı altında, “21 Mart gecesi saat 23.00 sıralarında Ankara'ya karayoluyla geldi. Telefonla yoldan konuştuk, haberler iyi otelden konuşalım dedi 23.30 sıralarında odadan konuştuk. Koç iki temsilcisini göndermiş. Hakan GÖRÜR, Bülent ÖZAYDINLI ve bir kişi daha.
-İlhan abi, biz görevli geldik... her türlü desteği veriyoruz. İki milyon dolarlık destek... Bunu reklam avansı olarak veriyoruz... İşbirliğini sürdürmek istiyoruz.
İS çok sevinçli. Yırttık Balbay, bu iş tamam, haydi hayırlısı dedi.” yazdığı görülmüştür.
MEDYA YAPILANMASININ AMACI:
Ergenekon Terör Örgütünün nihai amacına ulaşmak için medyanın mutlak surette kontrol altına alınması ve yönlendirilmesi gerektiğine vurgu yapmıştır.
Soruşturma kapsamında bu güne kadar elde edilen delillerden de, ERGENEKON Terör Örgütünün ülkemizde darbe zemini oluşturmak için, üç ayrı yol izlediği görülmüştür. Bunlardan birincisi Danıştay saldırısı gibi toplumda infial uyandıracak mahiyette gerçekleştirilen eylemler, ikincisi düzenledikleri toplantı gösteri ve yürüyüşlerinde çıkartılan olaylar, üçüncüsü de ülkedeki siyasi partilere müdahale ederek yaptığı faaliyetlerdir.
İşte tüm bu eylem ve faaliyetlerin kamuoyunda yeterince ses getirebilmesi ve gerekli etkiyi oluşturabilmesi için medya yapılanması çok önem arz etmektedir. Kaldı ki, ele geçirilen DARBE PLANLARINDA en önemli unsurlardan birisinin medyanın ele geçirilmesi ya da kontrol altına alınması olduğu görülmüştür. Mesela darbe planları kapsamında şüpheli Mustafa Ali BALBAY’ın Cumhuriyet gazetesinin manşetinde yaptığı “GENÇ SUBAYLAR TEDİRGİN” başlıklı haber de,o dönemde ciddi spekülasyonlara neden olmuş ve birçok basın yayın organında bu haberin kullanıldığı görülmüştür
Örgüt ülkede darbe zemini oluşturmak için hemen hemen her ortam ve platformda vatanın elden gittiği, ülkenin Kurtuluş savaşı yıllarından daha kötü bir durumda olduğu ve biran evvel kurtarılması gerektiği yönünde propaganda yaptığı bilinmektedir. Örgütün medya yapılanması içersindeki mensuplarının gazete ve dergilerinde aynı yönde haberler yaparak ve yazılar yazarak propagandalarını sürdürmüşlerdir. Bu konu ile ilgili haberler iddianamenin “DARBE TEŞEBBÜSÜ” başlığı altında ayrıntılı olarak anlatılmıştır.

Ergenekon Terör Örgütü 2003-2004 yıllarında planladığı darbeyi gerçekleştiremeyince bu kez 2006 yılında darbe zemini oluşturmak için faaliyetlerine devam etmiştir. Bu kapsamda önce laik-anti laik çatışmasının zemini oluşturacak haberler yaparak planladığı eylemin alt yapılarını oluşturmuş ve akabinde Danıştaya yönelik saldırıyı gerçekleştirerek ülkede kaos kargaşa ve çatışma çıkarmayı hedeflemiştir.
Cumhuriyet gazetesinin Danıştay saldırısı öncesi haberlerine bakıldığında, ülkede laik-anti laik çatışmasını çıkarmanın alt yapılarını oluşturduğu görülmektedir. O dönemdeki haber başlıklarına bakıldığında, Danıştay saldırısı öncesi, “REJİM TARTIŞMASI” ve “ “LAİK SİSTEMLE KAVGA” ““BAROLARDAN HÜKÜMETE REST” “TEHLİKENİN FARKINDA MISINIZ” başlıkları ile haberler yapıldığı, olaydan hemen sonra da “YILDIRAMAZLAR”, “SALDIRI DEMOKRASİYE- GAZETEMİZE 3. SALDIRI” “DİNCİ TERÖR KUŞKUSU” “SİVİL DARBEDEN SİLAHLI EYLEME”, “BOMBALAR GERİ ADIM ATTIRMAYACAK” “BU KEZ DE AYNI EL” “ANADOL: İKİNCİ KUBİLAY OLAYI” başlıklı haberlerle kamuoyunda gerginlik, kaos ve çatışma oluşturulmaya çalışıldığı görülmüştür.
Bir süre sonra da ““YARGI AYAĞA KALKTI” “YETKİLİLER CESARETLENDİRDİ” “HÜKÜMETİN ACZİ ORTAYA ÇIKTI” “HÜKÜMETİN ACZİ ORTAYA ÇIKTI” “HÜKÜMET ÇEKİLMELİ” “HÜKÜMETE BÜYÜK ÖFKE” “TEPKİLER ÇIĞ GİBİ” başlıklı haberlerle gerilim oluşturmaya matuf faaliyetlerini sürdürdükleri anlaşılmıştır.
Öte yandan örgütün düzenlediği toplumsal gösteri yürüyüş ve mitingler örgütün medya yapılanması içerisinde görev alan şüphelilerce en etkili ve sert şekillerde yayınlanarak kamuoyu üzerinde gerekli etki oluşturulmaya çalışılmaktadır.
Diğer taraftan örgüt yöneticisi İlhan SELÇUK gazetedeki köşesinde, “Savcı, kırmızı çizgiyi çiğneyip bölücülük ya da dincilik yapan siyasal partiye dava açmasın.. Görür gününü...” şeklinde yazıları ile kapatma davası açılması için kamuoyu desteği oluşturmaya çalıştığı bilinmektedir.
Buraya kadar verilen örneklerden de anlaşılacağı üzere Ergenekon terör örgütünün medya yapılanmasını nasıl ve hangi amaçlarla kullandığı ve neden bu kadar çok önem verdiği daha iyi anlaşılmaktadır.
İLETİŞİM TESPİT TUTANAKLARI
Ergenekon terör örgütü mensuplarının medyayı kontrol altına alma ve yönlendirme faaliyeti ile ilgili yapmış oldukları telefon görüşmelerinden bir kısmı aşağıya çıkarılmıştır.

Tape:1358 11.11.2007 tarihinde Güler KÖMÜRCÜ ile Ahmet Hurşit TOLON arasındaki telefon görüşmesinde özetle; Güler KÖMÜRCÜ’nün “BENİ EMRETMİŞSİNİZ EFENDİM BUYRUN” dediği, Ahmet Hurşit TOLON’un “Estağfurullah saygılar sunarım nasılsınız” “Şimdi bu şey pek çok konu varda iki şey çok can sıkıcı bir tanesi bugün Tercümanda mutlaka görmüşsünüzdür bu Tercümanın manşetinde parlamento da olanların eşkıya ile olan PKK ile olan bağlantıları” dediği, Güler KÖMÜRCÜ’nün “Ee o şeyde de var efendim Hürriyet de akşamda diğer gazetelerde de var” dediği, A.Hurşit TOLON’un “… o bahsettiğiniz birinci gazeteyi BİZ BÜTÜN 97 KURULUŞU OLARAK PROTESTO ETTİK OKUMUYORUZ” “... ama esas ben sizi niçin aradım biliyor musunuz bu Suudi Arabistan Kralının gelişi 10 Kasımda tesadüfe bakın yani 10 Kasımı o mu tercih etti biz mi o tarihte davet ettik ve Atatürk'e bir tepki gösterdi bu adam” diyerek Anıtkabiri ziyaret etmemesinden duyduğu rahatsızlığı aktardığı, devamında “.. şimdi ben size bir şey arz edecem BİZİM ANADOLU ULUSAL UYANIŞ VE DAYANIŞMA PLATFORMU” “…biz bunu Tel'in eden bir bildiri yayımladık” “..özellikle iki arkadaşım var benim, onlara gönderirsiniz dedim, biri sayın Mustafa Balbay” “Diğeri de sizin adınızı verdim” “… 97 kadın kuruluşunun müşterek kanaati olarak bir bildiri yayımladılar sizin e-mailineze postalamalarını söyledim” dediği,

Tape Kayıt No: 6539 da kayıtlı 02.01.2008 saat:12:21 de Candan isimli şahısla Kemal AYDIN’ ın yaptığı görüşmede özetle; Kemal AYDIN’ ın “Başsavcıyla niye görüşmüyorsun bu savcı bu toplumsal haberde bu komutan bunun yazı yazmasını istedi rica etti niye söylemiyorsun yani bu Sabih beye Cumhuriyet gazetesinde yazı yazıyorlar şurda burada da yani bu görevi sana verdim görevinin gereğini yapmadın senin üstünü çiziyorum” dediği, Candan isimli şahsın “Sonra sonra dedin ya Neriman hanım görüştü biz görüştük hallettik işi dedin” dediği, Kemal AYDIN’ ın “Şimdi Sabih beyle bir konuş ne söyleyeceklerini biliyorsun yanına git ziyaret et yok ben ikna edemem abi sen gel anlat dersen ben senle gelir gider anlatırım bu Başkomutanın emridir” dediği,

Tape No: 7771 de kayıtlı 04.01.2008 günü saat 15.19’ da Ahmet Tuncay ÖZKAN’ın, Tanju GÜVENDİREN’i aramasıyla yapılan görüşmede; Ahmet Tuncay’ın “EFENDİM BANA BİR 50 MİLYAR LİRA ANKARA’DAN YARATABİLİR MİSİNİZ?” dediği, Tanju’nun “Ben randevu bekliyorum beni” dediği, Ahmet Tuncay’ın Kanaltürk çalışanlarını kastederek “Ama çok acil çünkü istifa ediyorlar çalışanlarım da o yüzden” dediği, Tanju’nun “Öyle mi tamam anladım” dediği,

Tape No: 7784 te kayıtlı 08.01.2008 günü Saat:08.14 te X şahsın A.Tuncay ÖZKAN’ a gönderdiği mesajda, “é@ % @Cok seyi namusla yapmak istiyorsak,namusluysak,M.Tekin tutsak.Namusluysan haber yap!..Ki o adam asla Çete degil..."12.Eylülden beri ilk kez,sorgusuz .10.” yazdığı,

Tape No:6817’de kayıtlı 14.01.2008 saat:11.42’de Durmuş Ali ÖZOĞLU’ nun Neriman AYDIN ile yaptığı görüşmede; D.ALİ ÖZOĞLU’ nun “..ee şeyle görüşebildiniz mi Nuriye yle filan abla” dediği, N.AYDIN’ ın “Nuriyeyle cumartesi günü beni aradı” “Abisinin fırçasından sonra o Tenzile hanımla bi bu hafta şey yaptı ya program Tenzile R….’yla” “He ondan sonra bu haftada Nedim M… diye bir beyefendiyi alıcakmış o şeyde yazıyor herhalde Yeniçağ da Nedim M…” “Ondan sonra dedi ki ablası öbür hafta da önümüzdeki hafta da dedi Erol M…’yı alıcam dedi bana söyleyeceğiniz söylemek istediğiniz bir şeyler var mı dedi” dediği, D.ALİ ÖZOĞLU’ nun “He Erol M…’ya evet Erol M…’ya şöyle bir şeyde sorsaya” “Yılmaz D… bununla ilgili bir yazı yazdı bizim sitede var o yazıyı yayınladık biz” “…o konuyu sorsun işte ona” diyerek ART Televizyonunda program yapan Nuriye A….hakkında konuştukları,

Tape No:6821’de kayıtlı 17.01.2008 saat:13.43’de Durmuş Ali ÖZOĞLU ile Neriman AYDIN’ın yaptığı görüşmede; N.AYDIN’ın “…dün akşam sana rapor ilettiler mi bizim kız ART deki kız Nuriye kızımız programında Nedim M… ile ilgili program da toplumsal haberle ilgili birşeyler söyleyecekti” dediği, D.ALİ ÖZOĞLU’nun “Abla iletmediler” dediği, N.AYDIN’ın “Çünkü o şöyle söyledi benim ordaki o senin başlık attığın "Seni Toprak Altı Yaparım" makalesini okumuş hasbel kader bağırdık kızdık ya niye ilgilenmiyorsun okumuyorsun diye ondan sonra ordan işte atamızın aldığımız o sözlerden bir tanesini orda kullanacakmış ve bunu toplumsal haberden aldığını söyleyecekti ama bende olmadığı için ART bakamadım tabi dedim bana CD sini gönderirsen dedim programdan sonra” “Bende bakarım dedim yapmıyorsun söylediklerimizi hiç bir CD yi getirmiyorsun dedim yani ben seni nasıl şimdi değerlendireyim ve böyle falan yapacağım dedi onu yaparken dedim Mustafa Kemal in sözü elbetti ki bütün Türk Millettinin sözü ama sözleri tüketmeyin dedim sözleri değerlendirin o sözü değerlendirirken toplumsal haberin nasıl bir görev yaptığını da ordan millete söyle ki millette merak etsin dedim bende kendi kendisine” dediği,

Tape No: 7445 de kayıtlı 28.01.2008 günü saat 14:47’de Ahmet Tuncay ÖZKAN’ ın, Emin Ç…’ ı aramasıyla yapılan görüşmenin devamında Ahmet Tuncay’ ın “Şu CHP dangalakların aptallıklarını biraz korkutarak ortadan kaldıralım hani sana söylemiştim,…, Bu herif korkmazsa bir bok yapmaz diye elimden geldikçe korkutmaya çalışıyorum” dediği, Emin’in “Valla Allah kolaylık versin Tuncaycığım hakkaten kutsal bir caba harcıyorsun” dediği, devam eden görüşmede Emin’in yazdığı bir kitapla ilgili Aydın D…’ ın kendisine dava açtığından bahsettiği,

Tape Kayıt No:6574 de kayıtlı 08.02.2008 saat:10:04 de Bülent isimli şahısla Kemal AYDIN’ ın yaptığı görüşmesinde özetle; Bülent ve Kemal AYDIN’ ın günlük konulardan konuştuğu, görüşmenin devamında Bülent’ in Neriman AYDIN’ ı sorduğu ve kendisine bir e-mail attığından bahsettiği ve Neriman AYDIN’ ın yazılarını takip ettiğini ve Neriman AYDIN’ ın yazarlık yaptığı www.toplumsalhaber.com isimli internet sitesini çok beğendiğini belirttiği, Neriman AYDIN’ la görüşmek istediğini söylemesi üzerine Kemal AYDIN’ ın “Ben veririm şimdi telefonunu, ablanla herşeyi paylaşabilirsin BİLİYORSUN ABLAN BU İŞLERİN LİDERİ KONUMUNDA BİR İNSAN, yani ben ne isem ablanı da öyle görebilirsin ,tamam mı canım benim, Bülentim , kendin gibi onunla herşeyi paylaş O İŞİN ORDA YAZI YAZMASININ SEBEBİ İSMİ İLE BİR EMRİN GEREĞİDİR, anladın mı, O EMİR BAŞKOMUTANDIR, şimdi başkomutan biz başkomutanlıktan yıllar önce bu işlere başlarken ısrarla bu milleti aydınlatacak bir yayın organı vucuda getirin talebinde bulunduk, bu millet emperyalizmin emrindeki basın yayın organlarıyla iğfal edilmektedir tamam mı, Onun için bunun gereği yapılması üç dört sayfalık bir gaste mi çıkarırsınız ne çıkarırsınız diye bir talebimiz oldu yani biz bunu söyledik, doğru insanlar yazsın doğru kişiler ve doğruları yazsınlar ve bu millete de Türkiye’nin her tarafında dağıtın dağıtalım diye ,onlar bu yolu tercih ettiler tamam mı bu yolla aydınlatmayı,böyle olunca da dediler ki dedi ki o zaman bu madem ki bu talepte bulundunuz doğru taleptir bu talebi yerine getirecez o zaman düşüncelerinizi burda yaz ,anladın mı canım, Bu emir üzerine bide mahlas isimle değil kendi öz isminizle yazın” dediği,

Tape No: 7457 de kayıtlı 20.02.2008 günü saat 12:23’de Tanju GÜVENDİREN’ in, Ahmet Tuncay ÖZKAN’ ı aramasıyla yapılan görüşmede; Tanju’nun “İşler tamam mı?” diye sorduğu, Ahmet Tuncay’ın “İşlem tamam Vatan gazetesinin manşetinde bugün bir yolsuzluk haberi var,…, O haberde sizin bir arkadaşınızın da dahli var,…, Şahin,…, Akşam onunla ilgili haber olucak size bilgi vereyim” dediği, Tanju’nun “Ne kadar güzel hayırlara vesile inşallah yüce ya Rabbim hayırlara vesile” dediği, Ahmet Tuncay’ın “Sizin işiniz de öğleden sonra çağırdım konuşuyorum efendim” dediği, Tanju’nun “Ya çağır konuş şu anda araba da kayıp biliyor musun nerde olduğu belli değil ibneler ya” dediği,

Tape Kayıt No:6587 de kayıtlı 25.02.2008 saat:18:50 de Serkan isimli şahısla Kemal AYDIN’ ın yaptığı görüşmede özetle; Serkan isimli şahsın Kara Harekatı kapsamında 15 kişinin şehit olduğu bu sebeple içinin yandığını ve bu yüzden Kemal AYDIN’ la konuşmak istediği, Kemal AYDIN’ ın “Serkan savaş nedir savaş ne anlama ifade gelir canım benim BU SAVAŞ 12 NİSAN 2007 TARİHİNDE BAŞLADI” dediği ve görüşmenin devamında Kara Harekatı ile ilgili konuştuğu ve Mehmet Ali ÇELEBİ’ nin de yanında oturduğu, Serkan‘ ın internet ortamında kendileri gibi düşünen insanlar olduğunu söylediği bunun üzerine Kemal AYDIN’ ın “İnternette şimdi yaz kağıt kalem var mı, TOPLUMSAL HABER.COM, Haber.com, sadece ordaki herşeyi inceliyorsun ordaki herşeyi, orayı biz ORAYI BİZ DEVLET ORGANİZE EDİYOR ORASINI ESAS DEVLETE AİT ANLADINMI şimdi dediğim yeri Şimdi orda Neriman halanında Neriman ablanında yazılarını göreceksin orda şimdi 3 tane isim yazıyorsun Ali ÖZOĞLU, Hatice BAHTİYAR ve Neriman AYDIN ın o ağustosta başladı yayına bütün yazılarını indiriyorsun ve onların hepsini okuyorsun ve o yazıların üzerinde çalışıyorsun sonra beni arıyorsun, Şimdi o zaman bunu yaptıktan sonra konuşuyoruz bunu dostlarına falan arkadaşlarına falan takip ettirebilirsin sonra konuşuyoruz Serkan” dediği,

Tape No: 7478’de kayıtlı 28.02.2008 günü saat 15:13’de Ahmet Tuncay ÖZKAN’ ın, Elif Y…’ı aramasıyla yapılan görüşmede; Ahmet Tuncay’ ın Cem TV’de bir programa çıkacağını belirterek “Sana şimdi bişey söyliyecem ama aramızda seninkilere söylemek yok,…, Sizinkileri bi becerecekler,…, Bir hazırlık yapıyorlar,…, Yani UZAN gibi,…, Yani bundan sonra dönse de vazgeçmezler ben onların yerinde olsa SENİNKİLERİN YERİNDE OLSAM TAM GAZ SALDIRIRIM yani tam gaz ama biliyorlardır zaten” dediği, Elif’in şaşırdığı, Ahmet Tuncay’ın “Boş ver bu şeyle çalışan yani bu UZAN hikayesini gerçekleştirenlere görev verdiler onlar çalışıyorlar,…, Aynen öyle aynen öyle sen zaten dert etme İNŞALLAH İKİ HAFTA İÇİNDE KURTULUYORUZ” dediği,

Tape No: 7492 de kayıtlı 03.03.2008 günü saat 16:05’de Cem S…’ ın, Ahmet Tuncay ÖZKAN’ ı aramasıyla yapılan görüşmede; Cem’in düzenlenecek bir televizyon programı ile ilgili İstanbul Barosu Başkanının geçireceği ameliyattan dolayı yayına katılamayacağını belirterek Ergün POYRAZ’ ın avukatını çağırmayı teklif ettiği, Ahmet Tuncay’ ın “Çağır çağır çağır onları da yayına al,…, BÜYÜT İŞİ,…, Ha bide sana şimdi şeye yazdırdım ben,…, Tuncay Özkan dava açıcak diye tamam mı?,…, Fehmi K…’mu karar veriyor diye bizim Fuat K…’ e,…, Fuat K…’ ten al onu tamam mı?,…, Hadi öptüm bide alt yazıyla duyur flash flash,…, Tuncay ÖZKAN tutuklanacak mı?,…, Gelişmeler ana haber bülteninde” dediği,

Tape No:6190 da kayıtlı 03.03.2008 saat:22.22 de Sadık B… ile A.H.TOLON’ un yaptığı mesajlaşmada; “Yeni sitemiz www.ulushareketi.com görüs ve telkinlerinizi bekleriz sadik b…” yazdığı,

Tape No:6198 de kayıtlı 05.03.2008 saat:12.46 da Avni K… ile A.H.TOLON’ un yaptığı görüşmede; A.H.TOLON’ un “Tamam bir, iki şimdi ben burada Kanal D var, ART var bunları bi ölçüde tanıyorum sizde tanırsınız ya bunlarla temas ediyim mi görüşim mi” dediği, A. KÜPELİ’ nin “Yok efendim öyle bişeyim yok da isterseniz bu bi başlasın süreçe bi bakalımda” dediği, A.H.TOLON’ un “Hatta şey de var ben Kanal Türklede konuşma imkanım var” dediği, Avni K…’ nin “Özellikle yazmışlar efendim ya burdan da haber öyle çıkmış işte Genelkurmay Başkanı şey eski Genelkurmay 2. başkanının oğlu şey eski Genelkurmay 2. başkanının oğlu Avni” “Hürriyet, Milliyet, Gözcü ye yazdırmışlar özellikle bunları bu şekilde yazdırmışlar ki biz bak askeri bi kanatanda insan alabiliriz hiçbir şeyden kimseden korkumuz yok pozisyonunda” dediği, A.H.TOLON’ un “Öyle öyle posta koyuyorlar aziz kardeşim gün ola harman ola öyle yaparlar üzme tatlı canını buradayız devam edicez …” dediği,

Tape No:6204’ de kayıtlı 07.03.2008 saat:12.15’de Yılmaz A… ile A.H.TOLON’ un yaptığı görüşmede; Y.A.’ ın “Komutanım ben emekli Deniz Kurmay Albay Yılmaz A… ASAM da çalışıyorum hatırlarsanız” “Evet ben de açığa çıkmış gibi oldum Rıza paşayla birlikte çalışıyoruz ama kendime yeni bir iş bulmam gerekecek burada çalışmaya da devam edicem bu arada ee RIZA PAŞA KENDİMİ SİZE RAPOR ETMEMİ SÖYLEDİ özellikle sayın Haberal için” “Başkent Üniversitesi ve yahutta Avrasya TV için vesair için belki yardımlarınızı talep edicem” dediği, A.H.TOLON’ un “Olur yalnız ben bişey söylecim daha sonra konuşalım ben trafikteyim şimdi” “yani bi akşamüstü filan ararsanız lütfen” “Ben biraz bilgi alır iletirim ilgililere olmaz mı” dediği,

Tape No:6211’ de kayıtlı 08.03.2008 saat:13.02’de Ufuk BÜYÜKÇELEBİ ile A.H.TOLON’ un yaptığı görüşmede; A.H.TOLON’ un “Dostum ne güzel yazmışsın eline sağlık” “… artık her şey bitti Atatürk ün canına okumaya başladılar ya” “Fakat sana çok ciddi bir şey hazırlıyorum. Çok ciddi bir bomba pat.. o belgeyi bende var. Adımdan iyi biliyorum” dediği ve devamında, Taha A…’la ilgili bir belge bulduğundan bahsettiği, bu belgeyi getireceğini anlattığı, devamında “Yapıyorsun niye yapamayasın. Yani bak bugün hemen sabahleyin ilk önce biliyor musun her gün basın özetlerinde varsın bunun anlamını anlıyorsun tabi” “Her gün basın özetlerinde hangi basın özetlerinde Silahlı kuvvetlerin basın özetlerinde varsın” dediği,

Tape No:6212’ de kayıtlı 08.03.2008 saat:13.09’da Ufuk BÜYÜKÇELEBİ/Behiç K.. ile A.H.TOLON’ un yaptığı görüşmede; Telefonu U. BÜYÜKÇELEBİ’ nin B. K.’ a verdiği, A.H.TOLON’ un “Bak, bir şey söyleyeyim. Behiç Bey” “Benim için çok çok” “Önemli özel bir yeriniz var” dediği, B.K.’ ın “E biliyorum efendim. Zaten bizim için de aynı şey” “Ailemizin büyüğü olarak” dediği, A.H.TOLON’ un “Ola ki. Beni aradığınız bir zaman ben günde” “En az 3-4 toplantıya katılıyorum” dediği, B.K.’ ın “Efendim izniniz ile rahatsız edeyim. Biz bunun böyle olduğundan gerçekten laf olsun diye söylemiyorum” “Üzülüyorum uzun süredir sesinizi duymadığım için üzülüyorum” “Ufuk haddini aşan benim için haddimi aşan bir deyim yapmış. Kızgın asla öyle bir şey olamaz” dediği, A.H.TOLON’ un “Ha kızgın değil biraz kırgın heralde dedi. ..” dediği, B.K.’ ın “Kırgın size değil de. 1 Numaraya kırgınız. kırgınım yalnız. Neden söyleyeyim biliyor musunuz Orada ki yoğunluğu ben biliyorum ben orayı Aradım, 2-3 sefer sesini duymak için şimdi bir ordan ses çıkmayınca hiçbir şey diyemedim. Dedim olağanüstü yoğunluk. Ama bir bakıyorum Ertuğrul Ö…. Bir bakıyorum Fikret B…, bir bakıyorum afedersiniz ne kadar çıkıntı varsa onlarla sohbet ediyor.” diyerek şikayette bulunduğu, A.H.TOLON’ un “Bana izin verirmisin bu mesajı götüreyimmi” “Orası bunalmış durumda …” dediği, B.K.’ ın “Hayır yalnız efendim şimdi bizde orada sanki yani -30 derece de ki asker hangi duygu içerisinde ise biz de burada o duygu içerisindeyiz” “Yani bizi de oraya götürseler onların çoraplarını yıka deseler daha büyük bu işten zevk alacağız. Yani görev yapmış sayacağız ama o Mehmetçiği nasıl düşünüyorsa yani ona şey yapıyorsa 40 yılda birde biz yani Ertuğrul Ö…’e hı bir saat vakit yarım saat ayırırken 3 dakkada bize ayırsa çok mutlu oluruz yani çok oksijenimiz” dediği,

Tape No: 6445’te kayıtlı, 17.03.2008 günü saat:19.50’de Halis Yavuz IŞIKLAR ile Mehmet T… ile yaptığı görüşmede; H.Y. IŞIKLAR’ ın “Ben geçenlerde Ankara daydım ya. Eee şey Turgut Ö…’ın evindeydim. Oraya Uğur D…’la şey geldi, Yılmaz Ö… geldiler. Ondan sonra bu Star ı ondan sonra Aydın D… demiş ki ulusal bi kanala çevirin bunu demiş, size teslim ediyorum burayı demiş. Ondan sonra şeyi bu akşam Deniz B…’la ilk Uğur D….açılışı yaptı. Eee Star ın çizgisi olduğu gibi değişmiş değişmiş, bir ana muhalefet ama şey yok CHP nin kanalı ... yani. Ana muhalefet kanalına getirmişler. Şimdi Star da o var, yarın akşam da haberlerde akşam haberlerinde Turgut Ö… konuşacak. Uğur D…’la beraber ... Onları izleyin sonra sizlerle görüşmem gerekli bazı konular var.” dediği, M. T.’ ın “Tamam peki.” dediği,

Tape No:6240 da kayıtlı 18.03.2008 saat:21.35’de Ufuk BÜYÜKÇELEBİ ile A.H.TOLON’ un yaptığı görüşmede; A.H.TOLON’ un “bütün gün toplantıdaydım… bu 12 Nisanla ilgili yönetim toplantısı var daha doğrusu yapı komitesi saat 2 de girdim saat tam 7 ye 10 kala çıktım ….” dediği, U.BÜYÜKÇELEBİ’ nin “Ben Perşembe günü Ankaradayım sizi ziyaret edebilir miyim” A.H.TOLON’ un “Akşam üstü görüşürüz Cuma sabahı 7 de Bursaya hareket ediyorum ama akşamleyin görüşürüz” dediği, U.BÜYÜKÇELEBİ’ nin “Görüşürüz peki. 1 numarayı bir ziyaret etmek istiyorum müsait olur mu acaba” dediği, A.H.TOLON’ un “Sormam lazım” dediği, U.BÜYÜKÇELEBİ’ nin “Bir sorarsanız ben Perşembe Cuma ordayım ikisinden randevu verirse bir” dediği, A.H.TOLON’ un “Ama benim sormam mı daha doğru sen ha böyle bir niyeti var sizi aramayı düşünüyor derim oldu mu” “Yani ben talep ediyor olmam da böyle bir niyeti var oldu mu” dediği, U.BÜYÜKÇELEBİ’ nin “Hala beni seviyor herhalde değil mi” dediği, A.H.TOLON’ un “Dedim ama bak şimdi inanmıyorsun bana seviyor tabi ya hatta söyledim ya adamcağıza” dediği, U.BÜYÜKÇELEBİ’ nin “Şimdi görmem lazım bir takım bilgiler de var bir şeyler konuşmam gerekiyor kendisi ile” dediği, A.H.TOLON’ un “Peki sakın aklına öyle şeyler getirme ben üzülürüm yani” “Hayır hayır NTV yi aç NTV yi” dediği, U.BÜYÜKÇELEBİ’ nin “Tamam peki Perşembe Cuma ordayım bana bir bilgi verirseniz” dediği,

Tape No: 7546 da kayıtlı 22.03.2008 günü saat 21:30’da Ahmet Tuncay ÖZKAN’ın, Ahmet O…’nu aradığı; Ahmet O…’nun 21.03.2008 günü yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınanların mahkeme aşaması hakkında bilgi verdiği ve telefonu İbrahim’e verdiği, İbrahim’in İlhan SELÇUK’u kastederek “Şuanda Beşiktaş’taki mahkemede savcının yanında,…, Yani savcı sorgusunda bir saat sürer dedi avukatlar bekliyoruz ama yüzde doksan dokuz serbest bırakılır” dediği, Ahmet Tuncay ÖZKAN’ın “Abi yüzde yüz ya orospu çocukları GEBERMELERİ GEREKEN MESAJI VERDİLER” dediği, İbrahim’in “Tamam yarın yarın BUGÜN 200 BİN SATTIK TUNCAY DESTEĞİN İÇİN SAĞ OL yarın...” dediği, Ahmet Tuncay ÖZKAN’ın “Yarın da devam edecez...,…, HERKES İKİ TANE CUMHURİYET ALACAK bütün sloganımız bu herkes iki tane Cumhuriyet alacak” dediği,

Tape No:6254 de kayıtlı 25.03.2008 saat:22.21 de Ufuk Mehmet BÜYÜKÇELEBİ ile A.H.TOLON’ un yaptığı görüşmede; A.H.TOLON’ un “… yakında başka bir dostumla seni tanıştıracağım, az kaldı, tam sayfa manşet olacak…” “Aramışlar bizimkiler sizin Mehmet Beyle görüşmüşler, bugün uzun uzun toplantıda anlattılar.” “.. bir sürprizim olacak ki, işte o zaman havaya uçacaksın Ufuk Bey dostum.” “… bugün adınızı andı hem sizin hem yanınızda çalışan o dostumun.” “Siz sevilen sayılan insanlarsınız. Zannetmeyin öyle unutuldunuz. … Kara ile başlayan sizin yakınınızla” dediği, U. M. BÜYÜKÇELEBİ’ nin “Daha önceki konuşmayı diyorsunuz değil mi efendim.” dediği, A.H.TOLON’ un “… ben bugün de oradaydım, siz aranırsınız, sorulursunuz, müsterih olunuz. Ama bak bir yerine not et. Bir gece aramıştım demiştiki de, ya ben sana bir şey söyleyeceğim, bir gün manşet olacak, şimdi söylüyorum işte sana.” “ … hemen gel. Yalnız benimle değil, dostlarımla da görüş.” dediği, U. M. BÜYÜKÇELEBİ’ nin “… BİR NUMARADAN GELMEDİ DAHA ÇAĞRI....” dediği,

Tape No:6260 da kayıtlı 27.03.2008 saat:12.05 da Selda T… T…. ile yaptığı görüşmede; Selda T.. T…’nın “Peki… siz bunu platform adına söylüyorsanız ben bilgiyi danışmanımız veriyor İstanbul’a diyeyim. siz direkt Ufuk Bey’e vereceksiniz değil mi?” dediği, A. Hurşit TOLON’un “Platform adına demeyin, şimdi platform adına derseniz eksik olur. Şahsım adına söylüyorum dersiniz, platformu konuşuruz, akşamüstü söyleriz.” dediği,

Tape No: 7559 da kayıtlı 27.03.2008 günü Saat:20.42 de Elif Y… ile A.Tuncay ÖZKAN’ ın yaptığı görüşmede, A.Tuncay ÖZKAN’ ın; Ahmet H… isimli gazeteci yazar’a ağır küfürler ederek “Bugünkü yazısını okudun mu?” diye sorduğu, E. Y.’ ın; “Okumadım ya sen bana diyorsun ki okuma diyorsun sonra kendin okuyorsun” dediği, A.T. ÖZKAN’ ın; “Onur yok yok canım şey değil çocuklar söyledi haber yapmışlar bizde de televizyonda gördüm” “Ben onursuz şerefsiz ve gurursuz bir şekilde içeri alıncakmışım orospunun evladı acaba beni kendisiyle bir mi tutuyor hayali ihracattı naylon faturacı şerefsiz mafya artığı köpek mi zannediyor beni acaba ulan şu Aydın Bey de (Aydın D…’ ı kastediyor.) böyle iki köpeği orda besliyor ya nasıl dibime veriyor orospunun evladı ben ona soracam onu” dediği, E. Y.’ ın; “Söylerim yarın valla döndüler zaten bizimkiler yurtdışındaydı döndüler sorarım yani yani niye bu adamın üstüne saldırıyorsunuz bunları diye soracam valla” dediği, A.T. ÖZKAN’ ın; “Ya toptan hep beraber nedir bunların derdi ya manyak bunlar ya” “Neyse Mustafa S…’ün şeyidir” “Tepkisidir” “...Mustafa yı şey yapmak istiyor Aydın Bey” dediği,

Tape No:6277 da kayıtlı 05.04.2008 saat:20.34 da Ufuk BÜYÜKÇELEBİ ile A.H.TOLON’ un yaptığı görüşmede; A.H.TOLON’ un “… 12 Nisanı unutma” dediği, U. BÜYÜKÇELEBİ’ nin “Yarın ikinci manşet gaztenin o” “Halk konuşacak diye manşet attım” dediği, A.H.TOLON’ un “Yemin ediyorum bu defa halk konuşacak” dediği, U. BÜYÜKÇELEBİ’ nin “Bayan Kendi nin fotorafınıda koydum öncülüğü yaptığı şeklinde bilginiz olsun” dediği,

Tape No: 7583 te kayıtlı 10.04.2008 günü Saat:12.55 te A. İHSAN ile A.Tuncay ÖZKAN’ ın yaptığı görüşmede, A. İHSAN’ ın; “…bunlar Çukurova üzerinden Cumhuriyet Gazetesine yönelebilirler mi” “Biliyorsun Cumhuriyet Gazetesinde ikili bi yapı var biliyorsun” “Bir şirket var bide” “Biliyorsun Çukurova ortak biliyorsun” dediği, devam eden görüşmede A.T.ÖZKAN’ ın; İlhan SELÇUK’ u kastederek “CUMHURİYET’İ BU KONUDA UYARMAK LAZIM BEN Bİ GİDEYİM İLHAN ABİYLE KONUŞAYIM” dediği,

Tape No: 6084 de kayıtlı 10.04.2008 saat:16.00 da Ahu…? ile M.Ş. ERUYGUR’ un yaptığı görüşmede; Ahu’nun “Siz sizin uyarınız üzerine olmazsa 120 den bi 30 -40 tane Çankaya belediyesine götürürüz arkadaşlara kolaylık olur davetiye dağıtımında” “İkinci bir konu vardı bunu karşılık mı görüşseydik bu etkinlikde bi ödül verelim diye düşündük” “Günümüzün Türkiye’sinde yaptıkları çalışmalardan ötürü biz Cumhuriyet gazetesine Cumhuriyet Gazetesi adına sayın Balbaya bu ödülü verelim diye düşündük bu benim düşüncemdi bi de bi çok büyük bir bağışçımız var ama bazı arkadaşlarımız her ay muntazam 250 bin lira kadar vakfa şey yatırıyo öğrenci bursu olarak yatırıyo ama tabi o baya bizi büyük bir katkı sağlıyor giderleri karşılamada” “3-4 yıldır yapıyo bu bağışı” “Bi arkadaşın öneriside Kanal Türke de verilmesiydi duyuru yapılması açısından Sehar hanım bizi uyardı bu konuda genel başkanımızın da görüşünü de alalım dedi” dediği,

Tape No:6288 de kayıtlı 11.04.2008 saat:15.10 da Murat Ç… ile yaptığı görüşmede; Ahmet Hurşit TOLON’un “Zarfı almadınız mı” dediği, Murat Ç…’in “Onu aldım birde sesli mesajınızı aldım” “Şeyle konuşmuşsunuz zannederim peki Hafta sonu da ben Cumartesi Pazar günleri İstanbul’da oluyorum ve Anahaber Bültenini sunuyorum nasıl bir temas kurabilirim” dediği, Ahmet Hurşit TOLON’un “Şimdi buraya gelecek bende göreceğim kendisine de söyledim zannediyorum bu yarın sabah burda olacak” “Sizinle görüştürürüm …” dediği, Murat Ç…’in “Biliyorum Miting için geliyor …Anahaber bülteninde yanımda hem mitingi konuşuruz hem de o malum noktayı alırız” dediği, Ahmet Hurşit TOLON’un “Şey geldi mi Harita?” dediği, Murat Ç…’in “Geldi o bizim İstanbul’da varmış zaten” dediği, A.Hurşit TOLON’un “Enteresan değil mi” dediği, Murat Ç…’in “Evet o Haberi yapan kişinin oğlu bizim Mustafa S…. o bizde çalışıyor İstanbul’da yani bilgimiz dahilinde Paşam” dediği,

Tape No:6305 de kayıtlı 28.04.2008 saat:13.19 da Ufuk BÜYÜKÇELEBİ ile yaptığı görüşmede; Ufuk Büyükçelebi’nin “Değerli Paşam ben BİR NUMARAYA gitmek istiyorum ÇOLAKOĞLUNA da ben geçen hafta ilettim haber vereceğim dedi” dediği, Ahmet Hurşit TOLON’un “Söyleyeyim söyleyeyim” dediği,

Tape No:6310 da kayıtlı 02.05.2008 saat:13.35 da Ünal İNANÇ ile yaptığı görüşmede; Ahmet Hurşit TOLON’un “…Basında Üstadsınız Yılların da Genel Yayın Yönetmenliğiniz var bizim bu Ulus Gazetesi ne olacak” dediği, ulus gazetesinin devam etmesiyle ilgili konuştukları, Ünal İNANÇ’ın ne lazımsa yapacağını söylediği, Ahmet Hurşit TOLON’un “… Üstad bir defa … İNANÇın çevresinden 100 tane Abone bekliyorum en az” “Yıllık 35 Kağıt eve teslim daha ne yapalım yani” “… koskoca imparator yarattınız Gazeteci olarak” dediği, Ünal İNANÇ’ın “İmparatorluktan kastınız Aydın DOĞAN ise” “Vallahi yinede bunların içinde en namuslusu o” dediği,

Tape No: 6111, de kayıtlı 02.05.2008 saat:10.12 de Melek…? ile M.Ş. Eruygur’ un yaptığı görüşmede; M.Ş. ERUYGUR’ un “Ne yaptınız dergi basılıyormu” dediği, Melek’in “Basılıyor” “… bugün değilde pazartesi sabah elinizde olur dediler cumartesi aşam veya dediler” dediği, M.Ş. ERUYGUR’ un “Öylemi tamam o şeyleri Pamukoğlununkini falan çıkardınız değil mi” dediği,

Tape No: 5077 de kayıtlı 12.05.2008 tarihinde saat 17.31’teki Levent TEMİZ’ e gelen mesajda; “Kanalturk Koza grubuna satılmıştır. Yeni kanal yoldadir. Durmak yok, duran duser. Yarini kurtarmak icin yobazlarla mucadeleye devam!” yazdığı,

Tape No:6330 da kayıtlı 10.05.2008 saat:14.57 de Behiç K... ile yaptığı görüşmede; Behiç K...’ın “..birşeyler çıktı ya haberler vardı Gazetelerde işte bu Kuzey Irakta bir hareketlilik meselesi” “Acaba kulağınıza gelen birşey var mı yakalanma falan varmı” dediği, Ahmet Hurşit TOLON’un “Yok gelmedi bugün bana Habertürk falan soruyor şimdi İstanbul’dayım..” dediği, Behiç K...’ın “… Telefon ile konuştum geçen hafta Y…. Paşam ile” dediği, Ahmet Hurşit TOLON’un “söylemişti bizim Büyük” dediği, Behiç K...’ın “O da gidecekmiş evet” dediği, Ahmet Hurşit TOLON’un “Siz bakın sizin çok özel bir konumunuz var yani siz endişe falan duymayın” dediği,

Tape No:4948, 13.05.2008 günü saat: 14:07’de Akın İ… ile Sinan Aygün arasında geçen görüşmede SİNAN AYGÜN”ün “Ya işte o kanal… şimdi Flash Tv yi alsaydın, Tv8, Kanal D’yi alsaydın bir şey olmazdı da, o kanalın bir özelliği var biliyorsun o kanal böyle çok hassas bir kanaldı.” Dediği AKIN İ…’in “Ee tamam bende hassas bir insanım” dediği SİNAN AYGÜN’ün “O kanalın kuruluşunda, bak o kanalın kuruluşunda gayri resmi ben de vardım. Biz o kanalın hikayesini anlatacağım ben sana nasıl olduğunu bil diye anlatacağım sana o kanalı” dediği, AKIN İ...’in “Tamam, tamam abi” dediği, SİNAN AYGÜN’ün “Yani kimden telefon gelip nasıl kurulduğunu duyunca şaşıracaksın zaten ve o sende kalacak tabi ki. O kanal çok böyle hassas bir kanaldı nasıl oldu bilmiyorum anlatacağım ben sana bulurum ben seni yarın tamam mı?” dediği anlaşılmıştır.

Tape No:6316 da kayıtlı 15.05.2008 saat:14.29 da Mustafa Emin Ç… ile yaptığı görüşmede; A.Hurşit TOLON’un “Efendim Tolon size derin saygılarını sunuyor …” “…. ordan oraya koşmak ile meşgulüm o toplantıdan o toplantıya…” “Şimdi her tarafta bu Ulus Gazetesinin yaygınlaşması için bir platform olarak yani Türkiye’deki tüm kadın platformlarını bir araya topladık biliyorsunuz emek veriyoruz onu ben bütün Garnizonlara vesayre filan iletiyorum onlarla da zaman zaman görüşüyorum biliyorsunuz bir vatansever adam çıktı üstlendi işte aslında Gazeteci değil bu oktay bey dünyanın masrafını yapıyor…” diyerek görüşmenin devamında M.E.Ç’nin Ulus gazetesinde yazı yazmasını ve destek istediği,

Tape No: 7838 de kayıtlı 16.05.2008 günü Saat:14.49 da X şahıs ile A.Tuncay ÖZKAN’ ın yaptığı görüşmede; X şahsın; “...şimdi biz ne yapalım” dediği, A.Tuncay ÖZKAN’ ın; “…her şeyi yapın….bundan sonra atış serbest” dediği, X şahsın; “…Kanal Türk len ilişkimizi keselim mi” dediği, A.Tuncay ÖZKAN’ ın; “Kanal Türk le ilişkini kes tabi canım bunlar seninle çalışmaz…bundan sonra sen Bizim Kanalın Bizim TV nin temsilcisi ol” “TKP nin eskiden Bizim radyosu vardı ya onun gibi aynen” dediği, X şahsın; “...Bülent B…’ın da selamı var size ziyarete gelecekmiş orda…gelememiş çok üzülmüş” dediği,

Tape No:6338 da kayıtlı 18.05.2008 saat:13.42 da Ayşe D… T… ile yaptığı görüşmede; Ayşe D... T...’ın “… bir Vatan Gazetesi alırsanız ve Vatan Gazetesinde Yiğit B…’un bir yazısı var çok ilginç okuyunca şok oldum” “Bu bizim Miting ile ilgili konuşuyor efendim Miting alanına gelmişte bakmış ki orda bir 5-10 Bin kişi var ve Siyasi Şova dönüşmüş olay ve Mitingi düzenleyenlerde ortada yokmuş” dediği, A. Hurşit TOLON’un “Ay yazıklar olsun” “Mitingi düzenleyenler şeyin üstündeler çok teşekkür ederim iyi ki uyardınız ararım kendisini” “Ararım da cevabını veririm” dediği, Ayşe D... T...’ın “Bence bu cevabı miting komitesi olarak hep birlikte versek daha iyi olur” dediği, Ahmet Hurşit TOLON’un “Vereceğiz tabi ben birde davet eden adam olarak cevabını vereceğim ..” “Onu hallederim siz müs... olun” “Yan yana oturdukları zaman telefonu açan Sinan AYGÜN ün ne dediğini unutmayın” “… insanlar bu kadar dürüst kimin niye çıkmadığını Sinan AYGÜN anlattı bize..” “… onlar yan yana oturuyorlar son dakikada vazgeçiyor birisi telefon ediyor Doğan Medyadan DOĞAN MEDYA nın patronu bunun akrabası oluyor” “… işte o utanmıyor mu Pişmekanın Mitingine gidip oturmaya öyle olsun diyor ve onunda lafı Ekmeğimizden olacağız diyor…” “Ben bunu söylerim Tuncaya” dediği,

Tape No:7679’da kayıtlı 25.05.2008 günü saat:22.10’da.Tuncay ÖZKAN’ ın Ayla Y… ile yaptığı görüşmede; uzun bir müddet Tuncay ÖZKAN’ ın yapmış olduğu çalışmalardan bahsettiği, telefondaki muhatabına Hoca..? olarak bahsettiği, şahısla halledilecek bir konu ile ilgili olarak görüşme isteğini ilettiği, ayrıca Tuncay’ın yayın hayatına yeni başlayan BİZ TV hakkında konuştuğu, görüşmenin ilerleyen bölümlerinde Tuncay’ın Mustafa BALBAY’ ı kastederek “O Mustafa BALBAY’ ın da zamanı gelince ağzının ortasına sıçıcam da. Şimdi bi şey yapmıyorum eşşoğlu eşşek Mustafa ÖZBEK ten paraları alıp taymak kolay it oğlu it. İt oğlu it hadi sok bakalım elini taşın altına da göreyim seni.” dediği, Ayla’nın “Ha Konya Selçuk Üniversitesinden neler yaptığı neler ettiği her şey ortadaydı çamur atmak kolay böyle bir tercihle sıkıştırınca kim ne yapacak dedim bende.” dediği, Tuncay’ın “Cumhuriyet gazetesi 2 kez iflas etti 2 kez. İflas masasında maaşlarımızı bıraktık. Cumhuriyet gazetesi hisselerinin %60 nı 3 tane adama sattı ADAMLARDAN Bİ TANESİ MAFYA. Benimle dalga mı geçiyorlar. Efendim Turgay CİNER’ e niye satmamışım. Çok güzel lan Bugün gazetesini... satan Turgay CİNER değil mi. Ya şimdi bana küfrettirecekler ya hepsinin aklı çok iyi çalışıyor ya tek biz geri zekalıyız” dediği,

Tape No: 4885, te kayıtlı 26.05.2008 saat:21.18 de Tuncay ÖZKAN ile Erol MÜTERCİMLER’ in yaptığı görüşmede özetle; aralarında bir süre hal hatır sohbeti yaptıktan sonra, Tuncay’ın “Diyorum ki onun yüreği bizimle birlikte biz birlikteyiz” “Yeni televizyonda biz beraberiz diyorum” “Bilgin olsun” dediği, Erol’un “Tamam” “Böyle devam etmeyecek” dediği,
Tape No: 6348 de kayıtlı 29.05.2008 günü saat:13:56 da Behiç K... ile yaptığı görüşmede, A.Hurşit TOLON’nun; “Dedim ki böyle Milliyetçiyim Ulusalcıyım falan diye isimler alıyorsunuz aman dikkat edin birileri bunlardan manalandırıyor yarın size de ERGENEKONCU derler” “ “bizde ESTERGONCU oluruz filan dedim” “Dediler ki eğer tekzip ederseniz yani şunu diyecektik biz” “Legal platformlar olarak faaliyetlerimizi sürdürüyoruz” “Bizim yaptığımız attığımız her adım yasaldır” “Bak ne diyor adam Bak ne diyor bakın Hurşit TOLON ERGENEKON Terör Örgütünü Sivil Toplum olarak niteleyip kim niteledi ben böyle bişey demedim” dediği, Behiç’in; “Evet namussuz herifler” dediği, A.Hurşit TOLON’nun; “Öyleyse öyle birde köpektirler esas bir de Aydınlık’ı al da bak” dediği,
Tape No: 4896, da kayıtlı 31.05.2008 saat:11.57 de X Şahıs ile Erol MÜTERCİMLER’ in yaptığı görüşmede özetle; aralarında bir süre hal hatır sohbeti yaptıktan sonra, Erol’un “Nedir üstad hangi televizyonu aldın ne yaptın?” dediği, X Şahsın “Halk Tv var ya ya, bu CHP’nin Halk Tv.” dediği, Erol’un “onu mu sattı CHP ?” dediği, X Şahsın “Seni isteyeceğim başına geçireceğim Ülkem Tv bu” “Gelişen olaylar var, belki Salı günü bir strateji çizme açısından, çünkü Türkiye’de çok ciddi oluşumlar başladı artık çok ciddi. CHP ile falan bu işler olmayacak” “bütün paraları şimdi 18 Haziran hızıyla harekete geçiriyorum, hiçbir sorun yok abi” dediği, Erol’un “Ne diyeyim, ne diyeyim arkadaş üç senedir geçiyor bu para hareketi” dediği, X Şahsın “Ondan sonra bu birde şey asker silahsız kuvvetlere bıraktı işi bakalım siz ne yapıyorsunuz gibilerinden” dediği ,

Tape No: 7029, 07.06.2008 saat:12.39 da Pınar A… ile yaptığı görüşmede özetle; Adnan’ın “Kanal1 den arayacaklar seni Kanal1 den” “Teke tek programına çağıracaklar seni tamam mı” “Teke tek programına bi bayan çağırdı şimdi sen şimdi şunda hasaslar gelen öğrenci ........ olarak değilde” “Öğrenci olarak ... öğrenci kimliğinle ........ben dedim Atatürkçü Cumhuriyetci Türban karşıtı bi bayan istemişlerdi bizden evet üniversitelerde türban takılmasına karşı siyasi görüşü var mıdır yok mudur ayrıntılı bilmiyorum arkadaşın ama Atatürkcü olduğunu biliyorum Türban ... tutumunu biliyorum orayada zaten bi siyasi parti veya şey için değil öğrenci olarak katılıyor orda zaten böyle konuşuldu sonra programda nasıl konuşacağını sen belirlersin tamam mı” dediği, Pınar’ın “Anladım” dediği, Adnan’ın “Yani o soracaktır sana böyle bi şey varmı falan filan diye” dediği,

Tape No: 6373 te kayıtlı 13.06.2008 günü saat:17:07 de Behiç K... ile yaptığı görüşmede, Behiç K...’ın; “Evet şey bi kızlar çıktıya hani bu” dediği, A.Hurşit TOLON’nun; “Tabi Atatürk’e….” Dediği, Behiç K...’ın; “Tabi tabi onları yazdım” dediği, A.Hurşit TOLON’nun; “Tabi yalnız savcılık bu gün şey açmış” dediği, Behiç K...’ın; “Evet ama yani o kızlarda…bi şey değil zavallı Fetullahın eğittiği adamlar arkalarında başka…” dediği, A.Hurşit TOLON’un; “Dün akşam şeyi izlediniz mi programı” “Tuncay becerdi …” dediği, Behiç K...’ın; “Evet çok iyidi ben tabi yerini yurdunu bilmediğim için aramadım ama bu Tuncay’a da kırılıyoruz tek başına hareket ediyo yani bizi ne yamacına ne bizde veba var sanki” dediği, A.Hurşit TOLON'nun; “Hayır şuanda dağınık bak yani” dediği Behiç K...’ın; “Geçen seferde öyle kaçtı bizden ama bilmiyorum yani neden” dediği, A.Hurşit TOLON'nun; “Kaçmaz yani kaçacak hali yokta” “Bide bi şey söyleyim seksen kapıdan üstüne geliyorlar” dediği, Behiç K...’ın; “Biz olacağız ki göğsümüzü siper edeceğiz yani” dediği,

Tape No:4986’da 17.06.2008 günü saat 11:11 sıralarında Sinan AYGÜN ile Mustafa ÖZBEK arasında yapılan görüşmede özetle S.AYGÜN’ ün “Valla ne yapalım abi işte ya görüyor musun işte Türkiye böyle gidiyo yani yanıp tutuşuyoruz abi” “Şimdi ee bu Erol MÜTERCİMLER var tanır mısın” dediği M.ÖZBEK’ in “Erol MÜTERCİMLER” dediği S.AYGÜN’ ün “Ha bu Haber Türk’te program yapıyordu kel kafalı adam” dediği M.ÖZBEK’ in “Evet” dediği S. AYGÜN’ ün “Onu kanalına düşünür müsün” dediği M.ÖZBEK’ in “Onu Ahmet beyle görüşmek lazım” dediği S.AYGÜN’ ün “Ahmet? Senin oğlan?” “Öyle mi” dediği M. ÖZBEK’ in “E tabi o yönetiyo ya ART’yi ben değil”

Tape No: 6378 de kayıtlı 19.06.2008 günü saat:17:18 de Mustafa E… Ç… ile yaptığı görüşmede, A.Hurşit TOLON'nun; “Bi kaç gün önce Ünal Bey’le de beraber kulaklarınızı çınlattık” “Müsaitseniz şöyle…iki dakkanızı müsaitse bi şey danışmak istiyorum size” “Şu kadarını söyleyim şimdi bizim yönetim kuruluda burda Ulus gazsetinin genel yayın yönetmeni değişyor” “Bize oraya bir yazı işleri müdürü önerir misiniz hem o insana iylik yapalım hem şu Ulus’u kalkındıralım biit saatler olsun sizi kucaklıyorum” dediği, M.E. Ç.’ın; “Paşam vallaha benim aklımda yani oraya önerebilecek birisi yok” “Benim bi an Evren geçti aklımdan Evren D…” dediği, A.Hurşit TOLON'nun; “Evren’i ben çok seviyorum düşünüyorum da yazı işleri müdürlüğüne el yani o işi siz bilirsiniz sizden daha iyi kim bilir” dediği, M.E. Ç.’ın; “Yoo yapar Evren o işi yani” dediği, A.Hurşit TOLON'un; “Ben size danışmadan adam atmadım” dediği,

Tape No: 7728 de kayıtlı 25.06.2008 günü saat 20:45’de Yaşar O…’ ın, Ahmet Tuncay ÖZKAN’ ı aramasıyla yapılan görüşmede; Ahmet Tuncay’ın ‘Sayın Cumhurbaşkanı’ diye hitap ettiği, yaptıkları görüşmenin devamında Ahmet Tuncay’ın Cumhuriyet Gazetesinin Ankara Bürosunun açılışına kendilerinin çağırılmadığını belirterek “Ben de açtım İbrahim Y..’ a dedim ki biz dedim o yeri biliyorsun ben tuttum,…, Dedim ayıp mı ettik İLHAN SELÇUK DEDİM BİZE HABER GÖNDERİNCE ORDA 7,5 MİLYAR PARA ŞEYE O MİMAR ARKADAŞA VERİP 7,5 MİLYAR PARAMIZI HİBE ETTİK hemen çıktık onun için mi dedim bizi çağırmadınız” dediği, Yaşar’ın Mustafa BALBAY’ ı kastederek “Mustafa’nın bok yemeleri abi” dediği, Ahmet Tuncay’ın “Tabi aynen o da Vallahi billahi dedi çok büyük terbiyesizlik yaptık böyle bir şey olur mu dedim bak Mustafa BALBAY’ ı aramıyorum onun dedim karısı dedim AKP ye hizmet vermeye devam etsin kendisi de dedim dolarların hakkını versin Özbeğe dedim,…, Ona bir şey demiyorum dedim bizi çağırmadı p..venk ya,…, O… çocuğu ya” dediği,


Tape No:7731’de kayıtlı, 27.06.2008 günü saat:20.06’da A.Tuncay ÖZKAN’ ın Mesut ÖZCAN ile yaptığı görüşmede; Tuncay’ın “Sen şimdi tıbbi kanal kuruyorsun Tamam mı? Tıbbi kanal için de kanal satın alıyorsun” dediği, Mesut’un da “Tamam anladım” dediği,

Tape No: 8205 de kayıtlı 03.07.2008 saat:18.53 de Ersin B… ile yaptığı görüşmede; Ferda PAKSÜT’ün “Mahkemenin önünde adamın var mı?” “Şimdi çıkıyoruz da onun için” dediği, Ersin B…’ın “Mahkeme önünde yok geldiler” “Beyefendi mi çıkıyodu” “Açıklama yapacak mıydı acaba” dediği, Ferda PAKSÜT’ün “Yaptırıver bi cümle sor” dediği, Ersin B…’ın “Şu anda bizden orda kimse kalmadı ya” dediği, Ferda PAKSÜT’ün “Milliyetten yok mu” dediği, Ersin B…’ın “Onlar foto muhabirleri falandır herhalde belki de Anadolu Ajansı ben yine de arayacağım insanları ne sor yani bişey mi soracaklar ne olduğunu” dediği, Ferda PAKSÜT’ün “Şey ne olduğunu sorsun yani” dediği, Ersin B…’ın “Anladım varsa hemen arayıp uyarıyorum çocukları” dediği,

Tape No: 8209, 26.08.2008 saat:18.07 de Mesut… ile Ferda PAKSÜT’ ün yaptığı görüşmede; Ferda PAKSÜT’ ün, Ergenekon soruşturmasıyla ilgili Cumhuriyet Savcısının kendisini Ankaraya çağırdığını anlattığı ve “Başsavcı yardımcısı sakın yazma bunu ama” dediği, Mesut’un “Peki bize bi şeyiniz olsun o zaman kaçta gelin dediler” “Ergenekon muhtemelen talimatlı ifade alınması için olmuş olabilir” “Müsaadeniz olursa bence bunu haber yapmak isterim doğrusu” dediği, Ferda PAKSÜT’ ün “Ersin beni bi arasın” “Öbür telefondan hani senin aradığın numara vardı ya bi tane” dediği, Mesut’un “ezginin telefonundanmı” dediği, Ferda PAKSÜT’ ün “Sinemin Sinemin” dediği,


Tape No: 7884 de kayıtlı 22.09.2008 günü saat 18:42’de Ahmet Tuncay ÖZKAN’ ın, Elif Y…’ ı aramasıyla yapılan görüşmede; Ahmet Tuncay’ın “Ya BU SENİNKİLER şu kanalı Bizi, Kanal BİZ’i bi D Smart’a almadılar lan 2.800 dolar da şey veriyoruz be ne Allahsız herifler bunlar ya bi bok muymuş D Smartta almıyorlar” dediği, Elif’in “HEMEN ALDIRALIM,…, Hayır Dijitürk’e para veriyor mu diye soruyorlar...” dediği, Ahmet Tuncay’ın “Ya vermiyorum ne niye vereyim şeyde nedir o şeyden nedir onun adı ADD den alıyorlar parasını onlar kendileri” dediği, Elif’in “ADD ne ya” dediği, Ahmet Tuncay’ın “Ya onların şeyleri var ya reklam Barto şirketleri,…, Reklam Barto şirketlerinden alıyorum para alıyorlar parayı ben para verir miyim Dijitürk’e deli mi onlar” dediği tespit edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:

Soruşturma kapsamında elde edilen tüm deliller değerlendirildiğinde: şüpheli Tuncay ÖZKAN’ın DOĞAN grubunda çalışırken KARAMEHMET grubuna geçmesinin örgüt yöneticilerinin talimatı ile olduğu, KARAMEHMET grubundan işten çıkartılınca derhal örgüt yöneticilerine giderek patronu Mehmet Emin KARAMEHMET’e baskı yapılmasını istediği ve örgüt üyeleri Levent Ersöz ve Hasan Atilla Uğur’un adı geçeni yanına çağırarak ona Şener Eruygur’un talimatlarını iletip baskı yaptıkları, şüphelilerin kendi aralarında yaptıkları görüşmelerde de Medyanın öneminden ve kontrol altına alınmasından açıkça bahsettikleri ve bu kapsamda medya patronlarına baskı yapmayı planladıkları, diğer taraftan Türk Silahlı Kuvvetleri içersinde görevli örgütün yönetici kadrosundaki şüphelilerin, Cumhuriyet gazetesinin tirajını artırmak için askeri birliklerde satılmasını sağlayıp diğer gazetelerin de kaldırılmasına kadar ciddi faaliyetlerde bulundukları, bunların yanı sıra Ali Müfit GÜRTUNA’nın elindeki Televizyon kanalını almak için baskı yapmayı planladıkları anlaşılmıştır.

Ayrıca şüphelilerin birçoğunun değişik gazete, dergi, internet siteleri ve televizyon kanallarında ki faaliyetlerine bakıldığında da örgütün medya yapılanmasını gerçekleştirdiği, hatta bu yapılanma içersinde birçok şüphelinin örgütün yönetici kadrosundaki şüphelilerin yönlendirmeleri ile haberler yaptığı, bazen de örgütün eylem ve faaliyetlerinin propagandasını yaptıkları anlaşılmaktadır.


V. BÖLÜM

ŞÜPHELİLERİN BİREYSEL DURUMLARI
1- Şüpheli Mehmet Şener Eruygur
a-Savunmaları,
Emniyet beyanı
Emniyette susma hakkını kullanmıştır.
Savcılık beyanlarında,
Şüpheli Mehmet Şener Eruygur 2004 yılında Jandarma Genel Komutanlığından emekli olduğunu, 2 yıldır ADD’nin Başkanlığını yaptığını, şüphelilerden Sevgi Erenerol'un kendisini iki defa aradığını, bir seferinde kilisede bir toplantıya davet ettiğini ancak gitmediğini, ikincisinde ise şüpheli Ergün Poyraz ‘ın gözaltına alındığında yardımcı olmasını istediğini, fakat kendisinin yardım etmediğini, şüpheli Veli Küçük'ü tanıdığını, kendisinden çok küçük rütbeli biri olduğunu, karşılaştıklarında selamlaştıklarını, ideolojik olarak da kendisine yakın hissetmediğini, şüpheli Levent Ersöz 'ü tanıdığını, Bursa bölge komutanı olduğunu, denetlemede kendisini beğendiği için İstihbarat Başkanı olarak atanmasını uygun bulduğunu, bir sene birlikte çalıştıklarını, çalışkan birisi olduğunu, şüpheli Hasan Atilla Uğur‘un 2 sene Teknik Daire Başkanlığında çalıştığını, kendisini işini iyi yapan insan olarak bildiğini, kendisinin şüpheli Hasan Atilla Uğur 'dan çıkan görüntü ve ses kayıtlarının alınması için herhangi bir talimat vermediğini ve bilgisinin olmadığını, şüpheli Ergün Poyraz 'ı Necip Hablemitoğlunun öldürülmesinden dolayı tanıdığını, konu ile alakalı olarak bilgi vereceklerini, sonra Şengül H. ile birlikte geldiklerini, daha sonra şüpheli Ergün Poyraz ‘ın zaman zaman yanına gelip gittiğini, bazen de yazdığı kitapları takdim etmek için geldiğini, arkadaşlarının takip ettiğini, daha sonra herhangi bir sonuç çıkmadığını, İçişleri Bakanlığının da bu olayı bildiğini ve takip ettiğini, şüpheli Ergün Poyraz 'ın para karşılığı iş yapıp yapmadığını bilmediğini, kendisinin genel komutan olduğu için alt seviyedeki işlerle haberinin olmadığını, bu yüzden bilgi ve ilgisinin olmadığını, ancak kendisinin çalışkan, atak biri olduğunu, güvenlik problemi için de müracaat ettiğini, hasta olduğunu bildiğini, şüpheli Ümit Sayın 'ı Orduevinde şüpheli Hurşit Tolon‘nun tanıştırdığını, iki vesile ile kendisi ile görüştüğünü, birincisinde kitap takdimi ikincisi de ise Anıl Ç. ile kendisinin ADD seçiminde ayrı grupta olmalarından ötürü kendilerini birleştirmeye çalıştığını, girişimlerde bulunduğunu, üniversitede bir problemi olduğunu, kendisinden yardım istediğini, daha sonra bunun akıl sağlığı konusunda şüphelerinin oluştuğunu, kendisinden uzak durduğunu, hatta şüpheli Hurşit Tolon ‘nun aynı kanaatte olduğunu duyduğunu, şüpheli Doğu Perinçek ile bir ilişkisinin olmadığını, Diyarbakır ‘da 2005 ve 2006 yılında bayrak mitingi yaptığını, kendisinin emekli olması sebebiyle davet ettiğini ama kabul etmediğini, daha sonra da birkaç sefer etkinliklerine davet ettiğini, fakat katılmadığını, ideolojik olarak kendisine yakın görmediği için kabul etmediğini, şüpheli Kemal Alemdaroğlu 'nu tanıdığını, iyi bir yurtsever olarak tanıdığını, heyecanlı olduğunu, kendisine saygı duyduğunu, zaman zaman da kendisinin görüştüğünü, şüpheli Mehmet Fikri Karadağ 'ı tanıdığını, şüpheli Emin GÜRSES 'i tanımadığını, şüpheli Güler Kömürcü ile tanışmadığını, şüpheli Kemal Kerinçsiz ile samimiyeti olmadığını, şüpheli Ferit İlsever 'i Ulusal Kanal ‘dan tanıdığını, şüpheli Kemal Özden 'i tanıdığını, şüpheli Kemal Özden 'in ADD ile alakalı yapmış olduğu teklif ile ilgili bilgisinin olmadığını, Panzehir dokümanından haberinin olmadığını, içeriğinde belirtilen Abdullah Öcalan ile şüpheli Doğu Perinçek' in irtibatları veya başka bir askeri şahıs ile alakasından bir bilgisinin olmadığını, TSK 'da Ergenekon türü bir yapılanmanın olacağını zannetmediğini, şüpheli Birol Başaran 'ı 2005 senesinde Kadıköy ADD başkanlığı yaptığı dönemde Köy Enstitüleri ile ilgili Kadıköy‘de ADD 'de bir konferans verdiğini, o zamandan beri kendisi ile tanıştığını ve görüştüğünü, şüpheli Neriman Aydın ‘ı Jandarma Genel Komutanlığı yaptığı dönemde Ziraat Bankasının yurt dışı şubesi ile ilgili yolsuzluklar tespit ettiğini, onları kendisine rapor halinde gönderdiğini, kendisinin şüpheli Neriman Aydın ‘ı MHP 'ye yakın bir siyaset izlediğini düşünerek bu tür ihbarlar yaptığını tespit ettikten sonra ikinci mektubu göndermesine müteakip ilişiğini kestiğini söylemiştir.
Sorgu beyanında
Şüpheli Mehmet Şener Eruygur ‘un sorgu ve savunmasında; aramalarda ele geçirilen disket çözümündeki Ergenekon belgeleriyle kendisinin hiçbir ilgisi olmadığını, meslek hayatı boyunca böyle bir belge ve doküman görmediğini, aramada ele geçirilen Yakamoz ve Ayışığı adlı darbe planları ile ilgili olan ayrıntılı slâyt gösterileriyle de kendisinin herhangi bir ilgisinin olmadığını, bu tür şemalarında herhangi bir suçu ispat etmediğini, kamuoyunda darbe günlükleri diye bilinen yayınlarla ilgili herhangi bir tekzipte bulunmadığını, çünkü bu günlüklerin bizzat sahibi olarak gösterilen Emekli Oramiral Özden Ö. bu bilgilerin kendisine ait olmadığını ifade ettiğini ve bu konunun mahkeme kararı ile de tescil edildiğini, bu günlüklerdeki senaryolar askeri teamülle de bağdaşmadığını, Kuvvet Komutanlarından sonraki statüde bulunan Jandarma Genel Komutanlığını temsil eden kendi şahsının böyle bir organizasyon yapmasının mümkün olmadığını, Genel Kurmay Başkanlığı da bu belgelerin hukuki bir değere haiz olmadığını açıkladığını, ADD başkanı olması dolayısıyla kendisine kurulan yıpratma amaçlı bir komplo olduğunu, böyle bir çalışma kesinlikle olmadığını, şüpheli Hasan Atilla Uğur ’un evindeki aramalarda ele geçtiği söylenen bir kısım belgeler arasındaki ADD’nin CIA tarafından kurdurulduğuna dair bilgi notundan bir haberinin olmadığını, böyle bir şeyin olmasının mümkün olmadığını, Yekta Güngör Özden ’in böyle bir şeye alet olması da söz konusu olamayacağını, evinde veya Başkanlığını yaptığı dernek birimlerinde bulunduğu söylenen devlet kademesinde çalışmakta olan bürokratların kişisel, siyasi, ailevi konumlarıyla ilgili, kamuoyunun fişleme olarak değerlendirdiği bilgilerle bir ilişiği olmadığını, şüpheli Ergün Poyraz ’a Jandarma bütçesinden resmi veya gayri resmi herhangi bir ödeme yapılmadığını, şüpheli Ergün Poyraz ‘ın öldürülen Necip Hablemitoğlu cinayetinin aydınlatılması ile ilgili çalışma yaptığını ifade ederek yanına geldiğini, kendisine şüpheli Ergün Poyraz ’ı MGK Genel Sekreteri şüpheli Tuncer Kılıç ‘ın yönlendirdiğini ifade etmiştir.
b-Elde Edilen Deliller,
Doküman İncelemeleri

Şüpheli Mehmet Şener Eruygur’ un kullanımında bulunan İlimiz Kadıköy İlçesi Fenerbahçe Mahallesi Iğrıp Sokak Fenerbahçe Orduevi No:2/1 sayılı ikametinde, 01.07.2008 günü saat:11.40-18.40 arasında yapılan aramada, el konulan tüm belgelerin detaylı incelemesinde;
(104) sayfa, “Jandarma Genel Komutanlığı Adli Müşavirliği” “Milli Güvenlik Kurulu (Ordu – Siyaset ilişkisi) 9 Haziran 2003” başlıklı Milli Güvenlik kuruluna sunulan raporlar olduğu,
-(1) adet küçük not kâğıdında “UBHP, ADD, Hukukun Üstünlüğü, Kemalist Atılım, Atatürk Çizgisi Platformu, TESUD, TEMAD, AKKAV, Türkiye Emekli Ögr. Kur. Derneği, TUMÖD, 27 Mayıs derneği, ÇEV, Çay yolu Platformu, Birleştirici Çalışmalar CHP, ÇEV’in 20 burs” şeklinde notların yer aldığı,
-(1) sayfa küçük not kâğıdında “Muzaffer–0546 741 30 16” numarasının olduğu görülmüş olup; bahsi geçen numaranın Levent Ersöz ’ün eşi Muzaffer Ersöz adına kayıtlı olduğu görülmüştür.

1.FİŞLEME BELGELERİ
(3) sayfa isimsiz ve imzasız olarak gönderilen bilgisayar çıktısı bir mektup olduğu, “Sayın Komutanım” şeklinde başladığı, Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde görevli ve irticaya karıştığı düşünülen şahıslarla ilgili istihbari bilgiler olduğu görülmüş olup; yazıda “Ög. Albay Mehmet Gülgün” başlığı altında; Fethullahçı, eşi kapalı, tesettürlü, olduğu ile ilgili bilgilerin yer aldığı, bu şekilde Em. Ög. Alb. Prf. Dr. Cemalettin T., Öğ. Kd. Bnb. Tacettin K., Em. Öğ. Doç. Bnb. Abdülaziz E., Öğ. Yzb. Tacettin K., Em. Öğ. Bnb. Hamid P., Em. Öğ. Bnb Prf. Dr. İsrafil K., Öğ. Yzb. Turgut G., Öğ. Bnb Musa K., Öğ. Yzb. Arif K., Em. Bnb. Prf. Dr. Mehmet Z., Öğ. Alb. Saim B., Em. Öğ. Bnb. Şerif Ç., Öğ. Alb. İhsan Y., Em Bnb. Mustafa B., Em. Yzb. Ramazan A., Öğ. Bnb. İzzet T., Öğ. Yzb. Atilla E., Öğ. Yrd. Doç. Yzb. Ender B. ve Öğ. Bnb. Ahmet U.,” isimli şahıslar ve halen nerede görevli oldukları hakkında bilgilerin bulunduğu görülmüştür.
(2) sayfa “Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik” başlıklı internet çıktısı sayfada, Hüseyin Çelik ile ilgili bilgiler olduğu, “Van ’lı olan Hüseyin Çelik Kürt-Arap melezidir. Kürtçe şarkılarla eğitim-öğretim sezonu açılışı yapılması ilk kez Hüseyin Çelik ’in döneminde görülmüştür. Türkiye sadece Türklere mi ait- iddiasını ortaya attı”
“Türkiye Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat” başlığı altında, “Hükümette en kilit kişi olarak gösterilen Başbakan yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat 1925 yılında idam edilen Kürt isyancı Şeyh Said ’in torunudur. Mersin milletvekili olan Fırat Mersin’deki Kürt nüfus hareketini yönlendiren kişilerin başındadır.” şeklinde yazılar olduğu,
“Türkiye Cumhuriyeti Bayındırlık ve İskân Bakanı Zeki Ergezen” başlığı altında “Kürt kökenli olan Zeki Ergezen bir de ayrıca Nakşibendî tarikatının Tillo koluna mensuptur.” şeklinde yazılar olduğu anlaşılmıştır.
“Başbakanın danışmanları” başlığı altında
1. Danışman 1994 yılında PKK’ya maddi yardım yaptığı için öldürülen Kürt işadamının yeğeni bugün Tayyip Erdoğan ’ın danışmanı,
2. Danışman Cüneyt Zapsu, bu danışman Güneydoğu’nun en büyük Kürt aşiretinin üyesi, dedesi ilk Kürtçe tiyatro eseri yazan edebiyatçı, Ehlisünnet dergisinin sahibi, Türkçe-Kürtçe yayınlanan JİN dergisinin önde gelen isimlerinden. Danışmanın halası faili meçhul bir cinayete kurban giden Kürt hareketinin önde gelen isimlerinden Musa Anter ’in eşi.” şeklinde yazılar olduğu görülmüştür.
(2) sayfa “Bilgi Notu” başlıklı yazı içerisinde; “Nur cemaati Mustafa Sungur grubunun Ankara İlindeki öğrenci faaliyetleri ile ilgili” şeklinde başlangıç yazısı bulunan ve “Mustafa Sungur grubu olarak adlandırılan grupla ilgili istihbari bilgiler” yer aldığı, şahısların bulundukları binalar ve içerisinde yaşayan şahıslarla ilgili bilgiler verildiği,
(3) sayfa ADD Kadıköy Şubesince yazıldığı anlaşılan 10.03.2008 tarihli “Hukuk ve Siyaset Okulu” konulu yazı içeriğinde; hukuku ve siyaset okulu seminer çalışmalarında demokrasi anlayışımız ve sivil toplum örgütleri konulu 5. Gün programında konuşmacı olan USİAD Genel Sekreteri Birol Başaran ‘ın söylediği sözlerin yazısı olduğu görülmüştür.
(5) sayfa “Bendeniz Hüseyin Ö.” başlığı bulunan el yazısı ile yazılmış ve üzerinde “Jandarma Genel Komutanı açıkladı neden ihraç ettik” şeklinde gazete kupürü fotokopisi yer alan bir yazı olduğu, yazının mektup halinde Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur ’a yazıldığı, içeriğinde ise irticai faaliyetlerden bahsedilerek Başbakan Necmettin Erbakan dönemindeki bir anının anlatıldığı ve yazının son bölümlerinde Tayyip Erdoğan ’ın başbakanlığından bahsedildiği, yazının son paragraflarında “Şanlı Türk ordusu olarak kuvvetli bir ihtilal yapılıp bu irticacıları yakalayıp en hafif ceza 100 yıl ve de sivile 20 yıl hükümet kurmaları verilmesin, askeri idare başımıza gelsin istiyorum…” şeklinde yazının olduğu, yazının 18.08.2003 tarihinde Hüseyin Özşen tarafından kaleme alındığı,
(90) sayfalık “Fihrist” başlığı bulunan, sanık Miktad Ö. ’nün 15 yaşında küçük kızı alı koyma ve evlenmek vadi ile kızlığını bozma olayı ile ilgili belgeler olduğu, dosyanın içeriğinde; öğretmen olduğu anlaşılan Miktad Ö. ’nün resmi nikahlı eşi, 1. imam nikahlı eşi ve 2. imam nikahlı eşiyle ilgili bilgiler olduğu şahsın ikinci imam nikahlı eşinin öğrenicisi olması ve küçük yaşta olmasına rağmen kaçırmasıyla ilgili bilgiler olduğu, ayrıca Miktad Ö. ’nün Ribat adlı aradikal dini grupla ilişkisiyle ilgili bilgilerin olduğu, şahsın yazmış olduğu mektup ve notların yer aldığı, ayrıca Hunat camindeki vaazla ilgili bilgilerin verildiği,
(122) sayfalık “2005-2006’da Encümen-i Daniş’in Toplantı Günleri” başlığı bulunan dosya içerisinde, Encümen-i Daniş olarak adlandırılan grubun yapmış olduğu periyodik toplantılarla ilgili isim listelerinin bulunduğu, toplantıların hangi aralıklarla yapıldığının tarih olarak belirtildiği, Mustafa birçok şahsın isminin geçtiği, bu isimler arasında soruşturma kapsamında Mehmet Şener Eruygur ’un da isminin geçtiği, Mehmet Şener Eruygur, ile diğer katılan kişilerin isimlerinin listede yazılı olduğu anlaşılmıştır.
Dosya içerisinde “Sn. R. K.’un 28 Aralık 2004 tarihinde Kabataş Lisesi Vakfının toplantısında yaptığı konuşma ve sorulara cevabı” başlıklı belge olduğu içeriğinde Rahmi K. ’un Türkiye ve dünya ekonomik güç dengeleri ile ilgili bir konuşma metninin ve ekinde Rahmi K. ’la ilgili gazete kupürlerinin bulunduğu, (1) sayfa “ATO Ankara Ticaret Odası” başlıklı 2004 tarihinde şüpheli Sinan Aydın Aygün tarafından şüpheli Mehmet Şener Eruygur ’a yazıldığı anlaşılan belgede; Ankara Ticaret Odasının her zaman yanında ve emrinde olduğunu söyleyerek “Eğer uygun görürseniz emirlerinizi öğrenmek ve genel olarak son gelişmeler ile ilgili görüşlerimizi aktarmak amacı ile randevu talep ediyorum” diyerek şüpheli Mehmet Şener Eruygur’dan randevu istediği,
(1) sayfa Akşam Gazetesi Ankara temsilcisi Nuray Başaran ’ın el yazısı ile yazdığı “Sayın paşam bugün gazete de çıkması gereken yazımı ekte size gönderiyorum, maalesef bu yazıyı genel yayın yönetmenimiz Nurcan A. yayınlamadı, sabah Mehmet Emin K. ile görüştüm sanırım yarın yayınlanacak size şimdiden gönderiyorum” ibareleri bulunan mektup, bu mektubun ekinde (2) sayfalık “ABD terazisi ve Newyork ’ta devam eden satranç” başlıklı yazı olduğu ekinde General James Jones isimli şahısla ilgili internetten alınmış İngilizce bir metnin bulunduğu saptanmıştır.
(2) sayfa “Tasnif dışı” başlığı bulunan “Janes dergisinde J.Jones ile yapılan röportajın Türkçeye çevrilmiş halinin olduğu,
(5) sayfa Jandarma Genel Komutanı Basın Bülteni içeriğinde Yeni Şafak ve Milliyet gazetesinde çıkan Büyük Ortadoğu Projesiyle ilgili haberlerin yer aldığı,
(19) sayfa Ergenekon Operasyonu kapsamında yakalanan Emin Gürses’in emniyette alınan ifadesinin fotokopisi (imzasız) bilgisayar çıktısı olduğu,
(28) sayfa Gizli ibareli “İçişleri Bakanlığı Jandarma Genel Komutanlığı” “Terörist başı A.Öcalan ile avukatları ve kardeşi arasında 9 Nisan 2003 tarihinde gerçekleştirilen görüşme” nin belgeleri, görüşmede yer alan notlar ve belgeler,
(26) sayfa “Kafkas Politikamız ve Bölge Ülkeleri ile İlişkimiz” başlıklı Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Nezihi Çakar ’ın yazdığı Gizli ibareli bir metin olduğu, içinde yorum ve analizlerin bulunduğu görülmüştür.
(4) sayfa “Kişiye özel ve Gizlidir Sn. Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Yaşar Büyükanıt” başlıklı belge içeriğinde 10 Mart 2006 tarihinin bulunduğu, yazanın isminin bulunmadığı, yazı içeriğinde; Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı iç ve dış saldırılardan bahsettiği, Org. Hurşit Tolon ’un emriyle Birinci Ordu Komutanlığı İstihbarat Başkanlığının İstanbul Üniversitesi ve İstanbul ‘da bazı çalışmalar yaptığı bu çalışmalara bazı akademisyenlerin yardımcı olduğunu Jandarma İstihbaratının da bu konu da çalışmalar yaptığını, 29 Ağustos 2005’te kimliği yazılı olmayan kişinin evine polis tarafından baskın yapılıp bilgisayarına el konulduğunu Sultan Ahmet Adliyesinde Basın Savcısı N.A ’nın hakaret ve ceza davası açmakla kalmayıp bilgisayarında bulunan materyallere bakarak çete davası açtığı, bu şekilde Türk Silahlı Kuvvetlerinin yıpratılmaya çalışıldığının anlatıldığı,
(4) sayfa “Ulusal Birlik Hareketi Platformu Başkanlar Kurulu 8. Toplantısı” başlıklı belge içeriğinde; 03.09.2007 tarihinde Ankara ‘da yapılan toplantı ile ilgili bilgilerin bulunduğu, “Katılanlar” başlığı altında, şüpheli Mehmet Şener Eruygur ile birlikte Anadolu Ulusal Uyanış ve Dayanışma Platformu, Akkav Vakfı, Akvil Vakfı, Atatürk Çizgisi Platformu, Anadolu Eğitim Sendikası, AVF Atatürkçü Vakıflar Federasyonu, Cumok, Hacıbektaş ve Yükseköğretim Kurumlarına Yardım Derneği, Hukukun Egemenliği Derneği, İnsanlık Güneşi Vakfı, Kars-Ardahan-Iğdır Serhatlılar Derneği, Kemalist Atılım Birliği, Köy Dernekleri Federasyonu, Ne Mutlu Eğitim Kültür Sanat Vakfı, Tüm Öğretim Derneği, Türkiye Emekli Subaylar Derneği, Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği, Türkiye Ormancılar Derneği, Yozgat-Merkez-Sarımbey Köy Derneği isimli derneklerin toplantıya katıldığı, seçimlerle ilgili görüş ve önerilerinin konuşulduğu, toplu olarak Ahmet Necdet Sezer ’e gidilmesi önerisinin olduğu, CHP’nin topluca ziyaret edilerek çalışmasını zorlama kararı alındığı, MHP-DSP ve Ağar ’ın ziyaret edilmesi ve Yüksek Yargı organlarının başkanlarının ve barolar birliğinin ziyaret edilmesi, üniversite kurulması, yeni bir siyasi oluşum kurulması gibi kararların alındığı, bu şekilde UBHP ile ilgili karar ve görüşlerin yer aldığı,
Aynı dosya da 2003 yılına ait Ulusal Strateji dergisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
(23) adet küçük not kâğıtlarına el yazısı ile yazılmış notlar olduğu, notların içeriğinde Şener Eruygur ’a yazıldığı anlaşılan “Sayın Orgeneral Şener Eruygur ’a sayın paşam Atatürk ilke ve devrimlerini koruyabilmek için vatan için canımı vermeye hazırım.”, “Meclise giremeyen bu gidişe aykırı duranların birleşme gibi bir niyetleri var mı acaba?”, “Sayın Kanadoğlu, Sayın Cumhuriyet Başsavcısı AKP için kapatma davası açarsa süreç nasıl işleyecektir?”, “Sayın Sabih Kanadoğlu; iktidarın önümüzdeki yerel seçimlerde %51 ya da daha fazla oy alması halinde ülkemizi ne gibi bir tehlike bekleyebilir, bu konuda sivil toplum örgütleri ve vatandaşlar olarak alacağımız tedbirler neler olmalıdır.” biçiminde soruların bulunduğu,
(10) adet küçük not kâğıtlarında, bazı şahısların tayinleriyle ilgili istek notları, kartvizitler olduğu,
(1) adet kırmızı renkli, üzerinde “Cumhuriyet” ibaresi bulunan ajanda, içeriğinde; Levent Ersöz, Ümit Ö., Yaşar Okuyan, İlker Güven gibi bazı şahısların isimlerinin yazılı olduğu, isimlerin altında ise “Temsilciler Meclisi” şeklinde yazdığı,
(68) sayfa, yarım kitapçık şeklinde hazırlanmış, Gizli ibareli “Jandarma Genel Komutanlığı” “Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğince Hazırlanan Bilgi Notlarının özetleri ve Ana Metinleri” başlıklı belge olduğu, içeriğinde; “ABD Irak tan sonra Ortadoğu da ne yapacak, ABD ‘nin vizyonunda Türkiye’nin yeri, ABD, Ortadoğu ve Asya ‘da ne yapmak istiyor, İran ve İsrail in Irak’a yönelik hedefleri, Kıbrıs’tan Türkiye’ye yönelik tehdit, Nükleer programı kapsamında İran’ın geleceği, G-8 zirve toplantısı sonuçlarının değerlendirilmesi, Çeçenistan ‘da yapılan devlet başkanlığı seçimleri” konu başlıklarının olduğu ve bu konularla ilgili bilgilerin yer aldığı,
(112) sayfa, Gizli ibareli “Jandarma Genel Komutanlığı” “2003 yılı Y.A.Ş. Çalışmaları” başlıklı, Yüksek Askeri Şura toplantı kararlarının olduğu, içeriğinde; Gizli içerikli, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Komuta kademesi ve durumuyla ilgili bilgilerin bulunduğu görülmüştür.
(29) sayfa, “ABD ‘nin 21. Yüzyıl Stratejisi ve Olası Küresel Etkileri” başlıklı internet çıktısı, Gizli ibareli, “Jandarma Genel Komutanlığınca, Temmuz 2003 tarihinde Genelkurmay Başkanlığına gönderilen “İrticai faaliyetler” konulu bir yazı olduğu, içeriğinde; Nur cemaati Mustafa Sungur grubu tarafından, yaz kampı adı altında izinsiz dini eğitim verildiğinden bahsedildiği, Ankara Kültür ve Eğitim Vakfı Hacı Bayram Mescidine ait olduğu belirtilen fotoğrafların olduğu, bu gurupla ilgili araştırma raporlarının yer aldığı anlaşılmıştır.
01.07.2008 günü şüpheli Mehmet Şener Eruygur ‘un başkanı olduğu, İstanbul Kadıköy ilçesi Cafer ağa Mah. Moda cad. No:48 kat:1 sayılı adreste bulunan ADD Kadıköy Şubesinde yapılan aramalarda el konulan dokümanların yapılan incelemesinde;
7 numaralı Özel Kavram Dershanelerine ait 2002 yılı ajandası incelendiğinde;
21 Ocak sayfasında “Saat:17 00 Hadep Genel Merkezi ve Kadıköy İlçe Bşk.lığı Yöneticileri Derneğimizi ziyaret edecekler” yazdığı,
21 Kasım sayfasında “TSK Özel Bakım Merkezi 327 .. .. Merkez Bşk. Alb. Faruk K. Ast. Bilgin Bakar 625 0533.622 .. ..” yazdığı,
25 Kasım sayfasında “Yekta G. 0312… .. .. 0312231.. .. Vural S. 0312 495 81 65 İstek Vakfı Semiha Şahin kampusü" yazdığı,
28 Kasım sayfasında “ Fahrettin A. Kademeli Başçavuş İst. Tersanesi K. tanlığı Pendik 493 .. .. /1224-25 Prof. Dr. Marko B. 0532 712 .. .. 0212.886 81 .. .. Fax 0212 886 .. .. ”yazdığı,
7 Aralık sayfasında “EMİN GÜRSES 0532 206 .. .. Sinan O. Asam Rus Ukrayna 0312 491 .. .. Bşk. Fax 491 .. .. Panel için ev 0312 223 .. .. Anıl Ç.” yazdığı
8 numaralı kahve renkli 2006 yılına ait ajandası incelendiğinde;
18 Temmuz sayfasında “Kuvayi Milliye Derneği Mehmet Fikri Karadağ P. Kur. Alb. Kurucu Başkanı, Hüseyin Görüm Teşkilat Başkanı, Mehmet Nuri V. Baş danışmanı” yazdığı,
15 numaralı siyah renkli klasör incelendiğinde;
“E. Org. M. Şener Eruygur UBHP(Ulusal Birlik Hareketi Platformu) genel başkanı imzası ile 14.02.2007 tarihli Hrant Dink cinayeti ulusal birlik, bütünlük” konulu (3) sayfadan oluşan doküman,
İlk sayfası Coşkun G. isimli şahsa 9 Şubat 2007 tarihinde Ahmet D. (ahmetdursun374@hotmail.com) adresinden "Dink Olayının Düşündürdükleri" konulu, toplam (5) sayfadan oluşan doküman,
16 Şubat sayfasında; “Akşam Gazetesi Gül hn. 0542 313 .. .. hukuk siyaset okulu, Demokratik Yaşam ve Sivil Toplum Kuruluşlarının rolü etabında Birol Başaranın konuşması Darbe İstemi mi” yazdığı görülmüştür.
-19 numaralı siyah renkli klasör incelendiğinde;
“1 adet phlips marka N122LD251D802353C2 seri numaralı CD” ve “17 Ocak 2007 günü Savar Savarona s-varona@hotmail.com ’den addturkiye@googlegroups.com ‘e gönderilen mailde … onların geçen dönem televizyonlarda birbirlerine nasıl davrandıklarını bütün örgüt biliyor. Bunun hesabı sorulmayacak mı? İşçi partisi ile flört etmekte neyin nesi? Ama bildiğim kadarı ile Sn. Perinçek çok akıllı bir adam sizin oyununuza geleceğini sanmıyorum. Oda sizi biliyor.” yazan doküman,
"Yanlısı güçleri demokratik kitle örgütleri ibaresi ile başlayan, AKP iktidarı kendinden başka, kendinden farklı düşüncelere hiçbir şekilde yaşama alanı bırakmamakta son derece acımasızca ısrarcıdır" ibaresi ile biten (1) sayfa yazı,
08.02.2008 günü Şener Eruygur, Birol Başaran, Gülseven Yaşer Demokratik yaşam ve sivil toplum kuruluşlarının rolü,
12.02.2008 günü Prof.Dr Mümtaz S., Sabih Kanadoğlu, Av.Kazım K., Av. Hüseyin Ersöz güncel siyaset ekseninde hukuksal gelişmeler,
13.02.2008 günü Ataol B., Bedri B., Ahu T., Vedat S. Türkiye’de sanat ve sanatçı konulu toplantıların düzenlendiği,
İlk sayfası “Tekrar merhaba Coşkun Bey” ibaresi ile başlayan, 5. sayfası “keşke keşkelerime daha iyi olabilirdi diye başlasaydım, zamanın birinde saklanmak yerine” ibaresi ile biten 5 sayfalık el yazısı mektup,
11.12.2006 saat:13.27 TNN haber adlı siteden indirilen “Ulusal Birlik Hareketi Platformu Kuruldu” başlıklı 2 sayfa internet çıktısı,
17 Ağustos 2007 tarihli, USTKB ve Yurtsever Hareket Yürütme Kurulu adına Yurtsever Hareket Sözcüsü Bedri B. isimli şahıs tarafından T.C. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet S. ’e hitaben yazılmış, 26 Ağustos Pazar günü Ulusal Sivil Toplum Kuruluşları Birliği, Yurtsever Hareket, ADD ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği temsilcilerinin ziyaret etmek istediğini belirtir 1 sayfalık mektup,
-24 numaralı şeffaf dosya içerisinde;
“61 sayfa Ulusal Güç Birliği Kuvayi Milliye Hareketi ile ilgili dokümanların olduğu, dokümanın içeriğinde devletin ve siyaset kurumlarının yeniden yapılanması, yasamanın yeniden yapılanması, yargının yeniden yapılanması, yürütmenin yeniden yapılanması ve benzeri dokümanların olduğu,
Ulusal Güç Birliği Genel Sekreter Tayyip Yelen imzalı doküman içerisinde ise, “bu harekete katılarak ulusumuza ve vatanımıza hizmet etmek isteyen yurt severleri bu hareket etrafında toplamanın zamanı gelmiştir. geç kalınması halinde kurtarılacak ne vatan, ne millet, ne de bayrak kalacaktır.” yazdığı,
39-(3) numaralı kırmızı renkli Gelen Evrak 2007-2008 ibareli klasör incelendiğinde;
“31 Ocak 2007 tarihli Kara Kuvvetleri Komutanlığı Personel Okulu Komutanlığı Konya Alparslan B. Personel Albay Okul Komutanı imzalı ADD Kadıköy Şubesi Başkanlığına hitaben yazılmış subay ve astsubay temel kursiyerleri ile kadro personeline (post modernizm ve küreselleşme) ile (ulus devlet, Atatürk milliyetçiliği) konferans için Yrd. Doç. Dr. M. Deniz T. Doç. Dr. Yaşar H. ’nun konferansçı olarak görevlendirilmesi ile ilgili yazının olduğu sonunda ise “bilgilerinize arz ederim” yazan doküman,
55 numaralı kırmızı renkli Özel Kavram Dershaneleri 2003 Ajandası incelendiğinde;
“Kuvayi Milliye Derneği 0216 450 .. .. Fax:450 .. .. ” yazdığı,
Diğer bir sayfasında; “Yeniden Kuvayi Milliye Der. Ece Hanım 0212 523 .. .. ” yazdığı,
06 Ocak sayfasında, “Bağımzsız Türk Ortodoks Patrikhanesi 0212-244 .. .. 244 .. .. , Fax:293 .. .. , e.Pos. EreneroL@ttnet.net.tr, şoför Ragıp Bey, Fikret Bey basın ve halkla ilişkiler sorumlusu, Sevgi Eren Erol 0532 367 .. .. ” yazdığı,
28 Ocak sayfasında; “USİAD Genel Merkezi Büyükdere Cad. Oya Sok. No:2-1/13, 34394 Mecidiyeköy İst.” yazdığı,
19 Nisan sayfasında; “Söyleşi Doç. Dr. Emin Gürses 0532 206 67 68 Sakarya Üniversitesi Uluslar Arası İlişkiler” yazdığı,
26 Nisan sayfasında; “İst. Ünv. Fen Fak. Salonu Panel (Kemalizm ve Emperyalizm), (Barış ve Savaş) ADD Genel Bşk. Av. Halil İbrahim Şahin, Gazeteci İlhan Selçuk, Prof. Dr. Erol M., Prof. Dr. Anıl Ç., açış konuşması Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu.” yazdığı,
14 Ağustos sayfasında; “İlker Güven Paşa 0537 347 4306, 0216 420 8370.” yazdığı,
Cengiz Dora ’nın Sabih Kanadoğlu ’na “Yargıtay Başsavcısı neden AKP ve MHP hakkında kapatma davasını açmıyor.” şeklinde sorduğu,
Marmara öğrencisi Özgür Us ’un “Ulusalcı örgütlenmelerde Ergenekon gibi örgütlenmelerin yeri var mıdır yoksa nerden oluştu bu örgütler nasıl tasfiye edilir varsa bu Kemalizm bu mudur Ergenekon kontra gerilla değil midir” şeklinde sorduğu,
Yahya Doğan ’ın Birol Başaran ’a “Sn. Birol Başaran kriz bunların elinde patlasın diye beklersek daha çok bekleriz zira bizi öldürmeden durumu sürdürürler. Gerçekçi olalım. Bu gün bu tabloyu TSK ’dan başka güç gözükmüyor bunu istemiyoruz tabi sizin somut öneriniz var mı?” şeklinde sorduğu,
Ayşe Songül S. ’in Sabih Kanadoğlu ’na “Neden parti kapatılmıyor ve yargılanmıyorlar? Saygılarımla.” şeklinde sorduğu,
Volkan İçier ’in Sabih Kanadoğlu ’na “ Sn. Sabih Kanadoğlu, AKP ve MHP için kapatma davası açamayan Sn. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı da konjonktür kurbanı değil midir? Siz görevde olsa idiniz ne yapardınız?” şeklinde sorduğu görülmüştür.
69 numaralı kırmızı renkli Genel Evrak Dosyası ibaresi bulunan klasör incelendiğinde;
“İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ’in Erengazi Temsilciliğinin açılış davetiyesinin” olduğu doküman,
(1) sayfa “Kuvayi Milliye Kurultayı Kararları” ibaresi ile başlayan, “Varız, Buradayız, Her Yerdeyiz” ibaresi ile biten doküman olduğu görülmüştür.
Ankara ili G.M.K Bulvarı 102/7-8 numarada bulunan ADD Genel Merkezi’nde yapılan aramalarda el konulan dokümanların yapılan incelemesinde;
53 numaralı üzerinde onur kurulu 98/2-99/1 ibaresi bulunan mavi renkli klasörde; “11.01.1999 ‘da Kayseri Şubesinden gönderildiği anlaşılan yönetim kurulu ve üyelerine hitaben yazılmış yazının son paragrafında “Biz aşağıda imzası olan ADD üyeleri olarak, önceki yönetim döneminde imzalanan Amasya Genelgesini güncelleştirmeyi ve Ulusal Güçler Meclislerini iktidara taşımayı hedefleyen … Ulusal Güçler Meclisine gelince burun kıvıran ADD istemiyoruz” yazdığı anlaşılmıştır.
36 numaralı üzerinde ADD 2. Olağan Genel Kurul ibaresi bulunan klasörü içerisinde; “Con Maç de Alınmış Olan Kararlar … İtalya’da ki P2 skandalından sonra 31 ve 33 maddelerde işaret edildiği gibi Yunanistan ‘daki kardeşlerin açıklamaları ciddi krizlere yol açtı. Buna benzer sonuçlarında Türkiye ‘de vukua gelebilmesi mümkündür. Kardeşlerimize gerekli tedbirleri derhal almalarını tavsiye ederiz. Türkiye’de ki Gr Or konularında Avusturya’da 21 Nisan 1989 toplanmış bulunan Convent ’de alınan kararlar aşağıda sıralanmıştır.” şeklinde yazdığı ve dokümanın içeriğinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile ilgili 12 maddelik karar alınmıştır.
49 numaralı üzerinde 1996 Ekim ayı itibari ile ibaresi bulunan mavi renkli klasör incelendiğinde;
“Emekli Korgeneral Nevzat Bölügiray ’ın 3 Mart 1997 günü MGK bildirisi ile bir açıklama başlıklı 4 sayfadan ibaret yazısının içeriğinde; ADD genel başkanına hitaben MGK’nın bildirisi ile ilgili 4 sayfa mektup gönderdiği mektubun içeriğinde MGK’nın dönemin siyasilerine yönelik MGK bildirisinden” bahsedildiği,
61 numaralı mavi renkli klasör içerisinde; “Mehmet Emin A.’ın 19 Ekim 1998 tarihinde dönemin Türkiye Cumhuriyeti Genel Kurmay Başkanı Hüseyin K. ve kuvvet komutanlarına yazmış olduğu mektupta devletin kurumlarının hiç birisinin görevini yapmadıklarını, siyasilerin kendi haline bırakılarak askeri istihbarat ile kendisine destek sağlanmasını, zorunlu Askeri Cumhuriyet İhtilalinin hızla hazırlanmasını istediği Genel Kurmaya Gizli ya da açık brifing verebileceğini” anlattığı,
Aynı klasör içerisinde Kurultay Bildirgesi başlıklı 2 sayfadan ibaret yazı içerisinde; “… Ulus devletimizi yıkarak sözde bağımsız bir devlet kurmak için PKK ’yı araç olarak kullanan Emperyalizm, çekiç gücü de bölgede dış lojistik destek sağlamak amacı ile tutmaktadır, ancak tüm bu vatan hainleri unutmasınlar ki bu gün yurdun dört bir yanından gelen Kalpaksız Kuvayi Milliyecileri Ödülsüz Karşılarında Bulacaklardır …” şeklinde yazdığı,
101 numaralı 1998-2000 yıllarına ait karar defterinin 20.10.1999 günü alınan 45 numaralı kararda;
“İlhan Selçuk, Türkan S., Vural S. …” yılın Atatürkçüleri ödülü, “Kemal Alemdaroğlu’ na” ise Atatürkçü düşünce onur ödülü verildiği,
-92 numaralı ADD’ni Çağdaş Mandacılardan kurtaralım ibaresiyle başlayan (42) sayfadan ibaret doküman incelendiğinde,
10. sayfasındaki Atatürk Düşünce Derneği GMKY (Değişen politikalar-saklanan gerçekler) başlığı altında, derneğin Genel Merkez yönetim kurulunda alınan kararlardan bahsedildiği,
11. sayfada, “Şubelerde silahlanmayı öneren bildiri GMYK ’nun dışında kişisel inisiyatifi ile yazıp Başkanlar Kurultayı’ nda bunu raporlara kaydettirip Pazubentli timler kurma yolundaki gençlik hülyalarını ise 3 genci sorumsuzca ön planda kullanarak gerçekleştirmeye kalkmıştır” yazdığı, devamında Suphi G.’ ın yaptığı Gizli toplantılardan bahsedildiği,
12. sayfada, “…ADD gibi legal bir dernekte illegal (silahlı örgüt kurmakla) suçladığınız Suphi G. ’la neden görüştüğünüz? O görüşmede neler önerdiniz? Ne gibi tekliflerde bulundunuz?...” yazdığı,
13. sayfada, “bunun tek açıklaması vardır: o da bu Yasa-Yönetmelik tanımaz tepeden inmeci kişinin bir türlü silip atamadığı Komitacı zihniyetle Suçluluk saplantısı… ADD genel Merkezi Mason ve Rotaryenlerin eline geçti. Mandacılarla Tam Bağımsızlıkçıların Savaşı ve yalan ifadeler ve montajlarla tezlerini kuvvetlendirme çırpınışlarıdır…” yazdığı,
14. sayfada, “…siyasal boyutu bulunmaktadır. Mason-rotaryen internasyonalist yaygaraları arkasında kaybettirilmek istenen siyasi boyut marjinal bir siyasi grubun (İP) dernek içinde kadrolaşması ortamını hazırlamaya ve güçlendirmeye ve orta vadede derneği ele geçirmeye yöneliktir” yazdığı, devamında “…ideolojik gruplardan biri ve yayın organı ile son derece iyi ilişkiler içinde oldukları gözlemlenen kişiler aşağıdadır” diyerek İşçi Partisi ve ADD İle İlişkilerin Olduğunun anlatıldığı,
25. sayfada, “…ADD tüzel kişiliğini ve O’nun Genel Başkanı ile benim de içinde bulunduğum kimi Genel Merkez Yönetim Kurulu (GMYK) üyelerine, açıkça suç yöneltmektedir…” yazdığı görülmüştür.
ADD’nde yapılan aramada,
“Ulusal Mutabakat Eylem Planı” isimli, internet çıktısı olduğu ve elde edilen belgenin içeriğinde,
“Üniversite öğretim görevlilerinden, sivil toplum kurumu yöneticilerine kadar birçok kişiden sağlanan dosyalar ve şahıslara ilişkin özel bilgilerin Cumhuriyet Çalışma Grubunda raporlandığı,
Ulusal Birlik Hareketinin bizzat dönemin Jandarma Genel Komutanı Şener Erguygur tarafından kurulduğu ve Cumhuriyet Çalışma Grubundan alınan sivil toplum eylem kararları kapsamında, 225 ayrı sivil toplum kuruluşunun Ulusal Birlik Hareketiyle iş birliğinin sağlandığının” belirtildiği anlaşılmıştır.
Ayrıca elde edilen dijital verilerde,
“AKP-İsth.Çalışmaları” isimli klasör içerisinde 21 adet klasör olduğu, bu klasörlerin sırasıyla
1-AKP Eski Dönemsel Raporlar,2-AKP Genel Değerlendirmesi,3-AKP Kadrolaşma, 4-Akp ort. Sınıf 5-AKP ort. Sınıf.yedek 6-AKP proğramları, 7-Akp yolsuzluklar ,8-AKP nin beyin takımı, 9-AKP nin terör,Kadrolaşma faaliyetleri 2003 Arz, 10-AKP-RP karşılaştırma, 11-Biyoğrafiler, 12-Gnkur, AKP Takip Formu, 13-İlk BÇG çalışmaları, 14-İrticai faaliyette bulunan kamu görevlileri 15-Kadrolaşma, 16-Kadrolaşma 01, 17-kadrolaşma1, 18-Kamu Yönetimi Reformu, 19-Siyasi Partiler, 20-Yasama Faaliyetleri, 21-Yolsuzluklar isimli klasörler olduğu,
Klasörlerin içeriği incelendiğinde bir siyasi parti olan AKP hakkında istihbari nitelikte raporlar tutulduğu, irticai faaliyette bulunduğu iddia edilen pek çok kamu görevlisi ve vatandaş hakkında fişleme faaliyetinde bulunulduğu, AKP ve irticai faaliyetlerde bulundukları ileri sğrğlen bir kısım şahıslar hakkında Gizli raporların Kolordu ve Ordu komutanlıklarınca hazırlandığına dair başlıkların bulunduğu birçok kurum içi raporun olduğu,
“Arşiv Dosyalar” isimli klasör içerisinde MGK sunumlarının ve konuşmalarının, Jandarma Genel Komutanlığınca hazırlanmış bazı kurum içi irticai faaliyetlerle mücadeleye ve irticai gruplara ait belgelerin, Ergenekon Silahlı Terör Örgütüşüphelisi Ümit Sayın ‘ın Genelkurmaya hitaben gönderdiği “Türkiye ‘nin Bütünlüğünü Ortadan Kaldırmaya Azmetmiş İç Ve Dış Düşmanlara Karşı Türk Silahlı Kuvvetlerinin Ve Akademisyenlerin Örgütlenmesi Ve Yapmaları Olası Psikolojik Savaş Üzerine Bilgilendirici Bir Ön Rapor”isimli raporun ve benzeri pek çok belgenin olduğu,
“Batı Çalışma Grubu Belgeler” isimli klasörde T.S.K içerisinde faaliyet gösterdiği iddia edilen Batı Çalışma Grubunca yapıldığı anlaşılan Türkiye ‘nin pek çok yerinde yapılmış istihbari çalışmalar, değerlendirmeler ve muhtelif raporların bulunduğu bu raporların Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait olmadığı resmi yazıda bildirilmiş olup şüpheli Mehmet Şener Eruygur ‘un Cumhuriyet Çalışma Grubu faaliyetlerini Batı Çalışma Grubu faaliyetlerinde kullanmak üzere özel arşivine aldığının anlaşıldığı,
“İRTBTLR” isimli klasörde Dışişleri, Emekli Sandığı, Maliye, Mülki Amirler, Mülki İdare ve Telekom da çalıştığı belirtilen pek çok şahsın ismi ve bu şahısların yanına açıklayıcı bilgiler olduğu görülmüştür. Bu şahısların gerektiğinde yararlanılmak üzere desteklenilmesi yönünde notlar alındığı bu bilgilerin bir kısmının örgütsel içerikli fişleme çalışmaları olduğu bir kısmının da örgüt içi istihbarat çalışmaları olduğu, bu tür çalışmaların şüpheli nezdinde kurulan “Özel İstihbarat Arşivi” nde saklanmak üzere şüpheliye verildiği anlaşılmıştır.
“Kuvayi Milliye Ve Emekli Dernekleri” isimli klasörde Kuvayi Milliye, Yeniden Müdafaa-i Hukuk, Ulusal Güçler Birliği, TEMAD ve ADD gibi derneklerle ilgili bilgiler ve bu derneklerin tüzüklerinin yer aldığı,
“Muhtelif Rapor Ve Dosyalar(İrtica)” isimli klasörün içerisinde irticai faaliyetler ve mücadele yolları ile alakalı pek çok değerlendirme rapor ve istihbari bilgi bulunduğu,
“Org. Büyükanıt” isimli klasör içerisinde eski Genelkurmay Başkanlarından Orgeneral Yaşar B. ‘a ait ailevi bilgiler, hesap hareketleri, kullandığı ilaçlar, sağlık durumu, dostları, bir yakını olduğu tahmin edilen maktul Mednan B. ‘ın öldürülmesiyle ilgili dava dosyalarının bulunduğu,
“Önemli Dosyalar” isimli klasörde Eski İçişleri Bakanlarımızdan Abdülkadir AKSU ‘ya ait soy kütüğü ve kişisel bilgiler, Tuncay ÖZKAN ‘la yapılan görüşmenin çözümü, Son Kararname ile atanan Emniyet müdürleri hakkında kişisel bilgiler bulunduğu,
“İsthbr Yönetim Şube Teşkilat” isimli klasör içerisinde CÇG ekibi isimli word bir kısım askeri personelin isimlerinin görüldüğü,
“Medya” isimli klasör içerisinde “yazarlar” isimli word dosyası açıldığında pek çok gazete yazarının “öncelikli yazarlar” şeklinde gazete gazete sınıflandırıldığı,
“Muhtelif” isimli klasör içerisinde “görüşmeler 1” isimli klasör içerisinde Jandarma Genel Komutanı olduğunu dönemde görüştüğü Mehmet Emin K., Bedrettin DALAN, Cem U., Balıkesir Valisi, Küçükçekmece Savcısı, F-BARIN, Nuray B., Ö Faruk G. ve Tuncay ÖZKAN ile yapılan görüşme çözümleri ve bu görüşmelere ait bir kısım ses kayıtlarının bulunduğu,
6 nolu cd içerisinde pek çoğu örgütün ana belgeleri olan ve daha önce pek çok örgüt mensubunda bulunan 16 ayrı word belgesinde sırasıyla örgüt dokümanları “Ajan Sanatçılar”, “Bilderberg Çetesi” , “Cihandar H yaptığı konuşma”, “Ermeni Dosyası” , “Fabrikatör” , “GLADIO Sanatçıları” , “Jitemci ve Mitçi gazeteciler” , “Mit Medya” , “Olumlu DERNEKLER ve Adresleri” , “Örtülü faaliyetler Çevik BİR” , “Özel Güvenlik Şirketi” , “Panzehir” , “Security A.Ş” , “Şirket ve Köstebekler 2” , “TV ve Analiz projesi” , “USİAD” isimli örgütsel dokümanların bulunduğu anlaşılmıştır.
Dijital İncelemelerde;
ÖRGÜTÜN TEMEL DOKÜMANLARI

Mehmet Şener Eruygur’dan ele geçirilen 13 ve 6 Nolu CD içerisinde “Bilderberg Çetesi.Doc”, “Ermeni Dosyası.Doc”,“Fabrikatör.Doc”, “Gladıo Sanatçıları.Doc”, “Tv Analiz Proje.Doc”, “Usiad.Doc”, “Ajan Sanatçılar.Doc”, “Jitemci Ve Mitçi Gazeteciler.Doc”, “Panzehir.Doc”, “Mit Medya.Doc”, “Security Aş.Doc”, “Örtülü Faaliyetler Çevik Bir.Doc”, “Özel Güvenlik Şirketi.Doc”, “Şirket Ve Köstebekler-2.Doc”, “Türk Ve Kürdü Birlikte Örgütleme Tasarımı.Doc”, “Ulusal Medya.Doc”, “Ulusal Gençlik.Doc”, “Dergi Proje Analiz.Doc”, “Devletin Yeniden Yapılanması.Pdf”, “Dinamik_Anti Tez.Pdf”, “Oluşum.Pdf”, “Ergenekon Yeni Yapılanma Yönetim Ve Geliştirme.Pdf”, “İp_Türk Ve Kürd.Pdf” dokümanların bulunduğu anlaşılmıştır.

ADD Genel Merkezi, Pınar Ö. isimli şahsın kullandığı, SAMSUNG marka, seri numarası SOOJJ20X150161 olan bilgisayar hard diski içerisinde;

“Ferit İlsever Kutlama Genel Sek.Doc” isimli MSword dosyasında; ADD Genel başkanı Av. Ertuğrul K. tarafından, Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni ve dosya kapsamında gözaltına alınan şüpheli Ferit İlsever’e hitaben yazılmış bir yazı olduğu, yazıda “..ADD Genel Merkezi aldığı ve 506 Şubesine yayınladığı bildirisiyle; “Ulusal Kanalla; amaç birliği, gönül birliği ve işbirliği” yapmaya karar vermiştir. Ulusal Kanal’ın; Kemalist Aydınlanma Devrimine saygın, antiemperyalist ve gerçeklerle tamamen bağdaşan genel yayın politikasına takdirlerimi sunmak isterim…” şeklinde beyanların bulunduğu,

“FIL10321.DOC” isimli MSword dosyası içerisinde bulunan, “ADD Genel Başkanlık” antetli 04.04.2003 tarihli ve ADD Genel Başkanı Halil İbrahim Ş. isminin bulunduğu yazıda, Türk Solu isimli gazetenin kuruluşunun 1. yıldönümü ile ilgili kutlama mesajının bulunduğu,
ADD Genel Merkezi, Birim Toplantı Odasında bulunan, MAXTOR marka, seri numarası 2F040J0310211 olan bilgisayar hard diski içerisinde;

“Ulusal Kanal Duyurusu.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “ADD Genel Merkezi” antetli ve “Duyuru-Ulusal Kanalla Etkin Yardımlaşma” başlıklı yazıda Ulusal kanal ile gerek ADD genel merkezinin gerekse ADD şube ve üyelerinin her türlü alanda karşılıklı yardımlaşmada bulunulabileceği kararı alındığı,

13 numaralı CD içerisinde;

“Televizyon Kanallarının Değerlendirilmesi.Ppt” isimli Power Point dosyası içerisinde Jandarma İstihbarat Başkanlığı logosu ve Gizli ibarelerinin bulunduğu, bazı yerel tv kanalları halkında yapılmış değerlendirmelerin olduğu,


ADD Genel Merkezi, Pınar Ö. isimli şahsın kullandığı, SAMSUNG marka, seri numarası SOOJJ20X150161 olan bilgisayar hard diski içerisinde;

“FIL2542.DOC” isimli MSword dosyasında; ADD genel sekreteri Hüseyin Emre A. tarafından 06.08.2004 tarihinde ADD GYK üyesi ve ADD Genel Başkan danışmanı Ahmet G.’e hitaben yazılmış bir yazı bulunduğu, yazıda dernek üyesi bir şahsın Milli Savunma Bakanlığına tayini konusunda yardım talebinin yer aldığı,


13 numaralı CD içerisinde;

“006 Yök ve Üniversiteler” klasöründe “Dicle Üniversitesi111.doc” ve “MİT Rektör Fikri Canoruç.doc” isimli MSword dosyaları olduğu, içeriklerinde Dicle Üniversitesi’ndeki 2001 yılı rektör adayı seçimlerinde eski Rektör Tbp.Kd.Alb. Prf.Dr. Mehmet Ö.’ın irticai ve bölücü kesimlerin desteği ile en çok oyu aldığı, Prof. Dr. Fikri C.’un ise eski yönetime muhaliflerin ve bölücülerin oylarını alarak ikinci seçildiği, Yök’ün Mehmet Ö.’ı önermesine rağmen Cumhurbaşkanının Fikri C.’u Rektör olarak atadığı, Ohal Bölge Valiliği ve Genelkurmay’ın MİT’in yaptığı araştırma sonucu Rektör’ün uygulamalarının bölücülüğü geliştirmesine zemin hazırladığı belirtilmiş, Genelkurmay Başkanlığınca YÖK’ün uyarıldığı ve Fikri C.’un görevden alındığına dair bilgiler olduğu ve bu konularla ilgili MİT raporu olduğu,
“Burs listeleri 1.XLS” isimli excel dosya içerisinde Burs Ödenmesi için ÇEV’na Kimlikleri bildirilecek lise – üniversite öğrencilerinin olduğu liste olduğu,
“Burs listeleri 3.XLS” isimli excel dosya içerisinde Çağdaş Eğitim Vakfı Tarafından Burs Ödenecek Üniversite Öğrencileri konu başlıklı bir liste olduğu,
“Medya Değerlendirmesi.Ppt” isimli PowerPoint dosyası olduğu, “Gizli” ibareli Ulusal yayın yapan gazete, dergiler ve televizyonlar hakkında yayın adı, yayın grubu, tandansı, iltisaklı olduğu parti ve tirajı başlıkları taşıyan listelerin, bazı gruplara ait şirket listelerine, bazı yasa ve yasa tasarısı, grup ve şirketlerle ilgili görüşlerin, bddk tarafından tasarruf mevduatı sigorta fonuna devredilen bankalar ve tasfiye edilen medya mensupları hakkında bilgilerin olduğu,
5 numaralı CD içerisinde;
“arşiv dosyalar” isimli klasörde “Doç.Dr. Ümit Sayının Genelkurmaya gönderdiği bir rapor.pdf” isimli 26 sayfalık “pdf” dosyasının, resmi bir yazı olmadığı ve 19 Temmuz 2004 tarihinde Doç.Dr. Ümit Sayın’ın Genelkurmay İstihbarat Dairesi Başkanlığı, Psikolojik Harp Dairesi, Özel Kuvvetler Komutanlığı, MGK ve ilgili birimlere gönderdiği kendi çalışması olduğu, belgenin en üstüne büyük puntolarla ve altı çizgili şekilde “Gizlidir” ibaresinin konduğu, “TSK ve Akademisyenlerin Örgütlenmesi ve Yapmaları Olası Psikolojik Savaş” konusunun ele alındığı, Türkiye'de Serv koşullarının oluşturulmak istendiğinin ABD, AB, Avrupa devletleri ve İsrail’in Türkiye'yi parçalayarak Büyük Orta Doğu Projesini devreye sokmak istediği, Ulusal güvenliğimizi tehdit eden Siyasi İrade ve TBMM’ye karşı alınacak önlemler kapsamında Kuvai Milliye Hareketinin üniversiteler üzerinden tüm Türkiye'ye yayılması, Kuvai Milliye Hareketinin TSK’nın İstihbarat Birimleri Koordinesinde olması, benzer Kemalist örgütlenmeye öğretim üyelerinin kontrolünde öğrenciler arasında da gidilmesi daha sonra Ulusalcı Güç Birliği ve Kuvai Milliye Hareketinin bir partiye dönüşmesinin sağlanması, öncelikle ADD’nin rafine edilmesi ve bu güç birliğinin pek çok sivil toplum kuruluşunu da doğurabileceği, TSK’nın ve Akademisyenlerin iş birliği ile Türkiye ve Türklüğe karşı sürdürülen psikolojik savaşa karşı belgesel, film, televizyon, radyo kurmak, kitap basmak faaliyeti yapılması, halkı geri kazanmak için çok ciddi bir psikolojik savaş yapılması, akademisyenler ve aydınların TSK ile işbirliği içinde bulundukları bölgede üçlü beşli çalışma grupları kurması, TSK’nın çeşitli birimlerinde sivil toplum kuruluşlarında Ulusalcı kanallarda bilgiler verilmesi ve konferanslar düzenlenmesi, bu örgütlenmenin TSK’nın Gizli bilgisi etkinliği ve kontrolü altında yapılması gerektiği, TSK’nın Vatansever Kemalist Akademisyenler, Aydınlar ve Bilim Adamları ile iş birliği yapması gerektiği, bu iş birliği içinde amatör bazı çalışma gruplarının oluşturulması gerektiği gibi konuları içerdiği,

“Arşiv Dosyalar” isimli klasörde “Rektörlerle Toplantı.pdf” isimli “pdf” dosyası içerisinde; Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı’nın 19 Eylül 2003 tarihinde “Jandarma Genel Komutanını Ziyaret Eden Rektörler” konulu ‘“Gizli”’ ibareli belgesinde rektörlerle toplantı düzenlendiği ve bu toplantıda üniversiteler, Kredi Yurtlar Kurumu, Özel Yurtlar, Eğitim Kurumlarındaki irticai yapılanmalar, 28 Şubat’ın öneminin tekrar kavranması gerektiği, bazı Polis okulları, İmam Hatip Liseleri, Türban, bazı Valiler, Sivil Toplum Kuruluşları, Hükümetin icraatları, Jandarma’nın görevlerini daha etkin uygulaması gerektiği, Rektörler’in 15-20’sinin Kubilay Olmaya Hazır Olduğu, 25 Ekim 2003’de öğretim üyelerinin cüppeleriyle Anıtkabir’e yürüyecekleri ve AKP’nin iç huzursuzlukları konularında rektörlerce ifadelerde bulunulduğu,
7 numaralı CD içerisinde;
“Özdenin Bilgisayarı” isimli klasörde “Jandarma Genel Komutanlığının Brifingi.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde “İstanbul Üniversitesi”, “9 Eylül Üniversitesi”, “Erzurum Üniversitesi”, “ Malatya Üniversitesi”, “Trabzon Üniversitesi” Ve “Samsun Üniversitesi” rektörlerinin katılımı ile gerçekleşen toplantı neticesinde görüşülen konuların kaydedildiği,

ADD Genel Merkezi, Pınar Özer isimli şahsın kullandığı, SAMSUNG marka, seri numarası SOOJJ20X150161 olan bilgisayar hard diski içerisinde;
“Fıl4743.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde; ADD Genel Başkanı Av. Ertuğrul Kazancı’nın 09.05.2006 tarihinde YÖK Başkanlığına yazdığı yazı olduğu, yazıda, Erzincan Üniversitesi Rektörlüğü için, Erzincan MYÖ Müdürü Prof.Dr. Şakir Bayındır ile Erzurum Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mulkim Sağır’ın adaylıklarının yararlı olacakları yönündeki önerinin yer aldığı,

“Fıl10232.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde, “ADD Genel Başkanlık” antetli ve “Gizlidir” başlıklı, İstanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Alemdaroğlu’na hitaben 04.11.2003 tarihinde ADD Genel Sekreteri Kutlay Alpuğan tarafından yazılmış yazı bulunduğu, yazıda Atatürkçü Düşünce Kulüpleri Federasyonu ve bağlantıları hakkında bilgi ve belge talebinde bulunulduğu,

ADD Genel Merkezi, Pınar Özer isimli şüpheliye ait, TOSHIBA marka, seri numarası 7233195169BM8K olan flash bellek içerisinde;
“Cumhurbaşkanlığı 16.10.2006.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “ADD Genel Başkanlık” antetli ve 16.10.2006 tarihinde Şener Eruygur tarafından dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet SEZER’e hitaben yazılmış bir yazı olduğu, yazıda; o dönemde üniversitelerde gerçekleştirilecek olan rektörlük seçimlerinde Kars - Kafkas Üniversitesinde, Prof.Dr. Abamüslüm Güven’in, Manisa - Celal Bayar Üniversitesinde, Prof.Dr. Semra Öncü’yü, Zonguldak- Karaelmas Üniversitesinde, Prof.Dr. Gamze Mocan Kuzey’i ADD olarak desteklediklerini bildiren bir yazı olduğu,
ADD Genel Merkezi, Nermin Yiğit isimli şahsa ait, SAMSUNG marka, seri numarası S08EJ1UP111365 olan bilgisayar hard diski içerisinde;

“Kigem.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “Cumhuriyetçi Seferberlik Eşgüdüm Kurulu’nun Rektör Seçimlerine İlişkin Duyurusu” başlıklı yazı olduğu, yazıda “…Demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk devleti olan Cumhuriyet’in karşı karşıya kaldığı tehlikeleri önlemek üzere siyasal partiler ile çeşitli toplum kuruluşları arasında eşgüdüm sağlayıp ortak bir seçim gücü oluşturmak üzere oluşturulan Kurulumuz, çok sayıda üniversite rektörünün yenilenmesine yönelik sürecin başlamak üzere olduğu şu sırada aşağıdaki uyarıları kamuoyuna ve bu süreçte oy kullanma yetkisine sahip genç öğretim elemanlarına aşağıdaki uyarıları duyurma gereğini duymaktadır…” denilerek bazı üniversitelerdeki rektör atamaları konusunda oy kullanacak olan öğretim görevlilerine yönelik hazırlanan uyarı ve telkin içerikli beyanların yer aldığı,
ADD Genel Merkezi, Pınar Özer isimli şahsın kullandığı, SAMSUNG marka, seri numarası SOOJJ20X150161 olan bilgisayar hard diski içerisinde;
“Ato-sinan aygün-dergi alımı.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; ATO başkanı Sinan AYGÜN’e hitaben, Şadiye YEŞİLYURT ve Av.Kutlay ALPUĞAN tarafından yazılmış bir yazı bulunduğu, yazıda ATO’nun ADD’ye vermiş olduğu maddi ve manevi destekten dolayı teşekkür edildiği, ayrıca ADD tarafından çıkarılan bir derginin satın alınması yönünde talebin bulunduğu,
“Fıl15108.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde, “Ulusal Birlik Konseyi- Eş Güdüm ADD” başlığı altında, bir çok sendika, toplumsal kuruluş, üniversite, meslek odası vb. kesimler ile bazı akademik unvan sahibi şahısların isimlerinin yanı sıra Üniversiteler: başlığı altında Kemal Alemdaroğlu, Meslek Odaları: başlığı altında Sinan Aygün, Basın: başlığı altında İlhan Selçuk, Ferit İlsever, Platformlar Ve Ulusal Güçbirlikleri: başlığı altında Av.Nusret Senem isimlerinin yazılı olduğu,
“Dd18.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “Görüşülen Bağış Yapacak Kuruluşlar” başlığı altında; “İş Bankası, TOBB Rıfat H., Genelkurmay Başkanlığı, ATO Sinan Aygün, TESK-Derviş G., ASO-Zafer Ç. ” “Görüşülecek Kuruluşlar” başlığı altında “Oyak, İstanbul Ticaret Odası, USUYAD, Ülker, Sabancı, Koç, Doğan Holding ve Zorlu Grubu” yazdığı,
“Genelge.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “Derneğimizin De İçinde Bulunduğu Ulusal Birlik Hareketi Platformu; teşkilatlanmasını ve hazırlıkların tamamlanmasını müteakip “Eylem Planı”nındaki uygulamalarına başlayacaktır. Bu faaliyetlerin en önemlisi ADD Şube Başkanlıklarının liderliğindeki “Alan Çalışmaları” dır. Bu çalışmalara hazırlık olmak üzere; ADD Şube Başkanlarımızca öncelikle bu çalışmalarda görev alacak olanlar tespit edilecektir. Kendi personelimize ilaveten il ve ilçede mevcut Sivil Toplum Örgütleri ile koordinasyon yapılarak bu çalışmalarda yer almaları sağlanacaktır. Yerel televizyonlardan ve basından istifade ile il ve ilçe halkı bu çalışmalara katılıma davet edilerek “Müracaat adresleri” verilecek ve müracaat edenlerden bu faaliyeti yürütecek nitelikte olanlar ismen kaydedilecektir.” şeklinde ifadelerin yer aldığı,
“Mektup.Doc” isimli MSword dosyasında; Ulusal Birlik Hareketi Platformu Adına “M.Şener Eruygur” adıyla yazılan bir yazı olduğu, yazı da, “…Bu amaçla ADDnin öncülüğünde Ulusal Birlik Hareketi Platformu plana uygun olarak hazırlıklarını sürdürmektedir. İcra edeceğimiz faaliyetlerin en önemli bölümünü “Alan Çalışmaları” kapsayacaktır….” şeklinde beyanların bulunduğu,
“UBHP Oluşumu.Doc” isimli MSword dosyasının (6) sayfadan oluştuğu, içeriğinde; “…aşağıda adları yazılı dernekler, vakıflar, sendikalar ve demokratik kitle örgütleri 5253 sayılı Dernekler Kanunu çerçevesinde ve yetkili organlarının kararı ile, ülke bütünlüğünü ve ulusal birliği korumak amacıyla, ADD Genel Başkanı Şener Eruygur’un başkanlığında Ulusal Birlik Hareketi adıyla bir platform kurmuşlardır.” şeklindeki beyanların yanı sıra toplam (39) adet sivil toplum örgütünün isimlerinin belirtildiği,

“FIL3763.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde “Ulusal Birlik Hareketini” bilinçlendirerek yaşama geçiren ADD’dir. Ulusal Birlik Hareketi’ni kavram olarak genişleterek ülke gerçeği durumuna getiren ve Türkiye İttifakı eylemselliğini gerçekleştiren ADD’dir. “Türkiye İttifakı” nın, Ulusal program yöntemiyle Kemalist siyasal iktidara yürümesi yönünde “Türkiye Birliği”ne dönüşmesinin uğraşını veren ADD’ dir. ADD; düzenleyici, birleştirici ve özgün karakterleriyle demokratik kitle eylemselliğindeki etkin varlıktır. ADD, ülke geleceğini etkileyecek Ulusalcı siyasal birlik çabalarının en önünde gayretini arttırmaktadır. Bunun olumlu sonuçları hissedilecektir.” şeklinde beyanların yer aldığı,
“FIL14152.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “Ulusal Birlik Platformu oluşturulmasına rağmen bilinen nedenlerden dolayı (seçim) istenilen aktivite gösterilememiştir. Önümüzdeki zaman çok kısadır. Öncelikli faaliyetleri içeren bir “eylem planı” yapılarak uygulamaya konulmalıdır. Uzun vadeli için ADD’nin “vizyon”u, “misyon”u yeniden belirlenmeli ve bu amaç doğrultusunda teşkilatlanmaya gidilmelidir. (Bir siyasi parti mi oluşturulacak veya bir siyasi partinin arka bahçesi mi olacak veya Müdafaa-i Hukuk Kuruluşu gibi mi olacak) Amaç istikametinde yeni bir örgütlenme tarzı ve yönetim anlayışı tespit edilmelidir. Merkezi bir idare şekli mi veya şubelere insiyatif veren bir yönetim tarzı mı?” “Faaliyetlerimizde “yolsuzluk” üzerinde ağırlıklı olarak durmalıyız. Bu husus AKP’nin hassas bir yanıdır. Ali Dibo olayları kullanılmalıdır. İstismar edilmelidir.” ve “CHP temel bir kuruluştur. CHP’nin istenilen tepkiyi göstermesi için parti ile görüşmeler yapılmalıdır.” şeklinde beyanların yer aldığı,
“FIL13851.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “20 MART 2004 D.T.C.F/ Farabi Salonunda Yapılan “Ulusal Birlik Kongresi’ne Katılan Kuruluşlar” başlıklı belgede, Demokratik Kitle Örgütleri başlığı altında; ADD, USİAD, Platformlar: başlığı altında Ulusal Birlik Hareketi, Ulusal Güçbirliği Hareketi, Ulusal Güçler Birliği, Partiler: başlığı altında İP, Basın: başlığı altında Yeni Hayat, Aydınlık, Ulusal Kanal, Cumhuriyet, Odalar: başlığı altında ATO, Ulusal Birlik Konseyi: başlığı altında, Prof.Dr.Kemal Alemdaroğlu, Ferit İlsever, Nusret Senem, isimlerinin yazılı olduğu,
“FIL13738.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde; Dergah, Cemevi ve Tanıtım Derneği Başkan ve temsilcilerinden oluşan 37 şahsın adı, soyadının ve ünvanlarının yazıldığı,
ADD Genel Merkezi, Pınar Özer isimli şüpheliye ait, TOSHIBA marka, seri numarası 7233195169BM8K olan flash bellek içerisinde;
“Haziran-Aralık2006.Doc” isimli MSword dosyasında, ADD’nin ADD Genel Merkezinin 01.06.2006 tarihinden 31.12.2006 tarihine kadar Gelir- Gider Durumunu belirtir cetvelin bulunduğu, cetvelde ADD’ye bağışta bulunan bazı şahısların ismi ile yaptıkları bağış miktarlarının yazılı olduğu, bu şahıslar arasında Eski Cumhurbaşkanlarından Ahmet Necdet S.’in 100.000.00 YTL İlhan SELÇUK’un 50,00 YTL bağışta bulunduğunun belirtildiği,
Mehmet Şener Eruygur isimli şahsa ait, Hitachi marka, seri numarası 2679301F3PX1LY olan bilgisayar hard diski içerisinde;
“Vizyon Belgesi.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “Türkiye, gerçek anlamda bir ‘karşı-devrim’le yüz yüzedir. 1923 Cumhuriyeti’nin temel değerleri delik deşik edilmektedir. Hazırlanan yeni anayasa sadece iktidar partisinin ve İkinci Cumhuriyetçilerin istekleri doğrultusunda şekillenirse Ilımlı İslam Cumhuriyeti'ne doğru gidişin önü büsbütün açılmış olacaktır. Bu gidiş önlenemediği takdirde Türkiye'nin ulus-devlet yapısı, devletin tekil yapısı, ulusun birliği, rejimin laikliği ve demokratikliği birkaç yıl içinde köklü bir değişim geçirecek, ülke emperyalist merkezlerin iradesiyle uyumlu hareket eden işbirlikçi bir yönetimin eliyle aşırı lüks ve zenginlik ile yoksulluğun bir arada olduğu, sıradan bir Orta-Doğu ülkesine benzeyecektir. Bunun, önüne geçilemediği takdirde, olumsuzluk zamanla Türkiye’nin temel jeopolitik çıkarlarının kaybı (KKTC'nin tasfiyesi, Ege'de 12 milin kabulü, GAP Bölgesi ve Boğazlarda ‘uluslararası Yönetim’e bir şekilde geçilmesi vb.) gibi kabul edilemez noktalara dek uzanacaktır.”
“Bu noktada Demokratik Kitle Kuruluşları’na (STK'lara) çok önemli bir görev düşmektedir. Kitlesel muhalefeti partiler-üstü bir yaklaşımla, sadece 1923 Cumhuriyeti'ni koruma ve savunma, Türkiye'yi iç ve dış karşıt güçlerin elinden, iradesinden geri alma ekseninde ve çağdaş uygarlık doğrultusunda ilerletme, geliştirme ekseninde yapmak gerekmektedir.Ne var ki bu, aslında en başta bu eksende güven veren bir siyasal partinin varlığıyla, onun organik olmasa da ideolojik kılavuzluğunda oluşacak bir şeydir. Kaldı ki söz konusu örgütler de halen çeşitli zaaflar taşımaktadırlar. En önemlisi de kılavuz bir siyasal vizyonun, söylemin, stratejinin yoksunluğundan ötürü bir türlü olması gerektiği gibi bir eşgüdüm kurulamamış olmasıdır. Genel kurmayından yoksun dağınık bir ordu manzarası bundan ileri gelmektedir ve bunun mutlaka aşılması gerekmektedir.”
“Aziz ulusumuz, (…) Partisi olarak bizler, bir toplumdaki siyasal, kültürel, ekonomik, sosyal ve benzeri kurumları, o toplumun kendine bakışının belirlediğine inanıyoruz. Toplumun kendine bakışını ise, bilindiği gibi coğrafyadaki konumundan tarihsel geçmişine, sanattan felsefeye, geleneklerden ata yadigârı efsanelere ve dinsel inançlara kadar çok değişik unsurların etkilediğini düşünüyoruz. Ama bize göre bu etmenlerin en ağırlıklı olanı, toplumun ekonomik, kültürel ve sosyal gelişme düzeyidir. Esasen gelecek tarihin oluşumunu da en ciddi biçimde evrimleşme sonucu ulaşılan gelişme düzeyi etkiliyor.” şeklinde beyanların yer aldığı,
5 numaralı CD içerisinde;
“Önemli Dosyalar” klasöründe “KD_bülteni_1.ppt” isimli 16 sayfalık Powerpoint sunumunda, Ali B. isimli kişiden kuvaimilliyehareketi@yahoogroups.com adresine gönderildiği anlaşılan mesaj olduğu, mesajda “01 2003 ASAM Günlük Küresel Değerlendirme bülteni Ek’te değerli bilgilerinize sunulmuştur” ibaresinin yer aldığı, 20 ile 45 yaş arası kişilerin aralarına katılarak birlikte bu yolda yürümelerini tavsiye ettiği, ASAM Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi Günlük Değerlendirme Bülteninin yer aldığı Amerika, Avrupa, Balkanlar, Kafkasya, Ortadoğu, Rusya, Ukrayna, Türkistan, Uzakdoğu, Pasifik başlıklarının altında konu ile ilgili değerlendirmeler olduğu,
“Önemli Dosyalar” klasöründe “Kuv_K_Brf_degerlendirme.ppt” isimli PowerPoint dosyası içerisinde; “Kuvvet Komutanlıklarına Takdim Sonuçlarının Değerlendirilmesi” başlıklı, 30 Ocak 2004 tarihli bir sunum olduğu, söz konusu sunumda ‘Afiş Çalışmaları’, ‘Basınla İrtibat ve Bilgilendirme Çalışmaları’, ‘YF: 01 100.000 Mektup Çalışması’, ‘Web Sitesi Çalışması’, ‘İrticai Faaliyetlerle Mücadele Semineri’, ‘Av. Orhan PEKMEZ’in AİHM’de Açtığı Dava’, ‘Üniversite Radyoları’, ‘Hükümetin Acil Eylem Planı’, ‘Ulusal Birlik Hareketi STK Platformu’, ‘AB Tarafından Finanse Edilen Projeler ve Bu Kapsamda İnsanca Yaşam Projesi’, ‘Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısının Arka Planı’, ‘Uluslar arası Muhafazakarlık ve Demokrasi Sempozyumu’, ‘Türkiye’deki Sendika ve Konfederasyonların Temel Dinamikleri ile İlgili Güncel Değerlendirmeler’, ‘Medyanın Durumu ve Hükümetin Medyaya Yönelik Faaliyetleri’ ve ‘Çeşitli Menfaat Gruplarının İlişki ve İltisakları’ yan başlıklar olarak ele alındığı,
Söz konusu yan başlıklardan ‘Ulusal Birlik Hareketi STK Platformu’ altında aşağıdaki maddelerin yer aldığı görülmüştür.
· Ulusal Birlik Hareketi lideri Prof.Dr. Bülent B. ile ilişkiler ilave tedbirler alınarak ihtiyatla sürdürülecektir.
· Prof. B. denetim altında tutulacak,
· Alınacak tedbirlerle inisiyatif elde tutulacak ve Ulusal Birlik Hareketinin bize bağımlı olarak; İstihbarat Başkanı ve Sn. Komutanın talimatları doğrultusunda hareket etmesi sağlanacak,
· İstihbarat Başkanı Prof. B. ile bu kapsamda bir görüşme yapacak,
· Ulusal Birlik Hareketi içerisinde yer alan STK’nın kurumsal ve bireysel biyografik istihbaratı yapılacak, sakıncalı görülen STK’nın platformdan dışlanması sağlanacak,
· Çağdaş Eğitim Vakfı platform kapsamında yönlendirilecek,
· Ulusal Birlik Hareketi ile ilişkilerin bir emekli general aracılığı ile sürdürülmesi konusu incelenecektir, şeklinde beyanların yer aldığı ayrıca pek çok konunun takibinin ‘Cumhuriyet Çalışma Grubu’ tarafından yapılacağı,
13 numaralı CD içerisinde;
“UBK.doc” isimli MSword dosyası içerisinde, Ulusal Birlik Kurultayı (UBK) açıklamaların, katılımcıların, toplantı gündeminin, konuşmacıların konuşmalarından alınan önemli noktaların ve kurultay ile ilgili değerlendirmelerin bulunduğu,
“Olumlu Dernekler Ve Adresleri.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde Ankara’da Olumlu İstihbaratı Yapılan Dernekler başlıklı liste olduğu,
“Sendikaların İncelenmesi.Ppt” isimli PowerPoint dosyası içerisinde, Türkiye’deki sendikaların temel dinamikleri ile tanımlandığı ve Sendika ve Konfederasyonları; Hükümet karşıtı, yönlendirilebilir, Hükümet yanlısı ve eylemlilik, ulusal menfaatlere ilgi, dış bağlantı, mali güç, yolsuzluk, sol, sağ, dinci, yönetici zafiyeti, şeklinde sınıflandırıldığı ve bazı sendikaları “kritik bir sendika” olarak nitelendirdiği görülmüştür.
ADD Genel Merkezi, Pınar Özer isimli şahsın kullandığı, SAMSUNG marka, seri numarası SOOJJ20X150161 olan bilgisayar hard diski içerisinde;
“FIL3944.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde; Amaç: başlığı altında “CHP, tüm çalışmalarını halkın yararına yaptığını kamuoyuna daha net anlatmalıdır. Halkın yani sade yurttaşın düşüncelerini, beklentilerini ve istemlerini parti yönetimine daha kolay nasıl yansıtabilir? Sorusunun cevabı bu projededir. Bugüne kadar Türkiye’de hiçbir siyasi parti tarafından uygulanmayan bu proje tamamen parti yararına olacaktır.” Yöntem: başlığı altında Bunun için; 444 .. .. -444 .. .. gibi ücretsiz telefon hatları oluşturulacaktır. Yeni Genel Merkez Binasında bu amaçla ayrı bir birim oluşturulabilir. Yurttaşların düşünceleri anında bilgisayar ortamında online sistemi ile Demokratik Kitle Örgütü Ve Halkla İlişkiler Sorumlusu’na iletilecek; elde edilen bilgiler haftalık raporlar halinde parti yönetimine sunulacaktır.” Amaç: başlığı altında ise “Ülkemizde sayısı 56 yı aşan etkili Demokratik Kitle Örgütü vardır. Amaç ve işleyiş olarak CHP’ye yakındır. Bize düşen, bu Demokratik Kitle Örgütleriyle özel olarak ilgilenecek, parti çalışmalarını Demokratik Kitle Örgütlerine özel olarak anlatacak bir adımı atmaktır, bir görevlendirmeyi yapmaktır.” şeklinde ifadelerin bulunduğu,
“FIL2240.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde “ADD Türkiye örgütünde yer alan aşağıdaki isimler önümüzdeki yerel seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi listelerinden Belediye Başkanlığı ve Belediye Meclis Üyeliği için yer almak istemektedirler.” şeklinde beyanların ve isim listesinin yer aldığı,
“FIL3603.DOC” isimli MSword dosyası içerisinde “Sayın Milletvekili, Ulusun kaderinde çok önemli bir yer işgal edecek Cumhurbaşkanlığı seçiminde Siz tarihi ve çok önemli bir görev üstlenmiş bulunmaktasınız. Lütfen, Cumhurbaşkanlığı seçimine katılmayarak, bu tarihi görevi yerine getirmenizi bekliyor ve saygılar sunuyorum.” Mesajın ekteki elektronik posta adreslerine gönderilmesini önemle rica ederim.” şeklinde beyanların yer aldığı, ayrıca ANAP, DYP, GENÇP, BAĞIMSIZ milletvekillerinin ad soyad ve e-mail adreslerinin kayıtlı olduğu,
5 numaralı CD içerisinde;
“Önemli Dosyalar” klasöründe çok sayıda resim, MSword ve Powerpoint dosyaları olduğu, dosyaların içerisinde mevcut hükümetin yapmış olduğu atamalarla ilgili isim listeleri olduğu, atanan kişilerle ilgili “Milli görüşçü, Tarikat veya cemaatin mensubu, imam hatipli gibi tanımlamalar yapılarak bu konuda rapor düzenlendiği, atamalarla ilgili etnik kimliklerinde öne çıktığından bahsedildiği, ayrıca yapılması gerekenler başlığı adı altında Bakanlık Merkezinde yapılan atamaların titizlikle takip edilmesi, rapor edilmesi yapılacak yeniden düzenleme çalışmasında görevden alınacak kişilerden çok yerlerine atanacak kişilerin daha önemli olduğu, geçmiş dönemlerde bu tür yanlışlıkların yapıldığının anlatıldığı ve 28 Şubat sürecinin örnek gösterildiği, bazı atamaların her şart altında engellenmesi gerektiğini, AKP hükümeti tarafından yapılan kadrolaşmanın bu şekilde devam etmesi halinde geriye dönülemez boyutlara ulaşacağının anlatılarak önlenmesi açısından rapor hazırlandığı,
“Önemli Dosyalar” klasöründe “b19.PPT” isimli 4 sayfalık Powerpoint dosyası olduğu, içeriğinde İstihbarat Başkanlığı Plan Koordinasyon ve Güvenlik Daire Başkanlığı Yönetim Şube Müdürlüğünce 18.12.2003 tarihinde hazırlanmış Özgür Gündem gazetesinde yer alan Recep Tayyip Erdoğan hakkındaki basın bültenleri olduğu,
“Önemli Dosyalar” klasöründe “b26.ppt” isimli 24 sayfalık “Gizli” ibareli Powerpoint dosyası olduğu, içeriğinde; Jandarma Genel Komutanlığınca 16 Aralık 2003 tarihinde Tuncay Özkan ile bir görüşme yapıldığı, görüşmenin kayda alındığı ve çözümünün yapıldığı anlaşılmaktadır. Görüşmeyi yapan kişinin “Başkan ve D.Başkanı” olarak yazıldığı, bu nedenle Tuncay Özkan’ın görüşmesinde askeri kesimden iki şahsın bulunduğu anlaşılmıştır. Görüşmede Siyasetten bahsedildiği ayrıca Mehmet Emin K. den bahsedilerek Askerlerin ona verdiği destekten söz edildiği, Tuncay Özkan’ın Recep Tayyip Erdoğan karşısında çalışma yapabilmesi için yaptığı işleri anlattığı, bu konu ile ilgili Televizyon programlarını anlattığı yine görüşmenin bir bölümünde eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit G. ile görüşme yapıldığı, ANAP, DYP gibi partilerle birleşik cephe kurulması ile ilgili çalışma yaptıklarını anlattığı, Ali Müfit G.’nın İstanbul Televizyonu isminde bir kanalının olduğu, kendisinin bunu almak istediğini söyleyerek askerlerin desteğini istediği, Ali Müfit G. ile görüşmediğini ancak Bedrettin Dalan ile görüştüğünü, bunun bir Ulusal duruşu ortaya koymak açısından gerekli olduğunu anlattığı ve destek istediği görülmüştür. (Bu konu ile ilgili yine Mehmet Şener Eruygur’dan ele geçirilen ve eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Org. Özden Ö.’e ait olduğu anlaşılan günlüklerde “24 Aralık 2003” başlığı altında yer verildiği ve Tuncay Özkan’ın görüşmesinin günlüğe aktarıldığı bilinmektedir.) Görüşmenin devamında Tuncay Özkan’ın “Benim operasyonda bizim birlikte yapmamızı düşündüğüm şey şudur” diyerek konuştuğu Başkan isimli şahsa Ulusal duruşun gerçekleşebilmesi için Mehmet Emin K. ile ilgili operasyonun mutlaka gerçekleşmesi gerektiği, ikinci yedek bir sistem olarak ta Ali Müfit G.’nın elinden televizyonun alınması ve olayın organize edilmesi gerektiği, bunun içinde Ali Müfit G.’ya psikolojik baskı yapılması gerektiği, bu sayede yerel seçimler öncesinde Mehmet Emin K.’n Show TV de yaptıramadığı her şeyi orada yapma ve seslendirme imkanının gerçekleşeceğini söylediği, karşı görüşmeci D.Başkanı’nında “İktidara vurulacak darbe için bu çok önemli dediği” Tuncay Özkan’ında devam eden konuşmasında bu konularla ilgili tüm hazırlıkları tamamladığını söyleyerek Mehmet Emin K., Show TV ve Ali Müfit G. ve İstanbul Televizyonunu kastederek “Ben hem o tarafı istiyorum, hem o tarafı istiyorum, çünkü ben büyük oynamak istiyorum yani o tarafa geldiğim zamanda bak şu kadar sponsorluk şu kadar reklam, bütün burası bir psikolojik harekat merkezi gibi kullanılır” diyerek görüşme yaptığı askeri kesimden bu konuda destek istediği, perde arkasında kendisinin olacağını anlattığı, perde arkasında Akşam gazetesi, Show TV gibi medya kuruluşlarında kendi istediği program ve haberleri yaptıracağını anlatarak “Akşam operasyonunu tamlayıp, İstanbul TV’yi ele geçirebilirsek bunların işi biter” dediği, devamındaki görüşmeler de “ gelecek Türkiye’yi inşa edebilmek için bir tek koşul var, Türk medyasını aynı zamanda kontrol edebilmek”, “ Akşam gazetesindeki planı tamamlayabilip orada kalabilirsek, İstanbul TV’yi başarabilirsek böyle bir güç oluşacak” diyerek medya ile ilgili planlarını açıkladığı, bunun gerçekleşebilmesi için 5 milyon dolara ihtiyacı olduğunu söylediği, gönüllülük esası ile bu paranın toplanabileceğini anlattığı, Mehmet Emin K.’in kendisini Akşam gazetesi ve grubundan çıkarma kararından geri adım atmasının gerektiği, K.’in ve kendisinin bu günlere gelmesindeki en büyük desteğin TSK’dan geldiğini anlattığı, medyada yapılacak operasyon sonrasında siyasetin kendine geleceğini söylediği ve yerel seçimlerde AKP’nin kendi içerisinde üçe dörde bölünmesinin zorunlu olduğu, bunun için Erkan MUMCU ve BAŞESKİOĞLU’nun biraz körüklenmesi gerektiğinden bahsettiği, Erkan MUMCU ile görüşme yaptığı ve onların kendisini TSK’nın temsilcisi gibi gördüklerini bu yüzden TSK bir darbe ile gelip benim kafamı uçuracak diye korktuklarını, bu yüzden bu programın yılbaşından önce gerçekleştirilmesi gerektiğini, bu sayede İstanbul TV’nin bir kale haline getirilebileceğini anlatarak konuştuğu askeri şahıslara “ dediğim gibi maliyeti size 500 bin dolardır. İhtiyaca göre şekillenir” diyerek askeri kesimden görüştüğü şahıslardan bu konuda destek istediği, yine görüşmenin bir bölümünde, Ayhan M., Adil Serdar SAÇAN’dan bahsederek Adil Serdar SAÇAN’ın bir deposunun emniyetçe basılması ve el konulan dokümanlardan bahsettiği,
“Kamu Yönetim reformu” klasöründe 5 adet dosya olduğu, içeriklerinde AKP hükümetinin Kamu Yönetimi reformu Politikaları hakkında geniş kapsamlı raporların yazıldığı, Kamu Yönetimi reformu klasöründeki “Bilgi Notu-Kamu G.P.P.'den gelen.doc” isimli MSword dosyasında 9 Nisan 2003 tarihili ve “Gizli” ibareli bilgi notu olduğu T.C.’nin Yeniden Yapılandırılması Çalışmaları hakkında komuta katına bilgi sunulduğu ve bu konuda yapılacak birçok değişikliğin, devletin tahrip edilmesi, ülkenin bölünmez bütünlüğü ve Atatürk ilke ve inkılapları çizgisinden sapmalar ile sonuçlanabileceği bu nedenle Kamu Yönetimi reformu ile ilgili hazırlanan yasa tasarısının süratle elde edilerek incelenmesinden bahsettiği, bilgi notunun altında İsth. Bnb. Alp Hasan Ş.’in isminin olduğu, klasörde bulunan diğer dosyalarda ise bu konu ile ilgili basında çıkan haberlerinin yer aldığı,
“Siyasi Partiler\06 2002 Milletvekili Seçimleri değer” klasöründe 13 adet muhtelif dosyalar bulunduğu, içeriklerinde 2002 dönemine ait Siyasi partilerin genel seçimlerde aldıkları oy oranları, milletvekilleri ve diğer konularda istatistiki verilerin yer aldığı,
“Siyasi Partiler\06 Belediyeler Arz” klasöründe 8 adet muhtelif dosyalar bulunduğu, içeriklerinde çeşitli dönemlere ait yerel şeçimlerde Siyasi partilerin almış oldukları Belediye Başkanlıkları ve Belediye Başkanlarının isim listelerinin olduğu, istatistiki bir şekilde hazırlandığı, ayrıca Belediyelerdeki yolsuzluk faaliyetleri ile ilgili rapor olduğu, yine belediyelerde irticai faaliyetleri tespit edilen Belediye Başkanlarının isimlerinin çizelge halinde yazılarak “Süleymancı, İrticai düşünce yapısına sahip, Milli Görüş, Nakşibendi, Bilinmiyor” gibi ibarelerin olduğu ve liste şeklinde hazırlandığı,
“RP ve FP” klasöründe 2 adet alt klasör ve 2 adet dosyaların olduğu, Refah Partisi ve Fazilet Partisi hakkında seçimlerle ilgili istatistiki bilgilerin ve değerlendirmelerin olduğu, “RP 'nin gelecekteki stratejisi ve alınabilecek tedbirler.doc” isimli 16 sayfalık ve “Gizli” ibaresi bulunan dosyada K.K.K’lığı ve Hv.K.K.’lığı İstihbarat Başkanlıklarının ‘RP’nin Gelecekteki Stratejisi ve Bu Konuda Alınabilecek Tedbirler’ başlığı altında bir rapor hazırlandığı, Siyasal İslam ile ilgili bilgilerin verildiği ve bir dizi önlem alınması ile ilgili durum değerlendirmelerinin bulunduğu, bunlar arasında İslami sermayenin oluşturulmasına engel olunması, irticaya destek veren Vali ve Kaymakamların devlet kadrolarından uzaklaştırılması gibi konuların bulunduğu,
“Siyasi Partiler\SEÇİMLER” klasöründe muhtelif dosyalar bulunduğu, bu dosyaların içeriklerinde değişik dönemlere ait genel ve yerel seçimlerle ilgili istatistiki verilerin ve raporların çizelgeler halinde yazılmış olduğu, ayrıca “Lojman1 oy.doc”, “Lojman oy.doc”, “LOJMAN1 oY.ppt” ve “LOJMAN oY.ppt” isimli dosyalarda “Etimesgut bölgesindeki K.K.K’lığı, Hv.K.K.’lığı, Başkent Üniversitesi personeline ait lojmanlarda” ve “İzmir Garnizonunda lojmanların bulunduğu bölgelerde” kullanılan oy oranlarının partilere göre dağılımını gösterir çizelgeler olduğu, “Seçimler Asker adayla 2033.xls” isimli excel dosyasında ise TSK ve K.K.K’lığı kökenli milletvekilleri başlıkları altında emekli olan askeri personelin hangi partilerde aday olduğunu gösterir çizelge halinde tabloların olduğu,
13 numaralı CD içerisinde;
“019 Siyasi Partiler” klasöründe “Siyasi partiler-Seçimler-Tarikat bağ.xls” isimli excel dosyası olduğu, içeriğinde ise 5 adet çalışma sayfası bulunduğu bu dosyalarda mevcut siyasi partilerin isimlerinin çizelge halinde yazıldığı ve milletvekili sayılarının belirtildiği, partiler içerisindeki yapılanma ile ilgili “Nakşi, Kadiri, Adıyaman, Fettullahcılar, Yeni Asya grubu, Süleymancılar” şeklinde tanımlamaların bulunduğu ve kişi isimlerinin de yazılarak parti içindeki konumlarının belirtildiği,
“019 Siyasi Partiler\RP FP\FP Kongresi” klasöründe “Gizli” ibareli “FP 1 nci olağan Kongresi.doc” isimli MSword dosyası olduğu, Fazilet partisinin 14 Mayıs 2000 tarihinde yapılan 1.Büyük Olağan Kongresinin Değerlendirme Raporu olduğu,
“019 Siyasi Partiler\RP FP” klasöründe “RP 'nin gelecekteki stratejisi ve alınabilecek tedbirler.doc” isimli MSword dosyasında, “K.K.K’lığı ve Hv.K.K.’lığı İstihbarat Başkanlıkları RP’nin Gelecekteki Stratejisi ve Bu Konuda Alınabilecek Tedbirler” başlıklı rapor olduğu, RP ve siyasal islamla ilgili bilgilerin yer aldığı, partiye yönelik izlenecek strateji hakkında bilgiler verildiği bu doğrultuda tedbirlerin zamanında alınabilmesi için oluşturulan BÇG (Batı Çalışma Grubu) nin çalışmaları ve rapor sisteminin aynen devam ettirilmesi, askeri okullara girişte araştırmaların en ince detayına kadar yapılması, İslami sermayenin oluşturulmasına engel olunması gibi bir çok konunun yer aldığı,
“019 Siyasi Partiler\SEÇİMLER” klasöründe 6 adet “Gizli” ibareli MSword dosyası olduğu, “2002-2004 seçimlerinin karşılaştırması.doc” isimli dosyada, 2 Kasım 2002 genel seçimleri ile 28 Mart 2004 yerel seçimlerinin karşılaştırılması ve değerlendirilmesi hakkında rapor olduğu, AKP, CHP, MHP ve diğer partilerin seçimlerde almış olduğu oy oranları ile karşılaştırılmalarının yapıldığı, diğer dosyalarda ise siyasi partilerin seçimlerde izleyeceği programlar ve oy oranlarının yer aldığı,
“AKP eski Dönemsel Raporlar” klasöründe 7 adet “Gizli” ibareli MSword dosyalarının olduğu, “analiz3.doc” isimli dosyada hükümetin eğitim ile ilgili uyguladığı politikalar hakkında rapor olduğu, çıkartılan yasalar ve uygulamalarla ilgili çizelge halinde hazırlanmış yazı olduğu, “analiz5.doc” isimli dosyada çıkartılan yasalarla ilgili sonuç ve değerlendirmelerin bulunduğu, burada, gayrıresmi olarak örgütlendiği bilinen Fettullah GÜLEN cemaati meşrulaştırılmakta gibi yorumlara yer verildiği, “İrtica.doc” isimli dosyada AKP milletvekilleri, bürokratlar, Belediye Başkanı, Konya’da düzenlenen izcilik kampından örnekler verilerek yapılan irtica ile ilgili uygulamaların yazıldığı, “İrtica A5 Metin.Doc” isimli dosyada irticai faaliyetlerin değerlendirme raporu olduğu ve tarihi gelişimi ile ilgili bilgiler verildiği, radikal dini gruplar, tarikatlar, irticai terör örgütleri gibi gruplardan bahsedildiği, haklarında bilgiler verildiği, “İrticai faaliyetler KKK Arzı.doc” isimli dosyada irticai ve diğer yıkıcı faaliyetler hakkında rapor olduğu, “Kadrolaşma .doc” isimli dosyada irticai faaliyetlerle ilgili kadrolaşmalardan bahsedildiği, “Terör .doc” isimli dosyada ise Siirt Belediyesinde Hizbullah terör örgütü üyesinin görevlendirilmesi ile ilgili bir yazı olduğu,
“Gnkur. AKP takip formu\Özeti” klasöründe 6 adet dosya olduğu, “Gizli” ibareli K.K.K’lığı İstihbarat Başkanlığı logosunun bulunduğu 02 Aralık 2002 tarihli “AKP’ nin Acil Eylem Planı, Hükümet Programı ve Basına Verilen Demeçlerdeki Vaatlerinin İncelenmesi” başlıklı dokümanlarda çizelge halinde hazırlanmış mevcut hükümetin programı ile ilgili bilgilerin yer aldığı, programı ile ilgili neyin amaçlandığı ve uygulamaların yer aldığı, partinin takip edilmesi ile ilgili bir çizelge olduğu,
“AKP Genel Değerlendirmesi” klasöründe “00 AKP Değerlendirmesi Metin 1.doc” isimli 34 sayfalık “Gizli” ibareli MSword dosyası olduğu, içeriğinde AKP parti ve milletvekilleri ile ilgili değerlendirme notlarının bulunduğu, “Nakşibendi olduğu biliniyor, Nurcu tarikatı, Yeni Asya grubuna bağlı” gibi tanımlamaların bulunduğu, “Gizli” ibareli “Hepsi.doc” isimli 46 sayfalık MSword dosyasında çeşitli yasa değişiklikleri, atamalar ve TSK aleyhindeki basında yer alan haberlerle ilgili analiz raporları olduğu, “Hepsi Esas.doc” isimli 76 sayfalık “Gizli” ibareli MSword dosyasında AKP ve seçimler hakkında genel bilgi notları olduğu, irtica ve başörtüsü hakkında değerlendirmelerin yapıldığı, bu konu ile ilgili yapılan yasa değişikliklerinin rapor haline getirildiği, “Kadrolaşma özeti.doc” isimli 1 sayfa ve “Gizli” ibareli MSword dosyasında kadrolaşma ile ilgili istatistiki bilgiler verildiği,
“AKP ort sınıf” klasöründe “01 AKP'nin orta sınıf projesi planı esas metin.doc” isimli “Gizli” ibareli ve 32 sayfadan oluşan MSword dosyasında, AKP ile ilgili araştırma notları olduğu “AKP’nin irticaya zemin hazırlayan faaliyetleri” gibi başlıklar altında değerlendirmelerin yapıldığı, irticai kurum ve kuruluşlar, irticai grupların Avrupa yapılanması, İslamcı ticari kuruluşlar gibi başlıklar halinde incelemelerin yapıldığı,
“AKP'nin Beyin Takımı------” klasöründe 11 adet “Gizli” ibareli dosya bulunduğu, AKP ile ilgili geniş kapsamlı araştırma ve değerlendirme raporları olduğu, seçimler kadrolaşma, eğitim, AB süreci, türban gibi konularda değerlendirmelerin yazıldığı, K.K.K’lığı Eğitim ve Doktrin Komutanlığınca Samsun ilinde AKP ile ilgili rapor halinde düzenlenmiş üst yazı olduğu, ayrıca “AKP tarikatçı milletvekilleri.xls” isimli dosya olduğu ve çok sayıda milletvekilinin kişisel verilerinin kaydedildiği görülmüştür.
ADD Genel Merkezi, Pınar Ö. isimli şahsın kullandığı, SAMSUNG marka, seri numarası SOOJJ20X150161 olan bilgisayar hard diski içerisinde;
“Alan Çalışması-Tamer Paşa.Doc” isimli (2) sayfalık ve “Alan Çalışması Rehberi” başlıklı MSword dosyasında; “Çalışmalarımızı özellikle geçen seçimde oyunu kullanmamış olanların bulunduğu bölgelerde yapmalıyız. İl ve İlçe Seçim Merkezlerinden bu bilgiler temin edilebilir. Bilahare varoşlar daki çalışmalar sürdürülmelidir. Her Sivil Toplum Örgütüne ve üyelerine sorumluluk sahaları verilmelidir. Ayrıca, halktan yakın tanıdıklarımızdan bu görevi yürütebilecek nitelikteki kişiler bu çalışmalara davet edilmelidir. Kahvehane sohbetleri veya toplantı düzenlenerek yapılacak görüşmelerde o bölgede sevilen ve sözü dinlenen, sayılan kişilerden yararlanılmalıdır.” ve “Ev Görüşmelerinde;-Öncelikle her hangi bir partili olmadığımız, Sivil Toplum Örgütü (….) mensubu olduğumuz belirtilmelidir. Mutlaka oy kullanılmasını, Eğer izin veya başka bir nedenle bulunulan mahalden ayrılacaksa, seçim için dönerek mutlaka oy kullanmasını, bunun tarihi bir görev olduğu, Bölücülük, din istimrarcılığı yapan hiçbir partiye oy verilmemesini, Eğer oy vereceği partinin meclise girme olasılığı zayıf ise bu durumda oyunun boşa gitmemesi için bir değerlendirme yapmasını, yapılmış seçim anketlerinden de istifade ederek kendi siyasi tercihine yakın ve meclise girme olasılığı olan bir partiye oy vermesini, mühürü oy pusulasına vurduktan sonra mürekkebin kuruması için beklemesini, ondan sonra oy pusulasını katlayıp zarfa yerleştirmesini, Bu seçimin Türkiye’nin geleceği açısından çok önemli olduğu..” şeklinde siyasi seçimlerde halkın yönlendirilmesinde uygulanacak yöntemlerin sıralandığı,
“FIL2240.DOC” ve “FIL2241.DOC” isimli MSword dosyasında; ADD Genel başkanı Av. Egtuğrul K. tarafından 05.02.2004 tarihinde CHP Genel Başkanlığına hitaben yazılmış yazının bulunduğu, yazıda; gerçekleşecek olan yerel seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi listelerinden Belediye Başkanlığı ve Belediye Meclis Üyeliği için yer almak isteyen ve ADD Türkiye örgütünde yer alan toplam (61) kişinin isim listesinin bulunduğu,
“FIL3603.DOC” isimli MSword dosyası içerisinde, ADD Genel sekreteri İzzet Polat A. tarafından 25.04.2007 tarihinde ADD Şubelerine gönderilmiş bir yazı bulunduğu, yazıda “toplam (27) adet milletvekilinin isim ve mail adreslerinin bulunduğu ve bu milletvekillerine, gerçekleşecek olan Cumhurbaşkanlığı seçiminde oylamaya katılmamaları yönünde direktifleri belirtir mesajların şube başkanlıklarınca iletilmesi” talimatı verildiği,
“FIL4159.DOC” isimli MSword dosyası içerisinde; “ADD’nin Hedefi Var” başlığı altında ADD’nin kuruluş amacından ve yürüttüğü faaliyetlerden bahsedildiği, bu bağlamda ADD’nin hedefleri çerçevesinde; “…ADD, hedefini net koymalıdır: Hem örgütsel hem de ulusal bazda hedeflerini yeniden ve iddialı bir şekilde belirlemelidir. ADD, Kurumsallaşmasını tamamlamış bir şekilde, siyaseti yönetme ve yönlendirme etkinliğine sahip olmalıdır… ADD sıradan bir dernek misyonuyla hareket edemeyecek kadar yüce bir ideal örgütüdür. O yüce ideal, Türkiye’nin kurtuluş reçetesini sunmaktadır. Bu nedenle, o yüce ideali iktidar yapmanın, iktidarı ele almanın zamanı çoktan gelmiştir….” şeklinde yazıların bulunduğu,
“FIL3944.DOC” isimli (3) sayfalık MSword dosyası içerisinde; “Projele-1: Halkın Mesaj Hattı” başlığı altında; CHP’nin halkın gözündeki itibarını tekrar kazanarak muhalefet partisi çizgisine çekilebilmesi için planlanmış üç adet projeden bahsedildiği, bu projeler arasında vatandaşın kolayca parti ile irtibatını sağlayacak telefon hatlarının oluşturulması, toplumsal kitle örgütleri ile birlikte hareket edilmesi, dönem dönem vatandaşlara mesaj ve mektupların gönderilmesi gibi yöntemlerin uygulanması gerektiği yönünde bilgilerin bulunduğu,
“FIL5873.Doc” isimli MSword dosyası içerisinde bulunan, “ADD Genel Başkanlık” antetli ve 23.05.2007 tarihli yazıda “Seçim öncesi saha çalışmaları kapsamında ADD içinde dayanışma duygularını pekiştirmek ve TBMM üyeliğine mümkün olduğu kadar çok Atatürkçünün seçilmesine katkı sağlamak için çalışma yapılacaktır. Bu maksatla hangi ADD üyesinin hangi bölge/şehirden hangi sırada listeye girdiği saptanacak ve görev bölümü yapılarak aday olan arkadaşlarımıza aktif gönüllülük esasına dayalı yardım için ayrıntılı çalışmalar yapılacaktır. Bu bağlamda tüm seçmen katmanlarına ulaşması da sağlanmalıdır…” şeklinde seçim çalışmaları ile ilgili yazının bulunduğu,
“Çalışma Rehberi.doc” isimli (8) sayfalık MSword dosyasında; “Çalışma Rehberi” başlığı altında, gerçekleştirilecek olan genel seçimlerde uygulanacak faaliyetler hakkında ayrıntılı bir şekilde bilgi verildiği, bu kapsamda yapılacak olan çalışmaların “Seçim öncesi çalışmalar, seçim esnasında yapılacak çalışmalar, alan çalışmaları, internet ve medya alanında yapılacak çalışmalar ile kullanılacak çeşitli sloganlar ve afiş vb.” faaliyetlerin çeşitli başlıklar altında sıralandığı, bu çalışmaların ne şekilde yürütüleceğinin belirtildiği,
“Ulusal Birlik Hareket Platformu-2.doc” isimli (13) sayfalık MSword dosyası içerisinde; ülke genelinde “Cumhuriyet mitingleri” adı altında gerçekleştirilen mitingler ile, Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve yeni anayasa çalışmalarında izlenecek yollarla ilgili açıklamaların yer aldığı, bu kapsamda dokümanda; “…03.03.2004 tarihinde teşkil edilen Ulusal Birlik Hareketi Platformu, başta Cumhuriyet Mitingleri olmak üzere, rejimin ve devrimlerin korunması konusunda şimdiye kadar kendisine düşen görevleri büyük bir heyecan ve vatanseverlik duygusu ile yerine getirmiştir.”, “Yeni Anayasa hazırlık çalışmalarında; Öncelikle “Nasıl bir Anayasa” düşündüğümüz konusunda bir çerçeve görüş kamuoyuna ve “Anayasa“ hazırlığında görev almış olanlara intikal ettirilmelidir. Anayasa’ nın hazırlık aşamasının tüm kademeleri yakinen takip edilmeli ve görüşler verilmelidir. Kamuoyu aydınlatılmalıdır.” ve “21 Ekim’de yapılacak “Cumhurbaşkanının Halk tarafından seçilmesi” ile ilgili referandum’da “hayır” oyu kullanılması için faaliyet icra edilmelidir.” şeklinde açıklamaların yer aldığı,
5 numaralı CD içerisinde;
“İRTBLR” isimli klasörde “Dışişleri 1.xls” isimli bir Excel dosyası olduğu, bu dosya içerisinde Dışişleri Bakanlığı’nda çalıştığı ifade edilen 105 şahsın isimlerinin yazılarak karşılarına “irtibat var, irtibata devam edilmeli, yardımcı oluyor, kadına çok düşkün, önü kesilebilir, korunmalı, dönüşü değerlendirilecek, her yönüyle güvenilir, yardımcı olunmalı, üzerinden irtibata geçilebilecek kişiler faydalı olabilir, bakanlıkta etkili, faydası oluyor, terfi için beklentileri var, desteklenmeye devam edilmesi uygun olur, desteklendi, önemli faydaları oldu, işbirliğine açık, yardımcı olmuyor, mesafeli, istihbarat kabiliyeti var, kadınlarla ilişkileri kontrolsüz, kontrol edilebilir, irtibatta sorunlu, destek vermiyor, önü açık değil, beklentisi yok, kullanılmaya müsait, ihtiyaç halinde değerlendirilebilir, gidişatı iyi, irtibat sağlam, gerektiğinde risk alır, mesafeli bulundu, değerlendirilmeyecek, uluslar arası bağlantıları çok etkili, emeklilik sonrası planlanmalı, izlemekte fayda var, faydalı olmaya devam ediyor, girişinde gereken destek sağlandı, dönüşünde korunmalı, yetiştirilmeli, değerlendiriliyor, bakılacak, verdikleri alındı, tutuk, ikili ilişkilerde sıkıntılı, ilişki devam ettirilmeli, işaret ettikleri desteklenmeli, kariyeri sağlam, işbirliğine devam, tayini halledildi, aksatıyor, tavsiye üzerine irtibata geçildi, ilk izlenim olumlu, işbirliğine açık, ama yönlendirilmesi lazım, verimsiz, kadın düşkünlüğü sorun olabilir, büyükelçiliği desteklenmeli, aşırı sol eğilimleri sorun olabilir, etkin bir göreve atanması desteklenmeli, içkiye düşkünlük sorun olabilir, ip ile ilişkileri kullanılabilir, bağlantı tam, yararlı bilgi ve temaslar sağladı, köşkte başlaması sağlandı, yakın temasa devam, desteklenmeli büyükelçi olması temin edilmeli, biraz geri planda kalması iyi olur, hizmetlerinden yararlanmaya devam edilmeli, aktif görev alması sağlanmalı, ailecek işçi partili, uzun vadede değerlendirilmeli, temasların sıkılaştırılması lazım” şeklinde nitelendirmelerin yapıldığı,
“İRTBLR” isimli klasörde “emekli sandığı ve maliye 2.xls” isimli bir Excel dosyası olduğu, bu dosya içerisinde Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü ve Maliye’de çalıştığı ifade edilen 40 şahsın isimlerinin yazılarak karşılarına “ADD, ÇYYD gibi derneklerle olan yakın ilişkisi biliniyor, aktif verimli, yararlanılabilir, irtibat var, işçi partisi gösterilerine katılır, aktif, problem yok, işçi partisine sempati var, yararlanılabilir, görüşülüyor, biraz zayıf, beklntileri var, destek olunmalı, irtica operasyonlarında destek olur, alevi kökenli, yararlanıyoruz, yararlanılmalı” şeklinde nitelendirmelerin yapıldığı
“İRTBLR” isimli klasörde “MALİYE 2.xls” isimli bir Excel dosyası olduğu, bu dosya içerisinde Maliye, Gümrük Müsteşarlığı ve Hazine Müsteşarlığı’nda çalıştığı ifade edilen 7 şahsın isimlerinin yazılarak karşılarına “bekar kadın düşkünü, sürekli yurt dışına gider, kullanılabilir, eşi geleneksel kapalı, cumaya gider, asker, kaymakam, vali ve doktorlarla aktif halde görüşüyor, vali olamadığı için hükümete çok kızgın, hükümetin yıkılması gerektiğini söylüyor, asker ve sivildeki üst düzey bürokratlarla arası çok iyi, cumhurbaşkanlığında görevli üst düzey bürokratlar tarafından da destekleniyor, masak’ta kadrolaşmada en etkili isimlerdendi, solcu, irtibat var, yararlanılıyor, hükümet istediği halde alamıyor, hükümeti takmıyor, gerekirse tehdit ediyor” şeklinde nitelendirmelerin yapıldığı,
“İRTBLR” isimli klasörde “Mülki Amirler 1.xls” isimli bir Excel dosyası olduğu, bu dosya içerisinde Vali, Kaymakam ve Mülkiye Müfettişi olduğu ifade edilen 52 şahsın isimlerinin yazılarak karşılarına “irtibat tesisinde zayıf kalıyor, kollanmalı, sıkıntıları var, yardımcı olunacak, kadın düşkünü, problem olabilir, tavsiye üzerine irtibata geçildi, olumlu, hükümet aleyhine çalışmaları ve tavsiyeleri var, bakılmalı, yardımcı olur, biraz tedirgin, ama istekli, mhp ile ilişkileri iyidir, bağlantıları iyi, degerlendirilmeli, problem yok, fakat dikkat edilmeli, tavsiye ettiği kişiler degerlendirilmeli, irtibat var, referansları sağlam, çevresi geniş, valilikle ilgili beklentileri var, yardımcı olunuyor, irtibat saglandı, ilgili göreve gelmesi konusunda yardımcı olunmalı, referanslarına güvenilir, gelen bilgiler degerlendirildi, aksatıyor, aktif görevde olması sağlanmalı, hükümet karşıtıdır, tavsiye üzerine irtibata geçildi görüşülüyor, bağlantıları çok iyidir, kadın düşkünlüğü var, yerinde tutulmalı, vali olmak için çok istekli yardımcı olunmalı, yararlı olur, müfettiş olmak istiyor destek olunmalı, yerinde kalmalı, ülkücü görüşe sahip, akp karşıtlığını cesurca ortaya koyar, valiliği için çalışılabilir, istihbarata ve bilgi toplamaya meraklı, askeri istihbaratla ve askerlerle arası çok iyi, çağdaş yaşamcılarla beraber hareket ediyor, kollanmalı ve aktif görevde tutulmalı, yüksekovada ciddi desteği oldu, istanbulda ilerimize destek oluyor, vali olmak için gayret ediyor, valilik için destek olunabilir, genel kurmay psikolojik harekat adına çalışıyor, karı kız işleri vardır, mit irtibatı olabilir, aşırı sol marksist, yasadışı afiş asmaktan dosyası var, becerikli” şeklinde nitelendirmelerin yapıldığı,
“İRTBLR” isimli klasörde “Mülki İdare 1.xls” isimli bir Excel dosyası olduğu, bu dosya içerisinde Vali ve Kaymakam olduğu ifade edilen 5 şahsın isimlerinin yazılarak karşılarına “kürtçülüğü var, hırslı ve zayıf noktaları var, biraz paspal giyinir, mezhepçilik yapar, terörist ruhlu, türkiye aleyhinde konuşur, aşırı sol, tehlikeli, tunceli kökenli, devrim evliliği yaptılar, üniversitede iken hücre evlerinde kalıyordu, dhkp-c lidir, pkk’ya da yakındır, karı kız işleri vardır, canlardan” şeklinde nitelendirmelerin yapıldığı,
“İRTBLR” isimli klasörde “TELEKOM 1.xls” isimli bir Excel dosyası olduğu, bu dosya içerisinde Telekom Üst Kurulu’nda çalıştığı ifade edilen 13 şahsın isimlerinin yazılarak karşılarına “sinsidir, üst düzeydekilerle arasını iyi tutmaya çalışır, hükümet aleyhindedir, askerin hükümet yerine gelmesine taraftar olduğunu söyler, ab karşıtı, yararlanılabilir, aşırı solcu, irtibat var, hükümetin aleyhinde, konjektüre göre davranır, mhp’lidir, muhafazakar tarafları vardır, kadın tarafı var” şeklinde nitelendirmelerin yapıldığı,
“Kadrolaşma” klasöründe “Kadrolaşma Konuşma Notu 0611.doc” isimli MSword dosyası içerisinde Cumhurbaşkanlığı makamına hitaben yazılan AKP hükümeti tarafından çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarına yapılan atamalara ilişkin listelerin EK olarak belirtilerek gönderildiği, “bu kapsamda, sırf akraba veya partili oldukları için yapıldıkları tespit edilebilen 329’u sakıncalı, 72’si akraba olmak üzere toplam 401 adet üst düzey bürokrat ataması tespit edilebilmiştir. (isim listesi bilgi notu ek-b) kadrolaşmanın bu şekilde devam etmesinin kamuoyunda daha da büyük huzursuzluklara neden olacağına yönelik endişelerimin artmakta olduğunu konu ile ilgili tedbirlerin bir an önce alınmasını arz ederim” şeklinde beyanların yer aldığı,
“Kadrolaşma\Kadrolaşma GPP Çalışması” klasöründe 8 adet dosya bulunduğu, “EK-D MİLİ EĞİTİM.doc” isimli 4 sayfalık MSword dosyasında Ankara ve İstanbul Milli Eğitim Teşkilatında yapılan atamalarla ilgili bilgilerin verildiği, kadrolaşma kapsamında göreve getirilenler, görevden uzaklaştırılanlar başlıkları altında rapor düzenlendiği, “EK-E AKP'nin Atamaları.xls” isimli excel dosyasında Bakanlıklar içerisinde yapılan üst düzey bürokrat atamalarının görev yerlerine göre dağılım çizelgesi olduğu, istatistiki bilgiler verildiği, “Kadrolaşma Bilgi Notu (Ocxak 2004).doc” isimli 13 sayfalık MSword dosyasında “Ocak 2004 Devlette Kadrolaşma Bilgi notu” başlıklı yazı olduğu ve Kur.Bşk. Org. F.T. isminin yer aldığı, “Kadrolaşma en son 0610170003.doc” isimli 13 sayfalık MSword dosyasında AKP’nin Kasım 2002-Aralık 2003 tarihleri arasında Hükümet etmeye başladığı günden itibaren sürekli ve sistemli olarak devletin tüm kurum ve kuruluşları içerisinde üst düzey bürokratlardan başlamak üzere en alt seviyedeki memura kadar kadrolaşma gayreti içerisinde olduğu, ‘Hükümet mevcut sistemi hemen yıkmak yerine devlet yapısı ile çatışmayacak şekilde kadrolaşmak sureti ile zaman içerisinde devletin stratejik kurum ve kuruluşlarının içine sızarak, bu kurum ve kuruluşları ele geçirmeyi yada kontrol etmeyi benimsemektedir’ şeklinde ibarelerin yer aldığı rapor olduğu, “Kadrolaşma Konuşma Notu(Ocak 2004).doc” isimli 4 sayfalık MSword dosyasında, kadrolaşma ile ilgili Sayın Cumhurbaşkanına yapılan bir konuşma notu olduğu, “Konuşma Notu.doc” isimli 5 sayfalık MSword dosyasında ise kadrolaşma ile ilgili Sayın Cumhurbaşkanına yapılan konuşma notu olduğu,
“Kadrolaşma” klasöründe “Devlet Bakanlıkları.doc” isimli 8 sayfalık MSword dosyasında, Bakanlıklarla ilgili hangi şahsın nereye ve hangi dönemde atandığını gösterir çizelge olduğu, “görevden alınanlar.doc” isimli 4 sayfalık MSword dosyasında 20.11.2002 tarihinden itibaren görevlerinden alınan üst düzey komu görevlilerine ait isim listelerinin olduğu, “Kadrolaşma.xls” isimli excel dosyasında 3 Kasım şeçimlerinden bu güne kadar yapılan atamalar başlığı olduğu çizelge halinde hazırlandığı, Manisa ve Burdur illerindeki bir çok bakanlıkla ilgili görevli şahısların isimlerinin de yazılarak atamaların belirtildiği, Atanabilecekler isimli sayfa içerisinde ise kadrolaşma kapsamında göreve atanabileceklerin isimlerinin yer aldığı, bazılarının karşılarında “şeriatçı” şeklinde ibarelerin yer aldığı, Görevde olanlar isimli sayfa içerisinde çeşitli illerdeki görevlilerin isimlerinin yazılı olduğu ve karşılarında “Hizbullah üyesi, irtica, Nur tarikatı görüşlerini benimser, mesaiye türbanlı gelir, erkeklerle tokalaşmaz, Mustafa Sungur grubu, tarikat ve cemaat ilişkisi var” gibi ayrımların yapılarak çizelge halinde hazırlandığı, Görevden alınanlar isimli sayfa içerisinde ise bir çok kişinin isminin olduğu, “Kadrolaşma1.xls”, “Kadrolaşma 21.07.03.xls”, “Kadrolaşma 26.06.xls”, “Kadrolaşma eski.xls”, “Kadrolaşma eski ufuğa verilen üzerine eilave ettikleri.xls”, “Kadrolaşma listeye ilave edilecek.xls”, “Kadrolaşma son.xls” isimli dosyalarında aynı içerikli olduğu, “Valiler.doc” isimli 4 sayfalık MSword dosyasında ise 31.12.2002 tarihli il valilerinin eski ve yeni atanan yerleri ile ilgili isim listeleri olduğu,
“Önemli Dosyalar” klasöründe “Arı_hrk_1.ppt” isimli Powerpoint dosyasının içeriğinde; Arı Hareketi Genel Koordinatörü Kemal K. ve İdari Direktörü Kaan O.’nun ‘Türkiye Genç İşadamları Derneği’ (TÜGİAD) başkanı Murat S. ile 09.12.2003 tarihinde yapılan görüşmenin içeriği olduğu, bu görüşme öncesinde Murat S.’nın başvuru ve ihbarı ile görüşmenin kayda alınabilmesi için çalışma yapıldığı, Murat S.’nın yardımı ile teknik takip yapıldığı ve görüşmenin kaydedildiği, Arı hareketinin yabancı uyruklu kişilerden oluştuğu ve grup mensuplarının Türkiye’de ki faaliyetlerinin açığa çıkması amacı ile bu çalışmanın yapıldığı ve bilgi notu halinde hazırlandığı,
“Önemli Dosyalar” klasöründe 2 sayfalık “b27.ppt” isimli Powerpoint sunumunda Bilgi notu başlığı adı altında bazı üst düzey bürokratların imzalarının Arap alfabesini kullanarak attıklarının rapor edildiği ve bu konu ile ilgili Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğünün 18.11.2003 tarihli bir bayram mesajı ve genelge yazısının örnek olarak gösterildiği,
“Önemli Dosyalar” klasöründe “JİAYS.ppt” isimli 14 sayfalık Powerpoint sunumunda, Jandarma İstihbarat Arşiv Yönetim Sistemi kapsamında planlanan faaliyetler başlıklı bir sunum olduğu Jandarma İstihbarat Arşiv Yönetim Sisteminin yapılanması ve işleyişi ile ilgili bilgilerin yer aldığı,
“Önemli Dosyalar” klasöründe “b09.ppt” isimli 19 sayfadan oluşan “Gizli” ibareli Powerpoint sunumunda, 18 Kasım 2003 tarihli Nakşibendi tarikatı Adıyaman menzil grubundan Feyzettin E.’un Ankara ilinde yapıldığı belirtilen bir iftar yemeği ile ilgili bilgi notu olduğu, iftar yemeğine AKP milletvekillerinin de katıldığı ile ilgili Gizli çekim görüntülerinin olduğu değerlendirilen fotoğrafların yer aldığı,
“Önemli Dosyalar” klasöründe “b14.Ppt” isimli “Gizli” ibareli 26 sayfalık Powerpoint sunumunda, 3 Aralık 2003 tarihli İsrail Polis Ateşesi ile yapılan görüşmenin metinleri olduğu,
“Önemli Dosyalar” klasöründe “b18.ppt” isimli “Gizli” ibareli 5 sayfalık Powerpoint sunumunda, Niğde ilinde yapılan istihbari çalışmanın özet bilgisi olduğu, Niğde ilinde bulunan Milli Eğitim Müdürlüğü ve liseden bahsedildiği, ayrıca Çocuk Esirgeme Kurumu, İl Sağlık Müdürlüğünden bahsedilerek kadrolaşma faaliyetlerinin anlatıldığı, Nur cemaatine üye olduklarından bahsedildiği, “b20.ppt” isimli ve “Gizli” ibareli 12 sayfalık Powerpoint dosyasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a ait soy kütüğü şeması, nüfus kayıt örnekleri ve aile bilgilerinin bulunan çizelgelerin olduğu, yine aynı klasörde bulunan “b24.ppt” isimli ve “Gizli” ibareli 12 sayfalık Powerpoint dosyasında ise Hazneviler hakkında bilgi notu olduğu, ayrıca görüşme metni olarak GK, Dışişleri Tem, Sayın Komutan, İsth. Bşk isimleri verilen şahısların görüşme metninin çözümü olduğu,
“Batı Çalışma Grubu Belgeler” klasöründe “BÇG”, “BÇG Çalışmaları”, “BÇG Çalışmaları 1” ve “Muhtelif Rapor Ve Degerlendirmeler” isimli klasörlerin içerisinde çok sayıda MSword ve resim dosyalarının bulunduğu, BÇG klasöründeki MSword dosyaları içeriklerinde Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın 1998 yılında, değişik illerde Nurcu ve Fettullahcı cemaatin Askeri okullara öğrenci yetiştirme çabaları başlıklı yazılar olduğu, öğrencilerin takip edilmesi ile ilgili raporlar olduğu, bazı dosyalarda “batı olayları” başlıklı çizelge olduğu ve sağlık personeli, valilik, müftülük, makine mühendisleri, tekel çalışanları, üniversite, lise, Milli eğitim Müdürlükleri, Diyanet görevleri, PTT görevlileri hakkında görevli oldukları yerler karşılarında “aşırı şeriatçı, rejim Atatürk aleyhtarı, türbanlı, radikal dini faaliyetlere göz yumar, mesaide türbanla çalışır, Nur tarikatına üyedir, Fettullah G. taraftarıdır, irticai fikirlidir” gibi ibarelerin olduğu,
“Batı Çalışma Grubu Belgeler\Bçg” klasöründe “b.doc” isimli MSword dosyası bulunduğu, içeriğinde irticai faaliyetlerle ilgili hazırlanmış bilgi notu olduğu, yine aynı klasör içerisinde bulunan “e14.doc” ve “e15.doc” isimli MSword dosyalarının içeriğinde Kırşehir Emniyet Müdürlüğünce valiliğe yazılan yazı ve valilikçe iç işleri bakanlığına yazılmış Serhat dershanesi ile ilgili istihbarı raporun olduğu,
“Bçg Çalışmaları” Ve “Bçg Çalışmaları 1” klasörlerinde toplam 75 adet resim dosyasının bulunduğu, 1998 yılı dönemine ait Batı Çalışma Grubu olara bilinen BÇG’nin istihbarat toplama faaliyetlerinin çizelge haline getirilmiş raporlar halinde yazıldığı, bu raporlarda Milli Eğitim, lise, üniversite ve bir çok Kamu kuruluşunda çalışan kişilerle ilgili isimlerin yazılarak irticai faaliyetlerin rapor edildiği, “başörtülü, irtica düşünceli, eşinin irticai kesimin simgesi olan türban ile dolaştığı” gibi ibarelerin yer aldığı,
“İlk BÇG Çalışmaları” klasöründe “2KOR”, “3ORDU”, “4KOR”, “5KOR”, “5kor”, “6 kor”, “7.kor”, “10RDU”, “15KOR”, “20RDU”, “EDOK”, “EGEOR”, “KKLOJ” ve “LİSTELER” isimli alt klasörlerin bulunduğu, içeriğinde çok sayıda excel dosyalar olduğu, bu dosyalarda değişik yıllara ait geniş kapsamlı istihbari bilgilerin yer aldığı, bir çok ilde yer alan kız ve erkek öğrenci yurtlarının isimleri ile birlikte yazılarak, mevcut öğrencilerle ilgili Süleymancı, Fettullah G., Tespit edilemedi, Nurcu, Nakşibendi, MGV, Milli görüş, Kadiri şeklinde çizelgeler halinde sınıflandırıldığı, bazı dosyalarda ise Erzincan, Trabzon, Gümüşhane gibi İl ve ilçe isimleri yazılarak “halk kısmen tesettürlü” diyerek şahısların toplam sayıların verildiği, ayrıca yine birçok ilin ismi yazılarak öğrenci yurtları ve Kur-an Kursları ile ilgili öğrenci sayılarının çizelge halinde yazıldığı, yine il bazında irticai yayın yaptığı belirtilen radyo, televizyon kanallarının isimleri verilerek “Nakşibendi, Milli görüş, Radikal İslamcı” gibi tanımlamaların yapıldığı, yine değişik illerde yer alan dernekler, vakıflar ve Sendikalarla ilgili üye sayılarının olduğu, “Süleymancı, Nakşi” gibi ayrımların yapıldığı, “Listeler” klasöründe Batı Çalışma Grubu Rapor Özetleri başlıklı bir doküman olduğu, Türkiye genel toplamları ile ilgili Ordu Komutanlıklarının hangi illerde çalışma yaptığına dair listelerin bulunduğu, İl isimleri, Erkek Kız sayıları, Vakıf tarikat dergah taraftarı, Kur-an Kursu öğrenci sayısı, Okul yurt pansiyon öğrenci sayısı gibi konularda yapılan araştırma sonuçlarının çizelge şeklinde toplamlarının yazıldığı, bu şekilde ayrımların olduğu,
“İrticai Faaliyette Bulunan Kamu Görevlileri” klasöründe 5 adet dosya bulunduğu, bu dosyalarda Hizbullah Terör Örgütü, İrticai faaliyetlerde bulunan kamu görevlileri ile Menfi tutum ve davranışlarda bulunan Kamu personeli ilgili bir çok ilde yapılan istihbari araştırma raporlarının çizelge halinde hazırlandığı, ayrıca “Süleymancı Kamu Personeli Çizelgesi” isimli dosyada çizelge halinde bazı Kamu personelinin isimleri yazılarak AKP hükümeti tarafından atandığı, Süleymancı görüşe mensup şeklinde sınıflandırıldığı yine aynı konu ile ilgili bir AKP milletvekilinin isminin yazılı olduğu,

Hiç yorum yok: