11.8.09

2. ERGENEKON İDDİANAMESİ 1601 - 1650 SAYFALAR

2. ERGENEKON İDDİANAMESİ 1601 - 1650 SAYFALAR

şahsın kendisine Hizbut Tahrir’ e ait tanıtım amaçlı belge ve CD’ ler verdiğini ve toplantı amacı ile ikametlerine çağırdığını, Mehmet Ali ÇELEBİ’nin aldığı belgeleri kendisine getirdiğini, Noyan ÇALIKUŞU ve Mehmet Ali ÇELEBİ’nin buluşmaya gittikleri şahısların fotoğraflarını çektikleri, Bunun üzerine kendisinin de basın işleri ile uğraştığı için Durmuş Ali ÖZOĞLU isimli şahsı aradığını ve bu belgeleri görmesini istediğini, Durmuş Ali ÖZODĞLU’na seni bekliyorlar sözü ile belgeleri, Özel kuvvetlerim sözü ile de şüpheli Mehmet Ali ÇELEBİ isimli şahsı kastettiğini,
Harbiyede eğitim gören şüpheli Noyan ÇALIKUŞU isimli şahsı ailesi vasıtası ile tanıdığını, tank teğmen olarak Ankara ilinde görev yaptığını, Mehmet Ali ÇELEBİ ve Yaşar isimli kişileri tanıdığını, samimi olduklarını, ikametine gelip gittiklerini, sohbet amaçlı geldiklerini,
İletişim tespit tutanaklarından sürekli olarak ESAS DEVLET tarafından görevlendirildiği, Başkomutan tarafından talimat aldığı ve 1 numara diye bir şahıstan bahsettiği hatırlatılarak sorulduğunda; Esas Devlet sözü ile Türk Silahlı Kuvvetlerini kastettiğini, Türkiye’yi koruyabilecek tek güç olarak gördüğü için Esas Devlet olarak Türk Silahlı Kuvvetlerini gördüğünü, başkomutan sözü ile Türk Silahlı kuvvetlerinin başında bulunan Genelkurmay Başkanı Y.B.’ ı kastettiğini, 1 numara sözü ile kastettiği Genelkurmay Başkanı olduğunu,
Genel Kurmay Başkanı’na mektuplar yazdığını, Türkiye ve ordu ile ilgili kaygıları kendisine ilettiğini, yüz yüze görüşmediğini,
Telefon görüşmelerinde Genel Kurmay Başkanının adını kullanmaktan ise 1 numara veya başkomutan sözlerini kullandığını,
27.01.2008 günü Saat:20.41’de Ercüment OVALI isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde; K.AYDIN’ ın Trabzonda yaptığınız konuşmanın Devlet tarafından Milat olarak algılandığından bahsettiğiniz, Devletle konuşuyorum konuşurum ama isim yok diyor Neriman yazmış buraya diyor ki ben devletim devletim, devletim diyebilirsiniz ama bu isim için Y. Paşa yı söyleyebiliriz o açık tamam, Y. Paşa ve İ. Paşa falanlar bunlar gündemde olanlar şeklinde konuştuğu hatırlatılıp sorulunca; Trabzon ilinde 11.01.2007 tarihinde Kanal Mavi isimli yerel kanalda bir programa katıldığını, Türkiye’yi bekleyen tehlikeleri anlattığını, Devlet tarafından bu konuşmanın milat olarak algılandığını söylemesinin nedeni de daha sonra konuşmalarına paralel olarak TSK komuta kademesinin açıklamalar yapıp, Türkiye’yi bekleyen tehlikeleri anlattıklarını, Türkiye’de şahısların belirli kurumlara güvenleri olmadığını gördüğünü, bu yüzden güven duyulan kurum olarak ta ESAS DEVLET olarak adlandırarak Türk Silahlı Kuvvetlerini gördüğü için Esas Devlet sözünü sürekli olarak kullandığını, Genelkurmay Başkanlığına sürekli olarak görüşlerini yazılı olarak aktardığı için Devletle irtibatlı olduğu söylediğini, şahıslara bir güven vermeye çalıştığını,
Askeri personelin adını görüşme yaptığı şahıslarda güven vermek maksadı ile kullandığını,
Noyan ÇALIKUŞU, Mehmet Ali ÇELEBİ, Eren, Yaşar isimli şahıslarla irtibatı olduğunu, ikametine çok sık olarak geldiklerini, Türkiye üzerine siyasi konular ve çeşitli konular üzerine konuştuklarını, geç saatlere kadar çeşitli konularda sohbet ettiklerini, şahısları her konuda bilgilendirdiğini, amacının ülkenin geleceğinde önemli olan Ordu görevlileri olan şahıslara doğru olduğunu düşündüğü bilgileri aktarmak olduğunu, ailesine ayırmadığı zamanı bu şahıslara ayırdığını, ESAS DEVLET olarak düşündüğü şahıslarla bilgi paylaştığını, aldıkları bu bilgileri de Askeriyede arkadaşlarına anlatarak ders verdiklerini,
Neriman AYDIN’ ın ikametinde yapılan aramada; Askeri okul öğrencisi olan Ö.Ş., N.M., N. Y,, A. Ö., E.E., Ö.M., B.Ş., E.G., B.C. ve B.B.G. isimli şahısların isimlerinin bulunduğu, bu şahıslar hakkında özel bilgiler ve görevli olduğu yerlerin yazılı olduğu, bu şahıslar hakkında eğitim notları ve puanları ile ilgili bilgilerin olduğu tespit edildiği sorulduğunda; bu şahısların şüpheli Noyan ÇALIKUŞU ve Mehmet Ali ÇELEBİ vasıtası ile ikametine geldiklerini, yemekte bu şahısların sorunlarını dinleyip notlar aldıklarını, Genelkurmay Başkanlığına iletmek için not ettiklerini, belgede adı geçen bazıları askeri okuldan atıldığından kendilerine avukat temin ettiğini, askeri okuldan atılan şahıslara yardımcı olması için Durmuş Ali ÖZOĞLU’nu aradığını, bu bağlamda E.’nin 2008 yılı içerisinde kavga olayına karışması ve Karakolda hakkında işlem yapılması nedeniyle savunması için Atatürk’ün Bursa nutkunu yazdığını, Neriman AYDIN da E.’ nin yaşadığı sıkıntıları Genelkurmay başkanlığına yazacağını söylediği,
17.02.2008 günü Saat:16.15’de M.Ş.Ö. isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde; Şahsın Vakıflar yasası hakkında konuşması üzerine kendisinin “Türkiye Kurtuluşu yaşayacak çok yakında, beraber olduğum insanların ikisisi seni tanıyor Noyan Komutan , Mehmet Ali Komutan bide yaşar komutanımız var, Düşman kaybedecek”, şeklideki konuşması sorulduğunda; Türkiye üzerine oyunlar oynandığını düşündüğünü, oyun oynayan düşmanların bu savaşı kaybedeceğinden bahsettiğini, beraber olduğu şahıslar sözü ile de birlikte dersler yaptığı ve dostluğu olan Noyan ÇALIKUŞU ve Mehmet Ali ÇELEBİ’ yi kastettiğnii, M. Ş. Ö. isimli şahsa çocukların bir isteği olursa sözü ile askeri okuldan atılan çocukların bir isteği olursa diye söylediğini, Mehmet Şahin ÖZKAN isimli şahısta askeri okuldan atılan öğrenci olduğunu,
Mehmet Ali ÇELEBİ’ye öğrettiklerini yakaladığı Askeriyeden arkadaşlarına anlatmasını istediğini, şahısları ıslah etmesini istediğini, toplu bulduğu arkadaşlarına ders anlatmasını istediğini,
26.04.2008 günü Saat:16.38’ de Ş.B. isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde; kendisinin ders çalıştığını söyleyerek “6 tane kahraman kardeşim var onlarla ders çalışıyorum bizede bu iş düştü” dediği hatırlatılıp soruluğunda; Ş.B.’un Ankara İlinde Milli İstihbaratta görev yaptığını, sohbette olduğu için yanında 6 kahraman kardeşi olduğunu söylediğini,
21.05.2008 günü Saat:14.03’ de Hatice BAHTİYAR/ Durmuş Ali ÖZOĞLU isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde, Hatice’ nin Kızılaydan Genel müdür Ö. isimli şahsın arayarak dosyaları hazırlamalarını istediğini söylediği, kendisinin “Tarhan kitapevine girmiş çocuklar HARBİYELİ ÇOCUKLARDAN ... ŞİFRE ÇÖZÜLDÜ ARIYORMUŞ BİRİSİNE ORDA SORMUŞ AYNEN ŞUNU SÖYLÜYOR ORDAKİLER BAKINIZ ŞU PROPAGANDAYI DA YAPIYORLAR Toplumsal Dönüşüm Yayınları battı, Şimdi çocuk tabi Harbiye ikinci sınıfta ama Kemal amcasının şeyinden geçmiş onlara demiş ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti batarsa Toplumsal Dönüşüm Yayınları da batar” dediği, Hatice’ nin asker ve vatan, irtica ve terör, Türkiye’ye saldırı iki ay oldu dağıtalı hiç dağıtmamışlar direk iade yaptılar dediği hatırlatılıp sorulunca; Kızılay Genel Müdürü’nün Ö.T. olduğunu, Hatice BAHTİYAR ve Durmuş Ali ÖZOĞLU isimli şahısların kendisine K.T. isimli bir ajans işi yapan tanıdıklarının zor durumda olduğunu, Kızılay’ın baskı işlerini kime yaptırdığını söyledikleri, bu nedenle Ö.T. ile görüştüğünü, Daha sonra Durmuş Ali ÖZOĞLU ile Ö.T.’ yı bu iş için görüştürdüğünü, ders verdiği şahıslara Durmuş Ali ÖZOĞLU’nun Şifre Çözüldü isimli kitapları verdiğini, ders verdiği askeri şahıslar da okulda dağıtmak için bu kitabı aradıklarında kitap satan firma ile aralarında bu diyalog geçtiğini, bunu anlattıklarını, askerler de şahsı tanıdığı için bu cevabı verdiklerini,
31.05.2008 günü saat 13.09’ da Durmuş Ali ÖZOĞLU isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde; Mehmet Ali ÇELEBİ ve Noyan ÇALIKUŞU isimli komutanlarla oturduğunu söylediği, telefonu Noyan ÇALIŞKUŞU’ nun alarak, “yaptığınız şeyler çok kutsal şeyler Ali amca, bizde izinizden gelmeye çalışıyoruz, Kemal amcamın, sizin ellerinizde yoğrularak hakikaten müthiş bir konuma geldiğimizi düşünüyoruz” dediği, daha sonra 27 Haziranda kura çekeceklerini söyleyerek Özel Kuvvetler ve kurmaylık için çalışacaklarını söyledikleri, Durmuş Ali’ nin “siz kurmay olmazsanız olamazsanız biz nöbeti kime devredeceğiz, günü geldiğinde o üniformayı üzerinizden çıkartmanız gerektiğinde çıkartıp gene askerliğe devam edeceksiniz” dediği, telefonu alan Mehmet Ali ÇELEBİ’ nin taktik uçuşlara geçtiklerinden bahsettikten sonra “Neriman Teyzemizin direk size irtibatı bizim için daha uygun, onlar üzerinden haberleşmeyi düşünüyoruz” dediği, Durmuş Ali’ nin “bizler elimizden geleni yapacağız, sizde yapacaksınız sizden sonrakileri yetiştireceksiniz” dediği sorulduğunda; Durmuş Ali ÖZOĞLU’nun bu askeri personele ülkenin düşmanları ile en iyi şekilde mücadele edebilmek için kurmay olmalarını öğütlediğini,
Askeri personelin mesai bittikten sonra ikametinde kaldıklarını ve gece yarılarına kadar kendileri ile sohbet yaptığını,
02.01.2008 günü Saat:12.21’de C. isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde “başsavcıyla niye görüşmüyorsun toplumsal haberde bu komutan bunun yazı yazmasını istedi rica etti niye söylemiyorsun yani bu sabih beye cumhuriyet gazetesinde yazı yazıyorlar şurada burada da yani bu görevi sana verdim görevinin gereğini yapmadın senin üstünü çiziyorum… şimdi Sabih Beyle bir konuş ne söyleyeceklerini biliyorsun yanına git ziyaret et yok ben ikna edemem abi sen gel anlat dersen ben senle gelir gider anlatırım bu başkomutanın emridir” dediği hatırlatılıp sorulunca; görüşmeyi yaptığı kişinin İçişleri Bakanlığında Mülkiye Başmüfettişliği yaptığını, Sabih KANADOĞLU ile görüşmesini ve Toplumsalhaber isimli sitede yazı yazmasını istediğini, Toplumsal Haberde Sabih KANADOĞLU’ nun yazı yazmasını Ali ÖZOĞLU’nun istediğini, “bu başkomutanın emridir” diye C.E. ciddiye alsın diye söylediğini,
Ercüment OVALI’nın kök hücre üzerine çalışmalar yapıldığı için bir şirket kurduğunu, Bu şirketin ortaklarını para bulmak için topladıklarını para aradıklarını anlattığını, kendisinin de maddi sıkıntı yaşan şahsa moral vermek için seni paraya boğacağım şeklinde konuştuğunu,
24.01.2008 günü saat 12.36’da Ercüment OVALI isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde, Ercüment OVALI’ nın Kuvayı Milliye Derneğine yapılan operasyonu sorduğu, şüphelinin Veli Küçük isimli şahsın bir kahraman olduğundan bahsettiği, “devletin esas devletimizin emrettiği doğrultuda doğru şeyler yapmaya devam edecez o zamanda her şeyin uzağında olursunuz” dediği ve devam eden konuşmanızda asıl amacın Veli Küçük aracılığı ile esas devletin vurulmak istendiğini, asıl amacın esas devlet olduğunu söylediğiniz ve “devlet gereğini yapar” sen merak etme dediği sorulduğunda; Ercüment OVALI’nın bu olay gündemde olduğu için düşüncelerini sorduğunu, Veli Küçük’ün ülkesini seven bir şahıs olduğunu düşündüğünü, Veli Küçük vasıtası ile ESAS DEVLET’ in Türk Silahlı Kuvvetlerinin yıpratılmak istendiğini, bu operasyonun bu yüzden yapılmış olabileceğini düşündüğünü, Türk Silahlı Kuvvetlerinin talimatları ve beyanları doğrultusunda yürümeleri gerektiğini anlattığını, “Devlet Gereğini yapar” sözü ile Genelkurmay Başkanlığını kastettiğini,
29.01.2008 günü saat 13.57’de Ercüment OVALI isimli şüpheliyle yaptığı telefon görüşmesinde; Devletin Ercüment OVALI’ nın Bedrettin DALAN ile olan ilişkilerini kendisine sorduğunu, kendisinin de bilmediğini söyleyip “Dalan la ilişkilerini bizim üzerimizden kurdursunlar dediler anladın mı, sendeki telefonu da verebilirmişsin müsaadesi var, telefonu da verebilirler dedi, sen sonra beni bilgilendirirsin bende arz edecem” dediği okunup sorulduğunda; Ercüment OVALI’nın ilaç ürettiğini, Bedrettin DALAN’ın ise bu üretmekte olan ilaçların pazarlamasını yapmak istediğini, Bunun üzerine Ercüment OVALI’ya herhangi bir sıkıntısı varsa bize bildirmesini, bu işi DEVLET aracılığı ile yapmasını istediğini, devlet sözü Genelkurmay Başkanlığını kastettiğini, Ercüment OVALI’ya sorun olur ise Neriman AYDIN vasıtası ile sıkıntılarını Genelkurmay’a anlatabileceğini söylediğini, Ercüment OVALI’ nın bir çok buluşu olduğunu, buluşlarını Genelkurmay Başkanlığına bildirdiklerini, bir sıkıntısı olduğundan Genel Kurmay Başkanlığına mektup yolu ile bilgi verdiklerini,
Ercüment OVALI’nın yaşadığı sıkıntıları Genelkurmay Başkanlığına yazdıklarını, bunun üzerine Genelkurmay Başkanlığı konu ile ilgili ayrıntı istediğini, bunun üzerine Ercüment OVALI’ ya Genelkurmay Başkanlığına bu bilgileri göndermesini istediğini,
05.04.2008 günü saat 12.53’ de Ercüment OVALI isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde; kendisinin “biz mücadeleyi veriyoruz ben İ. hocanın devletin adamı olduğunu biliyordum, A.N.S. in önüne gönderdim ismini o bunu hak etmiyordu ama ben ona bu desteği Devletim adına verdim” dediğiniz, görüşmenin devamında şahsın Neriman’ a göndereceği yazıyı tarif ederek “falan tarihe kadar Devletimizin gerekli HİSSELERİ alarak yönetimde mutlaka bulunması gerekir yoksa ben kendi başıma bu şirketi yaşatma şansına sahip değilim M.’ü de eğiteceksin M.’ ünde eğitilmeye ihtiyacı var” dediği sorulduğunda; ismi geçen İ.’in Karadeniz Teknik Üniversitesinin Rektörü olduğunu, bu şahsın rektör olması sırasında Ercüment OVALI’nın kendisine destek verdiği, ancak daha sonra İ’nin Ercüment OVALI’ ya kök hücre konusunda yardımcı olmadığı, İ.’nin rektör seçiminde arkadaşlarını aradığını, bu yüzden Devletin adına destek verdiğini söylediğini, Ercüment OVALI’nın şirket zor durumda olduğundan Neriman AYDIN’ dan Genelkurmay Başkanlığının hissesini almasını istediğini, M.A.’ın kardeşi olduğunu, Karadeniz Üniversitesinde müteahhitlik yaptığını, bu yüzden bu şekilde konuştuğunu,
Amerikan’ın, Çin ülkesinin gelişimini önlemek amacı ile Doğu Türkistanda bulunan şahısları ayaklandıracakları bilgisini öğrendiğini, Bunun üzerine Manisa ilinde Doğu Türkistanlılar çok olması nedeniyle A.A.’ den yardım istediğini, Bu yardımı isterken Devletin talimatı, Devletin emridir diyerek, şahsın bu olayla ilgilenmesini sağladığını,
Toplumsal Haber isimli sitenin kime ait olduğunu bilmediğini, Ancak Hatice BAHTİYAR ve Durmuş Ali ÖZOĞLU isimli şahısların bu sitede görevli olduğunu, bu şahısların ricası ile kardeşi Neriman AYDIN’ da bu sitede makale yazmaya başladığını, hatta şahısların isteği üzerine Sabih KANADOĞLU’ndan da bu sitede yazması için tanıdığı C.E. vasıtası ile ricada bulunduğunu,
08.02.2008 günü saat 10.04’de B. isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde, kendisinin “ablanla herşeyi paylaşabilirsin biliyorsun ablan bu işlerin lideri konumunda bir insan ben ne isem ablanı da öyle görebilirsin, o işin orda yazı yazmasının sebebi ismi ile bir emrin gereğidir, o emir başkomutandır” dediği sorulunca, bu görüşmede Başkomutan diye kast edilen Genelkurmay başkanı olduğunu, şahsın daha iyi olarak yazıları bakması için söylediğini,
25.02.2008 günü saat 18.50’ de S. isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde; savaşınızın 12 Nisan 2007 tarihinde başladığını, düşmanın yürüttüğü Psikolojik savaşta mağlup olmamalarını söyleyerek bilgi alması için TOPLUMSAL HABER.COM isimli sitenin adresini verdiği ve “oradaki herşeyi inceliyorsun oradaki herşeyi, orayı biz orayı biz devlet organize ediyor orasını esas devlete ait anladın mı” dediği, S.’ ın “genelkurmaya falan görüştün mü” demesi üzerine kendisinin “telefonlardan telefonlarda hi çbirşey konuşmuyoruz” dediği sorulunca, 12 Nisan 2007 tarihinin ne tarihi olduğunu hatırlamadığını, Esas Devlet diye konuştuğu için şahsın Genelkurmay Başkanı ile görüşüp görüşmediğini sorduğunu, kendisine bu konuları telefonda konuşmamasını söyleyerek şahsın telefonda konuşmamasını istediğini,
10.06.2008 günü saat 11.10’da A. isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde; A.’ ın Recep Tayip ERDOĞAN’ ın 4 ayrı bankada 7 Milyon Dolarlık hesabı olduğundan bahsetmesi üzerine kendisinin “onlar türkiye de çalıp götürdükleri paralar, biz o paraları kimler üzerinden gittiğini kimlerin üzerinde olduğunu biliyoruz merak etme türkiye nin borçlarını Türkiye soyanlar ödeyecek, onları ödettirecez demedim mi, bu millete kim ihanet ettiyse kimliği kişiliği sıfatı hiç önemli değil ,kim olursa olsun, biz bunlara hep soracaz, sonları geldi, hepsinin a… si..cez, Türk Milleti ihaneti hak etmedi…Tayyip Erdoğan başbakan oldu bu ülkede, Mesut Yılmaz, Tansu Çiller, Süleyman Demirel, Ecevit tüh, o Turgut ÖZAL denen vatan Ermeni dönmesi Ermeni dölü çocuğu, onlar Türkiye nin Türkiye nin çivilerini çıkardılar, Ermeni dölleri, şimdi bunları ortadan kaldırma görevi de benim lan işte,onu yapıyorum” dediği sorulunca; bunları kızgınlıkla söylediğini,
18.01.2008 günü saat 19.50’de Ercüment OVALI isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde; kendisinin “Bizim Devletimizi kuran adam ölmedi ölmeyecek yaşıyor, o zaman o kurdurduğu eserini Tayyip gibi Abdullah gül gibi ne ediğu belirsiz alçaklara yıktırır mı, Devlet Bahçeli gibi ne ediğu belirsiz şahıslara dedikten sonra Sancar ın misafirlerini bekliyoruz demeniz üzerine, Ercüment’ in ben onu konuştum sizde hazırız dediğiniz an o çocukları toplayacak. Bakalım bi başka hoca görsünler” dediği sorulunca; Kütahya’daki büyüğümüz diye kast ettiği şahsın Halveti Tarikatının şeyhi olan Ö.D. isimli şahıs olduğunu, bu şahsın yanına arada ziyarete gitmekte olup, sohbetlerinde bulunduğunu,
07.03.2008 günü saat 11.20’ de A. isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde; “ Özgürü rahatsız ediyor benimle ilgili biliyor musun, sen niye rahatsız oluyorsun dedim, biz alçakları biliriz vatansızları da biliriz vatanlıları da sen rahat ol dedim ha ayrıca bu ülke için dedim BU ÜLKE İÇİN BİZ ÖLÜME KARAR VERMİŞ İNSANLARIZ yani onu bunu içeri alırlar falan filan diyorlar herhalde.. o ibne kılıklı görevli ama onu dağlara taşlara gönderecem, Ama o ibne kılıklı görevli hemde çoluğu çocuğu yan yana olmayacak kendi bi yere karısı bir yerde kalacak dediğiniz, devam eden görüşmede sizin oy verdiklerinize Devlet hain dedi, bunların hainlik yaptığını söyledi…PKK dan Türkiye’ nin terör örgütünden daha beter etti onları, İşte sizin oy verdikleriniz bunlar devlet önümüze inanılmaz imkan sunmuştur bu imkanları sonuna kadar kullanacağız, apo diyorum o şerefsiz apo diyorum bu Ttürk siyasetçilerinden daha şerefli” dediği sorulduğunda; görüşmeyi hatırlamadığını,
11.03.2008 günü saat 12.55’ da İ.S.isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde Türkiye’yi MHP, CHP ve AKP siyasi partilerini oy vererek parselleyip sattıklarından bahsederek, “AKP den ne farkı var MHP nin birlikte beraber devletin altını oymuyorlar mı Türkiye Cumhuriyeti Devletini birlikte sonlamıyorlar mı, Bi ermeni dönmesini cumhurbaşkanı yapmadı mı Milliyetçi Hareket Partisi” dediği, sorulunca, bu sözleri sinirle söylediğini ve Cumhurbaşkanına bu şekilde hakarette bulunduğunu,
11.03.2008 günü saat 14.49’ da İ.S. isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde, “Devlet BAHÇELİ gibi bi haine Türkiyeye ihanet eden bi haine destek verip oy veren insanlar değilmisiniz, Tayyip ERDOĞAN’dan Devlet BAHÇELİ’nin Deniz BAYKAL’dan farkı ne soruyorum söyle oda ihanet içinde oda ihanet içinde…Bir tane bir vatansız Türk ... Türk Milletinin düşmanı bir o… çocuğu şuanda Cumhurbaşkanlığı makamını işgal ediyor, benim telefonlar bak benim telefonum dinleniyor, eylem eylem ne yapıyorsunuz , ne yapıyorsunuz, hala ihanetin hala Türkiye Cumhuriyeti devletine ihanet edenlerin yanında mı olacaksınız, bu ülkenin 6 senedir bu ülkenin dağında taşında benim Diyarbakır’da Batman’ı Mardin’i Şırnak’ta izlerim var Urfa .. dediğiniz ve Irak işgali ile ilgili konuştuktan sonra onumu bekliyorsunuz o zaman , o zaman kafanıza kafalarınıza birer tane kurşun sıkın o zaman mücadele etmenin anlamı yok” dediği hatırlatılınca, İ.S.’nın MHP’yi savunması üzerine bu sözleri kızgınlıkla söylediğini,
04.01.2008 günü saat 10.15’de A. isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde, “69 senelik oyunlarını bir gecede hepsini başlarına geçireceğiz, bir daha geri gelmemek üzere, çoluk çocuklarını da cezalandıracağız kendileri yalnız olsa çoluk çocuklarını da çünkü piçler yeniden kalkar gelirler yarın o piçleri kullanırlar” dediği hatırlatılınca, burada Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan terör örgütünün isyanlar çıkardığı, bunların arkasının gelmediğinden bahsettiğini, kızgınlık ile söylenmiş sözler olduğunu,
12.03.2008 günü saat 10.58’ de A. isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde;”çok kısa bi süre sonra Türkiye’nin yönetiminde bulunacağım ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin İsrail’i tanımaktan vazgeçtiğini bütün dünya görecek o zamanda İsrail bitmiş olacak, bu psikolojik savaş bizde psikolojik savaş tarafını yürütmek durumundayız, psikolojik savaşı da olduğu üzere Y. Paşa o büyük muhteşem adam yürütecekse o zaman bize ne gerek var yani, herşeyi herşeyi o adam mı yapsın” dediği, sorulduğunda; Türkiye’nin yönetiminde bulunacağını temenni ettiğini, yönetime ne şekilde geleceğini de şu anda bilmediğini, psikolojik savaş yürütüyoruz sözü ile Türkiye’ye karşı olan şahıslarla ilgili halkı bilgilendirmeyi kastettiğini,
*06.06.2008 günü saat 23.31’de A. ve E. isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde; kendisinden sonra telefonu Neriman Aydın’ın aldığı “Talebimiz şu Devletimizi yönetmek, o günlerde çok yakın tanklar hazır burdan sana şey olsun, bu da sana müjde Zara’ya diyorum ki gece yarısı seni çağırabiliriz meclise bize şarkı türkü söylersin sabah saat dörtten sonra” dediği, sorulduğunda; talebimiz Devleti yönetmek sözü ile bu Devletin yöneticiliğini istemeklee ilgili olduğunu, görüşmede geçen sözlerin sadece Neriman AYDIN’ ın A.’ a moral olması için söylediği sözler olduğunu,
14.03.2008 günü saat 20.54’ de N. isimli şahısla yaptığınız telefon görüşmesinde N.’nin “kemal bey sizin askeri kimliğiniz yok mu” diye sorması üzerine kendisinin, “şimdi siz buralarda oturanlar bu işlerin özel olduğunu bilmiyormusunuz, telefonda bişey söylemiyorum ben telefonda bunlar söylenmez gizli olacak” dediği, N.’ in “askeri kimliği olmayanı alamıyoruz diyorlar da onun için bişey yapamıyoruz o nedenle sordum askeri kimliği varsa alabiliriz diyorlar” dediği, kendisinin “askeri kimlik yok” demesi üzerine Nergiz’ in tuğgeneral olarak tanıttığı için Şengül o nedenle yanlış anlaşma oldu” diyerek dışarıda buluşmayı teklif ettiği, sorulunca, Ş. isimli şahsın ordu evine gelen arkadaşları ile görüşmelerini istediğini, bunun üzerine Ankara Merkez Orduevine N. isimli şahısla görüşmek için gittiklerini, Orduevi girişinde ordu personeli olmadıkları için orduevine alınmadıklarını, bunun üzerine N. isimli şahsı arayarak kapıda beklediklerini söylediklerini, şahsında kendilerini orduda görevli zannettiğini,
05.06.2008 günü saat 21.36’de Durmuş Ali ÖZOĞLU isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde; Durmuş Ali’nin “Kimlik üstünde mi bitti olay” diye sorması üzerine kendisinin “kimlik üstümüzde” dediği, Durmuş Ali’nin “Kimlik üstündeyse bitti abi, Üniformaya gerek yok ki” dediği sorulunca, bu görüşmeyi hatırlamadığını,
21.03.2008 günü saat 16.25’ de 0545 613 23 93 numaralı telefonu kullanan şahısla yaptığı telefon görüşmesinde K.AYDIN’ın “Ben Cudi dağına gidiyorum, ben Irak gidiyorum ben, Ben Kandil e gittim…telefonda olmaz seninle o işi telefonda mı konuşacağız, Yani kalemi kırarlar biter iş” dediği, 27.05.2008 günü saat 12.31’ de Durmuş Ali ÖZOĞLU isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde Durmuş’ un “ PKK kampına falan girdik” dediği sorulunca bu görüşmeleri hatırlamadığını,
15.03.2008 günü saat 13.20’ de Ercüment OVALI isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde, “Ben PKK dağa adam çıkaran adamlarla görüşüyorum ya, Ben hain miyim, Bana benim Devletim bana esas Devletim hain gözüyle bakıyor mu, Görüşmem gerekir görüşüyorum , Ben PKK lılarla görüşüyorum dağa adam çıkaran adamlarla oturup konuşuyorum ben PKK lı mıyım terör örgütü mensubu muyum terör örgütüne destek mi veriyorum orda orda bu Devletin ve Türk milletinin ihtiyacı olan bilgileri tamam mı düşmana aktarıyorum düşmana söylüyorum söylemem gerektiğini” dediği hatırlatılınca; PKK terör örgütüne eleman temin eden şahıslarla görüştüğünü, hatta Ahmet TÜRK ile de bu konuları konuştuğunu beyan etmiştir.

Savcılık beyanında;
Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan şüphelilerden; Ergün Poyraz, Kemal Kerinçsiz, Sevgi Erenerol, Sinan Aygün, Durmuş Ali Özoğlu, Ercüment Ovalı, Hamza Demir, Mustafa Balbay, İbrahim Özcan, Muhammed Murat Avar, Siyami Yalçın ve Neriman Aydın'ı tanıdığını, Genelde sohbetlerinde ülke meseleleri üzerine konuştuklarını, Ergün’ün özellikle mevcut iktidarın gitmesi gerektiğini, alternatifin CHP olduğunu söylediğini, kendisinin ise itiraz ettiğini sadece Büyük Birlik Partisine üye olduğunu, Mehmet Ali Çelebi isminde helikopter teğmeni olan şahısla Harp Okul 3.sınıftan itibaren aile dostum olan Noyan Çalışkuşu vasıtasıyla tanıştığını, Ayrıca Hava Harp okulundan isimlerini hatırlayamadığı 8-10 kişi olan çocukların oturduğu eve gelip, sohbet ettiklerini,
Zaman zaman Genelkurmay Başkanına, kardeşi Neriman ile ülke meseleleri ile ilgili mektuplar yazdıklarını, 2002 Eylül ayından beri devam ettiklerini, Hilmi Özkök paşayı pek sevmediğini,
Kütahya'dan hafız Mehmet Dumlu isimli büyüğünü 3 yıl önce ziyaret ettiğini, O zamandan beri sıkça kendisini ziyaret edip, istifade ettiğini, Ancak görüştüğü, konuştuğu askeri öğrencilerin konumları itibariyle direkt onunla görüşmelerinin doğru olmadığını söylediğini, kendi konumuna geldikleri zaman görüşmelerinin mümkün olduğunu,
Emre Çelebi mezuniyet gecesinde bira içip nizamiyede yakalanınca, sorununu Neriman'a bildirdiğini, Neriman’ın da Genel Kurmay Başkanlığına mektup yazarak askeriyede olup da bira içmeyen var mı diyerek çocuğu affedin dediği, bundan dolayı Emre’nin ceza almadığını, mezun olduğunu,
Ergenekon örgütünün yapısı ile ilgili edindiği bilgilerden sonra kafasında birçok şüphe oluştuğunu,
İkamet aramasında elde edilen CD, disket ve kasetlerin kendisine ait olduğunu, belirterek, emniyetteki anlatımını tekrarlamıştır.

Sorgu beyanında;
Emniyet ve savcılık beyanlarını kabul ettiğini, bacağındaki rahatsızlığı dolayısıyla askerlik yapmadığını, ilk olarak Ziraat Bankasında göreve başladığını, Kızılay Genel Müdürlüğünden baş müfettiş olarak emekli olduğunu, bu dosyanın şüphelilerinden Hamza Demir’i avukat Abdulkadir Erdil’in bürosunda tanıdığını, iki yıldır diyaloglarının devam ettiğini, Hamza Demir’in kendisini başka bir münasebetle tanıdığını söylemesine bir anlam veremediğini, telefon görüşmelerinde esas devlet tabirini Genelkurmay için kullandığını, bunun dışındaki birebir sohbetlerde esas devlet’den kastının Genelkurmay Başkanlığının ismini açıkça belirttiğini, Erzurum 9. Kolorduda bulunan Yarbay Ahmet Erdem’i Hukuk Fakültesinde okurken kardeşi Hakan Erdem vasıtasıyla tanıdığını, kendisine kurmaylık yönünde bir telkinde bulunmadığını, çünkü o dönemi geçtikten sonra kendisiyle tanıştığını, Türk Ortodoks kilisesi basın sözcüsü olan Sevgi Erenerol’u Ankara’dan tanıdığını, olan Ergun Poyraz vasıtası ile tanıdığını, Ergun Poyraz ‘ın Toplumsal dönüşüm yayınevinin anlaşmalı yazarı olduğunu, bu yayıneviyle irtibatının olduğunu, bu vesileyle tanıştıklarını, Ortodoks kilisesine yalnızca bir kez gittiğini, kendi görüşlerine, özellikle milliyetçilik konusundaki görüşlerine yakın gördüğü için Sevgi Erenerol’un davetine katıldığını, Ergun Poyraz’dan Hablemitoğlu cinayeti ile ilgili ayrıntılı bilgi alamadığını, Mustafa Kemal’ciyim, Atatürkçü geçinen kişilerin Mustafa Kemal ile ilgili sadece dünyevi boyutlu değerlendirmelerine katılmadığını, çünkü onun ilahi bazı güçlere de sahip olduğunu düşündüğünü, Noyan Çalıkuşu adlı subayı Selçuk’da arkadaşı olan Metin Çıtrak’ın akrabası olması sebebiyle tanıdığını, daha sonra ilişkisinin devam ettiğini, Harp okulu öğrencileri veya subaylarla doğrudan politik görüşmelerinin olmadığını, Yaşar Büyükanıt paşayla karşılaşmamasına ve tanışmamasına rağmen sanki çok yakın tanışıklıkları varmış gibi davrandığını, konuştuğu kişilere, bu bir numaranın emri diyerek etki etmeyi düşündüğünü, eceli gelen it cami duvarına işermiş sözümden kasıt yargı olmadığını, bu sözü Ergenekon tutuklamaları üzerine sarf ettiğinin doğru olduğunu, ancak bu sözü siyasiler için söylediğini, çevresinin genişliği insanlarla ilişki kurma konusundaki karakteriyle ilgili olduğunu, zaman zaman duygusal yoğunluk yaşar ve etrafın da bulunan insanları kendine mal ettiğini, ordu içerisinde ayrı bir örgütlenme amacının olmadığını, Noyan’dan önce harp okulundan hiçbir öğrenci tanımadığını, Halfetilik kişisel olarak ilgi duyduğu ve kişiye has bir durum olduğunu, Apo’nun fikirlerine yakın birisi olmadığını, siyasilere kızdığı için Apo’nun daha şerefli olduğunu söylediğini, 2010 yılında herhangi bir şey beklemediğini, tuttuğu notlar arasında kişilere ilişkin notlar olsa da bunlar fişleme amaçlı olmadığını, tarihe not düşmek adına olduğunu, her ne kadar esas Devleti her fırsatta övse de esas devletin idareye el koymasını tercih etmediğini, belli şirketlerde Genelkurmay’ın ( Esas Devletin ) hissesi olmasından kastının, Genelkurmay’dan emekli olan kişilerin kurduğu özel şirketler olduğunu, Doğu Perinçek veya ekoluyla en ufak ilişkisinin ve fikir birliğinin olmadığını, Doğu PERİNÇEK’ in karargah evleriyle kendisinin harp okulu öğrencileri ile geçtiği diyalogun bir ilgisi olamayacağını, Aylık 70 YTL. Kadar telefon görüşme ücreti ödediğini, fazla masrafı olmadığını, milliyetçilik anlayışının “Ne Mutlu Türküm Diyene” özdeyişinde ifadesini bulduğunu beyan etmiştir.
b-Elde Edilen Dökümanlar,
Ankara ili Prof. Doktor Ahmet Taner KIŞLALI Mahallesi Konut Kent 2 D:29 Ümitköy Yenimahalle sayılı yerde bulunan ikamette yapılan ev aramasında el konulan CD’ ler 1-7 arasında numaralandırılarak;
1 Nolu CD incelendiğinde içeriğinde Dinler Arası Diyalog, Fethullah Gülen’le gelen Hıristiyanlıktan ve Papa ile Gülen’in görüşmelerinden bahsettiği,
2 Nolu CD incelendiğinde içeriğinde Fethullah GÜLEN’ in Türkiye’nin Ajan Bombası olduğundan yine Fethullah GÜLEN’ in Protestan İslamı desteklediğinden ve Papanın atadığı gizli kardinallerden bahsedildiği,
3 Nolu CD incelendiğinde Trabzon’un eski resimlerinin bulunduğu görüntülerin yer aldığı,
4 Nolu CD incelendiğinde içeriğinin Fethullah GÜLEN’ in Türkiye’nin Ajan Bombası olduğundan yine Fethullah GÜLEN’ in Protestan İslamı desteklediğinden ve Papanın atadığı gizli kardinallerden bahsettiği,
5 ve 6 Nolu CD incelendiğinde içeriği incelendiğinde Balo görüntülerinin bulunduğu,
7 Nolu CD incelendiğinde içeriğinde Hedefte Türkiye Başlığı adı altında yapılan yorumlar Türkiye’yi bu duruma iten kişiliğin kimliğinin deşifre edilmesinden bahsettiği tespit edilmiştir.
El Konulan Belgelerin İncelemesinde;
ABS Alçı ibareli koyu renkli ajandada yapılan incelemede,
- Irkçılığı öven ibareler bulunduğu ve ırkçılığı inkar etmenin Tanrıyı inkar etmek olduğu,
- Bir Türk ve Türklük hareketi yaratılacağı, bununlar ilgili bir teşkilat oluşturulacağı,
- Devlet eli dışında yapılmış tüm eğitim kurumlarının kapatılacağı,
- Rauf DENKTAŞ’ın Türkiye’deki oluşumun başına geçirilmesi,
- Kadınlara kısa da olsa askerlik mecburiyeti koyulacağı,
- Turancılığı kendi Megalo İdeaları olarak benimsedikleri,
- Günümüz siyasetinin anlayışının bozukluğu, emperyalist odaklara karşı mücadele etmenin gerekliliği ve bunun için izlenecek olan yöntemler,
- Önemli toplantılar yapılacağı ve katılımcıların üst aramalarının yapılacağı,
- Bir yemin metni hazırlanacağı ve bu büyük mücadeleye katılmak isteyen herkese bu yeminin yaptırılacağı, yemine uymayanların konumuna ve görevine bakılmaksızın davadan uzaklaştırılacağı,
- Kendi kadrolarını kendilerinin yetiştirecekleri, her türlü bilgiyi öğretecekleri ve davalarına sahip çıkacak kadrolar oluşturacakları,
- Ordu, İstihbarat ve Dışişleri kurumlarının Ulusalcı kadrolarla donatarak, ulusalcı anlayışı yerleştirileceği,
Konularında el yazısı ile notlar alındığı ve bu hususlarda yorumlar yapıldığı,
Lacivert kaplı içerisinde el yazmalı notların bulunduğu telefon rehberi ile ilgili yapılan incelemede;
- Şahsın kendi çevresinden tanıdığı şahısların geniş bir telefon listesinin bulunduğu,
- Ayrıca telefon rehberinin arasından çıkan el yazısı ile yazılmış sarı renkli not kağıdında “İçişleri bakanlığının 12.27 tarihleri arasında Fransa’da faaliyet gösteren C.I.E.O papazlarına samsundan başlayarak tarihi büyük Ermenistan gezisine izin verilmiştir” yazdığı,
- Not kağıdının arkasında, Samsun, Tokat, Amasya, Erzincan, Erzurum, Kars, Ağrı, Diyarbakır yalnız o tarihte Ağrı’da görevli bulunan Jand.Alay Komutanı Veli Küçük bu geziyi Ağrıda yaptırmamıştır. Bakan İsmet SEZGİN” ibaresi bulunduğu,
Üzerinde “Vakıfbank” ibaresi yazılı siyah deri kaplı ajandada yapılan incelemede;
El yazısı ile yazılmış yazıların içeriğinde;
- Türkiye Cumhuriyeti Devletinin varlığı ve TC. Devletinde TSK.’nın yeri,
- Ülkemizden insan manzaraları,
- Uyuyanlar ve görülmeyenler,
- Çakalların saldırısına uğrayan ülke! Türkiye
- ABD’nin politikaları ve doğuşu,
- Dünyanın midesindeki el başlıkları altında yapılan değerlendirmeler ve yorumların bulunduğu,
Kahverengi deri kaplı 2008 Mesa Mesken ibareli ajandada yapılan incelemede;
- 141, 142 ve 163. maddelerin kimleri tarafından ve ne amaçla kaldırıldığı konusu hakkında yapılan yorumlar ve yazıların bulunduğu,
“Sayın Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök” ibaresi ile başlayan “Gaziosmanpaşa-Ankara” ibaresi ile çift nüshalı 6 sayfalık bilgisayar çıktısında yapılan incelemede;
- Neriman AYDIN isimli şahsın Genel kurmay Başkanı Hilmi ÖZKÖK’e hitaben yazdığı mektupta kendisinin Türk olması nedeni ile şahsına karşı sitemleri, şikayetleri, önemli ve acil önerilerinden bahsettiği, Kuvayı Milliye ruhunu kazandırarak 11 Kasım 1938 yılında kaybedilen bağımsızlığın yeniden kazandırılması istenmekte, Türk vatanının silahlı olmasa da işkal altında olduğu, bu işgalden kurtulmak için Başkomutan olarak kendisinin Türk soylular ile bağımsızlık mücadelesini başlatmasının istendiği, Türk soylular olarak verilecek göreve hazır olduklarını belirtir şeklinde yazı olduğu,
Akşam Röportajı ile başlayan Nagihan ALÇIAYAN ibaresi ile biten 4 sayfalık bilgisayar çıktısında yapılan incelemede;
Nagihan Alçı AYAN isimli şahsın 9. Cumhurbaşkanı Süleyman DEMİREL ile İkinci 28 Şubat Mesajı başlığı altındaki yaptığı röportajın bulunduğu,
“TÜRKİYE ARTIK BİZİM KONTROLÜMÜZDE” başlıklı bilgisayar çıktısında yapılan incelemede;
- Ülkeye ihanet edenlerin icraatlarının, vatan topraklarını satanların ve kadrolaşmalarının Kuvayi Milliye tarafından izlendiği ve gereğinin yapılacağı gibi konularla birlikte,
- Başbakan Recep Tayip ERDOĞAN ile Genelkurmay Başkanı Org.Yaşar BÜYÜKANIT’ın yaptığı görüşme metni olduğu iddia edilen yazı ve bu yazıda Başbakan ve Genelkurmay Başkanı arasındaki gergin ortam ve konuşmaların bulunduğu, metnin sonunda ise “bu cennet vatana ihanet edenler ve ihanetin en küçük halini bile o küçük beyinlerinden geçirenler şunu çok iyi bilmelidir ki Kuvayi Milliye asla unutmaz… Asla Affetmez!” ibaresi yazılı olduğu,
“AKP Genel Merkezi ve Milletvekillerinden Görünüm” başlıklı yazı metninde yapılan incelemede;
- Başbakan, AKP’li bakanlar, bürokratlar, milletvekilleri ile kurucu üyelerinin ve bunlara yakın kişilerin listesi ile bu kişilerin eski görevleri, şu anki görevleri ve geçmişte yaptıkları usulsüzlükler, haklarındaki davalar, yer aldıkları ve üyesi oldukları gönüllü teşekküller, vakıflar, bu vakıfların temsilcilerinin isimleri hakkında ayrıntıların yazılı olduğu bir nevi fişleme şeklinde hazırlanmış listenin bulunduğu,
“FUAT VEZİROĞLU: KIBRIS MESELESİ SAYENİZDE BİTMİŞTİR!” başlıklı yazıda yapılan incelemede;
Ali Fuat VEZİROĞLU isimli şahıs tarafından zamanın Dışişleri Bakanı Abdullah GÜL’ yazıldığı belirtilen mektupta, Kıbrıs meselesi hakkındaki tutumundan ve verilen tavizlerden dolayı zamanın hükümetine yönelik yapılan eleştirilerin konu edildiği,
“Olay Biyografisi” başlıklı yazıda yapılan incelemede;
Kamuoyunda Şemdinli Olayları olarak bilinen olayların öncesi ve sonrası hakkındaki gelişmeler, olayla ilgili şahıslar, olayda kullanılan bombalar hakkında kaynağı belli olmayan bilgi notlarının bulunduğu,
“Saygıdeğer Hanımlar” başlıklı yazıda yapılan incelemede;
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün 21 Mart 1923 tarihinde Konya’da bayanlara hitaben yaptığı konuşma metni ve bu konuşmada kadının toplumdaki yeri ve giyim kuşamı konusunda tespit ve önerilerde bulunulduğu,
“Antalya’da” başlıklı yazıda yapılan incelemede;
Mustafa Kemal ATATÜRK’ün 60 Mart 1930 günü Antalya ziyareti ile ilgili hatıraların konu edildiği,
Aytekin Guelen isimli şahsın Aytekin.Guelen@cognis.com e-mail adresinden gönderdiği Neriman AYDIN başlıklı e-mailde yapılan incelemede;
Almanya’daki okullardaki Türk öğrencilere karşı şiddet ve sindirme olayları hakkında e-mail gönderildiği,
“Türk Genci Nasıl Olmalı” Başlıklı yazı ve devamındaki sayfalarda;
Mustafa Kemal ATATÜRK’ün konuşma ve sözleri, bazı edebiyatçıların, ilim adamlarının deyişleri ve bazı ayetlerin not alındığı,
“Kahraman genç kadın” ibaresi ile başlayan başlıksız yazıda;
Bazı ayet, hadislerle birlikte bazı devlet büyüklerinin ve edebiyatçıların söz ve vecizlerine yer verildiği,
“PKK Mayını Gibi Sözler” başlıklı yazıda yapılan incelemede;
AKP Diyarbakır Milletvekili M.İhsan AYDIN’ın Kürt Soruşturması isimli kitabında PKK militanlarını gerilla, Güneydoğu Anadolu Bölgesini Kürdistan olarak tanımladığı, Devlet düşmanlığı yaptığı konularında tespitler bulunduğu,
Aydın KARAHANLI isimli şahsın 28.03.2004 tarihinde Finlandiya’dan Kemal AYDIN’a yazdığı mektupta yapılan incelemede;
Kemal AYDIN’ı adım attığı ve yürüttüğü kutsal uyanış harekatını yürekten kutladığını, kendisini de bir Türk olarak bu harekette rütbesiz bir er olarak bu harekatta bulunmak istediğini belirterek dilek ve temennilerini ilettiği,
Elyar TEBRİZLİ isimli şahsın Kemal AYDIN’a gönderdiği mektupta;
Kanada’da bulunan şahsın oradaki insan ve kadın haklarından, ırkçılığın affedilmez bir suç olduğundan, sosyal hayattan, Alaska ve Kanada’da bulunan Türk Gençliğinin uyuşturucuya alıştırılarak yok edilmeye çalışıldığı, uyuşturucunun sokaklarda serbestçe dağıtıldığı hakkında mektup yazdığı,
Abdullah ÖCALAN ve Doğu PERİNÇEK’in birlikte terör örgütü üyeleri ile tokalaşırken çekilmiş 1-2-3 şeklinde numaralandırılan bilgisayar çıktıları olduğu tespit edilmiştir.
Üst Aramasında Elde Edilen Belgeler;
Ankara ili Prof. Doktor Ahmet Taner KIŞLALI Mahallesi konut kent 2 D:29 Ümitköy Yenimahalle sayılı yerde bulunan ikamette yakalanarak gözaltına alınan Kemal AYDIN’ın yapılan üst aramasında 27 adet belge bulunarak el konulmuştur. Bahse konu belgelerin ön incelemesinde;
1 numaralı belgede Cavit ÇAĞLAR Bursa’da sanayi bölgesinde 99 bin M2 arsayı m2’si 4.400 YTL’ den belediyeden nasıl aldı şeklinde istihbari notun olduğu,
2 numaralı belgede Hayvancılık Kooperatifi Başkanlığı M.C.S.’ ın Bürosella Hastası olduğuna dair rapor aldığı, bu raporun rüşvetle alındığına dair şikayette bulunulduğu, kooperatif üyelerinin şikayetçi olması üzerine İl jandarma komutanlığı tarafından gözaltına alındığı, şahsın 2 gündür gözaltında bulunduğu A.İ. adı ile bildirildiği istihbari bilgisi olduğu,
3 numaralı belgede Telekomun dinleme ekibi var. H.S. Ekiple ilgili isim sorulacak istihbari bilgisi olduğu,
4 numaralı belgede Ogün G.K.Baş, Bugün
*Devlet düşüncesinde herkesi memnun etmek yoktur,
*Harun KARCA-Telekom….- Zile
*Davit ASEO’ nun kardeşi Cumhuriyet Mitinglerini finanse etmiştir. Şişli Belediyesinde başkan yardımcısı.
5 numaralı belgede Alb. Gary TABACH Natoda görevli B.K. şeklinde istihbari not olduğu,
6 numaralı belgede C.E.’den Didim Milas Kaymakamının denetiminde, Milas Kaymakamı ile görüşmek istiyoruz (A.S.) için Şükran ablamın damadı şeklinde notun bulunduğu,
7 numaralı belgede A.B. Lefke Avrupa ünüversitesi bilgisayar Enformasyon Bölümü Staj için Aselsana müracaatı 149/7 şeklinde notun olduğu,
8 numaralı belgede Adanur’ un ricası; Derince Devlet Hastanesinde Kadın doğum uzmanı S.K. isimli şahsın iki defa İstanbul’a tayin istediği, şahsa stratejik görev nedeniyle tayininin uygun değildir şeklinde gerekçe gösterildiği hakkında notun olduğu;
9 numaralı belgede N.K. Kabin Hizmetleri Başkanı, Atatürk Havalimanı Genel Müdür Yardımcısı Emrine verildiği, veriliş şeklinin yasal olmadığı şeklinde istihbari bilgi olduğu, kağıdın arkasında C.K., İ.K., Kamuran diye bir ve O.İ. isimlerinin bulunduğu notun altında Ali ÖZOĞLU’nun ve A.A.’ ın adlarının yazılı olduğu,
10 numaralı belgede Lütfen atmayın ve aşağıdaki hususları çevreniz ile tartışın şeklinde notun olduğu,
a) Türkler bu ülkede azınlık mı?
b) Değilse 11 kasım 1938 günü başlayıp halen devam eden azınlık ırkçılığına son vermeyi düşünüyor musun?
c) Türk Milletinin ve ülkemizin yaşadığı tüm sorunların nedeninin, barışta Emperyalizmin uşağı olan bu işbirlikçilerin olduğunu unutmayınız şeklinde notun olduğu,
11 numaralı belgede üst kısmında Arapça harfler olduğu, belge içerisinde çeşitli simge ve rakamların bulunduğu,
12 numaralı belgede S.Y. 261471 sicil numaralı polis memuru Mersin Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü, Mersin Emniyet Müdürlüğü İstihbarat, Terörle mücadele (Kimya fakültesi mezunu) şeklinde Ali şeklinde notun bulunduğu,
13 numaralı belgede M.A. 3.Hudut taburu 9 Bölük Güllük karakolu Başkale-Van, Toprakkale alaya gitmek istiyor H.O. şeklinde notun ve 0533 236 97 86 telefon numarasının olduğu,
14 numaralı belgede A.C. J. Albay Destek Kıta Komutanlığı yazdığı ve A.C.’ ye ait ev, iş ve cep telefonu numaralarının bulunduğu notun olduğu,
15 numaralı belgede M.Y. Tbp.Yzb. 1. Mekanize Piyade tümen komutanlığı Mamak-Ankara yazdığı ve M.Y.’ a ait ev, iş ve cep telefonu numaralarının bulunduğu notun olduğu,
16 numaralı belgede E.M. Jandarma Binbaşı yazdığı ve E.M.isimli şahsa ait cep telefonu numaralarının bulunduğu ve kaydedildi şeklinde notun olduğu,
17 numaralı belgede Mehmet (ÇAVUŞ) yazdığı ve şahsa ait ikamet adresinin yazılı olduğu,
18 numaralı belgede A.Ö. Gümrük Muhafaza Md. Kontrol Genel Müdürlüğü yazdığı ve Adnan ÖCAL’ a ait cep telefonu ve sabit numaralarının bulunduğu notun olduğu,
19 numaralı belgede H.B. Bitlis Vali Muavini Gümüşhaneli şeklinde notun olduğu, not kağıdının arka tarafında; “Resim kareleri, Finans para kaynağı, Em. Md Bd. Bşk., ADD.9 masonlar bu adla, Mason locaları, Mart-20 Kent otelde Atatürkçü masonlar Hurşit Paşada vardı.” Şeklinde notların olduğu,
20 numaralı belgede K.T. Fonetik iletişim reklam hizmetleri yazdığı ve K.T.’ e ait sabit ve cep telefonu numaralarının bulunduğu, not kağıdının arka kısmında;
B.K. isimli şahsın Antalya ilindeki adresi ile ilgili notların olduğu,
21 numaralı belgede A.K. Danıştay Başkanlığı 12. daire Başkanlığı Hakimi olan şahsın cep ve iş numarasının yazılı olduğu kartvizit olduğu,
22 numaralı belgede K.U. Jeoloji mühendisi Enerji Bakanlığı strateji Kurulu yazdığı ve cep ve ev telefonu numarası notunun olduğu,
23 numaralı belgede Büyükanıttan aynı sertlikte cevap şeklinde 05.03.2008 tarihli Yeniçağ gazetesine ait gazete kupürü olduğu, Bu saldırılar Türk Silahlı Kuvvetlerinin Terörle Mücadele azmine hainlerden daha fazla zarar vermektedir ibarelerinin altlarının çizilmiş olduğu,
24 numaralı belgede Orgeneral Yaşar BÜYÜKANIT’ ın resmi bulunan aynı sertlikte cevap şeklinde gazete kupürü olduğu, Bu saldırılar Türk Silahlı Kuvvetlerinin Terörle Mücadele azmine hainlerden daha fazla zarar vermektedir ibarelerinin altlarının çizilmiş olduğu,
25 numaralı belgede Devlet Bahçeli ile Sebahat Tuncel isimli şahısların resimlerinin bulunduğu, not kâğıdının arka kısmında; Devlet BAHÇELİ bakışları ile diyor ki, bana niye öyle bakıyorsunuz. Bende sizdenim. Siz açıktan ben ise daha etkili siyasi olarak yapıyorsunuz. Biz biriz diyor.
26 numaralı belgede Turgut Özal’ın mezarının başında Kuzey ve Güney Amerika Rum Ortodoks Başpiskoposu YAKOVAS’ un fotoğrafının bulunduğu,
27 numaralı belgede 3 Haziran 2004 tarihli Hürriyet gazetesinde Yalçın BAYER’ in köşesinde Türkiyedeki etnik dağılım şeklinde yazı olduğu, bu yazıda Kürtlerin nüfusunun %8 olduğundan bahsedilerek, Türkiyede yaşayan etnik dağılımdan bahsettiği, gazetenin arka tarağında;
Transit gemide silah ele geçirildiği, Ambarlı gümrüğünde 2 Konteyner içerisinde çok sayıda silah ele geçirildiğinin yazıldığı ve başka bir köşede Metin KAPLAN’ ın fotoğrafının olduğu, görülmüştür.
Şüpheli Neriman AYDIN’ın Ankara İli Çankaya İlçesi Birlik Mahallesi 14. Sokak No:7 sayılı adresinde yapılan arama işleminde çok sayıda doküman, ajanda, videokaset, CD ve not kâğıtları bulunarak el konulmuştur. El konulan dokümanların yapılan incelemesinde;
-(3) adet yazar ismi olmayan kitaplar incelendiğinde, “HİZB-UT TAHRİR TERÖR ÖRGÜTÜ ile ilgili yayınlanan kitaplar” dokümanlar olduğu,
-(1) adet not kağıdı üzerinde; “*Özgür ŞENER (12.Bölük) Bölüğe III. Sınıfta katıldığında 117 puanı varmış, Jandarma Özel Harekat olmak istiyormuş. Takım Komutanı Üstgm. …… seni bu okuldan atacağım ifadesini kullamış, -40 puanla Nisan ayında atılmış” “Nusret MEMİÇ (4 üncü bölük) 2006-2007 eğitim-öğretim yılında kasıtlı olarak disiplin puanı düşürülmüş” “*Necdet YÜCEL(19. bölük) Babası Cumhuriyet gazetesinde yazılar yazmış, 19 uncu bölükse (Ali ÇAKAY) bu yılbaşından itibaren disiplin puanı düşürülmeye başlanmış” “Aykut ÖZTÜRK(19. bölük)” “+Atılanlar” yazdığı, arka kısmında ise “*Emrah ERVERDİ Disiplin puanı -30, kredisi 3.400, asker olmak subay olmak isteyen bir Harbiyeli, kısaca hayata askerlikle tutunduğu ifade ediyor, 9 uncu Bölük” “*Önay MAY Kredisi 3.500 civarında, Beden eğitimi ve spordan askeri eğitim sınavlarından sorunu yok, Harp okulunu kaldıramayacak biri değil. 9 uncu Bölük” “*Kur. Yzb. ….’in bölüğündeki 2006-2007 eğitim-öğretim yılında birinci sınıf kısmı, yıla 29 mevcutla başlamış, şu anda söz konusu kısmın mevcudu 20’dir. Yukarıda ismi geçen Emrah ERVERDİ ve Onay MAY da aynı bölüktedir” “*Barışcan ŞAHİN, Erdem GÜRKAN(9. bölük), Baha CANGÖREN (15. bölük), Bayram Burak GÜZELCİK (gönderilen)” yazan doküman olduğu,
-(1) adet not kağıdı üzerinde, “Hizbut Tahrir –Süleyman, -ulus kiler karşısı girişindeki Türksel Telefoncu Rıza arkadaşı, Keçiören senatoryum konuşma yeri, her hafta toplantı yapılıyor, ayda bir büyük toplantı, aşama aşama hazırlık, “Senin bu kitaba geçmen için 6 ayın var” “Bu iş için hiçbirşey talep etmeyen hocalarımız var” CDler kalabalık ortamda izleyin” Telefonda kayıtları sayı olarak yapıyorlar 11 numara 7 numara gibi” yazan doküman olduğu,
-(1) sayfa, 25.12.2007 22:33 gönderi tarihinde Mehmet Ali ÇELEBİ’nin Neriman AYDIN’ a gönderdiği mail de; Neriman teyze bunun üzerine ayrılma dilekçesi vermiş babası sanırım iptal ettirmiş belli değil. Emre’nin bölük komutanı ile Emre komutanım bana “seslerini yükselttiler saygısızlık yaptılar alt sınıflarım” demiş, Bölük komutanı “bu normal sen de bana yükseltebilirsin” diye karşılık vermiş. Yani göndermeyi kafalarına koymuşlar. Bir bölük komutanı böyle saçma konuşamaz tabi maksatlı değilse. Savunmasına şikayet edenlerin yalanlarını ispatlayacak şeyler yazması kar etmemiş Emre’nin” yazan bilgisayar çıktısı doküman olduğu,
-(1) sayfa 07.08.2006 15.22 gönderi tarihinde Neriman AYDIN’ dan Duran A.’ e gönderdiği mailde, “… Zübeyde Abla kendisininiletinizi okurken Sevgi ERENEROL aradı, kendisini tanıyorsunuz Türk-Ortodoks Basın Sözcüsü… …Prof Dr Ercüment Ovalı isimli kardeşimiz Trabzon’da milletimizin fedakar evlatlarıyla birlikte kurduğu kök hücre laboratuarının açılısını muhteşem bir kongre ile açaçak…”yazan bilgisayar çıktısı doküman olduğu,
-(1) sayfa 09.08.2006 11.59 gönderi tarihinde Neriman AYDIN’ ın Zübeyde A.’e gönderdiği mailde, ülkeyi yönetenlerin Türk olmadığından bahsederek tehlikeden Türk milletini haberdar edilmesi gerektiğinden bahsettikten sonra “… önderimiz konumundaki insan Kemal AYDIN bey her an bizlere şunu söylemektedir…” yazan bilgisayar çıktısı doküman olduğu,
-(1) sayfa 07.03.2007 11.34 gönderi tarihinde KEMAL AYDIN’ ın aacarli63@gmail.com kullanıcısına gönderdiği mailde, … tekrar söylüyorum, sivil toplum kuruluşlarının adı Kuvayi Milliye ve ADD olmak üzere tamamının ecnebi emperyalist devletler olan Amerika, İngiltere, İsrail, Almanya ve diğer Avrupa Birliği ülkelerinin bizzat doğrudan kontrolü altında olduğu hala bilmemekle ne büyük bir gafletin sahibisin…” yazan bilgisayar çıktısı doküman olduğu,
-(1) sayfa 31.3.2006 10.15 gönderi tarihinde Neriman AYDIN’ ın aAcarli@kho.edu.tr kullanıcısına gönderdiği mailde, Hulki CEVİZOĞLU’ nun yazı ve programları izlenerek hi bir yeş yapılamayacağından bahsettikten sonra “… tekrar söylüyoruz bu vatanın bekası için görevinin yapan astsubaylar sivil mahkeme tarafından yargılanmakta, bu utançta size yeter…” yazan bilgisayar çıktısı doküman olduğu,
-(1) sayfa 01.04.2006 01.26 gönderi tarihinde Adem A.’ nın Neriman AYDIN’ a gönderdiği mailde, …sizler ülke insanını yönetecek geleceğin komutanları Harbiyelileri boş sanmayınız… …sizler oy vererek sivil yönetimi seçip yönetime geriyorsunuz. Vatanı seviyorsunuz. Ama lafla herhalde… …sanki Siyonizm silahlı kuvvetlerin desteklediği bir şeymiş gibi konuşuyorsun ya, olur tüm sivillerin hatalarını yükleyin TSK’ya… …Asker geldi mi biliyorsun tüm şartlar her kes için farklı yaşanır. Bu o tür sistemlerin gereğidir…” yazan bilgisayar çıktısı doküman olduğu,
-(1) sayfa 30.03.2006 11.43 gönderi tarihinde Neriman AYDIN’ ın Adem A.’ ya gönderdiği mailde, “… iki tane Türk subayı sivil mahkemenin kararıyla hapiste….Ne zamandan beri Türk subaylarını sivil mahkeme yargılıyor…” yazan bilgisayar çıktısı doküman olduğu,
-(1) sayfa 08.08.2006 11.09 gönderi tarihinde Neriman AYDIN’ ın Zübeyda A.’ e gönderdiği mailde, “… Sevgi ERENEROL genelde Aytunç ALTINDAL ile birlikte TV programlarına ve toplantılara katılır… …yurdun her köşesine ulusalcı mücadele güçleri tarafından davet edilen ve Fener Rum Patriğinin ihanetlerini bir bir anlatan, misyoner faaliyetlerinin amacını ve gayesini ihanetlerini ortaya koyan bir Hıristiyan olarak ortaya koyan bir Türk kadınıdır…” yazan bilgisayar çıktığı doküman olduğu,
-(1) sayfa A4 kağıdı üzerine el yazısı ile askeri öğrenci oldukları değerlendirilen (23) kişinin sabit ve cep telefonlarının yazılı bulunduğu ve sonunda denize gidenler İ. G.G., B.D. yazılı doküman olduğu,
-(1) sayfa A4 kağıdı üzerine el yazısı ile PKK Aachen Stolberk oluşum ile başlayan …İstanbul Beylikdüzü’nde dükkanları var, H.Ç. Kesin dönüş yapmış Tunceli de “Bakkal” işletiyor, Bunların hepsi örgüte eleman toplamak, örgütün propagandasını yapmak ve mali destek yaratmakla uğraşıyorlar yazan doküman olduğu,
-(1) sayfa A4 kağıdı üzerine el yazısı ile Fetullah cemaati, daha önce e-posta ile gönderdiğim 4 sayfalık listeden özellikle V.Y.Ç. ve İ.G. isimli kişiler cemaate para toplamak ve üyeler arasındaki iletişim konusunda oldukça etkinler şeklinde bir çok ismin bulunduğu doküman olduğu,
-(1) sayfa not kağıdı üzerine el yazısı ile, “9 şubattan sonra 15- şubatta emekli edilen karargah subayı M.A. Faruk Çeliğin mecliste danışmanı olarak özel statüyle 4 Milyar lira ile göreve başladı yanınada ordudan müstavi edilen bir binbaşıyı da yanına almış. –Büyüğümüz …gittiğinde bu aracı …altına sokuyorlar ve bununla dinleme yapıyorlar M. A.; Karaim Yahudisi Uçuşyolu kanada Oradan F.Gülen’in yanına gidip geliyor. Uçak biletleri incelenirse Fetullaha gidiş yolu” yazdığı, arka sayfasında “Trilya Restoran sahibi= S.Ü. emekli subay tanımı M.Ü., C.Ü. emekli Havacı başçavuş elektronikci (MOSSAD ilişki Elektronikle ilgili her türlü dinleme işini yapabilen bir adam Bu lokantanın sahibi Fikri sağların aile dostu. 6 ay dinleniyor görüntü ve ses kayıtları bunlarda 2 jip donanımlı her türlü dinleme bunlardan yapılıyor. İsrail büyük elçiliğinin sivil C plakalı diğer araç Süreyya üzmez üzerine kayıtlı” Elektronikle ilgili her türlü dinleme işini yapabilen bir adam Bu lokantanın sahibi Fikri sağların aile dostu. 6 ay dinleniyor görüntü ve ses kayıtları bunlarda 2 jip donanımlı her türlü dinleme bunlardan yapılıyor. İsrail büyük elçiliğinin sivil C plakalı diğer araç S.Ü. üzerine kayıtlı” yazan doküman olduğu,
-Üzerinde Paper Note ibaresi bulunan kareli blok not defteri içersinde, “Fuat VEZİROĞLU’ nun kitabı alınacak, Yeniden Kuvayi Milliye Fuat VEZİROĞLU, Osman PAMUKOĞLU” yazdığı,
Başka bir sayfasında, “Tunalı teğmenler 93, 427 43 63, 2. kat 6 numara Pınar Unutulanlar dışında yeni bir şey yok Osman PAMUKOĞLU” yazdığı,
Başka bir sayfasında, “Hatırlatma: Hayri BİLDİK bey, Toplumsal dönüşüm yayınları olarak her üç ayda bir yayınlanacak bir dergi, siyasi, …, edebi yanı ağırlıklı çıkarmak, yazılarını makalelerini Metin AYDOĞAN beyden, Erol MÜTERCİMLER, Prof, Erol MANİSALI, Doç. Şengül HABLEMİTOĞLU’ndan, Prof. Oktay …” yazdığı,
-(1) adet üzerinde notebook yazan ajandanın içeriğinde, “…Tuncer Günay SEMDİN SAKIK anlatıyor Banu Avar-Sınırlar arasında… …27.08.2007 14:20 Ali ÖZOĞLU: Ablacım sağsalimen topraklarımızdayız. Kandilde patlatırlar ve üst düzey hainler gider” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, mk.nefer@googlemail.com A.Gülen Nuriye ATABEY Halil KAHYALIOĞLU (1949 İSTANBUL) (ÖLÜ) Alb. Ahmet Subni KAHYALIOĞLU 60 ihlalde-Doğuda görv (karacı) Antalyalı Gülgün (terzioğlu)Kahyaoğlu ABD Büyükelçiliğinde (Halil’in ilk eşi) görevde... ...Dava:Şubat 2006 Gölbaşı Asl Sulh Mahkemesinde tazminat ve nafaka talebi yok yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “eltisi-Nihan KAHYAOĞLU MİT-de çalışıyor ABD-Nihan ve Gülgün eliyle Nuriye Atabey’in açtığı dava ABD kontrol altında Not:Belli ki Nuriye kontrol altında tutulmak üzere (0 535 391 19 38) Halil Kahyaoğlu Dava Eylül’e ertelendi Davayı Nuriye açtı…” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Gülgün Terzioğlu =Antalyalı ev:266 32 65 0532 373 50 24 babası asker- öldü annesi Antalya da oturuyor Askeri Yargıtay Başkanlığıyapmış, Amiral Hakim Yusuf Eryılmaz’ın kızı Nihan Kahyaoğlu- Mit’de çalışan CIA-/Paşa kızlarının aracılığı ile…” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Nuriye ile evlenme hadisesi bir amaca dayalı Emniyette de bir kahyaoğlu … …Senai+Olgaç-Sezai Olgaç Halil Kahyaoğlunun dayıları Yargıtay üyesi…” şeklinde istihbarı bilgilerin yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Aziz Üstel Melika Olgaç’ın amcasının kızı ile evli…” şeklinde yazdığı, devamında TERZİOĞLU ailesi ile ilgili istihbarı bilgilerin yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Küçük Hüseyin Efendi …türbesi …Kahyaoğlu Üzeyir Garih … Hz.Küçük Hüseyin Efendi …Alparslan Türkeş …Kahyaoğlu Üzeyir Garih …” şeklinde yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Turan Çömez? Haydar Baş?” yazdığı, karşı sayfasında ise “R.Tayyip Erdoğan henüz Yahudilerin ve CIA’nın övgülerine mazhar olmadığı 1991 yılında…” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “… M.ali Çelebi 1625 (0505 432 19 40) Tuncer Günay (Nuriye atabey) …. +H. B. Mehmetçiğe mektuplar” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “1. Cumhurbaşkanımız Mustafa Kemal Atatürk’den 10. Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet SEZER’ e kadar olan Cumhurbaşkanlarımızı asker sivil ayrımı yapılarak yazıldığı”, karşı sayfasında ise, “Rauf Denktaş àNoyan’da SuikastàÇelebi’de, Tehdit àYeliz’de 3 kitap Çelebi’de Türkiye’nin 5. Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay 1968 yılında: Bugünkü okullarda yetişen gençlere ülke yönetimi teslim edilemez…” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Tepkimiz. Net Muammer Karabulut, Sevgi Erenerol: Ergun Poyraz için :Muzaffer Bey’e yapılan Ergun’a yapıldı. 5 Temmuz 2007 Pazar…” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “HanP.==>karma sistem Amerikan devreciliği bitirdi. Dört sınıf taburda karma birbirlerini tanımadan mezun oldular…” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “…Önce Ordu, sonra Devlet 3 ayda meclis…” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “…Mustafa Balbay: ART için 4,5 sene AKP iktidar olduğuna göre AKP’ye bu kadar görmeyelim” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Bir milyar 300 milyon $ Ahmet Özbek Mustafa Özbek’in oğlu ART artık devletin TV.sen daha çok güzel şeyler göreceksin ART yayın politakısın değiştirebilirler… …Prof.Dr.Ercüment Ovalı … Taki DOĞAN’ın adamı: lazım…” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Oğlu Amerika’ya gidip geldikten sonra ART’de yayın …değişecek. M.Balbay söylüyor bunu ART artık bizden çıktı. Ahmet Özbek. ART de her şey değişiyor Tolun Paşa ile Mustafa Özbek yan yana- Nuriye ART’de programa devamı sağlanmalı, Koyulan …haberi yok Ali Özoğlu tarafından manaya koyulan …ortada yok … Ankara Mitingi ile ilgili Mustafa Özbek yayın yapmak istememiş, Öğleden sonra Bayrak alındı saat 14.00 den sonra” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Hasan Kundakçı+Ha.Ba.+M.Tekin…”yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Vedat Yenerer, Arslan Bulut, Avukat Salim Sarıibrahimoğlu Fettulah’ın adamı Adana Aydın Tunkgücü… Yiğit Bulut –cnn’de proğram (Sule Zeybek Bulut) damadı-Şule… O zurnanın son deliği dedi Vedat Yenerer Arslan Bulut+ Vedat Yenerer Lale Sarıibrahimoğlu AndıçàTeves SS.in kızkardeşi Namık K.Zeybek-Aydın Doğan bacanak TESEV-masum dedi Vedat Yenerer N.Atabayın programında” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Mehmet Barlas: Bütün Abdullah Gülleri savunak zorundayız artık… …M.Ali Çelebi Alay komutanı- A.Gülen :0049 157-714-13 73 …vatandaşın geliri denetim altına alınacak. Tespit edip mersedesden villalar v.s. devletin memurlarını üzerine salıp bir de devlete borçlandıracağı K.AYDIN…”yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Rovanşında siz çalışacaksınız biz uyuyacağı Ama biz tilki uykusunda olacağız- Yakın zamanda Ali Özoğlu 17 Ağustos Volkan kaplama yakında gidiyor- àYarın öğleden sonra Celil Balkan Albay 0 532 495 37 24 …” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Naydin@toplumalhaber.com Ali Aksüngü SSK sicil no: ... Ahmet Yarbay ... Hamza-Mehmet çocuklarına Üzeyir Garih öldürülme olayı?” yazdığı, karşı sayfasında, “Cumhurbaşkanlığı meselesi Cumhuryiet meselesidir …Fatma Ünsal : 280 250 20 346…” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “…Plazma ile ilgili hiç bir toplantı da bulunmamasın +Haluk Peşken (Avukat)… E.Ovalı Nedim Ayhan Bozkurt-nükleer Tıp …Bir/iki sene önce Plazma da biyi bir yerdeydik TSK ortak oldu.” Yazdığı, karşı sayfasında, “Volkan Kap. TSK olarak vazgeçiyoruz der (önemli) (1)Onay gidecek (2)İsim değişecek (3)Plazma da TSK-Kızılay-Ercüment yıldız Çelik 29 Ağustos 2007 …:Arkadaşın yakın zamanda devlet yönetecek yıldız: 60 yıl sonra mı? Neriman aydın 28.08.2007” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “…Ben E.Ovalı yerimde olsaydım TSK’ni temsilen gelen V.Kaplama’ya güvenmemelik eder mıydınız?” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Hamza Demir (1) Mehmet Koçarslan –Tunceli doğ Raina ve Galatasaray adasının işletmesi- PKK ile işbirliğinde İstanbul’u ayakta tutanlardan biri (2) (Paşa) Halen görevde olan bir paşadan – Erdoğan Polat Irak’dan ABD doları getirerek Avro’ya dönüştürüp piyasaya sürüyorlar Paranın %20’sini de Mehmetçik Vakfına verildiğniden de bahsediyor. (3) Edirneli Albay- Oğlu ve gelini teğmen Tayyip Erdoğan hayranı TSK ndan rahatsızlık duyan Bu dönemde TSK nin üst düzeyinin emekli edilerek bunlar dan kurtulacakmış T.C. Devleti Bu 3 Tırı vramış, Bulgaristan’da basılan dolarları kaçak yollarla Türkiye’ye sokuyorlarmış” yazdığı,
-(1) adet bordo renkli üzerinde NOTES ibaresi bulunan ajanda içersinde; “ÖNEMLİ Yazan Ali ÖZOĞLU… Konu;Yargıya … istiklal mahkemelerinde … Mayıs 20-2005 Şifre Çözüldü S123 ali ÖZOĞLU …Ali özoğlu Belge S.125” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Bu mücadeleler uzun süreli yapılacağından… … Neriman Aydın Gaziosmanpaşa 16 Haziran 2005 (14:13)” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “İyi de olmuş, aksi halde… …Bu konudaki uyanıklığını devam ettirmesiyle… Neriman aydın 01 Temmuz 05 GOP” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Neriman Aydın adına DSİ’nin yanında Karayolları Genel Müdürlüğünün misafirhanesi Tel:415 89 00 Bayındırlık Şaban Özel Kalemi Müdürü Fatih Can Bey iki kişilik bir oda ayırttı. 0 538 328 87 00 (iki kişilik) yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “…ÖNEMLİ Türkiye Cumhuriyeti Devletinin idaresini elimize aldığımızda, 1995 yılında DYP-CHP ortak imzalı Gümrük Birliği antlaşmam nedeniyle Türkiye’ye Avrupa Birliği’nin Gümrük Birliği nedeniyle yapmaya söz verdiği bedeli ödememiş olması nedeniyle onların söz de Avrupa insan hakları mahkemesinde bir dizi davlaar açılacaktır. Devamı sayfasında, Benzeri davalar yurt içinde hem Devlet tarafından hem de tüzel kişiler tarafından açılacaktır. Zararı anlaşıldığında, idarecilerin tedbir almamaları haklarında dava açılmasını karara bağlayacak me… ve yapı kararı ile hesap sorulacaktır. Gerekli kanuni düzenlemeler yapılarak Türk … zararımıza sebep olan uygulama ve anlaşmalar ulusal ve uluslar arası ortamlarda tartışmaya ve hesap sormaya açılacaktır. 27 Mayıs 2005 Neriman Aydın 0 274-2164599Kamuran Demir” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “5 Haziran 2005 Ankara’da bir toplantı düzenleyelim Atatürk ve Din konulu konuşmacılar Mehmet Dumlu (Hz.) Metin Aydoğan Atilla İlhan Rauf Denktaş Şener ERUYGUR Kemal Aydın- Ara:Konser Kerkük Türkleri Abdurrahman Kızılay Cengiz Yucak H.B. Araz f… Meydan/ Stefan Bu toplantının alt yapısı hazırlayalım Hakan ve Neriman” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Kanun Teklif: Anlaşma yıl dönümlerinde öncelikle Türkiye’de Türkiye Cumhuriyeti Devleti nezdinde; sonra da ulus-devlet olan uluslar arası düzeyde kutlanmalı Bu vesile ile bir kanunu düzenleme yapılacak ve 1 gün resmi izin ile tarihe geçecek” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Kanun: Lozan antlaşması yıl dönümleri her yıl 1 gün resmi tatil ile yurt içinde yurtdışındaki temsilciliklerimizde… …etkinliklerle kutlanır. ANAYASA’YA KANUN MADDESİ OLARAK EKLENECEK” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “Turizm Bakanı Atilla Koç (2005-30 Haziran) (Kurtuluş Bayramı kafayı çekme bayramı… Benim başka görüşüm var. O tarihlerin birçoğu palavra zaten) gereği yapılmak üzere kayıtlarımıza geçmiştir. Kurtuluş törenlerinde sergilenen ÖNEMLİDİR temsili düşman gösterilerinin kaldırılmasının zamanı geldi Atilla KOÇ” yazdığı,
-(1) adet siyah renkli kareli ajanda içersinde; “Kütahya Öğretmen evi Ahmet Koyuncu Candan Eren (Mülkiye Başmüfettişi) Vali Yardımcısı Metin Bey 0505 466 51 01 Valilik konutuna yakın 0 274-223 62 49 Öğretmen evi İnanç bey” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Hakan EROĞLU Piyade Binbaşı 1. Hudut Tabur Komutanlığı Çaldıran/Van Cep : 0542-6457771 İş:0432-4122087 0432-412 24 87 0432-412 20 07 E-mail= hakaneroğlu23@mynet.com” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Sevgi Erenerol Necatibey cad. alipaşa Değirmen sk. No:2 Karaköy/İstanbul 0212 244 28 10 Bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın ve Halkla ilişkiler sorumlusu yazdığı, karşı sayfasında Merdan Gülen 0542 768 40 49…” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Sevgi Erenerol Necatibey cad. alipaşa Değirmen sk. No:2 Karaköy/İstanbul Bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın ve Halkla ilişkiler sorumlusu”, “Patrikhane Yunanistan’a 0212-521 91 11 523 18 18 0532-214 33 54 Bg:0212-523 18 30… …Av:Kemal Kerinçsiz 0532-214 3354 Ziraat ATM 5521 Garanti Bonus Sıf:7382 mus:6521262” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “0505 576 17 55 Behiye Vedat Yenerer İnfo@intermetajans.com” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “S. H. Danıştay 11. Daire üyesi Danıştay Başkanlığı 0 312 424 08 46 …0532-463 74 17 Sıhhıye-Ankara” yazdığı,

-Başka bir sayfasında; “Cumartesi günü Keçiören/İncirli Yunus Emre Kültür Merkezi Cumratesi (13:30) Cuma- Zara-hamının ailesinde kalacak Cuma/(Saliha) (DSİ) sosyal tesislerinde (19:30-20:00) (Selçuk) us şekilde Özel bir sohbet Cumartesi 13:30 Akşam:6:00 Kocatepe Camisi (0274-2239247) Kamuran Bey (Afyonlular evin) de Proğram (Cuma) için (Selçuk Bey’den bilgi) Mehmet Dumlu hz Ankara’da Zara hanımın annesinin evinde” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; M.H.- Cumhurbaşkanı olarak düşünülüyor” yazdığı,
-(1) adet siyah renkli karele ajanda içersinde; “Devletimizin yeniden sahibi olduğumuzda büyük Türk Milleti olarak yapacaklarımız 10 Temmuz 2005 Çankaya ile başlayıp Türkiye Büyük Millet meclisinin yeniden açılacağından, Anıtkabir özel defterine ilk ziyaret anında yazacaklarım ile devam ettiği, Büyük önder… …Neriman Aydın 12 Şubat 2004” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “ANAYASA Fertlerin… …hale getirilecektir” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Lozan antlaşmasının imza günü Türkiye de resmi tatil günü ilan edilecek… Neriman aydın 10 Temmuz 2005” yazdığı,

-Başka bir sayfasında: “Lozan Antlaşması, emperyalizm… 31 Ocak 2005 Çankaya Neriman Aydın” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Kanun Teklifi= Türkiye’deki Hıristiyanlar Türkiye’de bulunan ve kilise sahibi tüm dini görevliler (Hıristiyan-Yahudi) en kısa zamanda (Süre konulacak) … …Türk Ortadoks Kilisesi dışında …” “Tüm Jandarma il/İlçe komutanlıkları yetkilidir gereği millet adına Çankaya 8 Ocak 2005 Neriman Aydın Türkiye deki Hıristiyanlar Türk Ortadoks Kilisesi’ne bağlıdırlar. Aksi olanlar Türkiye’yi verilen sürede terk edeceklerdir. Hıristiyan Kilisesi olarak ülkemizde geçerli tek kilise ve otorite TÜRK ORTADOKS KİLİSESİDİR Çankaya, Neriman Aydın 10 Temmuz 2005” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “(*) Hıyaneti Vataniye Kanunu önce kanun olarak çıkarılacak, sonra Anayasa maddesi yapılacak …” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “ÖNEMLİ yapacaklarımızdan hiçbir ecnebinin hiçbir hıristiyanın özellikle hiçbir yahudinin ve masonun haberdar olmamasına azami özen ve titizlik gösterilecek MİLLİ EĞİTİM KANUN: …” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Kanun Çankaya 23 aralık 2005 Gizli Önerge:… kendisi vatandaşın ayağına gidecek” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “ANAYASA MADDESİ: Yabancılarla yapılan veya yapılacak anlaşma maddeleri Türk milletinin mutabakatı sağlanmadan TBMM’den geçirilmeyecek ve yürürlüğe giremeyecek …Neriman Aydın Çankaya 23 Aralık 2005” yazdığı,
-Başka bir sayfasında, “GİZLİ ÖNERGE VE GİZLİ OTURUM: Dışişleri Bakanlığı, iç işleri bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığının mevcut kadroları ile sosyal güvenceleriyle görevden el çektirilmeleri …Neriman Aydın 23 Aralık 2005 Çankaya yazdığı, devamında GİZLİ ÖNERGE VE GİZLİ OTURUM: Mustafa Kemal Atatürk’ün kabri ile ilgili notların” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “ÖNERGE AÇIK OTURUM: 10 Kasım 1938 esas alınarak geriye (başlangıç noktası alınarak) geriye dönük olmak üzeri …özür dilemelerin sağlanması ve bedeli ne ise onu ödemeleri” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “KANUN TEKLİFİ: Başta İstanbul olmak üzere… başlayıp bazı Büyükşehirlerin isimleri yazılıp nüfus yapısının” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “KANUN: Milli Güvenlik Genel Sekreterliği lav edilerek yeni baştan mason olmayan… …paylaşılacaktır 18 Şubat 2006 Neriman Aydın yazdığı, devamında KANUN: Devletimiz, Vatanımız ve Milletimizin aleyhine… …cezalandırılacaktır 18 Şubat 2006 Neriman Aydın” yazdığı,

-Başka bir sayfasında; “Kanun: Kozan-Dilekkaya köyü Sit alanı olduğundan aileler ev yapamadıklarında çocukları evlenememektedirler. …Eruygur paşa’ya bildirilecek” yazdığı,
-(1) adet kahve renkli kareli ajanda içersinde; “KANUN TEKLİFİ: Türk milleti nüfus kayıt işlemleri sırasında gerek nüfus kaydı düzenlemesinde, ve andından bu isimle yapılacak her tür vatandaşlık işlemlerinde çift isim alan vatandaşlarımız bu isimleri arasına nokta ve bu isimler kısaltma olarak kullanılmayacaktır…”yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “03 Mart 2006 Sevgi Erenerol, Ergun Poyraz, Tenzile Rüstemhanlı, Önder Bey, (Ercüment ovalı Mevltü Aydın 30 dak.) Saat 17:30’da 9:30’a kadar bir sohbet KEMAL ABİM TOPLANTIYA KATILAMADI, Antalya seyahati nedeniyle –Unutmadan konuşulanları kayda geçirmekteyim (1) Ergun Poyraz’ın en son sarfettiği cümlelerden başlamak istiyorum, Hayri B.Bey’in kendisini kazıkladığından Necip Bey’in kitaplarının trilyon liralar tuttuğundan, kendisine kazık atıldığından bahsetti. Bunları neden söyledi? Sevgi hanım Toplumsal Dönüşüm Yayınevinde neler oluyor insanlar (Hüseyin Mümtaz vs) kimseler paralarlını alamadılar Galiba devirler falan olmuş dedi Ergun Poyraz da bunun üzerine (O kadın devredildi dedi) (Hayri bey evden bile çıkmıyormuş) dedi” devamındaki sayfa da “(2) Paşalardan ve Türk ordusunun paşa …Yahudiler elinde olduğundan bahsedildi. –T.K, Y.B., E.Ö.-H.Ö.’ün akraba ve (dönme) Sabatyist-Yahudi olduklarından bahsedildi- …Bu fikirlerin ısrarlı sahibi Ergun Poyraz Ya şimdi E.Poryraz’ın bu düşüncesini yorumlamak istiyorum; Bu adam TSK’nın yardım ve korumasıyla kitap yazıyor, belgelere ulaşıyor, ama adam ordu aleyhinde propaganda ya ısrarla devam ediyor- Bu adam gerçekten Ordunun mu yoksa ordudaki din ağırlıklı kesimin mi yoksa ordudaki mason ağırlıklı kesimin mi emrinde?” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Sorular çok fazla şüphelerim yüksek boyutlarda. Bir de Kemal ağabeymin yanında konuşmadığı hususları o yokken bu KEMAL AĞABEYİMDEN KORKUYOR MU? Çekimi yok mu/ Bir diğer konu N.HABLEMİTOĞLU’nun çok yakın bir arkadaşı tarafından onu tanıyan biri tarafından öldürüldüğünü ifade etti, Sevgi hn. Da teyit etti. Bu konuda abimin düşüncelerini alalım Bir de hep o Yahudi bu mason falanca ermeni gibi bir muhabbet yapıldı, *Onun Yahudi bunun mason falancanın ermeni olmasını değiştiremeyeceğimize göre, biz Türk milletinin evlatları Devletimizi nasıl elde ederiz diye gayret ve çalışma yapmak zorundayız” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Sevgi hanım Tenzile Hanım Hariç Ergün Poyraz’ın düşünceleri ve kanaatim (köyümüze gidip silahımızla beklemek) şeklinde ortaya çıktı Ümitsiz … karamsar ve Türk milletinin, Türk milletinin gücü feraseti öz değer ve düşünceleri birşey sayılarak yok sayılarak ifadelerine devam etti E.Poyraz” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Önder Bey’in doktora öğrencilerinden biri yarbaymış Hoca bunu ele geçirince ver yansın ediyormuş Yarbayın Hoca’ya Generallerle ilgili söylemi: Hocam Paşalara siyaset deseki meclise kadar köpek gibi dört ayak üzerinde gideceksiniz Paşalar köpek gibi dört ayak giderken daha gerçekçi olsun diye tek ayaklarını kaldırıp yoldaki ağaçlara da çişlerini yaparak giderler” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Askeri Yüksek idare Mahkemesinde teblig tarihinden itibaren 60 gün içerisinde dava açılacak. (Yazı suretini bana gönderecek!) MSB dilekçeye cevap verecek! O dilekçe ile dava açılacak. Dava açıp kazananlar var. Cevabın sureti ile Balü abime gideceğim” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “KUVAYİI MİLLİYE O.OZANSOY KUVAYİ MİLLİYE ULUSAL GÜÇLER DERN. GEN.SEKRETERİ” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Kantal Kaymakamı D.A.Ş. İstiklal marşımızın ve Andımızın okunmasını yasaklamak istediği talep yazısı: 30.11.2004-966 sayılı yazı gereği günü geldiğinde yapılmak üzere Neriman Aydın 2 Eylül 2005” yazdığı,
-(1) adet kahve rengi kareli ajanda içersinde; “7.000 EUR 636 05 30 25.000 EUR 5.000 2.000 N.aydın 18.000 EUR…” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “S.17. Rabıt ve Kumandan ile Hasbihal …Çev’in başkanı ile ilgili Eruygur Paşa’ya uyarı –Yeni Hayat Dergisinde yazılarına son vermesi, yazılarını kitap haline getirmeli –Aslı Fethullahçı E.POYRAZ hizmet etti Türkan Salyan ÇEV Çağdaş yaşanı destekleme derneği Buzoğlu, H.B., H.Altaş Uygur Onur …Arkamızda Jand. Gen. Kom.” Yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Ayhan Küçükarslan Başbakanlık (müştarı) müşavir MHP kökenli- istihbarat tanışmanı yaparak Add’de kürkçülük yapanlara karşı değerlendirilecek. Atatürk Dil ve Tarih Yüksek Kurulu Başkanlığı Yurt içi ve Yurt dışı ilişkiler Daire Başkanlığında Şube Müdürü –hırsız-menfaatsiz-fedakar-“yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “A.Sırrı Pirimoğlu (Elektrik Elektronik San.) Erzurum Şb. Çek-sorgusu Her türlü demirbaş gelmesin rağmen teminat mektubu alamıyor. İrfan Bey’e bilidirilecek (Hümettin-)…”yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Yapılacak ve yapılacak olan faaliyetlerimizde öncelik büyük İsrail devletinin kurulması projesinde olmalıdır. Bizler şimdiye kadar hiçbir oyunu kaybetmedik ve asla kaybetmeyeceğiz Çünkü bizler yahudiyiz masonuz…. (Ali Özoğlu Şifre çözüldü. S.35” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Karadeniz Teknik Üniversitesinden gelen şikayet edilen Ercüment Ovalı şikayet eden Tahsin kopuz, mağdur Erdal kopuz luzumu muhakeme olmadığına ilişkin kararın denetimi Danıştay 1. Daire Talebimize dosyamıza gayri kanuni bir müdahalenin olmasıdır. Dosyamızın zalimce sonuçlanması konusudur. Dosyamıza gayri kanunu bir müdahale olmasını önlemek Selçuk Handu” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Mehmet Dumlu (hz) ile irtibata geçilecek konu ve konuk için Erol Dereci ve eşi Zara ve eşi İbrahim Erkal+…Konuklar Şener Eruygur, Ali Özoğlu konuk” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Ahmed Ahmedov ile sazlı semaver Hoca M.Dumlu Konu+Türkçe … Ercüment Ovalı … Banu Avar” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Hoca M.Dumlu’nun düşünceleri ve önerileri alınacak Zara ile ilgili düet için görüş sorulacak yazı yazılacak Şener Eruygur, Ali Özoğlu konuk” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Sn. Org.Hurşit Tolon 1. Ordu Komutanı Sn. Tolon Emperyalist emrindeki… …hizmetinizden” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “18 Ekim 2005 (12:44) maalesef kaleler tek tek düşüyor düşürülüyor Arkadaşımızın kardinalin adamları ile görüştüğü ve bir takım ekonomik teklifler aldığı konusunda ciddi duyumlar almış ama inanmamıştım. Çok üzgünüm saygılar Cengiz Yücak Cengiz Bey bahsettiğimiz arkadaşımız Hayri Bey mi? 18.10.2005 Neriman Aydın Maalesef Cengiz Yücak (12:48) Beni bağışlayın inanmakta zorlandım. Önemli değil Mustafa Kemal de hep yalnızdı Biz onun evlatları beraber başarırız dedik” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “İstanbul düştüyse Ankara var Siz varsınız, siz Biz olacağız vatan Türk’ün devlet Türk’ün Biz de bir gün nutuk yazarmıyız? İhanet edenleri ve korkup kaçanları sevgiler Neriman Aydın 18.10.2005 Kemalizmle kalkıyorum. Lakin bizimkiler de vatan evlatlarına sahip çıkamamakta ve çil yavrusu haline dönüşmelerine adeta seyirci kalmaktalar. Cengiz Yucak (13:07) 18.10.2005 Savunduğu cepheyi asla terk etmeyecek olan Türk çocuklarını korumak ve emirlerini almak zorunda kalacaklar” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Bugün bizden haberi olmayanları tanrı Türkü zaferle buluşturuncaya kadar mücadeleye ant içtik seviler 18.10.2005 Neriman Aydın Ergun Poyraz Kemal Yavuz paşadan sonra şimi de yekta Güngör Özden hakkında karalayıcı bir kitap hazırlıyormuş! Bu doğru bir eylem mi? Bizler bu olayı nasıl değerlendirmeliyiz? İzahatlarına ihtiyacım var Kemal hocama ve sizlere saygılar 18.10.2005 (22:18) Cengiz Yucak” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “yarın sizi bilgilendirelim Kahraman Türk sevgilerimizle Neriman aydın 18.10.2005 üzücü olan ve de kafamı karıştıran bu şahsın halen bizlerin safında ve korunuyor olması H.Beye yaptığı haksızlıklar ve hakaretler için dün bu şahsa şerefsiz diyen bir zat bugün yeni kitabı için katkı sunuyor, ama aynı katkıcı zat yayıncımızın kayıp gitmesine seyirci kaldı! Cengiz Yücak 18.10.05 (22.48)” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Feridun Öncel ->(bu şahıs suç örgütü lideri Sedat PEKER ve adamlarına yönelik KELEBEK operasyonunda gözaltına alınmıştır) Başkent iktisatçılar Derneği Başkanı” yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Salı-Cuma 1 Mayıs 18:00-21:00 arası… …Şili Devlet Başkanı’na Sanriago Valisine Belediye Başkanına mektup yazılacak…”yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “A.Türkiye de kilise inşaatlarıyla ilgili kısıtlamalar-? Hıristiyan ve kilise sayımı? Sevgi Hanım aranacak-…”yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “417 51 90- 2742 Hakan Bayraktar Bayramlık/Yüzb. Harp okulunun kantini özel girişimciye açılıyor. İçinde bir de kitaplık ver kitap satış bölümü harp okulu öğrenci sayısı (4000 bin) hem kantin hizmeti hem de kitap satışı yapabilecek. (işletme esasları ve bedel için Hakan Bayramlık (Yüzb) ile görüşülecek) (Yrb) Adem Acarlı haber verdi” yazdığı,
-(1) adet siyah renkli üzerinde herhangi bir ibare bulunmayan kareli ajanda içersinde; “(E.Org. M.Şener Eruygur) yazdığı,
-Başka bir sayfasında; “Kanun :15 Eyülden 30 Mayıs’a kadar gerek (kamu) devlet dairelerinde gerekse özel girişimde Cuma günleri öğlen tatili 11:30 ile 14.00 arası olup Cuma günü mesai saait bitimi:16:30’dur …Neriman Aydın 05 Ağustos 2006 Çankaya” yazdığı, bu şeklide kanunlar üzerinde değiştirmeler düşünüldüğü,
-Başka bir sayfasında; “Org. Fevzi Türkeri Org. (E) M.Şener Eruygur /Kitap 0216-345 28 07 Cengiz Yıldırım 223 00 16 Vahdettin Gerecek: 456 20 50 Fenerbahçe Orduevi Fenerbahçe korumalı konutları Fenerbahçe/İstanbul” yazdığı tespit edilmiştir.
Şüpheli Neriman AYDIN’ ın 14.01.2005 tarihli mektubunda ise; “Sayın B., daha fazla zamanınızı almak istemiyoruz, düşüncemiz odur ki her üç ayda bir Kurmay Heyet olarak bir araya gelip hadiseleri, kat edilen yolları, yapılması gerekenleri görüşmemiz ve bunları zabta geçirmemiz geleceğe dair yolumuz için son derece faydalı olacaktır diye düşünüyoruz. (Bu şahsi düşüncemdir, henüz Sayın Kemal Aydın Beye söylemedim, şu anda mektubu yazarken aklıma geldiği için Sizinle paylaşmak istedim)” yazdığı,
Neriman AYDIN isimli şahsa ait, LENAVO marka Diz Üstü Bilgisayar içerisinden çıkan, Toshiba marka ve 36091775T seri numaralı hard disk’te “Belge11.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; Neriman AYDIN adıyla yazılan Mehmet D. isimli şahsın tanıtıldığı ve övücü beyanların yer aldığı 10.08.2007 tarihli belgenin bulunduğu,
“Belge 8.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; Sazlı Semaver isimli bir programa katılacak olan şüpheliler Mehmet Şener ERUYGUR, Ercüment OVALI, Ali ÖZOĞLU nunda aralarında bulunduğu şahıslar ve konuşulacak konular ile ilgili notların yazılı olduğu,
“emreçelebi.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “Harbiye ruhunu Harbıyede gecırdıgım 4 yıl boyunca goremedım ..”“Harbıyelılerın MUSTAFA KEMAL'den sonra örnek alabilecek en yakın unsuru bence bölük komutanının davranışlarıdır. Şu zamana kadar benım ornek alabilecegim komutanım olmadı. sebebi ise bölük komutanlarının harp okuluna gonderılırken kısılıklerınden cok alaverelerle yaptıkları karıyerlerı olmasıdır..” “Her gelen komutan (okul k.) Harp Okulundakı sıstemde degıssıklık yapıyor. Dolayısıyla Harbıyelıler neyın dogru neyın yanlıs oldugunu degerlendıremıyor. Yaptıklarınıda inanarak degıl yapmak için yapıyorlar.” şeklinde beyanlarının yer aldığı,
“harbiye.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “Hepimiz Kemaliz,Hepimiz Türk’üz” Yürüyüş Kararı sayılamadığı Harbiye’nin yetiştirdiği Teğmen de nasıl bir komutan olmaktadır yada olacaktır, takdiri Yüksek Makamlarınıza bırakıyoruz.” “Yüksek Lisans ve Doktora Tezlerini tavukçuluk, arıcılık , su ürünleri üzerinde yaparak nasıl bir Harbiye eğitimi aldığının trajikomik örneklerini sunmaktadır…” şeklinde beyanların yer aldığı,
“mali.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; “…Hepimiz Kemaliz Hepimiz Türküz yürüyüş kararı izne tabidir. Normal olan Türk diline saygı neredeyse takdir konusu halini almıştır. Üst rütbedeki birçok komutan Atatürk adını ağzına almamaktadırlar…Askeri eğitim birçoğu kalıplaşmış, zamanı geçmiş, günümüzün ihtiyaçlarından uzak programlardan oluşmakta ayrılan zaman verimli geçmemektedir...Harbiyede korku kültürü lider yetiştiremez, liderliğini ispat etmiş çok yönlü komutanlar Harbiye de bulunmalıdır… Taburumuzdaki kimi kurmay subayımız ise bizlerin onur ve şerefini ufacık bile olsun düşünmeyerek bizlere karşı hakaret dolu sözler sarf edebilmekte Harbiyelileri geliştirmektense kendi bireysel çıkarları için her türlü fedakarlığı yapmakta olup Harbiyelilere sürekli onur kırıcı cezalar vermektedir...Verilen konferanslara harbiyelilerin ilgisi! Videoda nettir. Bunda yoğun programlarda savrulmalarının da etkisi vardır.” İfadelerinin bulunduğu,
“konferansta uyuyan harbiyeliler.DAT” isimli video dosyası içerisinde; Harp Okulu öğrencilerinin konferanslarda uyurken çekilen görüntülerin bulunduğu, görüntü kaydının “mali.doc” isimli belgede Kara Harp Okulunun eğitim sistemi hakkında ileri sürülen iddiaları doğrulamak için çekildiği,
“NER 2 1.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; Neriman AYDIN isimli şahsa değişik tarihlerde gelen ve gönderilen epostalar, mektuplar ve farklı konularla ilgili açık kaynaklardan alınan belgelerin yer aldığı, belgenin tamamının 134 sayfadan ibaret olduğu, söz konusu belgede;
-Neriman AYDIN adıyla 12.10.2004 tarihli Hayri B. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Sayın B., malumlarınız olduğu üzere, her türlü elektronik haberleşmemiz kolaylıkla takip edilmektedir. Bu nedenle telefonda ayrıntılı soramadığım için bağışlayınız.
Jand. Korg.İbrahim A. ve Jan.Korg.Mehmet Ç. ile ilgili olarak Şener ERUYGUR Paşanın onayını ya da yardımlarını talep edebilmemiz için, geçerli bir mesnedimizin olması gerekmektedir. Konuyla ilgili bana yönelteceği sorulara olumlu, dayanağı olan ve ne için olduğunu anlatabilmem için bilgi sahibi olmam gerekmektedir. Sizce bir mahsuru yoksa beni aydınlatmanızı rica ediyorum Sizden. Ancak bu şekilde etkili sonuç almayı sağlayabiliriz. Aksi taktirde kendisinden nasıl yardım talebinde bulabileceğimi düşünmekteyim ve işin içinden çıkmakta zorlanmaktayım… KIRMIZI BEYAZ da çalışan kızımız Fatma ile henüz yüz yüze bir görüşme yapamadım, çünkü babası dışarı çıkmasına izin vermemekte, telefon görüşmesinin tehlikeli olabileceği ve aramızda sır kalması gereken bazı hadiselerden karşı tarafın istifade etmemesi için bu konuda çok geciktiğim için özür diliyorum….”şeklinde beyanların yer aldığı,
- Neriman Aydın adıyla 03.05.2005 tarihli Erdoğan K. isimli şahsa hitaben yazılan e postada; “Cihan P. döneminde Yurtdışı görevi yaptım, döndüğümde ünvanlarım verilmediğinden, Bankanın yükselme sınavlarına çağrılarını red ettim... Ben bir Türk'üm....... Mesleğimle ilgili özellikle Bankamızın satılmaması konusunda ASIL DEVLETİMİZ (TSK) nezdinde önemli çalışmalara katılmaktayım... (Bu bir sırdır..Size saklı kalsın)...” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla Erdoğan isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “… inanıyorum ki Devletimin ve Vatanımın geleceğinde söz sahibi, etkin bir görevin sahibiyim... Tanrı yardımcımız olsun...NOT: Size yazdıklarımı ve Sizinle paylaştıklarımı okuduktan sonra lütfen Bilgisayarınızdan kalıcı olarak siliniz... İsterseniz saklamak için döküm alabilirsiniz... dostlarınızla paylaşabilirsiniz ... amaa Ama bilgisayarınızda tutmamanızı istirham ediyorum... Bu talebim önemlidir Değerli Türk...Teşekkür ederim...” şeklinde beyanların yer aldığı,
“NER 8.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; Neriman AYDIN isimli şahsın değişik tarihlerde birden çok şahsa yazmış olduğu mektupların bulunduğu, belgenin tamamının 226 sayfadan ibaret olduğu,
-Neriman AYDIN adıyla 11.07.2003 tarihli Sevgi ERENEROL isimli şahsa hitaben yazılan mektupta;“…kısaca ali Türkiye Cumhuriyeti Devleti için duyduğumuz endişelerin ortak oluşunda Türk Ortadoks Kilisesi temsilcisi olarak göstermiş olduğunuz mücadeleyi şahsım, necip Türk Milleti ve büyük Türk Mustafa Kemal Atatürk adına takdir ve şükranlarımızla karşılıyor, mücadelenizin uyanmakta olan Türk Milletinin gözünden kaçmadığını ifade ediyor, sizleri tebrik ediyor, teşekkürlerimi sunuyor huzurlarınızda saygıyla eğiliyorum…Sayın Erenerol, Türk Milleti olarak ikinci bir kurtuluş mücadelesi başlatmak zorunda kalacağımızı hiç düşünmemiştik doğrusu… Vatanımız ve devletimiz işgal altındadır. Türk Milletinin birlik olma mecburiyeti vardır… Türk Milletini yeniden bağımsız yapacağımız mücadele günlerinde buluşmak üzere Türkün Tanrısı Sizi korusun.” şeklinde beyanların yer aldığı,
- Neriman AYDIN adıyla 23.07.2003 tarihli Hüseyin M. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Sayın Mümtaz, Vatanımız ve Devletimiz işgal altında, Milletimiz ise sömürgedir. Türk Milletinin birlik olma mecburiyeti vardır…gereğini yapmak üzere ayağa kalktığımızı ifade ediyorum...Türk Ordusunun kıymetli mensubu Sayın M., …Türk Milletinin yapacağı ikinci kurtuluş mücadelesinde Türk Milleti ile birlikte olmanızı ümit ederken, emekleriniz için teşekkür ediyor huzurlarınızda saygıyla eğiliyorum.” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 29.09.2003 tarihli Nuh Mete Y. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Sayın Y., …yerli işbirlikçilerin bu sömürü sürecini hızlandırmaktaki emeklerinin karşılığını, Türk Milleti olarak yapacağımız 150 likler değil, 15 binlik listelerde değerlendirmek üzere örgütlenme ve bir araya gelme zamanıdır… ali Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve Türk Ülkesi Türkiye’yi yeniden bağımsız kılacak büyük mücadele günlerinde birlikte olmayı ve yeniden kurmak zorunda kalacağımız Türk İstiklal Mahkemelerinde Sizi Savcı olarak görmeyi diliyoruz.” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 27.08.2003 tarihli Jandarma Genel Komutanlığı Yrb. Müfit isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “İRAN İSLAM CUMHURİYETİ sınırları içerisindeki Güney Azerbaycan Türklerinin ABD’de yaşayan ve bu ülke vatandaşı olan sürgündeki Türk Lideri MAHMUT ALİ ÇÖHREGANLI, bu sabah eşi ve çocuğu ile ziyaret için geldiği Ülkemizde, İstanbul’da Ülkemize giriş izinleri bulunduğu halde eşi ve çocuğu sınır dışı edilmek üzere Türk Emniyet Birimlerince gözaltına alınmışlardır. Değerli Komutan Org.Şener Eruygur’un “Bildiklerinizi bize her zaman ulaştırabilirsiniz” cümlesinden hareketle…konuyla ilgili yardımlarınızı Türk Tarihi ve Türk Milleti minnetle hatırlayacaktır.” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 19.08.2003 tarihli Bilgi notu başlıklı alt kısmında “paşa ile yapılan görüşmeye hatırlatma notu” ifadesi yer alan notta; “Bu, Türk Milleti ile Türk Ordusunun 65 yıl aradan sonra ilk buluşması, Türk Tarihinin bu anlardan hoş bir gülümseme ile bahsedeceği inancındayım. Sanırım daha önce ne Siz Türk Silahlı Kuvvetleri ne de Biz Türk Milleti hazırdık… Benim Ülkemde toplumun hemen her kesiminden kendisine hizmet eden, kendisine mensup olduğu ülkesinden daha bağlı insan yetiştiren ABD’ye ve AB ülkelerine karşı; Siz asli unsur Türk Soyunu ülkemiz için, devletimiz için ayakta ve hayatta tutmayı başaramadınız. Değerli Büyüğüm, Biz 65 yıldır Sizi bekliyoruz.... Ama ortada yoksunuz... Yolumuz ölmek ve öldürmek ihtimalleriyle doludur. Bu tehlikeyi Biz göze aldık, Siz de alıyorsanız başlayalım deriz …Değerli büyüğüm Türk Milleti gerçekleri ve gerçek olmayanları bilmektedir. Farklı düşünüyorsanız bu düşüncenizden vazgeçmenizi tavsiye ederiz. 150 likler listeleri hazırlayan Türk Milleti, 150 binlikler, 15 milyonluklar listeleri de hazırlayabilecek idrak ve şuurdadır” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 14.10.2003 tarihli Jandarma Genel Komutanı Org. Şener ERUYGUR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Değerli Büyüyüm, işbirlikçi siyasi kadroların sömürge anlaşmalarına parti adı fark etmeksizin korkusuzca, uyarı şeklindeki beyanlarınıza rağmen hiç çekinmeksizin imza atmalarını Siz Türk Silahlı Kuvvetlerinin her seferinde “Türk Silahlı Kuvvetleri AB’ne karşı değildir” sözlerinde buldukları cesarette ararız. Bu şekildeki ifadelerinizi Türk Milleti olarak koyacak yer bulamadığımızı itiraf etmeliyim. Çünkü Türk Ulusu bu şekildeki sözlerinizle “demek ki korkulacak bir durum yoktur rehavetine ve yanılgısına” kapılmakta ve ihanetleri 65 yıldır ispatlanmış biri diğerini aratmayan soysuzlara desteklerini sürdürmeğe devam etmektedirler. Paşam, Başkent Ankara’da Karanfil Sokakta, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı-Sahil Güvenlik Komutanlığı binasının tam karşısındaki Eyüboğlu Otelde, Otel sahibinden misafirlerine kadar günün 24 saati Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti aleyhine azınlık ruhlu, molla zihniyetli kafalar tarafından inanılmaz bir propaganda yapılarak kitleler etki altına alınmakta ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin dayanak noktası inceltilerek altı oyulmaktadır. Türk Milletinin gözleri önünde bölücülük, Türk Silahlı Kuvvetleri, Mustafa Kemal Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti düşmanlığı yapılmaktadır. Türk Milleti henüz bu ihanete ve şer odaklarına karşı koyacak güçte, uyanıklık ve duyarlılıkta değildir…Paşam, Birlik Mahallesi, 14. Sokak, 11 nolu konut Doğu illerimizden bir Şahıs, İşadamı ve Siyasetçiye ait olup, İlçi İnşaat tüzel kişiliği altında faaliyet göstermektedir. PKK-Kadek terör örgütü ile ilişkisinden başlamak üzere uyuşturucu kaçakçılığına kadar Türk Milleti, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk Silahlı Kuvvetleri aleyhine bölücü faaliyetlerde bulunduklarını, terör örgütü elemanlarına yardım ve yataklık yaptıklarını tahmin ediyoruz. Konuta girip çıkan insan sayısı bir hayli fazla olup, çoğunluğunu Doğu ve Güneydoğu Anadolu kökenli vatandaşlarımız oluşturmaktadır. Gelip gidenlerden bazılarının asker kıyafeti taşıdıkları malumlarımız olup, asker üniforması ile konuta girenler dışarı sivil olarak çıkmaktalar, konuta gelip giden insanların sokaktaki davranışları ile bindikleri son model otomobiller duyarlı her vatandaşın dikkatini çekebilecek boyutlardadır…Bu tür girişimlerinizin Ulusal Güçlerin bir araya gelmesinde büyük katkıları olacağı inancını taşımaktayız. Bu ailelerin ve aşiretlerin, işbirlikçi ve satılmış mevcut siyasi partilere yönlenmelerine ve emperyalist ülkeler güdümünde çeşitli yollarla istismar edilmelerine yol açan tutumlar karşısında Türk Milletini ve Türk Devletini temsilen Devletimizin yegane teminatı Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve değerli komutanlarının bu boşluğu doldurmasını beklemek bunca ihanetten sonra hakkımız diye düşünüyoruz. Türk Ulusunun Milli olan her kafasından faydalanmanızı bekliyoruz….Türk Ulusu olarak amacımız zamansız harekete geçmemek, ama geç de kalmış olmamaktır. Örgütlenmemizde ve uyanmamızda bize katkıları olacak yegane milli güç Siz Türk Silahlı Kuvvetleri’nin olduğuna inanıyoruz. Türk Milleti bu konuda ısrar etmektedir Paşam. Plan ve program yapma, karşı düşünce üretme ve bu düşünceleri icraata dönüştürme zamanıdır. Tek bir sömürge anlaşmasının imzalanmasını ve yürürlüğe girmesini, hiç edilen tek bir Kamu kurumunun satışını durduramadığınız, durduramayacağınız içindir ki, tam bağımsızlığımızı kaybetmiş bulunuyoruz. Bu konudaki ihmalkarlıklarınızın devam etmemesi için acilen tedbir almanızı bekliyoruz. Durdurmak için kafalar koparılması gerekiyorsa, o da yapılmalıdır. Türk Ulusunun düşünceleridir. .. Türk yurdunda Türk ulusuna yakışır bir hayat istememizi bize çok görmeyeceğinizi ümit ediyor ve biz Türk Milletine gizli öncülük görevinizi yerine getirmenizi bekliyoruz. İzninizle; Vasiyet gayet açıktır, gereğini yapmak üzere Sizi bekliyoruz.” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 10.10.2003 tarihli Veli Küçük isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Paşam, 65 yıldır ihanette sınır tanımayan 65 yıllık Ankara Hükümetlerinden aksi bir tavır ve davranış beklememiz Türk ulusu olarak gaflette olduğumuzu gösterir. Bunun bilincindeyiz. Türk Ulusu olarak bütün beklentilerimiz Türk Silahlı Kuvvetlerinin yapacaklarına yöneliktir….Bizi yanıltan Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihanette sınır tanımayanlar üzerinde etkin ve etkili olamama duruşudur.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 05.03.2004 tarihli Jandarma Genel Komutanı Org. Şener ERUYGUR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Değerli Büyüğüm, 2003 Ağustos ayında şahsımı kabulünüzde Yüksek Makamlarınıza bir iki cümle ile açıklamaya çalıştığım, tedbir alabileceğiniz düşüncesiyle, özellikle Devlet-Millet ve Ülke güvenliğimizle doğrudan alakalı olan, şahsınızda Türk Silahlı Kuvvetlerinin birçok bilgi ve belgeye kolaylıkla ulaşabileceği konuyu ayrıntılı olarak bir kez daha Asıl Ellere iletmenin bir Türk Evladı olarak görevim olduğu inancındayım…Türk Ulusu bu konuda endişelidir Paşam. Bir tarikat sapığının henüz Başbakan değilken bile Kıbrıs’ı, Kıta Sahanlığını, Ermenistan, Kürdistan tavizlerini emperyalist babalarına söz vermiş icraatlarının yanında, Menderes’in yaptıkları solda sıfır kalmaktadır. Kaybettikten sonra kelle alınması Kıbrıs’ı geri getirmeyecektir Paşam. Türk Ulusunun düşünceleridir. Türk Ulusuna açıklamalarınızda, endişelerinizde dış merkezlerin saldırılarını, yerli maşaların azgınlıklarını göğüsleyebilecek güçte olduğunuza şüphemiz yoktur. En önemlisi Türk Ulusu emrinizdedir Paşam. Kıbrıs’ı ilhak ettiğinizi açıklamazsanız ilk cephemiz düşmüş olacak ve arkası çorap söküğü gibi gelecektir…Bunu durdurun Paşam, lütfen durdurun..” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 10.11.2003 tarihli Sinan AYGÜN isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…Ulusal güçlerin birlikte hareketi kaçınılmazdır, yardımlarınızın önemini ve anlamını Türk Tarihi altın sayfaları arasında sonsuza kadar saklayacaktır Sayın Başkan..”şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 08.01.2004 tarihli Hayri B. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…hizmetlerinizin yeniden elde edeceğimiz ikinci bağımsızlık mücadelemizi anlatan tarih sayfalarındaki yerini alacağını ifade etmek istiyorum…” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 10.02.2004 tarihli Metin A. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “.. Türkeli Dergisi ile ilgili Kemal Ağabeyimin yapmış olduğu araştırmada; Taner Ünal’ın Sizin de bahsettiğiniz üzere MHP kökenli olduğu, kooperatifçilik yapmış olduğu, hatta MHP nin son kongresinde aday olduğu, pek düzgün olmayan bir geçmişi ile bilindiği gibi verilere ulaşılmıştır…(Kemal ağabeyimin ve Sizlerin) her ikinizin de takip edildiği ve telefonlarınızın dinlendiği gerçeğini göz ardı etmememiz ve sürekli uyanık ve tedbirli olmamız gerektiğinden Sizlere konuyu belge geçer yolu ile iletmeyi uygun gördük. Hatta birkaç yıl sonra Çankaya’da yükselen bir ateş ve tüten bir duman görürseniz, sakın şaşırmayınız... O bağımsızlığımızın dünyaya duyurulması kutlamalarının işareti olacaktır, o ateşi yakmak için sabırsızlanıyoruz.” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 18.03.2004 tarihli Hayri B. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…geçen hafta sonu Jandarma Genel Komutanlığın’da Paşa’nın emriyle bir toplantıya çağrıldım... konuşulan ve paylaşılan konuları ancak karşılaştığımızda Size aktarabilirim.” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 21.04.2004 tarihli Jd.Kd.Albay Cengiz Y. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Ziraat Bankası Dış İşlemler Operasyon Daire Başkanı Güner A Beye malum konudan Türk Silahlı Kuvvetlerinin uzun zamandır haberdar olduğunu, bu vesile ile Türk Ulusunun Devleti ile birlikte ayakta kalabilmesi için her bir bireyin katkısının vazgeçilmez olacağını, malum konudan tarafım sayesinde değil de, Türk Silahlı Kuvvetlerinin bizzat haberdar olduğunu hissettirmenizi, bu bilgilere dünya durdukça ulaşmanın geleneksel Türk Devleti bekasının bir gereği olduğunu Batılı Ülkeler Almanya, Fransa, İngiltere örnekleri vererek ifade etmenizi, bu konuyu Batılı ülkelerde Mali Polisin yaptığını, ülkemizde her kurumun Siyasi iktidarlar elinde istismar edilmesi nedeniyle ülkemiz bakımından hayati öneme haiz bu ve benzeri konuların Türk Silahlı Kuvvetlerine kaldığını belirtmenizi, Albayım özellikle bu bilgilere ulaşmak için Mahkeme Kararı çıkartmak gibi bir çözüm şeklinden asla bahsetmemenizi, bu hak ve yetkilerin Devletimizin Kurulduğu gün Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türk Ordusuna verildiğini belirtmenizi,
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin her bilgi ve belgeye istediği anda ulaşmasının Devletimizin günümüzde getirildiği durum nedeniyle önemli olduğunu, Türk Ulusunun Türk Silahlı Kuvvetlerine güvendiğini ancak katkılarının beklendiğini ifade etmenizi önemle istirham ediyorum…“Not: Albayım toplantıdan önce Güner Arslan ve konuyla ilgili düşüncelerimi öğrenmek konusunda emrinize amadeyim. Dahili telefonumdan rahat konuşma imkanım bulunmaktadır.” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 20.07.2004 tarihli M. Şener ERUYGUR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…Türk Ulusuna Bildirge niteliği taşıyacak bir Gazetenin acil olarak ihtiyacımız olduğunu belirtmek isterim. …Söz konusu Gazeteye gönüllü olarak ve bundan büyük bir haz duyarak makale verecek Ulusalcı araştırmacı yazarlarımızın artık var olduğunu bilmek büyük bir imkan olup, Türk Ulusunu uyandırmak yolunda önemli mesafeler aldıracağı, siyonist emperyalistlerin Türk Ulusuna kolay kolay etki edemeyeceklerini, Türk Ulusunun uyandırılma süresini kısaltacağı düşüncelerini taşımaktayız. Paşam, bu konuyla ilgili olarak Türk Ulusunun ve Türkiye Cumhuriyetinin geleceği için yapacağınız hizmetin Türk Ulusunun bir an evvel yönetimde hakim olmasına imkanlar, fırsatlar hazırlayacağı muhakkaktır... Türk Ulusunu emperyalist, siyonist AB ve ABD ye sömürge yapmaya yemin etmiş siyasi zihniyetlere bu gazete ile ya da bir TV kanalı ile Türk Ulusunun layık göreceği tokatı atma fırsatı doğacak ve Türk Ordusunu yıpratacak bir ihtilale gerek kalmayacaktır düşüncesindeyiz. Çünkü bu kez yapacağınız bir ihtilalin Ulusal Tam Bağımsızlıktan, Ulus Devlet varlığımızdan yana olmasını, Vatan ve Devlet hainlerinin ise kafalarını almasını bekleriz… Candan E. bir Türk çocuğudur, günümüz İstanbul Valisi ve Devletimin en tepesindeki diğer bir çok zevat gibi Süryani değildir. Bunun için de korunmasını, kollanmasını beklemenin hakkımız olduğunu bilmenizi isteriz. … Türk Ulusunun Devlet kadrolarından bir bir tasfiyesine ve öldürülmelerine dur demek zamanı gelmedi mi Paşam ? Siyonist emperyalistler ve işbirlikçileri tarafından öldürüldüklerinden sonra mı kendilerine selam duracaksınız…? Onlar hayatta iken kendilerine ulaşmanızın anlamı, ehemmiyeti, öldürüldükten sonraki milyonlarca selama bedel diye düşünüyoruz Paşam….Değerli Büyüğüm, 30 Ağustos’da Orgenerallikteki sürenizin dolduğunu biliyoruz. …Temenni ederiz ki zati âlinizden boşalacak Makama emperyalistlerin emrinde olmayacak değerli bir Türk Subayının Sizi aratmaksızın gelmesi ve Sizin kadar Türk Ulusuna güven vermesidir. Acaba böyle mi olacak diye endişelerimizi zati alinize iletmek, Sizinle paylaştığımız düşünce ve tespitlerimizi kendileri ile de paylaşıp paylaşamayacağımızı bilmek ve sormak isteriz.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 17.08.2004 tarihli M. Şener ERUYGUR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Paşam, emirleriniz üzerine komutanlığınız yetkililerinden Alb. Cengiz Y. Sayın Candan E. ile irtibata geçmişlerdir. ..söz konusu Mahkemelerin davaları bir an önce sonlandırmalarında Komutanlığınız Adli Müşavirlerinin Mahkeme Başkanları ile “Sayın Candan E.’in Bakanlıktaki görevine devamının sağlanması” şeklinde yapacakları görüşmelerin zaten haklı olduğu Dava kararlarının hızlandırılması bakımından olumlu sonuç alınmasında etkili olacağını düşünmektedirler. Sayın Candan E.’in Komutanlık Yetkililerinizin de dinledikleri üzere inanılmaz ölçüde bilgilere sahip olduğu düşünülürse, Bakanlıkta kalmasının sağlanmasının Asıl Devletimiz açısından fayda temin edeceğini ifade etmişlerdir…Konuyu Yüksek Makamlarınıza iletmenin gereğine inanmaktayım Paşam. Sayın Candan E.’in Ankara’da bulunması ASIL Devletimizin menfaatleri için önemlidir, vazgeçilmezdir.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 18.08.2004 tarihli J.Kd.Albay Cengiz Y. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…söz konusu Mahkemelerin davaları bir an önce sonlandırmalarında Komutanlığınız Adli Müşavirlerinin Mahkeme Başkanları ile “Sayın Candan E.’in Bakanlıktaki görevine devamının sağlanması” şeklinde yapacakları görüşmelerin zaten haklı olduğu Dava kararlarının hızlandırılması bakımından olumlu sonuç alınmasında etkili olacağını düşünmektedirler…Not: Albayım, konuyla ilgili aynı bilgiyi içeren bir notu Paşa’ya iletilmek ve bilgilenmesini sağlamak üzere Yaveri Yarbay Müfit Beyin odasındaki faksa da geçtim” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 18.08.2004 tarihli J.Kd.Albay Cengiz Y. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; ““Albayım, Sizleri aciliyetinden ve ehemmiyetinden haberdar ettiğim Sayın Candan E. beyin T. C. ANKARA 11.İdare Mahkemesinde açılmış bulunan 2003/1001 Disiplin Cezası ile ilgili dava 2004/256 nolu kararla Sayın Candan E. lehine sonuçlanmış bulunmaktadır…söz konusu dava mesnet tutularak yine Ankara 11.İdare Mahkemesinde açılan “Zonguldak Vali Yardımcılığına tayin konulu 2004/2001 sayılı ikinci davanın da Sayın Candan E. lehine sonuçlanmasına bu davanın dayanak ve örnek teşkil edeceği hususunu bilgilerinize arz eder …Candan E.in Ankara’daki görevinde kalması için ikinci davada yardımlarınızı beklediğimizi belirtiyorum…” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 06.09.2004 tarihli M. Şener ERUYGUR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Paşam, Sizleri, Yüksek Makamlarınızı hayati aciliyetinden ve ehemmiyetinden haberdar ettiğim Mülkiye Baş Müfettişi, Sayın Candan E. Beyin, Ankara 11.İdare Mahkemesinde 2003/1001 Disiplin Cezası ile ilgili açılmış bulunan dava, 2004/256 nolu kararla Sayın Candan E. Beyin lehine sonuçlanmış bulunmaktadır. … söz konusu dava mesnet tutularak yine Ankara 11.İdare Mahkemesinde açılan “Zonguldak Vali Yardımcılığına tayin konulu 2004/2001 sayılı ikinci davanın da, bu durumda Sayın Candan E.Beyin lehine sonuçlanmasına dayanak teşkil edeceği hususunu bilgilerinize arz ediyor…Yüksek Makamlarınızın malumları olduğu üzere, Sayın Candan E.’in Ankara’da Mülkiye Başmüfettişliği görevinde kalmasının Asıl Devletimizin ayakta ve hayatta kalması için önemine ve gereğine inandığımızı belirtirken, Müfettiş olması nedeniyle inanılmaz bilgi ve belgelerin sahibi Sayın Candan E. Beyin bildiklerinin, Türk Ulusunun bir gün gereğini yapmak üzere Yüksek Makamlarınız nezdinde kayda alınmasının ehemmiyetine bir kez daha dikkatinizi çekmenin Türklük görevimiz olduğunu hatırlatmak istiyoruz Paşam. Arz ederiz…NOT: 1- paşam, bundan sonra elime ulaşacak bilgi ve belgeleri yine size mi yoksa Org.sayın F. T. paşamıza mı iletmeliyim, bunu izninizle öğrenmek istiyorum” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 18.01.2005 tarihli M. Şener ERUYGUR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…şahsınıza arz ettiğim Sayın Mülkiye Başmüfettişi Candan E. Beyin Ankara İdare Mahkemesindeki iki davasının da Siz değerli ve duyarlı Türk Komutanının katkıları sayesinde lehine sonuçlandığını ve İçişleri Bakanlığındaki Başmüfettişlik görevine başladığını Yüksek Makamlarınıza iletmekten sevinç duymaktayız. Sayın Candan E.’in Yüksek Makamlarınıza iletilmek üzere şahsıma ilettiği belgeler mektubum ekindedir. (Ek no: 3 Candan E.) ) Arz ederim.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 06.09.2004 tarihli Tümgeneral Sabri D. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…Türk Ulusuna 85 yıl önce biçilen sömürge gömleğini 1923- 10 Kasım 1938 den beri 66 yıldır yeniden ısrarla giydirmeye çalışan emperyalistler ve işbirlikçilerine gerekli dersi bir kez daha olmak üzere yine Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türk Ulusu birlikteliği vereceğine inancımız tamdır. Gizli Öncülüğünüz kaçınılmazdır.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 16.09.2004 tarihli Hayri B. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…biraz önce bir büyük Türk çocuğu Sayın Candan E. bey ziyaretlerime geldiler. Meşrutiyet’te yaşanan hadiselerden bahsettiler. Değerli İnsan, Türk Yurdu ve Türk Devleti için gerekli insan Siz neden bana bu konudan bahsetmediniz… Meşrutiyet, Türk Ulusunun Ankara’dan yön ve yol bulmasında bir karargah merkezidir. Meşrutiyet, içeri giren insanı kendiliğinden etkileyecek zaman ve mekanüstü bir yer olmalı, havası büyülemeli, hatiplerinin söylemleri ise özellikle ilk kez gelen insanı kalbinin en hassas yerinden vurmalı, yerinde oturtmamalı, heyecanlandırmalı, ayağa kaldırmalı. Meşrutiyet kuralları sıkı, insanları sadık, Önderi’nin ışığında tüm Anadolu’yu sallamalı, depremleri şiddetli olmalı…. Tabii emperyalizme karşı dikkatli ve kendini korumalı. Meşrutiyet’in sırları olmalı…. Fikirler ve eylemleri sadece kurmay heyeti bilmeli…. Kurmay heyet arasında sır ve soru işareti olmamalı. Az insanla çok iş yapılmalı…Sayın Ergün POYRAZ bey ile de Kemal Bey’den konuşmasını isterseniz…. Kendisinin olaya çeki düzen vereceğine şüphem yoktur. ..Sizinle paylaştığım her cümle bir sırdır ve sadece Kemal Beyle paylaşılır. Karargahın sırları sırlarımızdır. Sadece dikkat etmemiz gereken husus sırlarımızı kimlerle paylaştığımızdır…NOT: …Meşrutiyet’te çalışmasına vesile olduğum Türk kızının yaptığı hatadan dolayı beni bağışlayınız lütfen. Dünya’daki hadiselerden habersiz olmasının, karargah merkezimize gelebilecek olumsuz amaçlı insanların anında tespitine yarayacağını ve emperyalistlerin ilişki kurmada zorlanacakları bir çocuk olacağını düşündüğümdendi. Sizlerin bu manada üzülmesine sebep olmamdan dolayı özür diliyorum, lütfen kabul buyurunuz. Kendisine ulaşıp, edindiğim bilgileri en kısa zamanda Şahsınıza aktaracağım. Bilgilerinize… Telefonla paylaşma imkanımız olmayan konulardı.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman AYDIN adıyla 14.01.2005 tarihli Hayri B. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Sayın E.Poyraz ve Sizin birlikteliğinizin ölçülerini, boyutunu, derinliğini bilmiyoruz, onun için de gerek dostluğunuzu gerekse Ulusal Birliktelikteki beraberliğinizi yanlış anlamış olmaktan çekiniriz….Sayın E.Poyraz’ın etrafında son senelerde olan şahıslar ve ilişkileri son derece önemli. Size karşı düşünce ve tavır manasında yaşadığı tedirginlik ve saldırganlığının arkasına iyice bakmamız gerekiyor…Bu yön iki senedir Sayın Kemal Aydın Bey’in yurt çapında ulusal kafa taşıyan Türklerle yaptığı görüşmelerdir. (ki bayağı yol almış bulunuyoruz, bunları Size açıklamak ve Sizinle paylaşmak fırsatımız olmadı, inşallah olacak ) Birlikteliğimizin Yönetim Kadrosunun, Beyin Heyetinin bir elin parmakları kadar kişiyle devamı, istihbarat servislerinin sırlarımızı, hedeflerimizi uzun süre öğrenmelerine engel olacaktır diye düşünüyoruz…düşüncemiz odur ki her üç ayda bir Kurmay Heyet olarak bir araya gelip hadiseleri, kat edilen yolları, yapılması gerekenleri görüşmemiz ve bunları zabta geçirmemiz geleceğe dair yolumuz için son derece faydalı olacaktır diye düşünüyoruz. (Bu şahsi düşüncemdir, henüz Sayın Kemal Aydın Beye söylemedim, şu anda mektubu yazarken aklıma geldiği için Sizinle paylaşmak istedim)” şeklinde beyanların yer aldığı,
Neriman AYDIN adıyla 19.10.2005 tarihli Hatice BAHTİYAR isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “Aylardan beri müthiş zorluklar yaşadığınızı biliyoruz, fiziken yanınızda olamamamız nedeniyle Sizlerden uzak olduğumuzu, halinizden anlamadığımızı zannetmeyiniz. Tanrı şahittir ki her günümüzde Size TOPLUMSAL DÖNÜŞÜM YAYINLARINA maddi olarak yardım edememenin hüznünü yaşadık. ..Üstlendiğiniz görevin kutsiyetini ve Türk Milletinin hak ettiği idarecilere kavuşması için ULUSAL MÜCADELEDEKİ yerini kalemimiz yazmakta aciz kalmaktadır.” Şeklinde beyanların yer aldığı,
Neriman AYDIN adıyla 09.11.2005 tarihli Sevgi ERENEROL isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; “…Türk Milletinin Ulusal uyanışında bir büyük mücadeleyi zaferle sonlandırmak üzere tarihi bir sorumluluğu üstlenen Sayın Kemal Aydın Bey’in Size ulaştırmamı rica ettiği sözlerini mektubum vesilesi ile Sizlere ve Erenerol Ailesine iletmek istiyoruz: “TÜRKLÜK MÜCADELESİNDE SEVGİ ERENEROL HANIMEFENDİYE TÜRK’ÜN TANRI’SINDAN BİTMEK TÜKENMEK BİLMEZ BİLGİ VE GÜC DİLİYORUM. BU BÜYÜK TÜRK’ÜN MÜCADELESİ GÖGÜSÜMÜZÜ KABARTMAKTADIR. BU ASİL MÜCADELEYİ YAPANLARIN EMRİNDE OLMAK BİZLER İÇİN BÜYÜK BİR ŞEREFTİR. TAŞIYACAĞIMIZ EN BÜYÜK ŞEREF MADALYASIDIR. ŞARTLAR GEREĞİ FİZİKSEL OLARAK YANLARINDA OLAMIYORUZ. ANCAK ULUSAL MANADA,YENİDEN TAM BAĞIMSIZ DEVLET FİKRİNDE, İŞTE VE EYLEMDE KENDİLERİYLE HER AN BİRLİKTE OLDUĞUMUZDAN HABERDAR OLSUNLAR. SEVGİ HANIMA SAYGIMIZ VE TEŞÜKKÜRLERİMİZ VARDIR. Kemal Aydın 05332369786)…” Şeklinde beyanların yer aldığı,
Neri adıyla Günaydın ablası hitabı ile başlayan mektupta; “Dün Merdan ile beraberdik, 3-4 saat sohbet ettik, kulaklarını çınladı mı..Cumartesi Kemal Abimle Kütahya'da bir toplantıdaydık... Merdan aramasaydı Pazar günü de görüşemeyecektik... Eskişehir'de küçük bir toplantı ve bilgilendirmemiz oldu...sonra Kütahya'da.. gece de döndük ve Merdan'a yetiştik...Kemal abim, Merdan'a çok değerli bilgiler verdi, sana aktaracaktır, sanıyorum... Bunu her toplantıda yaşıyoruz: Türk insanı her şeyi ama her ihaneti biliyor... alt alta koyabiliyor.... Yalnız bunları bilmesine rağmen hala aynı konuları paylaşmak istiyor... Bu bize zaman kaybettiriyor... Oysa madem ihanetler ve hainleri biliyoruz...O zaman şunu konuşmalıyız Bize ne görev veriyorsunuz ? Biz ne yapmalıyız ? Bizden vatanımız ve devletimiz için ne istiyorsunuz..? …Mesela Kemal abinle gittiğimiz toplantılarda biz bu konuya - zaten insanlar ulusal manada hazır oldukları için- en fazla 30 dakika ayırıyoruz...Hemen yapacaklarımıza, birlikteliğimizin nasıl sağlanacağına, eylemlerimize geçiyoruz...” Şeklinde beyanların yer aldığı,
“NER-AY 7.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; Neriman AYDIN isimli şahsa değişik tarihlerde gelen ve gönderilen epostalar, mektuplar ve farklı konularla ilgili açık kaynaklardan alınan belgelerin yer aldığı, belgenin tamamının 169 sayfadan ibaret olduğu,
neaydin@ziraatbank.com.tr isimli e posta adresinden 24.11.2005 tarihinde holmez@ttnet.net.tr isimli e posta adresine gönderilen e postada; “.. KEmal AYDIN benim ağabeyim... üç bucuk yıldır muhteşem bir hareketin önderliğini yapmaktadır... Sadece bu kadar söyleyim...Çünkü e mail ortamında daha derin bilgilerimizi paylaşmanın sakıncaları malumlarınızdır ... inşallah Sizleri karşılaştıracağım... bir İzmir seyahatimiz olacak inşallah...” Şeklinde beyanların yer aldığı,
neaydin@ziraatbank.com.tr isimli e posta adresinden 24.11.2005 tarihinde holmez@ttnet.net.tr isimli e posta adresine gönderilen e postada; ““Çünkü Türk Milleti fikren büyük bir taarruza hazırlanmakta...Bu taarruz Türk Milletinin cevheri aslisi TÜRK OLANLARIN yeniden TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNE idaresi ile neticelenecek inşallah... Çok çalışıyoruz Sayın Ölmez, çok çalışıyor, çok bilgileniyor, ve bilgilerimizi TÜRK MİLLETİNİN her ferdi ile paylaşıyoruz... Tanrı hızlandırsın ....Tanrı Türk Milletini birbirinden haberdar etsin..... mesela, İzmir'de çok değerli bir Yazarımız var Sayın Metin A. Biz kendileri ile sık sık biraraya geliyoruz... Harika eserleri var... BİTMEYEN OYUN, AVRUPA BİRLİĞİNİN NERESİNDEYİZ, KEMALİZM , TÜRK KURTULUŞ SAVAŞI , TÜRKİYE ÜZERİNE NOTLAR...VS....” Şeklinde beyanların yer aldığı,
holmez@ttnet.net.tr isimli e posta adresinden 28.11.2005 tarihinde Neriman AYDIN’a gönderilen e postada; “Lutfen agabeyinize selam ve saygilarimi iletiniz. Ben de bu mucadeleden umutluyum ve her inanan gibi uzerime duseni seve seve yapmaya kararliyim” şeklinde beyanların yer aldığı,
neaydin@ziraatbank.com.tr isimli e posta adresinden 06.12.2005 tarihinde holmez@ttnet.net.tr isimli e posta adresine gönderilen e postada ;“..Bu çetin yılları hep birlikte aştığımız, hainleri ve işbirlikçileri bertaraf ettiğimiz gün Ankara'da büyük Türk şöleni yapacağız, Atamızı, kendisine layık evlatlar olduğumuza şahit kılacağız İnşallah...
67 yılda Türk Milletinin elinden alınan Devletimizi elbette 67 günde geri alamayız. not:kemal ağabeyim bilgilendirmede bulunmak üzere bu gece acilen İzmir'egeliyor... İzmir'de müsait olması halinde Size bilgi vereceğim Efendim...” şeklinde beyanların yer aldığı,
Neriman AYDIN adıyla 01.02.2006 tarihli Akhmed AKHMEDOV isimli şahsa gönderilen e postada; “Bu göreviniz Türk Ulusunun Rusya ile gelecekte bizlerin yönetiminde kuracağı ilişkilerde temel teşkil edecek... Kemal Abimin önderliğinde, Türk Ulusunu uyandırma ve bilgilendirme faaliyetlerimiz son hızıyla ve büyük coşkular ve katılımlarla devam etmektedir Sevgili Kardeşim” şeklinde beyanların yer aldığı,
“plazma tarihçesi.doc” isimli MSword dosyası içerisinde: şüpheli Ercüment OVALI isimli şahsın 31.08.2007 tarihinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar BÜYÜKANIT’a hitaben yazdığı ve tamamı 9 sayfadan ibaret mektup olduğu, söz konusu mektup içerisinde; “ … Ülkemin benim uzman olduğum alanda iki büyük gereksinimi vardı…ülkemizin her yıl 300 milyon dolar ödeyerek satın aldığı bazı ilaçları (insülin gibi), dokuları ve hatta gerektiğinde biyolojik silahlar üretebilecek bir biyoteknoloji merkezi idi…Her türlü silaha karşı tedbire sahip olmasına rağmen Biyolojik silahlarla savaşma konusunda yeterli hazırlığı olmayan ülkeme biyolojik savaş endüstrisini kurmaktır. Nitekim bu gün 1 trilyon borcu olan, zorlukla ayakta kalan bu küçücük şirkete, onun yaratıcısı olan bana yapılan ulusal ve uluslar arası saldırının 2 nedeninden biri ATİ tesislerinin 15 günde bu silahı üretece hale gelebilecek şekilde dizayn edilmiş olması…” şeklinde beyanların yer aldığı,
“YAZI-1.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; şüpheli Neriman AYDIN’a değişik tarihlerde gelen ve gönderilen e-postalar, mektuplar ve farklı konularla ilgili medya vs. temin edilen belgelerin bulunduğu 105 sayfadan ibaret belgede:
-NOYAN ÇALIKUŞU [mailto:h033223@kho.edu.tr] isimli e-posta adresinden 09.10.2006 tarihinde Neriman Aydın isimli şahsa gönderilen e postada; “Merhaba Neriman Teyzecim, … Bir Harbiyeli olarak diğerleri gibi kendimi milli konularda eksik hissediyorum. Bana birkaç kaynak gönderebilir misiniz? …Saygıdeğer Kemal Amcama çok selamlarımı iletin.” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman Aydın tarafından 09.10.2006 tarihinde Noyan ÇALIKUŞU isimli şahsa gönderilen e postada; “Merhaba Teyzesi…Evet çalışmalar son hızla devam ediyor, Türk Milletinin feraseti, ve Tanrı vergisi hasletleri bizlere her gün yeni mucizeler yaşatıyor. Bunları gördükçe daha fazla heyecan ve yüksek oranda enerjimizle çalışmalarımıza devam ediyoruz, canım Teyzesi. Bir kaç gün önce biz de Kemal Amcanla senden söz ettik… Sen öyle bir insanla tanıştın ki, seni her konuda yetiştirecek, geleceğe hazırlayacak engin bir bilginin sahibidir kendisi. Zaten böyle olduğu için bizlere önderlik yapmaktadır… Bayramdan sonra Kemal amcan bir hafta sonunu sana ayırmak istiyor... Ne zaman müsait olursan beni arayabilir söyleyebilirsin Teyzesi...” ifadelerinin bulunduğu,
-NOYAN ÇALIKUŞU [mailto:noyan.selda@gmail.com] isimli eposta adresinden 26.10.2006 tarihinde Neriman Aydın isimli şahsa gönderilen e postada; “…Siz ve Kemal Amcamın aynı coşku ve heyecan ile biz Harbiyelilerin timsali olması dileklerimle...”şeklinde beyanların yer aldığı,
“Kitap1.xls” isimli Excel dosyası içerisinde; 80 işiye ait kesinleşmiş mahkumiyet hükümleri, hüküm maddeleri, verilen ceza ve çektiği ceza, “Kitap2.xls” isimli Excel dosyası içerisinde de, idam cezası almış olan 157 kişinin şahsın isim, doğum tarihi, idam tarihi, yaş, iş, medeni hal, idam şekli, aile ve akrabalarından başka idam edilen başlıkları altında kayıtlı bilgilerin bulunduğu,
30112007136.jpg, DSCF1625.JPG, DSCF1626.JPG, DSCF1631.JPG, DSCN1177.JPG, DSCN1179.JPG, DSCN1183.JPG ve P1000835.JPG isimli resim dosyaları içerisinde; yer ve zamanı belli olmayan bir toplumsal gösteri yürüyüşü ile şüpheli Mehmet Ali ÇELEBİ isimli şahsın mezuniyet töreninde çekilmiş fotoğrafların olduğu,
“ati sermaye ve bilgi.ppt” isimli Power Point dosyası içerisinde; şüpheli Ercüment OVALI isimli şahsa ait Ati Teknoloji isimli firmanın faaliyetleri ile ilgili hazırlanan 78 sayfalık sunum olduğu,
07 NOLU CD içerisinde;
“Bel1.doc” isimli MSword dosyası içerisinde; şüpheli Neriman AYDIN’a değişik tarihlerde gelen ve gönderilen e-postalar, mektuplar ve farklı konularla ilgili medya vs.temin edilen belgelerin yer aldığı 130 sayfadan ibaret belgenin olduğu,
-7 ocak 2006 yer İlk San öğretmen evi tesisleri, Ankara Kalesi Altı Ulus’ta yapılan görüşmeye ilişkin alınan notta; “6 ocak 2006 gecesinden misafirimiz olan D.Ali Özoğlu ve Hatice Bahtiyar ile birlikte baba evimizde Çankaya ‘da kahvaltı sohbetinden sonra malum mekana intikal ettik, İbrahim Beyle kahve içtik, sohbet ettik . ilk 5-10 dakika sükunetini muhafazadan sonra Vatansever Güçler Birliğinin tüzüğünü hazırladığından ve memleketimize dair bir takım endişelerden bahsetti İbrahim Bey.
Ali Özoğlu Beyle tanışmasını istediğim Hakan E. kardeşimiz de bu sohbete katıldı. Bir saate yakın bir zaman sonra sohbet esnasında aslında İbrahim Bey ilginç ifadelerde bulundu. Bir ara Baki Tuğ’un yeğeni ile arkadaş olduğunu da hafiften dillendirirken, bir davanın böyle üç kişinin kontrolünde kalamayacağını, mutlaka içerisine sızmaların olacağını ifade etti. Bunun üzerine Kemal Aydın Bey: “ Kumanda heyeti istemezse, izin vermezse hiç kimse bir sızamaz, isterseniz deneyin. Ayrıca hareketimizi yöneten kumanda heyetinde asker ve polis asla olmayacak “ dedi. İbrahim Bey: Siz buna engel olamazsınız.
Kemal Aydın: İsterseniz deneyin. Kerkük ve Saddam konusu açılınca ben Kemal Aydın Beyden 1979 yılında yaşadığı bir hadiseyi anlatmasını istedim..Ali Özoğlu: “İbrahim yaklaş, tarihe tanıklık et” der Kemal Aydın Bey, acı hatıralarla dolu bu yaşanmış hikayeyi anlatır, hikaye içerisinde Süleyman Demirel’den, Osman Bölükbaşı’ndan ve Baki Tuğ Bey’den bahseder. Hikaye Kerkük ‘de idama mahkum edilen bir Türk ailesinin yardımına koşulmasını kapsamaktadır. Hüzünlü bir hatıradır Kemal Aydın ve ailemiz için. Bunun üzerine İbrahim Bey: “Baki Tuğ’un yeğeni ile iyi arkadaşım.” der. Kemal Aydın Bey üzerinde durmayarak hadiseyi anlatmaya devam eder. Sonrasında gelen telefon üzerine Gazi Mustafa Kemal Bulvarı 121 numarada bir büroya gidilir. Hatta gidilen şahsı tanıyıp tanımadığımız bize de sorulur. Hayır cevabı verilir. Saat 14:30 civarında Halit B. Bey’in bürosuna gittik. Beyefendi bize hoş geldin dedikten ve oturmamız için yer gösterdikten sonra doğrudan konuya giriş yapar, hem de ne giriş. İbrahim Bey hariç tanımadığı insanların yanında, Devlet sırrı olması ve kalması gereken öyle hadiseler anlatır ki, tüm ekibimiz de benim gibi sarsıntı geçirir. Oturur oturmaz , İbrahim Bey ile Halit B. arasında bir konuşma başlar. İbrahim Bey, Taner Ünal’ın yanlışlarından bahsederek şikayette bulunurken, Halit Bey de kendisine herkesin duyacağı şekilde ; “Onu çocuklara öldürtürüm, parça parça ederler. Yanına almış o hatunu, terbiyesiz herif. Ne zannediyor kendisini. Bir de beni tehdit ediyor.” Öldürürüm onu “ dedim çocuklar aman hacım, elini pisliğe sürme” dediler.
Efendim, büro kapısında Kültür Bakanlığı Başmüfettişi yazan bir odada bulunan bir Bakanlık Başmüfettişinin bahsettiği konu ile, taşıdığı unvanı ayırt edemeyecek kadar Türk Milletini aşağı seviyede gören bir zihniyete ve söylemlerine şahit oluyorduk. Türk Milletini ne kadar da aşağıda görüyorlar, ne kadar da kafası çalışmaz, geri zekalı görüyorlar.Kimler mi? Devletimizin belkemiği Milli İstihbarat Teşkilatının maaşlı görevlileri. Yüce Allah’a ne kadar hamdü senada bulunsak az gelir. Hani bunları birisi anlatsa , bizimle dalga geçtiğini düşünürdük, ya da uydurduğu bir senaryo diye düşünürdük.”“Efendim İbrahim Bey ve Halit Bozkurt Beyin konuşmaları devam ediyor. Başmüfettiş Beyefendi bir ara hiddetlenerek hazırladığı dosyanın Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcısı tarafından kabul edilmediğini söylüyor.İbrahim Bey: Benim kardeşim TPAO da çalışıyor, Trakya Bölgesinde yapılan jeolojik, jeofizik araştırmalarda Türk mühendislerince tespit edilerek haritaları çıkarılan petrol ve doğal gaz yatakları ile ilgili hiçbir önlem alınamıyor. Bu nasıl iş.
Halit Bey: Ben hazırladığım dosyayı Devlet Güvenlik Mahkemesi başsavcısına götürdüm, adam dosyayı kabul etmedi. Ben bu dosyayı sonunda Genel Kurmay’ın önünde yakacağım.
Konuşulan konulara baktığınızda hakikaten Devlet ve ülke güvenliği için son derece gizli bilgilerin nasıl da rahatça söylendiğine dikkatinizi çekmek istiyorum. Sır bilgiler öylesine havada uçuşuyor ki, Cumhuriyetin güvenliğinin ayaklar altına alındığına şahit oluyoruz. Bu arada Türk Silahlı Kuvvetleri yüksek komuta kademesinden insanlardan Tolun Paşa (Hurşit Tolon. Emekli Orgeneral) Halit B: Tolun Paşa 40 ton altınımız çaldı. 400 tonu falanca ordunun depolarında. İ. B. define avcılığı yapıyor. Çevik B. paşa doğuda define avında.
İnsanın kanını dondurucu ifadeler bunlar. Devletin en önemli kurumu ile birlikte çalışmak zorunluluğu olan Türk Ordusunun generalleri Kuvvet komutanları hakkında öylesine ifadeler kullanıyor ki, Türk Ordusu yerin dibine batırılırken, Türk Ordusunun Türk Milletinin gözünden nasıl düşürüldüğüne bir kez daha tanık oluyoruz. Hayretlerimizi gizleyemiyoruz. Ama susuyoruz. Biz susuyoruz Başmüfettiş konuşuyor.
Bir kez daha hatırlatmakta fayda var, bütün bunlardan bahseden Kültür Bakanlığı Başmüfettişi Halit B. Hani Türk Milleti enayi ve geri zekalı ya, bir Başmüfettişin altınla na alakası var demeyin. Demek ki varmış. Türk Ordusu ile ne alakası var demeyin. Demek ki varmış. Dahası var: Kasayı açıyor ve bir torba çıkarıyor: Halit Bozkurt: İşte hazine burada. İbrahim Bey torbayı açıyor Altın , Bakır, Toryum ve daha bir çok değerli maden örneklerini elimize alıyoruz.” “Efendim bu sohbetteki şahısları da belirtelim ki tarihe müdahale olmasın. Kemal Aydın, (2002 Mayıs ayında bizzat kendisi tarafından başlatılan Milli Mücadele Hareketinin Önderi) Ali Özoğlu , (Gazeteci –Yazar, kahraman bir Türk evladı) Hakan E. (Avukat, Milli Mücadele Hareketenin Kurmaylarından ) Hatice Bahtiyar (Ali Bey’in arkadaşı, Toplumsal Dönüşüm Yayınevinin Ortak Sahibi), İbrahim Bey (Ali Bey’in İstanbul’dan tanıdığı, Halit B. ile görüşmeyi tertip eden zat) Serhat Bey (Ali Özoğlu’nun yardımcısı) Neriman Aydın (Milli Mücadele Hareketinin kurmaylarından, aynı zamanda Kemal Aydın Beyin kız kardeşi). Bütün Bu şahıslar içerisinde konuşanlar sadece Halit B. ile İbrahim Bey idi. Kemal Aydın Bey muhtelif zamanlarda birkaç cümle söylemiştir.
Bunlardan en etkilisi İbrahim Bey’in Devletimiz hakkındaki serzenişleri üzerine Kemal Aydın: “Milli İradeye hakim olamadığınız sürece hiçbir şey yapmazsınız İbrahim Bey. Lütfen dikkat buyurum. Devlet iradesine el koyamadığınız sürece hiçbir şey yapmazsınız. Bağırtmayın beni.” Demiştir.
Bir de petrolden bahsedilirken , Kemal Aydın Bey’den 80 li yıllarda yaşadığı bir Türk Mühendisin Türk İstihbarat Servisi elemanlarınca öldürülme emri üzerine Türk Mühendisin yaşadığı hikayedir.
Bunlar dışında hiçbir şahıs tek kelime etmemiştir, Kemal Aydın Beyin kalkalım artık demesi ile birlikte müsaade alıp Kültür Bakanlığı Başmüfettişinin odasından ayrıldık.
Türk Milletinin ferasetinin ne kadar yüksek olduğunu biliyoruz, çok şükür. Bütün bu hadiseleri yorumlayacak ve gerekli dersleri alacak yetenekte olduğuna şüphe etmiyoruz. Önemli bir konu olması nedeniyle kaleme alarak tarihe bırakalım istedik.
Halit B. sayesinde ADD nin (Atatürkçü Düşünce Derneğinin) MİT tarafından kurdurulduğunu da öğrendik, içerisinde MUSTAFA KEMAL ATATÜRK olmayan ŞU ÇILGIN TÜRKLER kitabının da Turgut Özakman’a yazdırıldığını öğrendik. Beyefendi Turgut Özakman’dan ağabeyimiz, üstadımız bize konferans verdi demiştir. Bugünkü ADD yönetiminden rahatsızlığını da dile getirmiştir.
Bir kez daha belirtelim ki Türk Milletinin geri zekalı olmadığını bütün dünya ve içimizdeki acziyet ve zafiyet gösterenler de anlayacaklardır. 10 ocak 2007 Gaziosmanpaşa, Ankara” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman Aydın tarafından 10.01.2007 tarihinde ismail / adana isimli şahsa gönderilen e postada; “…Büyüğümüz bir müthiş Türk olup, bize 4.5 yıldır Önderlik yapmaktadır. Türk Mİlletinin oylarıyla Türkiye Büyük Milleti Meclisi hükümetlerine kavuşanların 10 kasım 1938 saat 9:06 dan beri hiristiyan ve yahudi emheryalist düşmanlarımızla işbirliği yaparak TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNE TÜRK MİLLETİNE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'E TÜRKİYE'YE TÜRK ORDUSUNA TÜRK BAYRAĞINA ihanet edenleri ve arkalarındaki düşmanlarımız israili amerikayı ingiltereyi ve avrupa birliği ülkelerinin üzerimizdeki işgal emellerini durdurmak ve Devletimizin iradesine sadece Mustafa Kemal Atatürk'ten ve Türk milletinden emir alan Türk Milletinin evlatlarını hakim kılmak için büyük bir mücadelinin öncüsüdür Büyüğümüz.
Ne MİT'in ne Ordunun ne CIA nın ne Mossad'ın ne MI5 in ne alman istihbaratının adamı değildir, mason değildir. Hiç bir siyasi teşkilatın derneğin vakfın sivil toplum kuruluşlarının üyesi değildir. Türk Milletine mensuptur M Kemal Atatürk'ten emir almaktadır. İlahi manada emirleri Yüce Allah'tan ve sevgili Peygamberimiz Hz Muhammed'ten almaktadır…Davamız Türkiye Cumhuriyetini kaybetmemek davasıdır... ihaneti cezalandırmak davasıdır...” Şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman Aydın tarafından 24.01.2007 tarihinde noyan.selda@gmail.com isimli şahsa gönderilen e postada; “Harbiyeli ,Bir ermeninin (Hrant Dink) hangi emeller için neden ve kimler tarafından vurulduğunu elbette tahmin edecek ferasettedir Türk Milletinin evlatları... Türk'ten boşalacak o zehirli kanın yerini dolduracak temiz kan Ermeninin ermenistan ile kuracağı asil damarında mevcuttur." 13 Şubat 2004 Hrant Dink
Hoşgidişler ola Mustafa Kemal Paşa. Hrant Dink
Katil Devlet.... Hrant Dinkin ardından PKK
Şimdi kanları daha mı temiz oldu Sera Dink 22 Ocak 2007
Devlet taşlarının altını temizlesin, onu öldürerek kurtulamaz Rakel Dink 22 ocak 2007
PKK ve DHKP/C : Hepimiz Hrantız, hepimiz Ermeniyiz 22- 24 Ocak 2007
Dink milli kuvvetlendendi Emin Gürses 23 Ocak 2007” şeklinde ifadelerin geçtiği,
-Neriman Aydın tarafından 29.01.2007 tarihinde Noyan ÇALIKUŞU isimli şahsa gönderilen e postada; “…Türk ordusunun üst rütbedeki amerikancı -mason paşalar alt rütbedeki Atatürk neferi subaylar tarafından saf dışı bırakılırsa emperyalist halim ne olur diye tereddüt ettiğinden Türkiye'ye vurmayı geciktirmişlerdir... Yoksa Türk Milletini sindirmeyi çoktan başarmışlardır... hem de Atatürk'e sövdürerek…İstanbul'dan misafirlerimiz vardı, Şifre Çözüldü Kitabının yazarı Ali Özoğlu Bey... Sabahladık... ama ne sohbet Teyzesi... 10 gün öncede Kemal Amcan Karadeniz de özel bir TV kanalında 1 saat konuştu, yalnız o konuştuktan sonra programı yayından kaldırdılar, bütün Karadeniz ayakta...” eklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman Aydın tarafından 20.02.2007 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU isimli şahsa yazılan mektupta; ““Bizim düşüncemiz ise millet bu büyük davayı bir güç halinde konuşuncaya kadar Önder’i bu tür emperyalist tedbirlerden ve yaratacakları bilinçli ve amaçlı tehlikelerden uzak tutmaktır. Onun içindir ki, ulusal yayın kuruluşlarında şimdilik program yapmasını milletimizin geleceği için sakıncalı görmekteyiz benim Sevgili kardeşim.. Türk Milletini bu güzellikten yoksun bırakmamaktır tüm emelimiz, amacımız . Onun içindir ki bugünlerde bir tv programı kendisine sizin de bizim de engel olamayacağımız zararlar verebilir. Ama aynı düşüncenin neferleri olarak sizler, Büyüğümüzün yerine ortak tespit ve düşüncelerimizi tv programlarına katılarak milletimize duyurabilme fırsatlarınız olursa bunlar milletimizin geleceğini emin ellerde gördüğümüzün işaretleri olacaktır…Biz sizin de tv yayınlarına çıkmanızı sakıncalı görmekteyiz…Ancak yine karar Önderimizin ve sizindir…Kemal Aydın’dan ve Ali Özoğlu’ndan birer tane daha olsaydı keşke, ama yok… yok yok.. Öncelikli görevimiz sizi gücümüzün yettiğince korumaktır… ” ifadelerini bulunduğu,
-Noyan ÇALIKUŞU tarafından 20.02.2007 tarihinde Neriman Aydın isimli şahsa gönderilen e postada; “Değerli büyüklerim Kemal Amcam ve Neriman Teyzem… Siz büyüklerimin bizlere vermekte olduğu fikir beyanatları, ileride atılacağımız kıta hayatında bizim görevlerimiz nazarında çok stratejik bir noktaya sahip olacaktır… Türk Yurdu içerisinde, oluşturulmak istenen "etnik ekalliyet" kümeleri, büyük bir ihanetin pençesindedir ve Sevr Antlaşması'nın önümüzdeki günlerde önümüze konulması ile, büyük bir oyunun parçaları olmaktan geri kalamayacaklardır…Siz değerli büyüklerimizin nihayetsiz büyüklükteki bilgi dağarcığından yararlanmak ve sizlerin ruhlarımızı şahlandıran değerli sözlerinizi tekrar dinlemek için huzurunuza gelmek istiyoruz. Affınıza sığınarak pazar günü eğer müsaitseniz çok değerli vakitlerinizi almak istiyoruz. Ellerinizden öper, sağlık ve mutluluğunuzun daim olmasını dileriz. Eren MUMCU, Noyan ÇALIKUŞU” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Neriman Aydın tarafından 21.02.2007 tarihinde noyan.selda@gmail.com isimli e posta adresine gönderilen e postada; “Merhaba Teyzesi, Büyüğümüzle görüştüm pazar günü müsait sizlerle görüşecek, aklınıza takılan, sizi rahatsız eden tespitleriniz, sorularınız varsa yazmayı unutmayınız...Bilgilenmek istediğiniz her konuyu da ayrıca not ederseniz, sizler için hepimiz için çok daha faydalı olacaktır…biz değil intikamda ve ihanette yarışanlar ölmeli. çünkü bu vatanda yaşamayı hak etmiyorlar, bu devletin makamlarını asla hak etmiyorlar... aldıkları her nefes attıkları her adım haram onlara... haram olduğunu biz biliyoruz onlar da öğrenecekler..Büyüğümüz Kemal Aydın bey adına teyzeniz olarak sevgilerimizi gönderiyoruz ... ” şeklinde beyanların yer aldığı,
-Noyan ÇALIKUŞU tarafından 06.03.2007 tarihinde Neriman Aydın isimli şahsa gönderilen e postada; “Merhaba Neriman Teyzeciğim, Cuma günü ile ilgili olarak sizin ve Büyüğümüzün ve Selda‘ nın isimlerini yazdırdım. Sizleri Atamızın mezun olduğu Harbiye de görmekten, sizin gibi Atatürk ün açtığı yolu kapattırmamaya yeminli, yüksek vatan sevgisiyle dolu saygıdeğer Büyüklerimin buraya gelmesinde bir vesile olmaktan onur duyuyorum. ” şeklinde beyanların yer aldığı,
19 nolu Cd içinde; DSCF1597.JPG, DSCF1631.JPG, DSCF1681.JPG ve PICT0056.JPG isimli resim dosyaları içerisinde şüpheli Mehmet Ali ÇELEBİ’nin mezuniyet töreninde çekilen fotoğraflarının bulunduğu saptanmıştır.
c-Telefon Görüşmeleri
Tape No:6534, 31.12.2007 tarihinde Aydoğan ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; K.AYDIN’ ın “… sana bu vesile ile onu da söyliyeyim, bu Salihlideki Doğu, Doğu Türkistanlılar var ya” dediği, AYDOĞAN’ ın “Ha, biliyorum abi” dediği, K.AYDIN’ ın “Onlardan arkadaşın, dostun olan var mı” dediği, AYDOĞAN’ ın “Buluruz ya tanıdık şey değil yani” dediği, K.AYDIN’ ın “Ha şunun için bu alçak Amerika bu orospu dölleri Doğu Türkistanda isyan çıkarmıya çalışıyorlar bunları katlettirecekler tamam mı” “Şimdi bu dünyadaki bütün her yerdeki Doğu Türkistanlıları bu iş için şey yapıyorlar, orospu çocukları hazırlıyorlar anladın mı” “Şimdi devletimizin bize talimatı bu esas devletimizin benim ilgilenmem istendi bu işle” dediği, AYDOĞAN’ ın “Tamam abi, bende bulurum konuşuruz, konuyu daha böyle şey” dediği,
Tape No: 6536, 31.12.2007 saat:13:24 de X Şahıs ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “Şimdi bu alçak Amerika Doğu Türkistanda ordaki Türkleri ayaklandırarak Çinde bi bok yemek istiyor ve onlarında ordaki Türklerinde sonunu getirme eylemi içinde ve bütün dünyadaki Doğu Türkistanlıları bu iş için kullanıyolar, Şimdi sen onlarla ilişki kuruyosun sonraki ilişkilerini kurduktan sonra bu devletimizin bize talimatıdır bu işle ilgilenmemiz, esas devletin talimatı, şimdi onlarla ilişki kurduğunda ee gerek olduğunda bende İstanbula gelirim haberi olsun bu görevi al, şimdi bu görevin gereğini yap, tamam mı” dediği,
Tape No: 6537 31.12.2007 saat:14:11 de Savcı Z. H. ile yaptığı görüşmede özetle; Z. H.’ ın “İngilizce kursuna geldim Bakanlık gönderdi Yeditepe Üniversitesinde 1 yıl kadar burdayız biz görev yerinde değilim yani” dediği, K. AYDIN’ ın “YEDİTEPE ÜNİVERSİTESİNDE YANİ BİZİM BEDRETTİN DALAN’ IN ÜNİVERSİTESİNDE ...” dediği, görüşmenin devamında yine Kemal AYDIN’ ın “yani bizi bizi satacaklar yani bize ingilizce bilmem ne diyerek Türk Milletini satacaklar demi neyse bu işleri sonlayacaz merak etmeyin senin kursun bitmez onu söyleyim” dediği,
Tape No: 6538 31.12.2007 tarihinde AYDOĞAN ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “… bu alçaklar boş durmuyorlar,Çini karıştırmak için ordaki Türk varlığını kullanmak istiyorlar tamam mı” “Ordaki Doğu Türkistan Türklerini ayaklandırarak veya şimdi Çinle Amerika büyüyen Çinin gelişen ekonomisin durdurabilmek için bir taşla iki kuş vurmak istiyor hem Doğu Türkistandaki Türkleri kırdıracak hem Çini karıştıracak ve bunu Türkleri yapmak istiyorlar tamam mı” “Devletimiz bu bigilerin sahibidir Devletimizde bu işlere ... olmaması Doğu Türkistanla ilişkisi olan insanlar Türkiye yaşayan Doğu Türkistanlıların bunlar Dünyanın her yerindeki Doğu Türkistanlılara el atmışlar bu oruspu çocukları tamam mı” “Bu vatansızlar onları kullanarak orda bu insanları yok ettirmek ordaki Türk varlığını dümdüz ettirmek istiyorlar planları o bizde buna mani olmak en azından niyetimizi koyup Devletin emrettiği şekilde bunların gereğini yapmaktır esas devletin” “Onun için Türkiyede bulunan Doğu Türkistanlıları bu şekilde uyararak onlar çatılır çatılmaz o ayrı insanlar şey yapabilir” “… onun için çevremizde Salihlidede var onlardan epeyce var Salihlide Doğu Türkistanlı” “Evet onlarla ilişkisi olan esnaftan felan” “Biz mücadelemizi yapalım Devletimiz bizden talep eder canım benim onun için sana söyledim Salihli gelince ,şimdi Salihlide olduklarını biliyorum orda bunlan gerideki herkese işte bütün dostlarımıza Türk ... söylüyoruzgerekirse kendimiz bulunup anlatma onlar böyle bir talep ederlerse bunun şeylerini ayrıcada anlatırız onlarıda bilmeni istiyorum yani bu ne değildir” dediği,
Tape No: 6539 02.01.2008 saat:12:21 de Candan ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “Başsavcıyla niye görüşmüyorsun bu savcı bu toplumsal haberde bu komutan bunun yazı yazmasını istedi rica etti niye söylemiyorsun yani bu Sabih beye Cumhuriyet gaztesinde yazı yazıyorlar şurda burdada yani bu görevi sana verdim görevinin gereğini yapmadın senin üstünü çiziyorum” dediği, Candan isimli şahsın “Sonra sonra dedinya Neriman hanım görüştü biz görüştük hallettik işi dedin” dediği, K. AYDIN’ ın “Şimdi Sabih beyle bir konuş ne söyleyeceklerini biliyorsun yanına git ziyaret et yok ben ikna edemem abi sen gel anlat dersen ben senle gelir gider anlatırım bu Başkomutanın emridir” dediği,
Tape No: 6542 03.01.2008 tarihinde Hatice ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “… Allah bazı insanları uğraşmak için yaratmış” “Onlardan birisi Hatice birisi Meryem ana” dediği, HATİCE’ nin “Bunu görev olarak yapıyoruz” “Kutsal görev olarak yapıyoruz” dediği, K.AYDIN’ ın “… bu ülkenin keşke Haticeleri Nerimanları çok olsaydı” dediği, HATİCE’nin “Olacak inşallah yani çoktan çoktan öte az ve öz olması daha iyi abi” dediği,
Tape No:6543, 04.01.2008 saat:10:15 de AYDOĞAN ile yaptığı görüşmede özetle; Aydoğan’ın“Yüzyıllardır bize oynadıkları oyunlara hala bizi yok edemiyolar yani bitiremiyolar” dediği, K. AYDIN’ ın “Bi gecede bozduk onların oyununu, şimdi bi gecedede herşeylerini dümdüz edecez, onların bütün oyunlarını bi gecede bugüne kadar 69 senedir oyun kurdular ya 69 senelik oyunlarını bi gecede hepsini başlarına geçirecez, çoluk çocuklarınıda cezalandıracaz kendileri yanlız olsa çoluk çocuklarınıda çünkü piçler yeniden kalkar gelirler yarın o piçleri kullanırlar, bunlarıda cezalandıracaz canım benim” dediği,
Tape No: 6546 14.01.2008 saat:09:51 de görüşme içeriğinden TSK mensubu olduğu anlaşılan ancak açık kimliği tespit edilemeyen X Şahısla yaptığı görüşmede özetle; “E. B. isimli Erzurum ili Ilıca ilçesi ulaştırma okulunda 482. Hafif Oto Taburu 1. Bölükte kısa dönem askerliğini yapan şahıs ile ilgili olarak, E. B. isimli şahsın Erzurum Askerlik Şubesinde askerliğini yapmak istiyor, Ben askerlik konusunda hiç karışmak istemiyorum herkes bu konu bir vatan işi” dediği, TSK mensubu açık kimliği tespit edilemeyen şahsın ise “Yok zaten şöyle abi bizim şöyle ihtiyacımız olur bakarsın çocuk aradığımız bir çocuk olur yani bi yerde görevlendireceğimiz bu çocuk olur yani bu bakımdan önemli birbirimizin haberi olması lazım ama tabi nerde olursa olsun askerliğini yapacak” dediği,
Tape No: 6547 14.01.2008 saat:09:55 de R. B. isimli şahısla yaptığı görüşmede özetle; “Ben şimdi Ertan için orda bi Albay kardeşime söyledim, Ahmetin dışında Ahmette sıkıntılar vardı onun için Ahmete söylemedim, söylemedim gerçi onlar Ahmetle yan yanaydılar şimdi söyledim” dediği,
Tape No: 6550 18.01.2008 saat:19:50 de şüpheli Ercüment OVALI ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “yazıları bekliyoruz ne zaman gelecek ne zaman ... Pazartesiye teslim ediyorsun Neriman a” dediği, E. OVALI’ nın “Evet postaya vericem” dediği,
Tape No:6551 19.01.2008 saat:16:52 de görüşme tarihinde Mehmet Ali ÇELEBİ ile yaptığı görüşmede özetle; Kemal AYDIN ile Mehmet Ali ÇELEBİ’ nin bir müddet hal hatır sorduktan sonra Kemal AYDIN’ ın telefonunu kız kardeşi Neriman AYDIN’ a verdiği, Mehmet Ali ÇELEBİ’ nin Neriman AYDIN’ a hitaben “Tamam ben EMREDEN belgeleri aldım Neriman teyze ee komtanın cevabını kendi savunmasını Bursa NUTKUNU filan“ dediği N. AYDIN’ ın “O hazır onu ben sizede verecem yani yarin veririm uygun olursam” dediği, M. A.ÇELEBİ’ nin “Tamam bende onları arz edecem tamam tamam” dediği,
Tape No: 6553 23.01.2008 saat:11:05 de Hamza DEMİR ile yaptığı görüşmede özetle; H.DEMİR’ in “Ben burda akşamdan beri sıkıntıdayım, Ankara şey İstanbul çalkalanıyor abi, Yaşar Paşanın Yahudi olduğuna dair, şimdi Hasan Nurettin falan sabaha kadar bi tanede ordudan atılmış bi Albay var, sabaha kadar uyumadım hiç tartıştık ve bikaç yere daha uğradım Hasan dediki abi ben dedi çok tedirginim” dediği, K. AYDIN’ ın “Uğradığınız aldığınız isimleri bi bilgileri telefonlarıyla falan sadece alıyorsunuz özellikle devlete ait olan insanlar anladınmı, Hasanın bilmesi kardeş ayrıcada diğer o Asker Kökenli olanların hepsinin İsim ve Telefonlarını Adreslerini alıyosun o kadar hiç bişey Hepsinin a... koymak bizim görevimiz şimdi o yakında koyacaz yakında herşey olacak” dediği konuşmanın akabinde H. DEMİR’ in telefonu Nurettin isimli şahsa verdiği ve Nurettin isimli şahsın H. DEMİR’ e bahsettiği konudan bahsetmesi üzerine K. AYDIN’ ın “Türkün düşmanının a... koşacaz hiç bitanede koymayacaz makamı mevkii develete ait makam ve mevkileri kullanıyor olabilirler hepsinin a... koyacaz ... zamanı yakındır öpüyorum sizi” dediği,
Tape No:6554 23.01.2008 saat:13:22 de Hamza DEMİR ile yaptığı görüşmede özetle; Tape Kayıt No:6553 sayılı görüşmede geçen konularla alakalı olarak Kemal AYDIN’ ın “Şimdi Hasana ve Nurettine şunu söyle onlara Tayyip ERDOĞANın Yahudi olduğunu karısının Yahudi olduğunu adam kitaba yazdı, Musanın Çocukları adlı kitapta de onlaraki onları niye konuşturmuyolar niye konuşmuyolar, kitapta Musanın Çocukları adlı kitapta yazılı tamam mı, Musanın Çocukları adlı kitapta, Musanı Musanın Gülü adlı kitapta karısının kendilerinin arkadaşlarının Yahudi olduğu yazılı” dediği,
Tape No:6556 23.01.2008 saat:21:01 de Hamza DEMİR ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “Şimdi bişey soracam müsaitsen sen evet hayır de , bu Mithat KARACA emekli General değimi, Tuğgeneralmiş emekli, Başbakanlıkta Genelkurmay adına çalıştığınımı söyledi sana” dediği, H. DEMİR’ in doğruladığı ve “He yani Genelkurmay İstihbarat şeyi olarak çalıştığını söyledi orda” dediği, görüşmenin devamında K. AYDIN’ ın “Ama ama Başkomutanın alehindede konuşuyor ... söylüyor hemde onu söylüyor değimi, şunu yapmasalardı niye konuştular niye Muhtura verdiler değimi” dediği H. DEMİR’ in doğruladığı,
Tape No:6557 23.01.2008 saat:21:24 de Hamza DEMİR ile yaptığı görüşmede özetle; H.DEMİR’ in “şimdi abicim bak hele bundaki bi dedikodunun şeyide şu, yani İstanbul’daki, hani bu Veli Küçük felan yakalandı ya, he işte bunlar Genelkurmayın işte bu Türklere ... önderle ilgili hükümete fırsat verdi işte bunları yakalattı felan, bugün 5-10 kişi vardı dedim ki lan Ali YASAK dedim Mafya şeyi bu Türk milletini dedim aç bırakıp soyanlar ondan sonra bu namussuz grubumu, dedim ki bu bilmem ne dedim KÖMÜRCÜ’ mü yani bunlarmı dedim neydir bunlar dedim yani, bide dedim Ergenekon dedim adı altında dedim, dedim ki Ergenekonun da dedim şeyini bokunu falan yemesinler, yani onun dedim ismini dahi anmak şeydir felan" dediği K. AYDIN’ ın “Eyvallah onlar içersinde Paşaya bi Paşaya Veli Küçük Paşaya yapılan bi haksızlıktır o da zaten o işten şey yapar çıkar senin merakın olmasın” dediği, görüşmenin devamında K. AYDIN’ ın “bana verdiğin Albay ın ben şimdi resimleri aldım, çocuk getirdi bana verdi, Biz götürecez şeyini çocuğun bursla ilgili şeyini cuma günü verecem ben, şimdi bu Fuat AKTAŞ avukat bu, bununla ilgili bişey yazmadım sana sormadım o gün bilgileriyle ilgili” dediği, H. DEMİR’ in “He abi ben onun bilgisini sana yeni detaylı verecem abi, burda bi tane daha Albay var o namussuzun ben şimdi abi burdan bikaç daha bilgi var onlarlan gelecem” dediği K. AYDIN’ ın “Namussuz namussuzları hep tespit edecez” dediği,
Tape No:6559 24.01.2008 saat:12:36 da Ercüment OVALI ile yaptığı görüşmede özetle; E. OVALI’ nın “şu son olaylar nedir abi bu Kuvay-ı Milliye derneği vesaire” dediği, K. AYDIN’ ın “Son olayların hepsi içinde Veli Küçük Paşa kahraman bi insandır onun dışındakilerin hepsi onun dışındakilerin hepsi bu işleri hak eden adamlardır” dediği E. OVALI’ nın “yani sonuçta bunları sindirip başkalarına ulaşacaklar” dediği, K.AYDIN’ ın “Biz doğru şeyler Devletin esas Devletimizin emrettiği doğrultuda doğru şeyler yapmaya devem edecez o zamanda her şeyin uzağında olursunuz anladın mı” dediği,
Tape No:6560 27.01.2008 tarihinde Y.KOÇHİSARLI ile yaptığı görüşmede özetle; Y.K’ nin “Kanaltürkte Alemdar YALÇIN hocam konuşuyor Zafer beyin kardeşi çok mukazzam muazzam bi konuşma var” dediği,
Tape No:6561 28.01.2008 tarihinde Hamza DEMİR ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “Nasıl geleceğini düşünüyorum şimdi arabayla çıkmam mümkün değil” dediği, H.DEMİR’ in “Abi arabayla hiç çıkma heç hiç hiç ordan münibüs otobüs geçiyorsa otobüse hemen bin şu an arabaya bugün arabaya binme” “He abi bugün arabaya binme abi” “Tamam abicim bugün arabaya binme abi” dediği, K.AYDIN’ ın “Ben Konutkentte oruyorum yani bu şeyde 1 saate kadar gelebilirmiyim …” dediği, H.DEMİR’ in “… arabaya binme abi bugün arabayla çıkma ama” dediği, K.AYDIN’ ın “Tamam binmeyecem binmeyecem yok arabayı kullanmayacam” dediği,
Tape No:6563 27.01.2008 tarihinde Ercüment OVALI ile yaptığı görüşmede özetle;E.OVALI’ nın “… Sky Tv varsa Yalçın Küçük ü bi dinlesene” dediği K.AYDIN' ın “Sky Türk yok bizim buralarda” “Evde misafirlerimiz var önemli değil dinle sen onların hepsi bi yerlerde görevli insanlar onlar bazı doğruları” “Onlar onlar bazı doğruları mecburiyet için söylerler ben tahmin edebiliyorum ...” dediği, E.OVALI’ nın “Yani çok enterasan şeyler söyledi bu son ergenekon hadisesi dedi dikkat ettiniz mi nerde oldu dedi” “Cumhurbaşkanı dedi o zat dedi yurt dışına çıktı dedi kimle görüştü dedi falancayla daha sonra mecliste bilmem ne görüşmesi oldu ne oldu dedi bu” dediği K.AYDIN' ın “… tabi bak Başbakanlıkta kirasını Başbakanlığın verdiği bir binada CIA, MOSSAD ve MI 5 in elemanları çalışıyor” “Türkiye Cumhuriyeti devletinin Başbakanlığına ait bir binada devlete ait bir binada CIA nin MOSSAD ın ve MIA 5 in elemanları çalışıyor onların verdikleri bilgilere göre de bunlar eylem yapıyorlar anladın mı” “Onu da bunu da Türkiye Cumhuriyeti Devleti bilmektedir şimdi o gün kardeşim seninle konuştuğu şeylerin hepsi sana özeldir sende kalacak” “Sakın onu onları sen onla çok konuşacaksınız biz Devletle konuşuyoruz Devletle konuşmaya devam edecez ama bizim Devletle konuştuklarımız Devletle konuştuklarımız bizim aramızda kalacak bunu biliyorsun” “… onlar bi yerlerin adamları tabi Yalçın Küçük te bi yerin adamı şimdi bakınız her türlü hadiseyi kontrol etmek istiyorlar bütün hadiseleri kendilerine göre kontrol etmek istiyorlar anladın mı” “ONLARI KONUŞTURTTURUYORLAR ŞİMDİ YENİ ÇAĞ GAZETESİ ÇIKARTTIRIYOR MİLLİYETÇİLİK YAPTIRIYOR İNAN KIRAY YAHUDİLER” “KANAL TÜRK KURDURUYOR TELEVİZYON MİLLİYETÇİLİK ULUSALCILIK YAPTIRIYORLAR sahibi İnan KIRAY yahudiler anladın mı şimdi Yalçın Küçük ü konuşturtturuyorlar bir yahudi çocuğunu onu da gizlememek gibi bi şeylere geldiler sanki onlar doğruları konuşacaklar hep onlara ait maksadı hep işin maksatlıdır onlar tabi doğru şeyler söylüyorlar Yalçın Küçük ü yazdığı kitaplarda da bir yığın doğru var sonunda getiriyor öyle şeylere getir ben onları bi gün oturur tartışırız tamam mı canım benim” “Özel özel adamların Allah ın özel adamlarının özel işleri vardır özeli görürler yani onun için sana bişey demiyorum o mana da izle canım benim” dediği, E.OVALI’ nın “Aydın DOĞAN a çok kötü çiz çarptı” dediği K.AYDIN' ın “Şimdi bizim Trabzonda yaptığımız konuşma için Devlet ne diyor biliyor musun” “O konuşma Türkiye için milattır dedi Devlet diyor ve onu CD sini istiyor” dediği, E.OVALI’ nın “Tamam abi ben onu ... hazırlandı vermediler bize bi türlü vermediler yani iki üç defa istedik” dediği K.AYDIN' ın “Şimdi onu Temel e söylüyorsun Temel e diyorsun ki onu acilen istiyorum” “Bi dakika bişey bişey diyecekler herhalde Devletle konuşuyorum konuşurum ama isim yok diyor Neriman yazmış buraya diyor ki ben devletim devletim devletim diyebilirsiniz ama bu isim için Yaşar Paşa yı söyleyebiliriz o açık tamam” “Yaşar Paşa ve İlker Paşa falanlar bunlar gündemde olanlar Kemal AYDIN bunlar Kemal diyor ki yalnız diyor gerçi Neriman hanımın psikoloğa ihtiyacı varmış herhalde hocadan da hocadan da daha iyi psikolog olmaz diyor ... tabi gülecez bizim gülmeye ihtiyacımız var hep üzüntümüz üzüntümüze sebep olan askerler canım benim tamam Neriman la hukukunuza karışmıyorum tabi geldiğinizde onun söylediklerini zaten senin hakkında söylediklerini geçerli bulmuyorum çünkü o her karşılaşmada seni sattı” dediği, E.OVALI’ nın “Beni beni evde koruyor beni koruyor Allah tan” dediği,
Tape No:6566 29.01.2008 tarihinde Ercüment OVALI ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “… Devlet senin sizin DALAN la ilişkilerinizi sordu dedimki ben hiç sormadım ne olduğunu” “Bilmiyorum bana şunu söylediler” “… DALAN LA İLİŞKİLERİNİ BİZİM ÜZERİMİZDEN KURDURSUNLAR DEDİLER ANLADINMI” “DALAN la konuş ben sendeki telefonuda verebilirmisin müsadesi var” “Dalan la ilişkilerini bizim üzerimizden kurdursunlar dedi telefonuda verebilirler dedi” “Sen sonra beni bilgilendirirsin bende arz edecem” dediği,
Tape No:6568 29.01.2008 tarihinde Ercüment OVALI ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “…O Vatandaşla ilişki kurduğunda ona dersin dersinki benlen bişey söylemiştin bana” “YANİ TELEFONDA SÖYLEMİYORUM ŞİFREYİ ANLADIN” “Şimdi ona ona büyüğümüz müsade etti bu işler şimdi münasebet kuracağın bu hadise bu sana telefonunu vereceğim insan” “BU İŞLER İÇİNDİR DİYECEKSİN” dediği,
Tape No:6569 29.01.2008 tarihinde Ercüment OVALI ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “… bize bişey söylemiştin hatırlarmısın böyle böyle söylemiştin falan malum vatandaş” “İşte bizim ilişkilerimizi falan” “… bunu biz karşı tarafa arz ettik böyle böyledir de diye” “Demekki onu değerlendiriyor değerlendirdiler Devlet anladın mı” “Bunlar değerle herşeyi değerlendirmeye alınıyor anladınmı canım” “O oluştuğunda onun üzerinden, herşeyi bilecez herşeyden haberimiz olacak” dediği,
Tape No:6570 30.01.2008 saat:10:21 de Aydoğan ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın siyasi partileri eleştirdiği ve K. AYDIN’ ın “Ama Türkiye Cumhuriyeti Devletinin sahipsiz olmadığını almayacağını olmadığını herkesin bedel ödeyeceğini Türkiye Cumhuriyeti Devletinin çadırda kurulmadığını çadırda yıkılamayacağını çok kısa bi süre sonra TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİ YENİDEN 1924 TÜRKİYESİNE ÇEVİRECEĞİMİZİ HERKES BİLSİN 1924 MUSTAFA KEMAL TÜRKİYESİNE TÜRKİYEYİ GENE 1 GECEDE ÇEVİRE 6 AYDA ÇEVİRECEZ 6 AY” dediği,
Tape No:6572 31.01.2008 saat:12:44 de M.T. ile yaptığı görüşmede özetle; M. T.’ ın “BEN SANA UFAK Bİ BİLGİ VERCEMDE Bİ RAPOR TUTTURCAM DA, Dönümüne dedi 1 milyar 2 milyar veriyorlar dedi bizim Türk şirketleri üzerinden dedi, Bu Kiliste bizim Türk şirketleri üzerinden olanı biliyon şey o toprak satma olayı falan durduydu şimdi BİZİM TÜRK ŞİRKETLERİ ÜZERİNDEN BİZİM AHMET ABİ ARADI DEDİ KARDEŞ DAĞLARA TAŞLARA DEDİ BU YAHUDİLER PARA VERİYOR” dediği K. AYDIN’ ın “KİM O ŞİRKETLER O” dediği, M.T.’ ın “ben ismini falan hep alacam, şuan Ahmet abi Kilis te, dün beni aradı epey dertlendi ağlıyor” dediği K. AYDIN’ ın “TAMAM TELEFONDA KONUŞMA, BÜTÜN BİLGİLER BÜTÜN BİLGİLER LAZIM” dediği anlaşılmıştır.
Tape No:6573 31.01.2008 saat:20:26 Mehmet Ali ÇELEBİ ile yaptığı görüşmede özetle; birbirlerinin hal hatırını sorduktan sonra, M. A. ÇELEBİ’ nin “Durumlar iyi yani” dediği, K. AYDIN’ ın “DEVLET SAHİBİSİ SİZ OLURSUNUZDA DURUM KÖTÜ OLURMU” dediği M. A. ÇELEBİ’ nin “Biz Devlet sahibiyiz de Türk Milliyetçiliğinin olmadığını söyleyen Subaylarda duyduk ya biz Kemal amca yeni tespit ettik, tespit ettik onu da Harp Okulundan” dediği görüşmenin devamında tespit edilen kişinin söylemleri hakkında karşılıklı yorumlarda bulunduktan sonra, M. A. ÇELEBİ’ nin “Onları yazıyoruz Kemal amca” dediği,
Tape No:6574 08.02.2008 saat:10:04 de Bülent isimli şahısla yaptığı görüşmesinde özetle; Bülent ve K. AYDIN’ ın günlük konulardan konuştuğu, görüşmenin devamında Bülent’ in N.AYDIN’ ı sorduğu ve kendisine bir e-mail attığından bahsettiği ve N.AYDIN’ ın yazılarını takip ettiğini ve N. AYDIN’ ın yazarlık yaptığı www.toplumsalhaber.com isimli internet sitesini çok beğendiğini belirttiği, N. AYDIN’ la görüşmek istediğini söylemesi üzerine K. AYDIN’ ın “Ben veririm şimdi telefonunu, ablanla herşeyi paylaşabilirsin BİLİYORSUN ABLAN BU İŞLERİN LİDERİ KONUMUNDA BİR İNSAN, yani ben ne isem ablanı da öyle görebilirsin ,tamam mı canım benim, Bülentim , kendin gibi onunla herşeyi paylaş O İŞİN ORDA YAZI YAZMASININ SEBEBİ İSMİ İLE BİR EMRİN GEREĞİDİR, anladın mı, O EMİR BAŞKOMUTANDIR, şimdi başkomutan biz başkomutanlıktan yıllar önce bu işlere başlarken ısrarla bu milleti aydınlatacak bir yayın organı vucuda getirin talebinde bulunduk, bu millet emperyalizmin emrindeki basın yayın organlarıyla iğfal edilmektedir tamam mı, Onun için bunun gereği yapılması üç dört sayfalık bir gaste mi çıkarırsınız ne çıkarırsınız diye bir talebimiz oldu yani biz bunu söyledik, doğru insanlar yazsın doğru kişiler ve doğruları yazsınlar ve bu millete de Türkiye nin her tarafında dağıtın dağıtalım diye ,onlar bu yolu tercih ettiler tamam mı bu yolla aydınlatmayı ,böyle olunca da dediler ki dedi ki o zaman bu madem ki bu talepte bulundunuz doğru taleptir bu talebi yerine getirecez o zaman düşüncelerinizi burda yaz ,anladın mı canım, Bu emir üzerine bide mahlas isimle değil kendi öz isminizle yazın” dediği,
Tape No:6575 09.02.2008 saat:13:39 da Mehmet Ali ÇELEBİ’ ile yaptığı görüşmede özetle; M. A.ÇELEBİ’ nin K. AYDIN’ a nerede olduklarını sorduğu, K. AYDIN’ ın “Yukarda Neriman halanın yanındayız ona brifing veriyoruz Hamza abinle” dediği, M.A.ÇELEBİ’ nin “bu mitingle bizim alakamız yok dimi var mı” dediği K. AYDIN’ ın “Yok önemli değil o yapılan şeyler yanlış şeyler değil insanlar şeylerini ortaya koyuyor” dediği M. A. ÇELEBİ’ nin “Siz gitmiyorsunuz ama değil mi” dediği K. AYDIN’ ın “Türkiye Türkiye nin Türkiye nin lehinde olan hadiseler tamam mı gelirsin konuşuruz” dediği,
Tape No:6576 09.02.2008 saat:20.45 de Ercüment OVALI ile yaptığı görüşmede özetle; E. OVALI’ nın “ziyarete geldiler beni sana bi iki isim soracam abi, bitanesi Baki TUĞ u çok iyi tanıyo buranın MİT BAŞKANI, çok akıllı ve çok vicdanlı bir adam, babasıda Subaymış, şimdi bi 2-3 saattir beraberiz dedilerki hocam bundan sonra yani oturdular konuştular olayları molayları DEDİLERKİ HOCAM BİZDEN HABERSİZ SAKINA YANİ BİZ SENİ BUNDAN SONRA BURDA KORUMAYA ALIYORUZ” dediği K. AYDN’ ın “BEN KORUNUYORUM DEMEDİNMİ ONLARA, MİT i beni şimdi önemli değil ama diyebilirdin ben en son Devlet zaten koruyor deseydin yani teşekkür ederim” dediği E. OVALI’ nın “Ama aynen bizim gibi düşünüyolar abi yani, HERŞEYİ AYNEN BİZİM GİBİ BAŞKOMUTAN VESAİRE HEPSİ” dediği K. AYDIN’ ın “Şimdi sen olaylara hiç tersinden bakmayı ben sana öğretemedim, Şimdi senin ve benim karşım değil şimdi Profesör Doktor Ercüment OVALI dünyanın in büyük bilim adamı kendini ortaya koymuş, bu memlekette kimsenin yapamadığı işleri yapmış, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Başkomutanın ismini zikrettiği ,bu ülkede ismini zikrettiği bi insan Ercüment OVALI, şimdi onun karşısına gelen insanlar Başkomutanla ilgili senin gibi düşünmezlerse senin gibi olduklarını söylemezlerse seninle nasıl Arkadaşlık ilişki kuracaklar, şimdi seninle ilgili bilgilerin yani Başkomutanın seninle ilgili bilgilerinin olduğunu onlar biliyolar, o Devlet koca bi kurum Millli İstihbarat Teşkilatı Devletin Türk Silahlı Kuvvetlerinden sonraki Devletin en önemli kurumudur, İŞGAL edilmiş olsada çok Devletin omurgasını oluşturan 2 kurumdan birisidir anladın mı” dediği, E. OVALI’ nın “yok ben başka bişey beklemiyodum zaten onun için seni aradımki isimleride soruyorum hani varmı bunları tanıyomusun ediyomusun” dediği, K.AYDIN’ ın “Baki Beyle attığı ben tabi Baki beyinde ilişkisi olan insanları çoğunu tanırım yani yüz.... 32 senem geçti yani onunla bi şekilde ilişkiye giren insanlarıda tanırız, Baki beyin Kuvvet Kaynağınında Devlet olduğunu biliyorum ama o sahip olduğu değeri bu Devlet için kullanmadan ömrünü bitirdi halbuki bu devlet için çok şey yapabilirdi yapmadı, ben söyledim haber gönderdim ona bi dostumla, Allahtan bi talebim var dedim Baki bey benim bu Ülke için neler yaptığımı görmeden Allah ona Ölümü göndermesin” dediği, görüşmenin devamında bir müddet Ercüment OVALI’ yı ziyaret eden şahıslarla ilgili görüşüldükten sonra E. OVALI’ nın “Şimdi çıktılar seni aradım isimlerini aldım çünkü Coşkun ARDA diye Çınar KIZILTAN, İkisi geldi bi dostum benim çok sevdiğim Oğuz diye Oğuz KURDOĞLU diye bi dostum var , o epeydir diyodiki bu bu senin hakkındaki kampanyayı silecem diye çocuk uğraşıyodu bunlarla bi 15 gündür görüşüyodu, Ha ondan sonrada sendende bi söz ettim ben burada, Ondan sonra bizim dedim bizim herşeyimizi her hareketimizi Kemal abi belirler, Kemal AYDIN belirler, ondan sonra epey bir projeyi anlattım birsürü soru soru sordular birsürü şey konuştuk tarih konuştuk, gezdiler abi gezdiler bide zaten ben onlara bir yani kendi bildiğim kadarıyla bir din anlattım kafaları allak bullak oldular adam giderken hala soru soruyodu bana” dediği K.AYDIN’ ın “Canım benim onun için tabi geleceklerdi bunlar tabi sevindiricidir şey noktası ama şunuda bilmeni istiyorum, yani bunları Yorumlamanı konuşmaları o konuşmaları başlıklarından şöyle notlar alırsan Biz onların içini doldururuz yani 4 saatlik 5 saatlik bi konuşma 5 saat beraber oldunuz tabi bizim ismimizde bu ülkede bi yerlere, şimdi” dediği E. OVALI’ nın “Ben söyledim yani Bizim haraketimizi bizim her haraketimizde biz danışırız o Mesajıda almışlardır sizi soracam dedim yani” dediği, daha sonra E.OVALI’ nın yaptığı görüşmenin içeriği ile alakalı olarak “Hırant DİNK olayınıda ne düşünüyosun dedi, valla ben olayı bilmiyorum dedim dedim ama benim cesaretim olsaydı dedim , kalkarım ben vururdum dedim , Devlet iş yapmayınca dedim o insanlar küfredip küfredip yapması gereken işlerini yapmayınca elbetteki sokaktaki çocuk dedim ….. Başkalarına alette olabilir dedim doğrudur o şey olabirler ben bilmem onları dedim, O kadar cesaretli olsaydım bende kalkar vururdum , ha birisi onu kullanmış kullanmamış bunlar ayrıntı dedim asıl vahşet dedim, bütün bunları küfreden adamlara Devlet eğer 1 ay ceza verseydi dedim bu olay olmazdı” dediği k. AYDIN’ ın kendisini doğruladığı ve devlet üzerine bir müddet daha K. AYDIN ile konuştuktan sonra K. AYDIN’ ın “şunu söyle sen onlarla her konuşlamarında şunu söylüyosun , biz yüce varlık Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Emrindeyiz , biz yüce varlık Türkiye Cumhuriyeti Devleti olmazsa bizim ne ilmimizin ne bilmimizin nede insanlığımızın anlamı olamaz, Mustafa Kemal onlara diyorsunki onlarla her konuştuğunda bu Mustafa Kemal düşüncesidir biz Mustafa Kemalin Askerleriyiz Mustafa Kemalin emrindeyiz ona yemin ettik o yoldan asla çıkmayacaz, emir alacağımız BİR TANE MAKAM KALDI TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNDE O GENELKURMAY BAŞKANLIĞIDIR BAŞKOMUTANDAN EMİR ALIRIZ, BAŞKOMUTANIN EMRİNİN GEREĞİNİ YAPARIZ, biz kimseyle de konuşmaktan imtina etmeyiz olduki mesala söz konusu oldu benimle konuşmak istiyor telefonunu açıp dayıyabilirsin bana, ve onlara şunu söyleyebilirsin, bu konudaki benim abim bilgisi üstadımız ...abim, benim cevap veremeyeceğim konular olabilir özellikle siyasi konularda dünyü ölçeğinde Türkiyede diyebilirsin onlara aha sorunuzu sorun cevabınızı alın karşınızda de verirsin, onlara şunu söyle biz biz Devletimizin emrindeyiz Devletimizden sır saklamayız biz düşmandan sır saklarız ama dersin onlaraki ama bizim Milli İstihbarat Teşkilatıyla ilgili kaygılarımız var Sivilleştirme adı…” dediği E. OVALI’ nın “söyledim dedimki Benim İnandığım Grup dedim MİT in M sinin gittiğini düşünüyo dedim” dediği,
Tape No:6577 11.02.2008 saat:13:39 da Ü. G. ile yaptığı görüşmede özetle; Ü. G.’ in kardeşi, BEDAŞ’ ta çalışan U. G. isimli şahsın çalıştığı birimden başka bir birime geçmek istediği ve bu konuyla alakalı K. AYDIN’ dan yardım istedikleri, K. AYDIN’ ın da U. G.’ in isim, soyisim, çalıştığı yer ve BEDAŞ’ taki müdürlerinin bilgilerini aldığı, akabinde Ü. G.’ in hediye göndermek amacıyla K. AYDIN’ dan adres bilgisini istediği, K. AYDIN’ ın “Lan rüşvet rüşvet mi teklif ediyosun” dediği daha sonra ikamet bilgilerini verdiği,
Tape No:6578 12.02.2008 tarihinde Hamza DEMİR ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “…sahibi olduğumuz ama Büyük Atanın Büyük Atanın ölümünü mütakip” “Elimizden Türk olmayan unsurlara kaptırdığımız” “Devletin sahipli olduğu günlere dileğimdir” “Mücadenizden mücadelenizinde bu doğrultuda olduğununun bilmenizi istiyorum yani” dediği, HÜSAMETTİN’ in “Ölene kadar” dediği, K.AYDIN’ ın “Ve mutlakada netice bulacaktır yani” dediği, HÜSAMETTİN’in “Ölme ölme şansımız var dönme şansımız yok biz böyle görüyoruz” dediği,
Tape No:6579 12.02.2008 saat:15:39 da X Şahıs ile yaptığı görüşmede, 6577 numaralı tape de bahsi geçen Uğur GÜVEN isimli şahsın çalıştığı birimdeki yer değişimi konusuyla alakalı olarak açık kimliği tespit edilemeyen şahsın “Uğur Güven gelecek hafta Talep ettiğiniz yerde göreve başlıcak” dediği,
Tape No:6580 13.02.2008 tarihinde H.S. ile yaptığı görüşmede, H.S’ nin “Kemal abi ben şimdi Genel Başkanlıktayım Genel Başkan geldi” “ÖĞLEDEN SONRA HALİL KOMUTANIMLA BEKLİYORUZ ONUNDA SELAMLARI VAR” dediği K.AYDIN' ın “Halil Komutanıda o büyük Türk üde çok öpüyorum sizi 2 tane yüce Türk ü öpüyorum” dediği,
Tape No:6581 13.02.2008 saat:12:48 de Salman ile yaptığı görüşmede özetle; Salman isimli şahsın Azerbaycan Bakü’ de K. AYDIN’ la irtibatlı kişileri ağırlayacağı ve K. AYDIN’ ın “Tamam seni ararsa seni ararsa misafirini alır ilgilenirsin tamam mı, ama ne istedikleri senden ne isteyecekleri önemlidir beni haberdar edin oldu mu, Sen biliyosun şimdi telefonum dinlendiği için söylemiyorum anladın mı, o Baküye geldiğinde Baküye geldiğinde sen talip SENDEN TALEPLERİNDEN SONRA BENİ BENİ BİLGİLENDİRİYORSUN” dediği,
Tape No:6582 13.02.2008 saat:18:52 de A. K. ile yaptığı görüşmesinde özetle; A. K.’ nun Kemal AYDIN’ ı arayarak kendisini tanıttığı akabinde telefonu Murat isimli şahsa verdiği, Kemal AYDIN’ ın Murat isimli şahsın, tespit edilemeyen bir kuruma yerleşmesi amacıyla destek verdiği ve bu bağlamda K. AYDIN’ ın “siz devam ediyorsunuz ve o kuruma bi şekilde gireceğiz anladın mı” dediği, Murat’ ın “biz bugün dosyayı verdik abi” dediği, K. AYDIN’ ın “Tamam yani bu diyelim ki bulamadı biz o bi şekilde girecez, he biz uğraşırız ben ben seni o oraya yapacam sokacam seni ... hak ettiğin yer, burası olmazsa başkası, yani oraya sokacam seni, canım uğrarım sohbet edelim telefonda söyleme” dediği,
Tape No:6583 13.02.2008 saat:21:52 de Ü. G. ile yaptığı görüşmede özetle; 6577 ve 6579 Tape Kayıt numaralı görüşmelerde bahsi geçen U. G. isimli şahsın çalıştığı birimdeki yer değişikliği ile alakalı olarak, K. AYDIN’ ın Ü. GÜVEN’ in gönderdiği hediyeyi aldığı ve bunun için teşekkür ettiği, görüşme devamında K. AYDIN’ ın “bizim sizlere karşı görevlerimiz var onları hep yapmak bizim görevimizdir” dediği,
Tape No:6584 17.02.2008 saat:16:15 de M. Ş. Ö. ile yaptığı görüşmede özetle; M. Ş. Ö.’ ın hal hatır sorduğu, K. AYDIN’ ın “Ben kıymetli misafirlerim var onlarla sohbet ediyorum ... ders çalışıyoz” dediği, görüşmenin devamında M. Ş. Ö.’ ın Vakıflar Yasasının ne olacağını K. AYDIN’ a sorduğu, K. AYDIN’ ın “Türkiye ne olacak deseniz daha doğru Türkiye Kurtuluşu yaşayacak çok yakında” dediği ve akabinde K. AYDIN’ ın “Şahin amcası beraber olduğum insanların 2 sini seni tanıyor Noyan Komutan , Mehmet Ali Komutan” dediği M. Ş. Ö.’ ın “Çok selam söyle her ikisinede” dediği K. AYDIN’ ın “ONLARDA ŞAHİN AMCALARINA ÇOK SELAMLARI VAR BİDE YAŞAR KOMUTANIMIZ VAR” dediği,
Tape No:6585 20.02.2008 saat:12:44 de Ercüment OVALI ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “Şimdi tamam SENDEKİ BİLGİLERİ ÇOK ACİL GENELKURMAY İSTİYOR ŞİMDİ HEMEN” dediği E. OVALI’ nın “Yazıyorum abi şimdi” dediği Kemal AYDIN’ ın “Topla toplantı halindeler hemen Neriman a geçiyorsun yazıyorsun, topla çok değerlendirilmesi gereken şeylerdir e hiçbir ayrıntıyı kaçırmasın hoca diyorlar bütün geçen şeyleri oraya not olarak yaz hemen yaz onları hemen Neriman a geç istiyorlar bilgileri hemen” dediği,
Tape No:6587 25.02.2008 saat:18:50 de Serkan isimli şahısla yaptığı görüşmede özetle; Serkan isimli şahsın Kara Harekatı kapsamında 15 kişinin şehit olduğu bu sebeple içinin yandığını ve bu yüzden K. AYDIN’ la konuşmak istediği, K. AYDIN’ ın “Serkan savaş nedir savaş ne anlama ifade gelir canım benim BU SAVAŞ 12 NİSAN 2007 TARİHİNDE BAŞLADI” dediği ve görüşmenin devamında Kara Harekatı ile ilgili konuştuğu ve Mehmet Ali ÇELEBİ’ nin de yanında oturduğu, Serkan‘ ın internet ortamında kendileri gibi düşünen insanlar olduğunu söylediği bunun üzerine Kemal AYDIN’ ın “İnternette şimdi yaz kağıt kalem var mı, TOPLUMSAL HABER.COM, Haber.com, sadece ordaki herşeyi inceliyorsun ordaki herşeyi, orayı biz ORAYI BİZ DEVLET ORGANİZE EDİYOR ORASINI ESAS DEVLETE AİT ANLADINMI şimdi dediğim yeri Şimdi orda Neriman halanında Neriman ablanında yazılarını göreceksin orda şimdi 3 tane isim yazıyorsun Ali ÖZOĞLU, Hatice BAHTİYAR ve Neriman AYDIN ın o ağustosta başladı yayına bütün yazılarını indiriyorsun ve onların hepsini okuyorsun ve o yazıların üzerinde çalışıyorsun sonra beni arıyorsun, Şimdi o zaman bunu yaptıktan sonra konuşuyoruz bunu dostlarına falan arkadaşlarına falan takip ettirebilirsin sonra konuşuyoruz Serkan” dediği bir müddet daha söz konusu internet sitesi hakkında konuştuktan sonra K. AYDIN’ ın “ben yakında bi Antalyaya gelecem geldiğimde ararım seni” dediği, Serkan’ ın “Tamam Kemal abi hiç gittinmi GENELKURMAYA FALAN GÖRÜŞTÜNMÜ” dediği K. AYDIN’ ın “SEN TELEFONLARDAN TELEFONLARDA HİÇBİŞEY KONUŞMUYORUZ” dediği,
Tape No:6588 26.02.2008 saat:15:07 Hamza DEMİR ile yaptığı görüşmede özetle; H. DEMİR’ in “ben burda bu telefonda olmazda abim, BATMAN DAN BİŞEYLER YAKALADIM, çok önemli içinde bi tanede, BİTANE NAMUSSUZ VARDA, BEN NOTLARINI HE NOTLARINI TABİ ONLARIN HEP ALDIM’ dediği,
Tape No:6589 29.02.2008 tarihinde Hatice BAHTİYAR ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “BİZE Bİ EMRİN VAR MI Bİ İSTEĞİN” dediği, H.BAHTİYAR’ ın “Kendinize dikkat edin abi” “…sizin var mı bi isteğiniz benden” dediği,
Tape No:6590 01.03.2008 tarihinde M.T ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN' ın “Nasılsın ben senin notu aldım” “Şimdi telefonda şeyler ben gerekli senin şeylerin dursun BEN SANA SÖYLEDİĞİMDE BİŞEY YAPARIZ OLDUMU” “BEN TELEFONDA KONUŞMAK İSTEMİYORUM” dediği, M.T’ nin “Tamam anlıyorum anlıyorum” dediği,
Tape No:6591 02.03.2008 saat:18:24 de Noyan ÇALIKUŞU ile yaptığı görüşmede özetle; hal hatır sorulduktan sora N.ÇALIKUŞU’ nun “Yarında benim için kritik bigün olacak Kemal amca herhalde, yarın Özel Kuvvetlerden seçmeye geliyolar ya 3 ünde ya 13 ünde geliyolar tam olarak bilmiyoruz onuda” dediği, K. AYDIN’ ın “Olur bakalım acelesi yok olur herşey bugün olmazsa Özel Kuvvetler yarın olur yani acele yok” dediği, görüşmenin sonlarına doğru K. AYDIN’ ın “Arkadaşlarını öpüyorum, Sağol Mehmet Ali Komutan sizi öpüyor yolunuz açık olsun yavaş gidin emniyetli gidin sizi öpüyoruz” dediği,
Tape No:6592 02.03.2008 saat:19:12 de açık kimliği tespit edilemeyen X Şahısla yaptığı görüşmede özetle; “Tabi Kemal amcanın telefonlarınada çıkmıyor değil mi” dediği, açık kimliği tespit edilemeyen şahsın “He Kemal amca ana” dediği, K. AYDIN’ ın “Komutanlar yani komutanlar da bunu yapıyorsan o zaman yandık biz, Eyvah biz bu Devletin nasıl sahibi olacaz” dediği, görüşmenin devamında kısa bir hal hatır konuşmasından sonra açık kimliği tespit edilemeyen şahsın “İyiyim bende şimdi okula geldim Mali (Mehmet Ali ÇELEBİ olduğu değerlendirilmektedir) den haber gelmeyince dışarda ...” dediği,
Tape No:6593 07.03.2008 tarihinde AYDOĞAN ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “Düşman çıldırdı ne yapacaklarını bilmiyorlar yani delilik değildi çıldıran deliler noktasındalar yani” “Böyle eceli gelmiş köpekler cami duvarına işer derler büyük atasözüdür değil mi öyle derler değil mi” “O alçak bitane adamı var adam var orda ... şimdi o herhalde o Özgürü rahatısız ediyor benimle ilgili biliyor musun o gün Özgür e dedim ki sen rahatsız olma” dediği, AYDOĞAN’ ın “Aydoğan mı rahat dedi” dediği K.AYDIN' ın “He şimdi sen rahatsız olma sen rahatsız olma dedi biz biz şeytanı da biliriz biz değerlendirirken telefonla dedim ki ben kardeşim sen sen Aydoğan ERTÜRK müsün dedim senin için böyle düşüneyim onu söyleme dedim” “Seninle biz yüzyüze gelmemiş olabiliriz hiç önemli değil ki dedim yani sadece fiziken birbirimizi görmemiş olabiliriz sen niye rahatsız oluyorsun dedim benimle rahat konuş dedim biz alçakları biliriz vatansızları da biliriz vatanlıları da sen rahat ol dedim ha ayrıca bu ülke için dedim bu ülke için biz ölüme karar vermiş insanlarız yani ona bunu içeri alırlar falan filan diyorlar herhalde onu çocukları rahatsız ediyor o da beni arıyor o rahatsızlıkla abi sesini duydum mutlu oldum diyor falan anladım ki rahatsız ediyor ve siktir etmiş onu sonra anladım ... bunları söyleyim de şimdi insanlar tabi görevli olanlar görevlerini yapıyor o ibne o ibne kılıklı görevli” “Tamam mı o ibne kılıklı görevli ama onu dağlara taşlara gönderecem” “Ama o ibne kılıklı görevli hemde çoluğu çocuğu yan yana olmayacak kendi bi yere karısı bir yerde kalacak" “Canım benim devlet önümüze inanılmaz imkan sunmuştur bu imkanları sonuna kadar kullanacaz” dediği AYDOĞAN’ın “Şunu diyorum her zaman konuşuyorum bakın diyorum, APO DİYORUM O ŞEREFSİZ APO DİYORUM BU TÜRK SİYASETÇİLERİNDEN DAHA ŞEREFLİ” dediği, K.AYDIN’ ın “ÇOK ŞEREFLİ ONU AYNEN SÖYLE ÇOK ŞEREFLİ” dediği, AYDOĞAN’ ın “sinsi o adam dedi ki ben size düşmanım kardeşim” “Resmen düşmanım dedi karşı çıktı savaştı” dediği,
Tape No:6594 07.03.2008 tarihinde AYDOĞAN ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “…şunuda kullanacağın bi bilgidir unutma unutmadan söyliyim şimdi hani Amerika PKK terör örgütü hem Türkiyenin hem bizim düşmanımız diyor bir taraftan Türkiye ye terör örgütünde destek veriyorum diyor güya biz öyle olmadığını biliyoruzda aynı Amerika dönüyor 3 gün sonra diyor ki oturun masaya terör örgütüyle anlaşın” “Bu söyleyin insanlara bunu söyle deki” “Bak aynı Amerika de gazete küpürlerini bile koy aynı Amerika dün PKK törür örgütü bizimde düşmanımız Türkiye nin de onun için Türkiye ye destek veriyoruz bu konuda diyorlar aynı aynı Amerika nın yetkilileri dönüyor aynı alçakların yetkilileri ne diyor terör örgütüyle oturun anlaşın” “Şimdi bunları söyle ki insanlar üstüste koysunlar insanlara unları yazdır deki bitane not kağıdı çıkar hele şimdi söyleyeceklerimi yaz” “Sağol dua et şu cuma günü hem mücadele bizim kabul olur çünkü biz mücadele ediyoruz seninle benim duam kabul olur” dediği, AYDOĞAN’ ın “Biz biz diyoruz doğru yol mutlaka biz kazana.. biz tarafımızı belli ettik” “Biz tarafımızı belli ettik biz ne yapabiliriz konuşuyoruz anca konuşabiliyorsak konuşuyor önümüzde yapmamız gereken şeyler çıkarsa mutlaka yaparız ama şimdi ne yapmamız gerekiyorsa onu yapıyoruz” dediği,
Tape No:6595 10.03.2008 saat:12:59 da X Şahıs ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “seninle bişey konuşucam devletin bi talebi vardı hani o Urfa yla ilgili bişey söylediler bana gece sana intikal ettirecem” dediği,
Tape No:6596 10.03.2008 saat:14:18 de X Şahıs ile yaptığı görüşmede özetle; açık kimliği tespit edilemeyen şahsın “yoktum abi bugün ... mahkemesiydi ya tahliye ettiler abi elhamdullulah” dediği K. AYDIN’ ın “Ama ben şimdi telefonda olmaz konuşalım” dediği,
Tape No:6597 10.03.2008 tarihinde Bülent… ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “Çok Allaha hamdolsun Devlet sahibiyim Devletim ayakta Devletim sahipli bundan sonra bende elimi kıçımın üstüne attım geziyorum Ankarada yani, tamam mı” dediği, BÜLENT’ in “İnşallah o sahipliğin daha halka işlediği sonuçlarını görsek çok daha mutlu olacaz daha güzel gezecez” dediği K.AYDIN' ın “Halkın günahı yok halk ne halt etsin halkı piç ettiler Türk milletini piç ettiler” dediği, BÜLENT’ in “… özel Eğitim okulları şeyini inceledinizmi bi genelgesi yönetmeliğini yayınladılar” dediği K.AYDIN' ın “Gerek yok onları ben sen oralardan ne duruyorsun özel eğitim kurumlar Atatürkün şeylerini kaldıracaklar yav Türkiyenin adını değiştirmeye çalışyıorlar onlar” “Türkiyeyi Türkiyeyi tasfiye etmeye çalışıyolar tabi Mustafa Kemal le uğraşacaklar ben sana bunları zamanında demedimmi” “Şimdi biz size Cumhuriyet Halk Partisiyle DEHAP ın farkı yoktur MHP ile DEHAP ın farkı yoktur” “AKP ile DEHAP ın farkı yoktur demedimmi” “… bunlar görevliler görevli ama bizde görevliyiz bizde görevimizi yapıyoruz” “Ya ben sana ne ağır görevler verecem göreven sen diyeceksinki diyeceksinki ben bu Kemal AYDIN ı nerden tanıdım tanımaz olaydım, ben sana sorarım o zaman, ben sana” “Atilla ÇİLİNGİRde askerdir biliyosun asker emeklisi” “Kıbrıs Kıbrız gazisidir Kıbrıslıdır zaten” “Kıbrıslıda görevliydi Kıbrıslı ama ( KEMAL AYDIN ın yanında bulunan NERİMAN : Kıbrıslı değil ) Kıbrıslı değilde Kıbrıs gazisiydi Kıbrıs Kıbrısta görev yaptı ( NERİMAN : ...İsmet KOTAK ....) İsmet KOTAK onların hepsi orda görev yaptılar onlar çok güzel askerler canım benim” “Eksikleri var onlarında eksikleri var ama biz tamamlıyoz sen merak etme onlarda eğitime tabi” dediği,
Tape No:6598 11.03.2008 tarihinde İ.S. ile yaptığı görüşmede özetle; İ.S.’ nın “10 gündür 10 gündür ben eğerki telefonda Kemal AYDIN ismi yazılı olsaydı hemen geri dönerdim hemen anında masanın üzerindeydi telefon ben depoya kadar inmiştim bi işimiz vardı” dediği K.AYDIN' ın “… ben sizin gibi Türkiyeyi parsellettirmedim satmadım” “…Türkiyeyi parti oylarınızla Türkiyeyi parsellettirdiniz” “… MHP ye , CHP ye AKP ye verdiğiniz oylarla Türkiyeyi parsellettirdiniz” “… AKP den ne farkı var MHP nin birlikte beraber devletin altını oymuyorlarmı Türkiye Cumhuriyeti Devletini birlikte sonlamıyorlarmı MHP le, AKP” “Bi Ermeni Dönmesini Cumhurbaşkanı yapmadımı Milliyetçi Hareket Partisi” dediği,
Tape No:6599 11.03.2008 tarihinde İ. S. ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “… bide bu kardeşlerime Türkiye Cumhuriyeti Devletine yaptıkları İhaneti hatırlatayım dedim …” “… Devlet BAHÇELİ gibi bi haine Türkiyeye ihanet eden bi haine destek verip oy veren insanlar değimlisiniz” “… Tayyip ERDOĞANdan Devlet BAHÇELİnin Deniz BAYKALdan farkı ne soruyorum söyle oda ihanet içinde oda ihanet içinde” dediği, İ.SARIKAYA’ nın “ Söyle bakalım ihanetinin belgeleri nelerdir abi bi söylermisin” dediği, K.AYDIN’ ın “Bir tane bir vatansız Türk ... Türk Milletinin düşmanı bir orospu çocuğu şuanda CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMINI İşgal Ediyor, benim telefonlar bak benim Telefonum DİNLENİYOR ve hakkında konuştuğum insan Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanlığı Makamında oturan adamlar Kanunla koruma altındadır” “Şimdi Devlet BAHÇELİ nin bundan daha büyük bi ihaneti daha nasıl ihanet istiyorsunuz, ...şimdi telefonda söyleyeceklerim bu söylediğim dedimde ne söyleyim bunu göremiyorsan hala ne söyleyeyim” “… Türkiye Cumhuriyetine açılmış savaşta nerdesiniz nereye aitsiniz nerdesin, hala ihanetin hala Türkiye Cumhuriyeti Devletine ihanet edenlerin yanındamı olacaksınız” “…beni 20 yıla yakın bi zamandır tanıyosun bugüne kadar sana söylediğim hiçbir şeyin tersi çıkmadı bu ülkede” “… bu ülkenin 6 senedir bu ülkenin dağında taşında benim Diyarbakırda Batmanı Mardini Şırnakta izlerim var Urfa ..” dediği, İ.S’ nın “Evet onu biliyorum abi onu bilmezmiyim” dediği K.AYDIN' ın “Ben Türk ben Türk Devletinin aleyhinde Diyarbakırda sokağa çıkaracak adam buldurtmadım ben 6 senedir” “Türkiye Cumhuriyeti Devletine Diyarbakırda İsyan Ettirtmedim” “Bu ülke bu ülke 88 sene önce bu vatanda bizim ninelerimizin üstünde geçti düşmün” “Onumu bekliyorsunuz” “… o zaman kafanıza kafalarınıza birer tane kurşun sıkın o zaman mücadele etmenin anlamı yok” “…Irakta işgal edilmiş Irakta erkekleri siktiler düşman erkekleri sikti erkekleri kadınları değil” dediği,
Tape No:6600 12.03.2008 saat:10:58 de Aydoğan ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın görüşme tarihinden bir gün önce Cüneyt ZAPSU ile aynı ortamda bulunduğunu söylediği ve “acırım halinize ben bunları talihsiz ifadeler olarak görüyorum, İsrail Devletinin varlığını tartışmaya açan adamım ben dedim ona, İsrail Devletinin varlığını tartışmaya açan adamım çok kısa bi süre sonra Türkiyenin yönetiminde bulunacağım ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin İsraili tanımaktan vazgeçtiğini bütün dünya görecek o zamanda İsrail bitmiş olacak , sen şimdi şimdiden bunu bil ilgili ben bunu İsrailli yetkililere söylemiştim sende bil tekrarla onlara dedim tamam mı” dediği,
Tape No:6601 12.03.2008 saat:18:07 de Şengül ile yaptığı görüşmede özetle; Şengül isimli bayanın K. AYDIN’ a Paşam şeklinde hitap ettiği ve Ankara’ da Merkez Orduevinde bir grup arkadaşıyla K. AYDIN’ ın görüşmesini ve konuşmasını istediği,
Tape No:6602 14.03.2008 tarihinde NERGİZ ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “Nergiz hanım Kemal Aydın ben kapıya bizim isimlerimizi verirseniz içeri gireceğiz yoksa” dediği, NERGİz’ in “Niye sizi al.. rütbelisiniz diye ben şey yapmadım” dediği K.AYDIN' ın “Yok yok bizim kapıya isimlerimizi verirmisiniz” dediği,
Tape No:6603 14.03.2008 saat:20:54 de Nergiz ile yaptığı görüşmede özetle; Nergiz isimli bayanın “KEMAL BEY SİZİN ASKERİ KİMLİĞİNİZ YOK MU” dediği K.AYDIN’ ın “ŞİMDİ SİZ BURALARDA OTURANLAR BU İŞLERİN ÖZEL OLDUĞUNU BİLMİYORMUSUNUZ” dediği Nergiz’ in “Nasıl özel olduğunu” dediği K. AYDIN’ ın “Ne şimdi ne diyim telefonda bişey söylemiyorum ben telefonda bunlar söylenmez gizli olacak size bişey” dediği ve görüşmenin devamında Kemal AYDIN’ ın Merkez Orduevine giremediği için buluşmanın iptal edildiği,
Tape No:6604 15.03.2008 saat:13:20 de Ercüment OVALI ile yaptığı görüşmede özetle; Ercüment OVALI’ nın Kemal AYDIN’ ı Trabzon iline davet ettiği ve Ercüment OVALI’ nın “Tamam yani böyle bir program ayalayayım hem konuşuruz hemde burada bu ben şeylerle görüşüyordum ya abi MİT le, adamlar çok kaliteli çıktı” dediği Kemal AYDIN’ ın “Söylediğimi unutmuyorsun bizim karşımıza öyle gelmek mecburiyetindeler yoksa gelemezler o kisve altında o şekil altında gelecekler biz onların emir aldığı yere bakarız onların emir aldığı yer sakat yerdir ihanet içindedir onların emir aldığı yer ben onların yüzüne söylüyorum onlar onun için onlara şüpheyle bakmak onlara şüpheyle yaklaşmak onlar onlara karşı tedbirli olmak bizim görevimizdir görevimiz Ne zaman Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluşundaki esaslara yeniden kavuşturacaz yeniden kanunu o kanun yapacaz oranın başında muazzaf bir Korgeneral rütbesi insan bulunacak, Onlar onlar şimdilik Tayyip ERDOĞAN dan ve Tayyip ERDOĞAN gibi olanlardan emir alıyorlar onların emrinin gereğini yapıyorlar onlar Devlet BAHÇELİ gibi olanlardan emir alıyorlar onlar Deniz BAYKAL gibi olanlardan onlar onlar Mehmet AĞAR gibi olanlardan emir alıyorlar ONUN İÇİNDİR Kİ SEVGİ ERENOL İÇERDE” dediği akabinde yine Kemal AYDIN’ ın “Şimdi ha o zaman ne oluyor ben içerde olanlardan tabi Paşa çok muhteşem bir insandır Veli Küçük Paşa ama bu işlere yemin etmiş insanlardır onlar bu iş için benim gibi ölümü göze almış insan onlar yatar çıkar onlar için önemli değildir, AMA AMA SEVGİ HANIM SEVGİ HANIM SEVGİ HANIMA YAPILANI NASIL KABUL EDERİZ ANLADIN MI, Bak 8-9 ay oldu Ergün POYRAZ ı daha mahkemeye çıkarmadılar ama ama bu ülkede hukuk hukuk bu ülkede değil mutlaka insanlara her insana bir gün hukuk lazım olur, Bizde bu ülkenin düşmanlarına Türk milletinin ve Türk devletinin düşmanlarına hukuksuzluğu yaratacağız hukuksuzluğu arayacaklar hukuku arayacaklar bulamayacaklar anladın mı” dediği,
Tape No:6607 20.03.2008 tarihinde DOĞAN ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “… Doğanım ben Devletlerle yani özellikle gelip gitmek istemiyorum sizi unuturmuyum benim gittiğim yerlerde insanlar çünkü siz zarar görebilirsiniz size zarar vermesinler çünkü bunların bunlar hain anlayış taşıyan insanlar hain, bunlar bunların düşüncesinin hainliğini hukuk sistemi ortaya koydu zaten gördünüz” dediği, DOĞAN’ ın “Bu gün bikaç kişi geldi ya bu adamı ne yapacaz falan diyo” dediği K.AYDIN' ın “Ananızın a... sosun bacaklarını deseydin onlara ne yapacaksın alın bacaklarını kıvırın münasip biyerinize sokun deseydin he onlara söyle, biraz öyle anlasınlar ne yapalım yani” “Devlet olmazsa namusta olmaz işte bunlar Devletimizi yok etmeye çalışıyolar şimdi Devlet BAHÇELİ ile Tayyip ERDOĞAN ın farkı ne ha” “… Türkiye Türkiye Cumhuriyeti Devleti çadırda kurulmuş bir devlet değildir her zaman söylediğim gibi, kuruldu olmadığını herkes görüyor görecek daha bişey değil bunlar daha bunlar bişey değil şimdi şimdi adınızı Başbakan adınızın önüne hain yazar, Devlete suikast tertip etmiş Başbakan olarak yazarlar, Cumhurbaşkanlığınızın önüne Devlete saldırıda adınızın geçtiğini yazarlar Danıştay Saldırısına uğradığınızda işin içinde olduğunuzu yazarlar …” dediği, DOĞAN’ ın “Bi aklı selim bi şekilde birilerinin görüşünü alıp öyle gereğini yaptık hocam...” dediği K.AYDIN' ın “Sende karşı tarafa bunları söyleyeceksin biz şimdi oturup MHP ye oy vermenin aynen böyle söyleyeceksin şimdi biz oturup MHP ye oy vermenin doğru bir tercihmiydi yanlışmı olduğunu deyip konuşacaksın anladınmı” dediği,
Tape No:6608 21.03.2008 saat:10:22 de ERCÜMENT OVALI ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “şimdi bizim Baskı işlerini yapan bi ajansımız var tabi sen bil bunları Devletin ... var, Ajans zor durumda, Baş Başkomutan yardım edilmesini istiyor yani söylenenlerden kastedilenlerden biriside sensin baskılacak şeylerden neyse az çok ne yapılması gerekiyorsa diye, Çok zor durumda onunla ilgili bilgi söyleyim sana dedim” dediği E. OVALI’ nın “Ben ben dönünce yapabileceğim bişeyler varsa yaparım abi” dediği görüşmenin devamında E. OVALI’ nın “Doğu PERİNÇEK ide tutuklamışlar” dediği K. AYDIN’ ın “Şimdi eceli gelen eceli gelen köpek derler cami duvarına işermiş hepsini bi toplasınlar” dediği,
Tape No:6609 21.03.2008 tarihinde DOĞAN ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “Devlet sahibi olunca işler kolay oluyor, Devlet sahibi olmazsanız kötü durum , bende Devlet sahibiyim onun için durumum iyi” dediği, DOĞAN’ ın “… iyiyim yukardan seyrediyorum ibretle” dediği, K.AYDIN’ ın “Neyi seyrediyorsunuz Türkiye Türk Türk çocuklarını seyretmekmi kaldı sizin seyretmek gibi seyretmek eylenmektir” dediği, DOĞAN’ ın “İbret abi ibretle ibretle seyrediyorum ibretle seyrediyorum hani böyle insanlar gider cami duvarına işer ya çok afedersin bunlar sıçtılar” dediği, K.AYDIN’ ın “…suç ortaklarını say bakayım bana kimler onlar” dediği, DOĞAN’ ın “İŞte bunlar diyorum detaylı söylüyorum sana” “Ben ben bilmiyorum ben 2010 yılını bekliyorum” dediği K.AYDIN' ın “Ne 2010 yılını ne var 2010 yılında” dediği, DOĞAN’ın “Devletin Esas Sahiplerini Bekliyorum” “O Osman Beyin esas sahiplerini bekliyom , Ertuğrul Ertuğrulu şey Ertuğrulu bekliyorum Osman Beyin esas sahiplerini bekliyorum” “… ben telefonda bunları konuşmak istemiyorum sana zararım olsun istemem” “Ama bu bu söylediğin kişilere yanıt veren kişilerde acaba bunlarla işbirlikçi olabilirmi abi” dediği K.AYDIN' ın “… Türkiyenin sahibinin kim olduğunu çıplak gözlerle göremediyseniz bize sorun biz söyleyelim” “Devlet 30 Ağustos 2006 tarihinden beri Türkiye Cumhuriyeti Devleti sahipli anladınmı ,sahipli siz o sahipleri göremiyomusunuz” dediği, DOĞAN’ ın “… Devletin sahiplerinden bohsedriyoruz ya bir Amrika Birleşik Devletlerinin Dışişleri Savunma Bakanı konumundaki bir koyu kırık bir adam Devletin en altından Cumhurbaşkanına kadar bi saatte nasıl ziyaret ediyor” dediği K.AYDIN' ın “Ya... telefonda olmaz bunlar telefonda olmaz” dediği, DOĞAN’ ın “Muhittin beyde aynı şeyi söyledi” dediği,
Tape No:6610 21.03.2008 saat:16:25 de X Şahıs ile yaptığı görüşmede özetle; açık kimliği tespit edilemeyen şahsın “Sen korktunda dışarı çıkamadın demi abi” dediği, K. AYDIN’ ın “Türkiye Cumhuriyeti devletinde korkmayacak bir tane insan varsa 75 milyon insan içersinde Yaşar Büyükanıt paşadan sonra onun bi ekibi var o ekipten sonraki sivil hayattaki tek adam benim” dediği açık kimliği tespit edilemeyen şahsın “Ben bişeyler oluyorda bende” dediği K. AYDIN’ ın “Telefonda telefonda olmaz seninle o işi telefonda mı konuşacaz yani” dediği,
Tape No:6611 26.03.2008 saat:12:54 de Hasan SİVRİKAYA ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “Biliyorsun BU DEVLET TALİMATIDIR bizim mi ajansımızla ilgili, o İstanbul şubelerinden birilerine o şubelerden, ona oraya baskı yaptırabiliriz o çocukları onların ihtiyacı var katkıya buda bana bir emir İstanbul şubeleride şöyle kafana yatkın adam var mı bilmiyorum tabi kimdir neyin nesidir O BİZE BİR EMİRDİR DEVLETİN BAŞINDAN EMİRDİR” dediği H. SİVRİKAYA’ nın “Tamam abi yaparız yaparız abi” dediği,
Tape No:6612 27.03.2008 saat:10:32 de Candan ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “Bodrum Bodrum da bir ev lazım, çocuğumuz bu taşımacılık yapıyor, turizm seyahat acentası taşımacılığı ancak bunlardan havaalanından işte Bodrum a gidip 3-5 kişi alıp getiriyorlar, yalnız bunları bi D-2 belgesi diye bi belge istiyorlarmış, Bu çocukta daha 3-4 senelik bir ııı taşıma acentası çocuk, diyor ki Bodrum havaalanından diyor bizim Konya lı benim bi dostumunda damadı bu çocuk, Abi diyor, orda Emniyet yetkilileriyle konuşsan benim gibi olanları diyor ceza yazmıyorlar, bana her defasında ceza yazıyorlar, yani bana orda bir havaalanındaki bir Emniyet yetkilisi ile diyor görüşmemi sağlasalar durumumu arz etsem diyor, bende bu işten diyor bir ceza verme işinden kurtulsam, yani bunu benim gibi başkaları yapıyor,ama bana ha babam ceza yazıyorlar diyor” dediği Candan’ ın “Çocuğun ismi neydi abi ?” dediği K. AYDIN’ ın “Ali SAPMAZ” dediği Candan’ ın “BEN ŞİMDİ BODRUM KAYMAKAMINA TELEFON EDECEM” dediği, Tape Kayıt No:6613 sayılı görüşmede Candan isimli şahsın K. AYDIN’ ı arayarak Bodrum Kaymakamı ile görüştüğünü ve Bodrum Kaymakamı’ nın A. S. isimli şahsı çağırdığı,
Tape No:6613 27.03.2008 tarihinde Candan ile yaptığı görüşmede özetle; CANDAN’ ın “Abi şimdi ben Kaymakam beyle görüştüm” “Gelsin dedi benim yanıma bi anlatsın derdini, Bodrum Bodrum mu yapıyor, havaalanı mı yapıyor yanlışlık varsa diyor düzeltelim” dediği, K.AYDIN’ ın “Tamam canım” dediği, CANDAN’ ın “Benim selamımla gitsin” dediği,
Tape No:6614 27.03.2008 tarihinde Neriman AYDIN ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “…Candan Bodrum Kaymakamıyla konuşmuş” “Kaymakam bey demi ki gelsin bana derdini anlatsın demiş” “Candan EREN beyin selamıylan,” “Şeyini söyle ... Başmüfettişi” “Ali ye söyle de gitsin hıh gitsin şey yapsın” dediği,
Tape No:6615 27.03.2008 tarihinde Sezgin.. ile yaptığı görüşmede özetle; SEZGİN’ in “Kaymakam beyin makamındaydım özür diliyom, şimdi gördüm” dediği K.AYDIN' ın Önemli değil önemli değil canım benim ben ııı sen ne yapıyorsun dedim, ORAYA GELEN SİZE GELEN ÇOCUKLAR AKLI BAŞINDA İNSANLARDI,” “ORDAN SİZE ZARAR ÇIKACAĞINI, ONLARIN SİZE ZARAR VERMEYECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ VERMEZLER ANLADIN MI, onlar aklı başında insanlardı” “… o işlerden sizinle ilgili olan hadiselerden haberlidir, tamam” dediği, SEZGİN’ in “BİZ ONDAN ONDAN ZERRE KADAR ŞÜPHEMİZ YOK Kaymakam bey zaten Ankara ya geldiğinde beraber diyor, Kemal beyi bi ziyaret edelim,” “Bir emriniz olursa” “Bu ülke için bu vatan için emirlerinizi bekliyorum” dediği K.AYDIN' ın “Sağol sağol, bu milletin evlatlarını bu vatan için, yapamayacakları şeyin olmadığını biz biliyoruz canım benim” “Zaten zaten onu bildikleri için düşman panik halindedir rahat gezmiyor” dediği, SEZGİN’ in “Onlar diyor ki bu ülkenin çocukları bi kıpırdanışla kendilerine dönecekler” “Emirlerinizi bekliyorum” dediği K.AYDIN' ın “Sağol gözlerinden öpüyorum, Kaymakam beye hürmetler sağol canım benim, öpüyorum” dediği,
Tape No:6619 06.04.2008 saat:19:16 de Ercüment OVALI ile yaptığı görüşmede özetle; E. OVALI’ nın “bugün akşam Slaytlarımı bitiriyorum yarın Sancar gelecek Sancar a da veriyorum CD de Sancar yarın uçakla gelecek o dersten sonra bi şekilde size iletiriz abi, yani güzel hazırlardım 70 tane Slayt görüntüleriyle yaptığımız işlerle bilmem ne” dediği K. AYDIN’ ın “İnşallah birgün sizin karşınıza Resmi Üniformalı Komutanlarda gönderem siz inanacaksınız, Komutan gönderecem sizin karşınıza geleceklerki Üniformalı Komutanlar gördüğünüzde iyice kanaat getiresiniz Mevlüt ile senin oncak ona inanmanıza ihtimal var” dediği E. OVALI’ nın “Öyle bişeyimiz yok abi biz sade senin senin için tedbir aldırtmaya çalışıyoz abi” dediği K. AYDIN’ ın “Siz yav sizin gücünüz benim için tedbir almaya yetermi ya, ya sen kendini sen kendini sen kendini koruduğunumu zannediyorsun İsrailli Ajanlar peşinden geçiyo , Trabzonda İsrailli Ajanlar MOSSAD Ajanları peşinden geziyordu bu Devlet tespit edebildinmi sen bilebildinki kim adam geldi o gün benimle konuştu gitti Özel Kuvvet Subaydı lan, geldi konuştu gitti benimle, beni dinledi gitti adam, siz nerden bileceksiniz ne olduğunu adamın, Benim dışımda hiçkimseyle sır paylaşmayacaksın, bu Mevlüt le hiç paylaşmayacaksın, Mevlütle Hakan la hiçbişey konuşmayacaksın” dediği,
Tape No:6622 14.04.2008 saat:15.40 da Durmuş Ali ÖZOĞLU isimli şahısla yapılan görüşmede özetle; D.A.ÖZOĞLU’ nun “dosya ya ulaştı heralde değil mi” dediği K. AYDIN’ ın dosyanın yerine gittiğini söylediği, D. A. ÖZOĞLU’ nun “Ercüment’ in Dalan filan hikayesi vardı ya, bir bilgi var mı” dediği, K. AYDIN’ ın “Ercüment e demişki o Dalan denen alcak ben zaten paşayla görüşüyorum ben orayla görüşüyorum her hangi bir şeye ihtiyaç yok” dediği, devamında K. AYDIN’ ın “3 gün yetmez gene gidecem çünkü onu eğitmem lazım o adam hiçbir şey bilmiyor söylediklerimizi bilmiyor” dediği,
Tape No:6626 23.04.2008 saat:11:44 de B. K. ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “Şimdi her türlü baskı nın bir otelde peçeteden bilmem neye kadar kutudan falan olacak şimdi sana bu özel bunu söylüyorum şuanda da ihtiyaçları var bir böyle ajansın büyük çaplı bir ajans bu bizimdir, ona şuanda acilen iş lazım, bu bizim başkomutanımız bizim talimatıdır emri” dediği B. K.’ un “Bizim elimizde 18-19 tane otel var abi onlarla gerek şeyleri sağlattırırım” dediği K. A.’ ın “şimdi bunu yaparsam bu öncelik sırası şimdi telefonda ancak bu kadar söylüyorum, ben sana telefonunu vericim kardeşimin Kenan Temizel diye bir kardeşim seni arıcak tamam mı, bunlar özel adam biliyorsun” dediği,
Tape No:6627 23.04.2008 saat:11:55 de K.T. ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “ben Hatice Bahtiyar Ali bey Ali Özoğlu bey vasıtası..” dediği ve akabinde B. K. isimli şahsın cep telefonu numarasını verdiği ve “Kemer Kemerde serbest muhasebecilik yapan bi kardeşim var, 10-15 tane otelinde şeylerini yapıyor orda da sözü geçer” dediği,
Tape No:6632 25.04.2008 saat:18:31 de Mehmet Ali ÇELEBİ ile yapılan görüşmede özetle; M. A. ÇELEBİ’ nin “arkadaşalarda beni ısrarla bir yere davet ettiler bugün ben müsade isteyecektim” dediği K. AYDIN’ ın “kolay gelsin işleriniz arkadaşlarına ne söyleyeceğini biliyorsun mesele yok” dediği M. A. ÇELEBİ’ nin “Tabi tabi teğmenleri bugün topluca yakaladım” dediği, K. AYDIN’ ın “Teğmenleri topluca yakaladınmı hepsini ıslah et” dediği,
Tape No:6633 26.04.2008 saat:16:38 de sayılı Ş. B. ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “6 tane kahraman kardeşim var onlarla ders çalışıyorum Türkiye üzerine dersimizi dünya ölçeğinde çalışıyoruz ne yapalım bize de bu iş düştü” dediği anlaşılmıştır. (Kemal AYDIN’ ın Teğmenler Grubu olarak bilinen M. A.ÇELEBİ, Noyan ÇALIKUŞU, Eren MUMCU, Yaşar TOZKOPARAN ve Önder Koç isimli şahıslarla birlikte ders işlediği değerlendirilmektedir)
Tape No:6637 12.05.2008 saat:21:15 de Durmuş Ali ÖZOĞLU ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “Valla benim özel kuvvetlerim hizbultahrir tahrir in belgelerini falani filanı topladılar, belgeleri ... saydamaları alıp getirip şuanda masanın üstünde yığılı gergili taksici şoförle konuşurken Hizbultahrirci olduğunu anladı telefonunu aldı ondan o bizim çiroz, o Noyanla birlikte pazar günü cumartesi pazar kayda aldılar resimlerini çektiler adamın tamam saydamları aldılar dergileri aldı geldi” dediği, D.A.ÖZOĞLU’ nun “Mehmet Ali mi Mehmet Ali mi becerdi bu işi, abi ben sana söyliyim o çocuk valla geleceğin GENEL KURMAYI” dediği,
Tape No:6643 19.05.2008 saat:18:55 de Noyan ÇALIKUŞU ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “Bizde Eren komutan Haydar, Çelebi komutan evde oturduk aç karnımızı doyurduk sabahtan beri evde konuşmaktan şimdi çay demledik içiyoruz dedik ki gelsin o da gelsin” dediği,
Tape No:6644 ve 6645 20.05.2008 saat:10:49 de gelen mesajlarda; “Neriman teyze iyi aksamlar bunu bildirmek zorunda oldugum icin yazıyorum bizim Emre dun aksam iki bira icip nizamiyede utgm e yakalan” yazdığı,
Tape No:6647 de 27.05.2008 saat:09:29 da M. T. ile yaptığı görüşmede özetle; M. T.’ ın “Kemal abi o Aselsan oldu, Paşa şey yaptı bizi de referans yazdı, Aselsan tamam kontenjan almışlar abi sen bilde çocuğa söyleme tamam o iş bitti yani” dediği,
Tape No: 6648, 6649, 6650, 6651 ve 6652 20.05.2008 saat:16:14 de Emre isimli Kara Harp Okulu öğrencisinden gelen mesajda; “urum ciddi mali (Mehmet Ali ÇELEBİ olduğu değerlendirilmektedir) ama hatanin büyügü bende..Alay komutanina kadar gitti olay..Komutanlarin karsisina çikip mahcup olacagima okula girmem intihar ederim daha iyi dedim o aksam,.Tutanakta bu da yazili..Istemezdim böyle olsun ama oldu bir kere..Size mahcup olmak zoruma gitti çaresiz kaldim nizamiyede..” yazdığı,
Tape No:6653 21.05.2008 saat:14:03 de Hatice BAHTİYAR ile yaptığı görüşmede özetle; “Yaptığınız işler kimin işi, kimin işini yapıyoruz canım benim, bu milletin işlerin değil, bu varlığı yaşatmak için mücadele etmiyor muyuz, o gün Tarhan kitapevine girmiş çocuklar Harbiyeli çocuklardan ... ŞİFRE ÇÖZÜLDÜ (Durmuşu Ali ÖZOĞLU’ nun Kitabı) arıyormuş birisine orda sormuş aynen şunu söylüyor ordakiler bakınız şu propagandayı da yapıyorlar Toplumsal Dönüşüm Yayınları battı Harbiye ikinci sınıfta ama Kemal amcasının şeyinden geçmiş onlara demiş ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti batarsa Toplumsal Dönüşüm Yayınları da batar” dediği,
Tape No:6656 27.05.2008 saat:12:31 de Durmuş Ali ÖZOĞLU ile yaptığı görüşmede özetle; D.A. ÖZOĞLU’ nun “Ve mesele milletimiz Kıbrıs a gittim geldim bu arada abi Rum kesimine falan geçtim” dediği K. AYDIN’ ın “Türk kimliğiyle sokmuyorlar Rumlar şeye sadece Kıbrıs kimliğiyle sokuyorlar Kıbrıs kimliği mi aldık” dediği D.A. ÖZOĞLU’ nun “hiç kimlik almadık abi yani oraya bi tane kapıdan mı girmek zorundaydık, ondan sonra çıktık geldi o dondurma yediği yer var ya Talat ın filan pezevenk, Yorgo nun dondurmasını yedi, Orayıda yerler bir ettik abi kapıda ne birleşmiş milletler askeri mudahale edebildi nede Rum askeri mudahele edebildi ondan sonra biz döndük sırtımızı geri Rum kesiminin içinden volta alacağımızı aldık geldik orda Kıbrıs taki gazeteler yazıyor ki ee şeyi Rum kesimi şeye uğradı saldırıya uğradı falan diye kim oldukları belli değil yerler bir ettiler dondurmacıyı diye bi tanesi yazmış Talat yardım et dondurmacını dövdüler diye manşet atmış. 19 mayısta da güzel bir miting yaptık orda ordaki o hainler 19 Mayısı protesto etmişlerdi, öğretmenler falan katılmadı hükümet katılmadı şerefsizler” dediği Kemal AYDIN’ ın “biz sahibi ortada durduktan sonra yani kiracıların eylemleri yaptıkları önemli değil” dediği D. A. ÖZOĞLU’ nun “KİRACILARI TAHLİYE EDERİZ ABİ” dediği,
Tape No:6662 31.05.2008 saat:13:09 de Durmuş Ali ÖZOĞLU ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “Şimdi bende çıktım Komutanlarda oturdular beni bekliyolar, Mehmet Ali Komutanla Noyan Komutan” dediği görüşme esnasında K. AYDIN’ ın Mehmet Ali ÇELEBİ ve Noyan ÇALIKUŞU ile buluştuğu ve telefonu Noyan ÇALIKUŞU’ na verdiği, Noyan ÇALIKUŞU’ nun “İlmen ve fikren işte hem Özel Kuvvetlere hemde inşallah Kurmaylık için çalışacaz yani” dediği Durmuş Ali ÖZOĞLU’ nun “Kurmaylığa hazırlanıyosun değilmi, Aman onu ihmal etme, Kurmay olmazsan asla bu iş yürümüyo” dediği N. ÇALIKUŞU’ nun” anlattınız hakkaten dedikleriniz tamamiyle doğru mutlaka Kurmay olmak lazım evet” dediği Durmuş Ali ÖZOĞLU’ nun “Kurmay olmadımı bu iş yürümüyo yani siz kurmay olmazsanız olamazsanız biz nöbeti kime devredecez, Noyan şunu asla unutmayın, bunu arkadaşlarınızada mümkün olduğuncada anlatın hissettirin askerlik sadece üniformayla olmuyor, Kışlada görev yapmakla olmuyor, yani sizler Kurmay olacaksınız en iyi asker olacaksınız günü geldiğinde o üniformayı üzerinizden çıkartmanız gerektiğinde çıkartıp gene askerliğe devam edeceksiniz” dediği daha sonra N. ÇALIKUŞU’ nun telefonu M.A. ÇELEBİ’ ye verdiği D.A.ÖZOĞLU’ nun “Gözlerinden öpüyorum Mehmet Alicim, Noyanı sana emanet ediyorum, Noyan ın biraz daha böyle ayaklarının yere basması lazım, Onun içinde biraz daha senden ona sahip çıkmanı istiyorum” dediği,
Tape No:6663 02.06.2008 tarihinde AYDOĞAN ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “… ülke için endişelere hat safhada olan büyüklerimizle falan sohbet ediyorduk böyle, sende biliyorum ki orda ediyorsun Salihli de ediyorsun sohbeti” “Yolun yolun sonuna geldik merak etme” dediği, AYDOĞAN’ ın “Özgür le konuştum mu abi sen” dediği K.AYDIN' ın “İşte o günden sonra daha konuşmadım Özgür le” dediği, AYDOĞAN’ ın “Dün beni aradı” “Iııı dedi ki, ben dedi sana yanlış insan getirmişim dedi” dediği K.AYDIN' ın “Özgür dürüst bir çocuk” dediği, AYDOĞAN’ın “… dedi yanlış insan göstermişim sana dedi, şimdi dedi yalnızım dedi, olsun dedim önemli değil dedim, şimdi yanlışı görebilmişsin ya dedim” dediği, K.AYDIN’ ın “Mustafa Kemal de yalnızdı, yalnız yaptı işleri” dediği, AYDOĞAN’ ın “Yani, merak etme dedim konuşuruz, canını sıkma” “Kendi kendine anlamış yani ben acaba” dediği K.AYDIN' ın “Özgürü eğit... Özgü ü eğitmeye devam, Özgür ıııı güzel, bu milletin güzel bir evladı” “O bilgilendirmeye, onları doğru bilgilerle donatmaya devam edeceğiz bizim görevimiz o” “… ışık yakında ışık parlayacak, çok mükemmel, canım benim” dediği,
Tape No:6664 03.06.2008 saat:18:49 de Elyar ile yaptığı görüşmede özetle; Elyar’ ın K. AYDIN’ ı Kanada’ dan aradığı ve “Türkiye den gelenden sonra, Türkiye nin Devleti bura bir mektup gönderip Kanada ya” dediği K. AYDIN’ ın “Hayır öyle, BANA BAK ŞİMDİ BANA TELEFONDA ANLATMA” dediği görüşmenin devamında Elyar’ ın Kanada’ da yaşadığı problemleri Kemal AYDIN’ a anlatmaya çalıştığı K. AYDIN’ ın ise ısrarla telefonda görüşmek istemediği,
Tape No:6665 03.06.2008 saat:19:01 de Metin ile yaptığı görüşmede özetle; Metin’ in “Elyar la görüştünüz demi ? Beni de aradı ki ya noldu aranız, ııı rahatladın mı yoksa” dediği, K. AYDIN’ ın “Öpüyorum seni konuşuruz sonra” dediği daha sonra “Elyar a kızıyorum Elyar a kızıyorum, ELYAR ORDA NE HALT ETTİ Kİ VATANDAŞLIĞINI ZORLAŞTIRIYORLAR, ne hal etti ki vatandaşlığını zorlaştırıyorlar,şimdi telefonda olmaz öpüyorum” dediği,
Tape No:6666 04.06.2008 tarihinde MUSTAFA ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “… Kemal abinin başına sardığı işlerin akıbetini soruyorum” dediği, MUSTAFA’nın “ABİ İŞTE O PERSONELDEKİ HALLOLDU” dediği K.AYDIN' ın “Personeldeki halloldu mu” dediği, MUSTAFA’ nın “Halloldu evet abi” dediği K.AYDIN' ın “Eyvallah,ş eyide şu Metin in işini hadi ,yani İran ca ismi Mehdi olan” dediği, MUSTAFA’ nın “Bunu işte bi Mehdi KARACAN la ilgili bi araştırıyoruz bugün yarın bi çözüm bulacaz abi” dediği K.AYDIN' ın “Canım benim onu bi halledersen ellerinden öper yani” dediği, MUSTAFA’ nın “İnşallah inşallah abi” dediği K.AYDIN' ın “… şu yanımda bi Kızılay Teftiş Kurulu Başkanı var Hasan SİVRİKAYA” “Trabzon ludur Akçaabat lıdır senin gibi çok sevdiğim, tanıyor musun Mustafa yı bilmiyor, şey Hasan ı tanıyor musun Mustafa cığım bilmiyom” “Şimdi benim çok kalite bi kadeşimdir, esasında o Muğla işi, o o o bana intikal ettirdi niye sen ettirmiyorsun senle bi gün bi araya getirimde” dediği,
Tape No:6668 04.06.2008 saat:18:20 de E. MUMCU ile yaptığı görüşmede özetle; E.MUMCU’ nun “Bende kura çektim Kemal amca, Hakkari Yüksekova Dağ Komando Taburu güzel istediğim yerdi zaten,iyi oldu yani denk geldi” dediği K. AYDIN’ ın “Ankara da mısın” dediği E. MUMCU’ nun “şimdi şeydeyim piyade okulundayım, kuradaydım yeni çıktım, dedim bi arıyım diye” dediği,
Tape No:6669 05.06.2008 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “Şimdi yukarı geldik Noyanda bugün bi teymen pilot teymen kara havacı bi motosiklet kazasında ölmüş cocukları” “Beraber cıktık yukarı geldik konuştuk burdada yukarda otururken büyük komutanın büyük insanın Mustafa Kemal askeri ancak böle olunur kurban olurum” dediği, D.A.DEMİR’ in “DİYARBAKIR EE BİRİFİNGİ İŞE YARAMIŞ DİMİ ABİ” dediği K.AYDIN' ın “Orospu cocuklarının hepsi aynı yerdeler Türkiye cicek partisi degilmi” “Mustafa Kemalin catallı kazıgını münasip yerinize sokacaz ororspu dölleri” dediği, D.A.ÖZOĞLU’ nun “… Ömerle görüştük” “Ondan sonra biraz siyesete girdik” “O girdi yani biz degil” “E İşte Tayip Erdogan yiğit bir adam deli kanlı bir adam oldugunu filan bahsettti dogrudur dedik ondan sonra Cankayayıda aldık filan dedi” “Dedim hayırlı olsun yani icimden diyorum burda iş konuşacaz senle yoksa senin ebeni bellerim ya …” dediği K.AYDIN' ın “Yok canım bırak onları o iş benim işim ya” dediği, D.A.ÖZOĞLU’ unn “Nasıl dayandıgımı yanımdakilerde şaşırdı ama” “İçimdende dedim yakında sen boyunun ölcüsünü alırsın” “ee iş konusunda şey oldu kemal abi ee işte” “Ee işte Başka bir ajansla anlaşma yapmıştık filan dedi” “Söle di ajansı işte onun dışında başka yere iş veremiyoruz filan dedi” “Söledigi ajans yabancı sermaye” “ee hemen arkadaşlar onun bilgisini verdiler” dediği K.AYDIN' ın “Ortagıda genel başkanlarımıymış ortagıda genel başkanlarının ogluda ortakmış” dediği, D.A.ÖZOĞLU’nun “dedim işte farklı projeler olursa filan dedi belki iş yönlendirebiliriz filan şirketle ilgili dosya filan dedim tamam şirketle ilgili dosyaları arkadaşlar hazırlayıp size mutlaka vericekler dedim” “Cıktık zaten hepsi burnundan soluyodu orospucocugu diyo Türklükten bahsediyo masada hurma var diyo memleketin kirazına kayısısına ne oldu lan diyo” “…bize tabi ikram edemediler cok ürktü Ömer Genel başkan ordaydı” “Genel başkan millete bir hava attı beni gördü şöle bir durdu tokalaşıyım mı tokalaşmayımmı en son tokalaştı” “Ee Ömer şey dedi işlerinden falan bahsetti dedim ki kızılay kızılay olalı gölcük depreminde Kemal bey döneminde orda cok şey yapıldı biz dedim bunları biliyoruz dediki zaten Kemal abi yetiştirdi bizi dedi ben onun asistanıydım dedi dedim tahmin ediyorum …” dediği K.AYDIN' ın “size minnettarız canım benim” “SİZ OLMASAYDINIZ BİZ DEVLET SAHİBİ OLMAYACAKTIK” “Aşağıdakilerinde yakasını da bırakmıyoruz” dediği, D.A.ÖZOĞLU’ nun “Abi bu gün herkeze gider yapıldı işte” dediği K.AYDIN' ın “… kapıdan ayrılmıyoruz aşağıdakilerinden pacalarına yapıştık” dediği, D.A.ÖZOĞLU’ nun “....... cumhurbaşkanlıgını köşkünüde aldık diyen deyyuslar” dediği K.AYDIN' ın “… Neriman kardeşim baş komutanın dünyanın aklını dumura ugrattıgı o benim söledigim terbiyesiz cümleyide sölemiyor Ben diyorum ya dünyanın aklı götveren oldu” “Nerman kardeşimin ve noyanında noyan komutanın da ellerinden öpüyorum” dediği, D.A.ÖZOĞLU’ nun “Kimlik üstündemi bitti olay”dediği K.AYDIN' ın “Eyvallah kimlik üstümüzde” diyerek telefonu yanında bulunan NERİMAN AYDIN’ a verdiği, D.A.ÖZOĞLU’nun “Kimlik üstündeyse bitti abi” “Üniformaya gerek yok ki” dediği N.AYDIN’ ın “…biz beraberiz aslında ne güzel işler yapıyosunuz” “Eyvallah Diyarbakırda” “Ne güzel olmuş” dediği, D.A.ÖZOĞLU’nun “İşte böledir bu işler hep” “Diyarbakırda konuşursun” “Gelir istanbulda ankarada dünyaya meydan okursun” “Saol ablası nekadar cok hakkınız geciyor milletimize” dediği, N.AYDIN’ ın “Vazifemiz bu bizim abla vallaha hiç” dediği, D.A.ÖZOĞLU’ nun “Keşke vazifelerinin sizin hatırladıgınızın yaptıgınızın binde birini hatırlayanlarda yapsaydılar” dediği, N.AYDIN’ ın “İşte bak hemen yanı başında bitanesi bekliyo nöbeti devir alacak nöbeti” dediği, D.A.ÖZOĞLU’ nun “Dünya bugün mafu perişan oldu” “Aytekin ilac yazmış konferansın biten saniyelerinde abla ne oluyor orda” “… Abim ona devrekten bir tefdiş esnasında bir baston getirdi evdeymiş kullanmıyo ablası ben yaşlımıyım diyo” dediği,
Tape No:6670 06.06.2008 saat:17:29 da Noyan ÇALIKUŞU ile yaptığı görüşmede özetle; K. AYDIN’ ın “Geliyorsun de mi ?” dediği, N. ÇALIKUŞU’ nun “ben yalnız direk şeye gidiyorum Kemal amca, Iıı şimdi arkadaşla o tarafta oturuyor, sizin o tarafta Çankaya ya Üniformalıyız üniformalıyım ben, Çelebi yanında demi” dediği,
Tape No:6671 06.06.2008 tarihinde M.ALİ ÇELEBİ ile yaptığı görüşmede özetle;K.AYDIN’ın “Nerde bu Komutan” dediği, M.A.ÇELEBİ' nin “Kemal amca gelecem ben, şimdi yoldayız biraz trafik sıkışıkda” dediği K.AYDIN' ın “…şimdi Noyan yukarı çıkacak diye bende dedim seni bekleyim” dediği, M.A.ÇELEBİ' nin “İşte Noyan yukarı çıkacak beraber gidebilirisiniz yani siz, Kemal amca” dediği K.AYDIN' ın “Sen eve gide yani bana geleceksen bekliyecem” dediği, M.A.ÇELEBİ' nin “45 dakika alır” dediği,
Tape No:6672 06.06.2008 tarihinde AYDOĞAN/EMİNE ile yaptığı görüşmede özetle; K.AYDIN’ ın “İKİ TANE TÜRK KOMUTANLA OTURDUK NOYAN KOMUTAN CELEBİ KOMUTAN TAMAM MI” “Onlarla Ablan var bide ben varım eve de gitmiyoruz zaten gerci bizim hanımda cok şikayetci degiller hanım yengen o manada şanslıyız siz okadar benim kadar şanslı degilsiniz” “Bak evime bak madem derviş olacaktın niye evlendin” “Şimdi sende madem bu işlerle ugraşacaktın neden evlendin” dediği, AYDOĞAN’ ın “…bizde mutlaka ki komple insan olmak istiyoruz olabildigimiz kadar hem üreten” dediği K.AYDIN' ın “… hanımlar erkeklerini sadece kendilerine ait olarak algılıyorlar” “Kötülük burda biliyomusun” “Bak bu akşam dün gece her gece onbirden evvel gitmiyorum bu gecede eve gitmiyorum cocuklar teğmenler burda noyanın ailesi burda yok ama mehmet alinin ailesi Ankarada biliyomusunuz” “Şimdi onlar burda oturdular sabahleyin belli ki ikiden aşagı yatmıyacaz bidefa yani ee gerisi şimdi Emine bunları duysun şimdi belli ki ikiden aşagı yatmıyacaz Mehmet alinin ailesi de ankarada annesi babası kardeşleride ankarada bak şimdi Neriman ablanın evde yukarda Cankayada Cumhurbaşkanlıgı köşkünün yanındayız seslerimiz duyuluyo tabi” “Bunları ben özellikle sana diyorum lazım olacak diye” “…Aydoganın cok özel bir adam oldugunu gelicem kardeşime misafir olucam geldigimde güzel kızım Emineye söliyecem” “…Aydoganın yaptıgı iş kutsal iş onun cocuklarına mükafat olarak dönecek benim cocuklarıma döndü biliyomusun” dediği, AYDOĞAN’ ın “… zaten onları sevmeseydik onlara deger vermeseydik” dediği K.AYDIN' ın “Bu işlerle ugraşmazdık ki” diyerek telefonu yanında bulunan NERİMAN AYDIN’ a veridği, AYDOĞAN’ ın “Şimdi hocamız aslında bizi tartıyo” “Yani bizim parayla pulla işimiz yok ki” “… biz insanlara büyük hizmet edelim talebimiz o yönde” dediği, N.AYDIN’ ın “Talebimiz şu devletimizi yönetmek en büyügü bu degil mi bu” “O GÜNLERDE COK YAKIN TANKLAR HAZIR BURDAN SANA ŞEY OLSUN” “Buda sana müjde” dediği, AYDOĞAN’ ın “ONLAR HAZIRDIR ZATEN AMA BİZDE HAZIRIZ BİZDE” dediği, N.AYDIN’ ın “Onun için bizi cok seviyolar haberin olsuncok sevgileri var sana” “Hergün hatırlatıyorum biz sizden önce başladık diye” “Miletimizi cok seviyolar Ata gibi seviyolar Mustafa Kemal gibi seviyor bizleri bizde onları aynı” dediği, AYDOĞAN’ ın “Asker oldumu cok düzgün komutanlar denk geliyo” N.AYDIN’ ın “…noyan komutana annen dediki sizi ben cocuklara ünüformalı görmek istiyorum …” “Bugün geldi burüvelerini takmış keskin nişancı aynı zamanda komando annen varya aşık oldu noyana” dediği, AYDOĞAN’ ın “Biz böleyiz biz Mustafa Kemalin askerleriyiz diyorum” “Ya insanlarımızın gönlünde o kadar cok şeyler var ki sadece” “Bir araya gelmek için” “Bir kıvılcım bekliyolar” “Şimdi o mecliste yemin edipte” “Vatan millet işte namus” dediği, N.AYDIN’ ın “Yeminini tutmayanlar ha” “… arkalarını dönüp baktıklarında arkalarında bir tek millet evladı bulamayacak o hayinler” “Diyeceklerki BİZE YİRMİ MİLYON OTUZ MİLYON İNSAN OY VERDİ HANGİSİ OLURSA OLSUN CHP Sİ, MHP Sİ ANAVATANI BİLMEM NESİ AMA ARKALARINI DÖNDÜKLERİNDE BİR TEK MİLLET EVLADINI ARKALARINDA BULAMAYACAKLAR” “Hizmet diye ihanet ettiklerini millet bilecek inşallah” “Biz diyoruz biz diyoruz Sefa Merve olsun diyoruz onlar yönetsin diyoruz inşallah memleketin çocukları yönetsin annen diyoki Allah size kısmet ederse Devletinizi yönetmek bu milletinizin cocukları arasında asla ayrım yapmayacaksınız A konuşuyom dedim ki yav bu vatan bizim varmı gitcek bir yerin” “Ne yapmak istiyosun ne yapmak istiyosun evet” dediği, AYDOĞAN’ ın “Ya niye biz birbirimize sahip çıkmıyoruz niye kimliğimizin biz bak bırak şunu bunu Biz önce Türk milletiyiz” “..... haketmeyenlerin hali ne olacak” “Zaten akıllarını başlarına topluyolar sadece ablacım bu milletin sadece üç beş tane Ermeni dönmesi şimdi oğuzumuz seranı varya” “Son yazı mütiş bir yazı güzel bir tespit” dediği, N.AYDIN’ ın “ZARAYA DİYORUM Kİ GECE YARISI SENİ CAĞIRA BİLİRİZ MECLİSE BİZE ŞARKI TÜRKÜ SÖLERSİN SABAH SAAT DÖRTEN SONRA” dediği, AYDOĞAN’ ın “Ya yeminle ve asla şikayet yok” dediği,
Tape No:6673 07.06.2008 saat:18:43 de Haydar ile yaptığı görüşmede özetle; Kemal AYDIN’ ın “Mehmet Ali abinle Noyan abinle işte ders çalışıyoruz,gezdik döndük eve geldik, Fatma halan,Noyan Komutanın,Çelebi Komutanın öpüyoruz seni” dediği,

Hiç yorum yok: